sevgili günlük merhaba
bugün anket işine başladım. sözde bugün eğitim vardı. çarşambaya almışlar. 8'de uyandım kahvaltı yaptım, bir güzel duş aldım, ohh rahatlıyor insan
sabah sabah. yürüyecektim kızılay'a ama fazla vakit kalmamış 9'a. koştur koştur bindim metro'ya. şirkete gittim, girdim içeri merhabalar, hoşgeldinler
faslı. 3 kız eski eleman, 1 kız da yeni başlayacakmış. yeni gelenin adı tülay, diğerleri gonca, necla ve sinem. tülay, necla ve sinem öss'ye girmişler.
gonca iki haftadır orada çalışıyormuş benden 1 yaş küçükler bebelerle kaldık yavvv
. ben utandım yav 3.sınıfa geçtim demeye, yok ya ne utanacam gururla söyledim. müthiş bir şeymiş beaa sen 3tesin adamlar daha üni.de değil
.ahmet bey var yöneticimiz bir de pc başında umut. bugün eğitim vardı ama malum çarşambaya almışlar. birazdan işe başlıyacaksınız dedi ahmet bey. kızlarla sohbet ettim az çok, eskisine göre baya bi gelişmişim, ben bile
inanamadım. sohbette rahattım da koltukta otururken biran sıcak basması geldi. hafif bir yanma belirdi yanaklarımda. biran sf mi geliyor dedim içimden ama kendime güveniyorum dedim biraz sonra normale döndüm. üff tülayda hiç konuşmuyordu ya ne o oyle ağzından kerpetenle aldım lafları. birden eski halim aklıma geldi, eskiden demek ben boleymişim. ben soruyorum o cevap veriyor.. ben soruyorum o cevap veriyor. yuhhhh kardeşim yaaa bi kere de sen sor diimii ama. yalnız tülay hoşuma gitti, erkek arkadaşı
var mı acaba dusun dur biraz daha geçsin öğreniriz. necla ile sinem baya fırlamaymış. zort atlıyolar hemen lafa. biraz tanışma muhabbeti ettik. gonca ikisine göre az
konuşuyodu. onu tam çözemedim şimdilik nedir necidir. pek tekin ayak gibi gelmedi, sanki. zamanla tanıyacağız. ahmet bey pek güven veren biri gibi gelmedi.
umut'tan da işkillendim biraz. herşey zamanla. çay içmiycem desemde getirmişler. çay içmekte biraz zorlandım başta, yudumladım bardağı bırakırken titredi biraz elim ama sonra titremedi.
2 saat falan bekledik ofiste. tülay bir kitap getirmiş, onu okuyup durdu, bu sürede. hiçkimseyle konuşmadı.
iki saat sonunda tülay'la gonca birlikte çıktılar. benimde şansıma necla denk geldi. neclayla çıktım dışarı. size biraz gösterecekler dedi ahmet bey. neyse
çıktık o iş merkezi bu iş merkezi dolaşmaya başladık, biraz geçti necla sızlanmaya başladı, işte yaparsın bilirsin falan dedi. yok dedim bir tane anket yap
öyle git dedim. mağazalara hep necla soruyordu yok oğlu yok. dedim bi de ben söyleyim merdivende 4-5 kişi toplanmışlar. sordum anketimiz var ankete katılmak istemisiniz diye. gülüm dedi kısa olsa olurdu da 5 dk sonra bir yere gideceğim dedi. ben de dedim abi 10 dk sürer yaa olmaz mı dedim. boş duruyoruz diye bizi mi buldun dedi. napalım abi herkes çalışıyor sizi buldum dedim. vaktim yok dedi. merdivenlerden çıkarken arkadaşları ona seni yakışıklı diye seni buluyor dediler. ben de aynen öyle abi dedim. manyak bir şeymiş yaa toplumla kaynaşmak, çok keyifli oluyor. 15 dk dolandıktan sonra nihayet bir adamla yapabildik anketi. tamam dedim öğrendim eyvallah sana. gün boyu iş merkezlerini dolaştım, anket yapmaya, dolandım dolandım soruyorum: anketimize katılır mısınız? diye herkes işinde gücünde yok kardeş sağol, kusura bakma... biran yapamayacam sandım neyseki bir saatçiye sordum tamam kardeş gel yapalım dedi. ohhh rahatladım, inanamadım da biraz heyecanla da olsa yaptım anketi ohhh rahatlamıştım. ikinci ankette tam matrak bir yere gittim. adamlarla sanki kırk sene arkadaş gibiydik. sorular çok hoşlarına gitti. 4-5 kişi toplandı iş sahibinin arkadaşları kakara kikiri biran iş sahibinin arkadaşı: sen çok heyecanlısın dostum , bu ne hal böyle dedi, ellerim titriyormuş meğer o arada, ellere baksana dedi. farketmemiştim öyle olduğunu heyecanlı mıyım? öyle mi görünüyorum dedim. evet dedi. sonra ben de: ben sosyal fobiğim dedim. nesin? sosyal fobi misin dedi.
topluma karşı çekingenlik var bende, psikolojik bir hastalık dedim. işte böyle işlerde çalışarak yenmeye çalışıyorum dedim. adamın hiç haberi yok bole bi hastalıktan.
yenersin dostum dedi sen şu mağazada çalış 1 haftada düzelirsin bizim gibi olursun dedi. biraz sanki rahatlamıştım.
adamlar müthiş eğleniyodu yaaa ben de eğleniyordum. müthiş bir şeymiş. bir tane de kuyumcu buldum, dedim bu kuyumcu yapmaz anket ama bi şansımı deneyim dedim. anket yapıyoruz katılmak ister misiniz? gözler feldir feldirdi adam bişeye sinirlenmiş belli, ben basacak küfürü, defol der diye beklerken, adam gel kardeş gel yapalım, canım sıkkın zaten müşteriyle kavga ettim demin, can sıkıntımız gider dedi. üstüne bir de çay da söyledi. ama hakikaten anket eğlenceliydi, adamın neşesi yerine geldi. demin köpüren adam neşelenmeye, gülmeye başlamıştı. sordu nerelisin diye falan yerliyim şu ilçeden dedim. hadi ya dedi benim de anne tarafım oralı akrabalar falan var dedi. hatta bugün c.tesi herkesin işi başından aşkın, haftaiçi gelseydin sana bir sürü kişi ayarlardım dedi. yetmedi yandaki komşu dükkanı da anket için ayarladı. oh hiç uğraşmadan bir yer daha. yaaa müthiş bir gündü bugün. bir anket doldurduğum yer bak ayağın uğurlu geldi satış yaptım dedi. sorulara gün sonunda 20 dk lık 6 tane anket doldurdum. büyük başarı benim için. baya uzun olmuş görüşmek üzere.