Tekil Mesaj gösterimi
Alt 04-03-2008, 01:58 AM   #1 (permalink)
hayatimdegisti
Administrators
Atakan Sönmez
 
Üyelik tarihi: May 2006
Bulunduğu yer: istanbul
Mesajlar: 5,723
Tesekkür: 2,852
3,132 Mesajinıza toplam 17,384 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
hayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond reputehayatimdegisti has a reputation beyond repute
Standart Her gün zihnimizden 50.000 düşünce geçmektedir

Eğer yerinizden memnunsanız orada kalın, bu yazıyı hiç okumayın. Bu yazı damla olmayı değil okyanus olmayı tercih edenler için yazılmıştır.



Aslında pek çok kişisel gelişim seminerlerinde düşünce sistemi ve bilinçaltı hakkında bilgiler verilmektedir. Bilinçaltı nedir ve bizi nasıl bu kadar etkiler?

Zihnimizin iki düzeyi vardır, biri bilinçli akılcı düzey diğeri bilinçaltı ya da akıl ötesi düzeydir.

Bilinçli zihnimiz akıl yürüten, yargılayan zihindir. Tüm gün boyunca, beş duyunun gönderdiği bilgilerle çalışır.

Bilinçaltımız ise beş duyudan bağımsız çalışır. Kalbimizin çalışması, sindirim solunum fonksiyonları gibi fonksiyonlar bilinçaltı tarafından yerine getirilir. Bilinçaltı, bilinçli zihin ne derse onu yapar. Bilinçaltı 24 saat bu emirleri yerine getirmeye çalışır. Mutlaka her birey kendisi için iyi ve güzel şeyler hayal eder. Ancak stresli ve negatif bir çevre’de yaşamak yalnız bedenimizi değil zihnimizi de zehirler. Doğru ve olumlu düşünme yeteneklerini kaybetmiş, çaresizlik ve problemler girdabında dönen bireyler haline geliriz.

Bu yazı da bilinçaltının gücünü sadece fark etmemiz açısından ortaya konulmuştur. Asla kendimizi her şeyi yapmaya muktedir küçük Tanrılar olarak görmememiz gerekir. Bu çok hatalı olur. Sadece içimizdeki potansiyeli keşfetmek için bir yol gösterici olarak görelim. Aslında yeni bir şey kazanmak değil, sadece zaten biz de var olan bir şeyi kullanmayı öğreniyoruz. Potansiyelimiz ve yeteneklerimiz çerçevesinde olabileceğimizin en iyisi olmaya çalışıyoruz.

Bilinçaltını kullanmak ve onu programlamak benim hayatımın bir parçası haline geldi. Çok faydalandım ve yaptığım hataları gördüm. Artık birilerini veya bir şeyleri suçlamadan önce kendimde aramayı öğrendim.

Her gün zihnimizden 50.000 düşünce geçmektedir. Bu düşüncelerin yoğunlukla olumlu mu yoksa olumsuz mu olduğuna bir dikkat edelim.

“Bu kadar para ben de ne gezer. Daha bir fırın ekmek yemem lazım”

“Ben bu işyerinde çürüyeceğim. Nerede ben de o kısmet”

“millette torpil var, kardeşim”

“Hiçbir zaman kilo veremeyeceğim”

“Bu çocuktan ne köy olur ne de kasaba. O kadar da para harcadık”

Daha saymaya gerek var mı? Hem kendimize hem de yakın çevremizdeki insanlara bütün gün şevk ve moral verir dururuz!

Zaten biz hep acı çekmiş milletizdir! Her an kriz ve işsizlik bekler dururuz. Yani hiçbir zaman iyiyi değil, bilinçaltımız her an kötüyü beklemektedir. Her şey yolunda gidince de şaşarız “ dur bekle bakalım” diye diğerler ininde moralini bozmaya yöneliriz.

Çok mutlu, gülen bir insan görünce bir acayip oluruz. Hayatta her şeyin yolunda gitmesi; sağlıklı olmak, mutlu bir evlilik ve işinin olması bizler için uzak bir idealdir. Oysa olumlu bir ruh haline erişmek için tüm bu şartlara sahip olmak gerekmekte midir? Çocukların mutlu olmak için şartları var mıdır? Onlar sadece o anı yaşarlar.

“İşte bu yüzden çoğu insan nasıl yaşanacağını, ancak ölme vakti geldiğinde öğrenir. Çoğu insan ömrünün en güzel yıllarını, bir apartman dairesinin odasında televizyon seyrederek geçirir. Çoğu insan yirmi yaşında ölür ve seksen yaşında gömülür.”Evet Robin Sharma ne güzel söylüyor.

Daha sağlıklı olmak ve daha iyi bir yaşam yaşamak istiyorsak önce kendi bilinçaltımızı nasıl kullanacağımızı öğrenmemiz lazım. Güzellikleri ve şansı nasıl kendimize çekeceğimizi öğrenmemiz gerekmektedir.

Bilinçaltımızı programlamayı öğrenmek için şu kurallara uymamız gerekmektedir.

Bilinçaltını kullanmak için en ideal zaman uykuya dalmadan önce veya uyandıktan sonraki 10dk.dır. Gevşeme pozisyonları bilinçaltının bilgiyi sünger gibi emdiği zaman dilimidir.
İsteklerimizi gelecekte olacakmış gibi değil şu anda olmakta imiş gibi hissedin. Çünkü bilinçaltı için zaman ve mekân kavramı yoktur. Gün içersinde olumlamalar kullanın ve tekrarlayın. Sayısı önemli değil. Bir düşünce ya da hareketi, bilinçaltımızda izler bırakacak kadar sık tekrarladığımızda bilinçaltımızda alışkanlık modelleri oluşturmuş oluruz. Sağlıkla, başarıyla ve bollukla ilgili onaylamalar dersler de zaten size verilmektedir.
Olumsuzu değil, olumluyu düşünmek ve zihnimize olumlu düşünceler ekmek gerekmektedir. Çünkü ne ekersek onu biçeriz. Biz evrene ne yollarsak o bize katlanarak geri döner.
Başkalarının mutluluğu bizi mutlu ederse, biz de mutlu olmayı hak ederiz. Dilediğimiz her şeyin evrenin ve herkesin hayrına olması gerekmektedir. Başkasının işsiz kalmasını dileyerek statü atlamayı istemek doğru bir dilek değildir.
İsteklerimizi imgelemeyle veya hayal ile destekleyelim. Bunlar bir süre sonra deneyim, olay olarak bize geri döner. Unutmayalım zihnimizdeki bir resim söyleyeceğimiz binlerce sözcüğe bedeldir.
Alıntı

 

 

Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın

Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu

Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir?

Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz.

Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım?

Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.

25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.

__________________
http://www.hayatimdegisti.com
Hemen ücretsiz deneme telkinlerini indirmek içinse bu link.Suçluluk ego ve kendine güveni 2 gün dinleyin
https://www.dropbox.com/sh/b6youoq8m...vwFPsoEYa?dl=0
Dinledikten sonra etkiler ile ilgili anketlere bu linkten katilin.
http://www.hayatimdegisti.com/forum/...-anketlerimiz/
hayatimdegisti isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla