Ben geceleri uyurken dinliyorum sigara bırakma telkinlerini. Ne de olsa geceleyin sigarayı bırakmış oluyorum.
Geçen gün az kaldı bırakıyordum. Tam BEŞ saat içmedim. Kendimi akvaryumdaki ciklet balıklarını seyretmeye verdim (Biraz garip balık bunlar fazla dolaşmıyor. 1 metrelik akvaryumu ışık hızıyla dolaşıp, hemen taşların arkasına saklanıyor ve insanı deli ediyorlar).
Bu arada iki paket sigara içiyorum. Amerikan-İngiliz terbiyesizler koalisyonunun sigarası. Süper seçim!
Malum yukarıda bahsi geçtiği üzere paketlerde çeşitli yazılar var. ve benim de evde en az bir yarım ve aldıklarımla iki de dolu şarjörüm oluyor. Eğer bir gün üçünde de aynı yazıyı denk getirirsem jackpot taki gibi - ismi sanırım jackpottu - bırakacağım. yada üzerinde yazandan olacağım (devam edersem eninde sonunda olacak o ama belki de tutturunca açık kontenjanı kullandırırlar belki).
Bu tarz yaklaşımlar, sadece özel günlerde papağanların tekrarladığı ama asla uygulamaya geçiremedikleri sloganvari, özünde derin ama kullanılma biçimiyle kullananın ardından söyleyeceği sözleri birşeylere dayandırmak amacıyla söylediği sözleri hatırlatıyor bana.
Büyük insanların bizlere parmakları ile çeşitli yönlerde işaret ettiği, binaların duvarlarında yazan ama içindekilerin ve biz bilinçsiz eğitilmişlerin tam tersini yaptığımız, işaretin ters istikametinde gidilen "beraber yürüdük biz bu yollarda" türküsünün söylendiği, , , , siz dolduruverin artık virgül aralarını. Çok şeyler yazabiliriz aralara ama sizin de gördüğünüz gibi hepsini topladığınızda dört virgülün arasındaki mesafeyi geçmez hiçbirisi.
------------o--------------
Nasıl bir illet ki bu hastanede bir yakınınız olan ve yaşının durgunluğunu göstermeyip yerinde duramayan kıpır kıpır bir insanı 6 ay içinde yatağa sürüklüyor.
Nasıl bir illet ki bu, tedavisi sırasında yapılan şeylere katlanamayıp ta "beni öldürselerdi daha iyiydi." dedirtebiliyor.
Nasıl bir illet ki bu, hastaneye yakınınızı -sizin de gelecekteki muhtemel halinizi- görmeye giderken en son söndürdüğünüz sigarayı hastanenin giriş kapısındaki "gelecekteki hastaların ilk kaydının tutulduğu!" çöp bidonunda söndürüp içine atıyorsunuz.
Nasıl bir illet ki bu, ameliyat sırasında doktorlar onu dışarı atmaya çalışırken ciğerlerden, siz bahçede içeri almaya çalışıyorsunuz.
Nasıl bir illet ki bu, cenazeyi almaya gittiğinizde katil size teselli veriyor ve siz de nazikçe kabul ediyorsunuz.
Nasıl bir insan modeli ki bu "TX-77" bilgisayarı başında bu yazıyı yazarken bile iki üç çiviyi daha tabuta çakıyor.
Aslında bu modelleri sucuk yaptılar nallı kuzu babında, işitme organlarının da midas'a hediye edildiği yönünde rivayet ama ne bu yazının ne de bu yolun sonu var. "İstikamet gökyüzü", "Sıçra!"