homeopati nedir?

[ECEM18]

Benzeri benzer ile tedavi


Homeopati"homoion"benzeri ve"pathos"aci cekme kelimelerinden türetilmistir.Benzeri benzerle tedavi etmek olarak isimlendirilen

ilkelere dayanan tedavi metodudur.Benzeri benzer ile tedavi, homeopatinin temel yasasini olusturur. Buna gore, herhangi bir madde

kisiyi hasta edebiliyorsa, ayni zamanda da iyilestirebilir. Saglikli insanda hastalik belirtileri olusturabilecek herhangi bir sey, hasta

insanda bu belirtileri ortadan kaldirabilir.Baska bir deyisle Homeopati ; vücudun kendi kendini tedavi edici yanitlarinin uyarilmasiyla

vücudun kendi kendini iyilestirmesinin saglandigi,herhangi bir kontrendikasyonu (kullanilmamasi gereken durum) veya yan etkisi

bulunmayan, dogal bir alternatif tibbi tedavi seklidir.

Buna ornek olarak kahveyi verebiliriz. Kahve kalp carpintisi ve uykusuzluga sebep olur. Bu nedenle kalp carpintisi ve uykusuzluga

sebep olan hastalik kahvenin yüksek sivilastirilmis formu ile tedavi edilebilir. Ayni sekilde yemek yapmak icin sogan dograrken kisinin

gozleri yasarir ve burnu akar. Buna benzer rahasizligi olana sogantentürü verilirse hasta iyi olur

Tip biliminde Hipokrattan beri üc ana tema islenmektedir.


1-Natura Medicatrix dedigimiz otonom - kendi basina biyolojik sistemler kanunu.

2-Allopathie - Zitliklar kanunu; bilinen tip (kati tip, ortodoks tip) hastaligin zitti olan maddeyi bünyeye vererek yapilan tedavi

yontemi.

3-Homeopathie - Benzerlikler kanunu, sistemi, yontemidir.

homeopati saglam ve saglikli insanda herhangi bir hastalik veya dengesizlik meydana getirerek, bir veya birkac bulgulari ortaya

cikartan dogal madde veya maddelerin, ayni bulgulari tasiyan sagliksiz insana veya hayvana belli yontemlerle sulandirilarak ve

dinamize edilerek verilmesi sonucu canlinin sagligina kavusturulmasi prensibine dayanir

Homeopati günümüzde kullanilan ortodoks tip sistemi gibi sirf hastaligin belirtilerini (mesela; kusma, ishal vs.) hastaligi onleyici karsit

maddelerle bolgesel olarak yok etmek yerine bu belirtilerin kaynagini bulup, onu tedavi etmek yontemini kullanir.Yani hastalik degil,

hastanin kendisi tedavi edilir.Homeopatik yaklasim organlarin tek basina bagimsiz rahatsizlik gecirdigini düsünmez, daha cok vücudun

tamami bir bütün olarak degerlendirilir. Insani hasta eden sey, icimizdeki yasam gücünün, yasam enerjisinin bir sebeple olumsuz

etkilenmis olmasidir. Basarili bir tedavi icin ruhumuzu, zihnimizi ve vücudumuzu bir bütün olarak gormek gerekmektedir.Hastaligin

gecmisi ve de hastanin ruhsal durumu, bir ile iki saat arasinda sürebilecek bir gorüsme sonunda tesbit edilir. Hastaligin kaynagi bir

dis etkenden (mesela; kaza) gelmiyor ise, hastaligin baslangici genel olarak ruhsal sorunlarla ilintilidir.Eger ruhsal olarak bir insan

mutlu ve dayanikli ise, ic gücü (bagisikligi) o kadar kuvvetlidir ki hastalik ortaya cikmadan vücut tarafindan dengelenir.Vücudumuz

kendi kendini iyilestirme yetisine sahiptir: Hasta olunca bazi belirtiler olusur;vücut bazi seylerin kotü gittiginin farkina varir ve

kendini iyilestirmek icin harekete gecer.


Bu dogal düzenleyici sistem, vücudumuzun kendini düzenleme mekanizmasidir ve vücuttaki dengeyi korumak icin calisir.

Bedenimiz bizi her zaman korumaya calisir ve yarattigi semptomlar aslinda iyilestirmeye ve tekrar denge bulmaya yonelik

olusumlardir. Fakat zamanla semptomlar bastirildikca ve vital force (yasam enerjisi) gücünü yitirdikce bu dengeyi tutturabilmesi

bazen korumasi kadar güctür.


Iste homeopati sizin bedeninizdeki, ister fiziksel, ister duygusal, ister mantik veya entellektüel anlamda olusturdugu semptomlari

(rüyalar dahil) dinleyerek, sizin yasam enerjisi gücünüzü arttirmayi hedefler.

[ECEM18]

Çivi Çiviyi Söker Tedavisi


Vücudunuzu ari soktugunda meydana gelen etkileri nasil giderirsiniz? Bunun için arinin kullanildigi, kimyasal olmayan, seyreltilmis bir

ilaci kullanmaya ne dersiniz? Kulaga saçma gibi gelebilir ancak, ilkesi 'benzeri benzerle tedavi' olan homeopati tam da bunu yapiyor



Tipki bir psikiyatri seansindaki gibi hastanin öyküsü detayli sekilde aliniyor. Ardindan klasik muayeneye geçiliyor. Gerekirse tahliller

isteniyor. Teshis konulunca da hastaya neredeyse yan etkisi olmayan, güvenli ilaçlar veriliyor. Bu yöntemin adi homeopati.

Yöntemin egitimini Fransa'da Claude Bernard Üniversitesi'nde alan ve su anda Türkiye'de uygulayan birkaç kisiden biri olan Yasasin

Hayat Klinigi'nden Dr. Evren Altinel, homeopatinin kanser tedavisinin yan etkilerini gidermede, bazi psikiyatrik rahatsizliklarda,

dermatoloji, romatizma gibi hastaliklarda güvenle kullanilabilecegini söylüyor.



Homeopati nedir?



220 yillik bir geçmisi olan, aslinda tibbin atasi Hipokrat'a kadar dayanan bir tedavi yöntemi. "Benzer, benzer ile tedavi edilir" sözü

aslinda ilk Hipokrat tarafindan sarf edilmis. Saglikli olan kisiye, hastalik yapan madde uygulandiginda ortaya klinik belirtiler çikar. Ayni

bulgu ve belirtilere sahip hasta kisiyle karsilasilastigimizda, ayni maddeyi, ancak çok düsük dozlarda uygularsak klinik anlamda bir

iyilesme gözleniyor. Buna homeopatik tedavi diyoruz.



Bunu örnekleyebilir misiniz?



Sözgelimi ari sokmasinda bir ilaci gereken dozda verdiginizde çok etkili olur. Zaten kullandigimiz ilaç da arinin bütününün ezilip

laboratuvarda birtakim islemlerden geçirilip 'sulandirilmis' formudur. Ama bunun yani sira tipki ari sokmasindaki gibi siskinlik, kizariklik,

zonklayici tarzda agri, soguk uygulamanin iyi gelmesi gibi etkiler söz konusu. Eklemde yangi durumunda, yilan, sinek sokmasi gibi

durumlarda ayni ilaci kullanabiliyorsunuz.



Homeopati nerelerde kullaniliyor?



Romatizmal hastaliklar, dermatoloji, kulak-burun-bogaz hastaliklarinin önemli bir bölümünde, jinekoloji, dogumu kolaylastirma gibi

alanlarda kullaniliyor. Isin basi yakinmayla gelen olgunun öyküsünü çok iyi almak ve ayrintili muayene etmekten geçiyor.

Homeopatinin çok derin bir sorgulamasi var. Hastanin agriyi nasil tarif ettigi önemli. Sanci seklinde mi, biçak saplaniyor gibi mi,

yaniyor mu, zonkluyor mu, süregen mi yoksa anlik gidip gelme seklinde mi? Yanitlar yapacaginiz tedaviyi etkiliyor.



Homeopatide ilaçlari çok iyi tanimak gerekiyor. 3 binden fazla madde ilaç olarak kullaniliyor. 1500'ü oldukça aktif. Homeopat olarak

çok sik kullandiklarimiz ise 500 tane, ki bunlari hatmetmeniz gerekiyor. Çünkü her birinin ayri ölçüsü var. Saglikli kisiye bu ilaçlari

verdiginizde hasta kisideki semptomlar çikiyorsa ancak o zaman kullanilabiliyorlar. Homeopati, bitki ilaçlari demek degil. Kullanilan

ilaçlar tabii ki dogadan geliyor. Regl öncesi bas agrisi çekenlerde, menopozda vb. kullandigimiz ilaçlar var. Kimi yerde seyreltilmis

yilan zehri kullaniyoruz.



Bir nevi çivinin çiviyi sökmesi gibi


Böyle de denebilir. Klasik tipta ise hastaligi karsitiyla tedavi etme söz konusu. Tansiyonunuz varsa antihipertansif ilaç, atesiniz

varsa ates düsürücü aliyorsunuz. Homeopatlar olarak matematikçilerle çalisiyoruz. Seyreltme dereceleri önemli.



Homeopati ne kadar yaygin?



Edirne'ye kadar çok yaygin. Ortadogu'da Israil disinda neredeyse yok. Fransa, Ingiltere, Amerika, Kanada, Hindistan, Iskoçya,

Almanya, Italya, Ispanya, Güney Amerika, Kuzey Afrika ülkelerinde yaygin. Fransa'da hayati boyunca en azindan bir kez homeopatik

tedavi görmüs kisilerin orani yüzde 70, düzenli olarak homeopati tedavisi alanlar ise yüzde 35-40 civarinda.



Homeopatiyi koruyucu anlamda kullanabiliyor muyuz?



Homeopatinin en önemli özelliklerinden biri bu. Romatizma, alerji, kroniklesmis gastrit, dermatolojik sorunlar, onkoloji hastasi olup

kemoterapi veya radyoterapi almis, onun yan etkileriyle bogusanlara homeopatik ilaçlar verilebiliyor. Romatizmada alevlenmelerin

hem siddetini hem de sikligini azaltiyor. Homeopati kanseri tedavi etmez ama tedavi yan etkilerini giderir.



Psikiyatride de ise yariyor mu?



Belli bir yere kadar kullanilabilir. Sizofreniyi tedavi edemezsiniz ama depresif semptomlar, uyku sorunlari, panik atak ve bagimlilik

hallerinde kullanilabilir.



Kolay yanit alinan hastaliklar neler?



Üst solunum yolu enfeksiyonlari, tekrarlayan orta kulak iltihaplanmalari, romatizma, sindirim sistemi sorunlari, üroloji. Katarakti en

azindan frenleyebiliyor.



Ilaçlar hem ucuz hem de güvenli

Neden homeopatiyi tercih edelim?

Ucuz bir tedavi, ilaçlarin kullanimi kolay, yan etkileri hemen hemen hiç yok ve güvenli. 7'den 70'e herkes kullanabilir. Vücudumuzda

mitokondri adi verilen hücrenin içinde bulunan çok degerli bir organel var. Bunun aslinda bir tür bakteri oldugu Japonlar tarafindan

belirlendi. Antibiyotik kullandigimizda vücudumuzda hastalik tablosu yaratan virüs ve bakterileri yikima ugratirken çok degerli

mitokondriler de kayba ugruyor. O zaman antibiyotikleri ne kadar az kullanabilirsek o kadar iyi. Olabildigince dar spektrumlu

antibiyotik kullanalim.

Kimler homeopatiden yararlanabilir?


Herkes faydalanabilir. Kisitlama oldugu zamanlarda homeopatik ilaçlarin kullanimi daha mantikli. Gebelik, yeni dogan bebekler, yaslilik,

karaciger-böbrek sorunu olanlarin vücuduna daha az kimyasal girmesi gerekir. Ama her yastan herkes faydalanabilir homeopatiden.



Homeopatlara nasil ulasabilecegiz?



Saglik Bakanlgi'nda homeopatinin yeri henüz netlesmis degil. Fransa'da üst ihtisas seklinde egitim aliyorsunuz. Ben aile hekimiyim. Iki

yil homeopati egitimi aldim. Homeopati, Dünya Saglik Örgütü'nün belirledigi destekleyici tedaviler listesinde yer aliyor. Gebelerde,

yaslilarda ve çocuklarda homeopatik ilaçlar son derece güvenle kullanilabiliyor. Yardimci tedavi diyoruz ama bazen birincil tedavi

olabiliyor.


Ilaçlar Türkiye'de var mi?


Türkiye'de yok. Ilaçlar, klasik tiptaki ilaçlara göre çok ucuz. Tedavi çok kisiye özel. Son 50 yildir tibbi standardize etme çabasi oldu.

Bu standardizasyondan çikilmali. Hastalik degil hasta vardir.


Ilaçlar nerede üretiliyor? Nasil ilaçlar bunlar?


En büyük üretici Fransa'da. Ilaçlarin tablet, enjeksiyon ve granül formlari var. Kisinin yakinmalarinin derecesine göre ilaç verilmesi

gerekiyor. Bu nedenle homeopat mutlaka doktor olmali. Birkaç aylik egitimin ardindan verilen sertifikayla homeopat olunamaz.

Ilaçlar daha pratik ve ucuz. Ilaçlarin bir tüpü kullanim süresi degismekle birlikte 1.6-1.8 avro civarinda. Su anda kullanilan kimyasal

ilaçlarin üçte, dörtte biri fiyatina yani.



Homeopatik tedavi almaya karar veren kisi nelere dikkat etmeli?


Referans yoluyla gidilmeli. Egitimine mutlaka bakilmali. Kurs ve sertifikalarla homeopat olunmaz.

[ECEM18]

Hipokrat'tan günümüze benzerlikler kanunu



Homeopati'nin eski Hint doktorlari,Grekler ve hatta hekimligin babasi kabul edilen Hipokrat tarafindan kullanildigi bilinmektedir

(Hipokrat notlarinda 3 tür tedavi yönteminden bahseder:Natura Medicatrix dedigimiz otonom - kendi basina biyolojik sistemler

kanunu.


Allopathie - Zitliklar kanunu; bilinen tip (kati tip, ortodoks tip) hastaligin zitti olan

maddeyi bünyeye vererek yapilan tedavi yöntemi ve Homeopathie - Benzerlikler kanunu, sistemi, yöntemidir)

Yüzyillardir çesitli topluluklarca kullanilan homeopatinin modern anlamda kurucusu ise Alman doktor,kimyager,eczaci Prof Dr. Samuel

Hahnemann dir.Hahneman 1790 yilinda kendi üstünde yaptigi bir deneyde kina kina tentürünün saglikli olmasina ragmen kendisinde

sitma belirtilerinin ortaya çikmasina neden oldugunu görmüs.


(1755-1843) yillar süren arastirmalari ve gözlemleri sonucu su sonuca ulasmistir''Saglikli bir insan üzerinde bir dogal drogu mümkün

olan en yüksek dozda almasi ve bunun sebep olabilecegi hastalik belirtileri ile alinan maddenin karekteristik özelikleri aynidir.

Hahnemann 50 yil süreyle yüzlerce deney ve arastirma yapmis ve bir çogunuda kendi üzerinde denemistir. Hahnemann bitki-,

hayvan-, ve mineral droglari kulanilmis,bunlarin D1-D30 dozajlari arasinda dilusyon ve globulilerini yapmis,bu gün 2000'den fazla bitki-

, hayvan-, ve mineral doglarindan homeopatik ilaçlar elde edilmistir.Homeopati 200 yildan uzun bir süredir uygulanmaktadir ve tüm

dünyada giderek artan bir popularitesi vardir

[ECEM18]

Söz Sirasi Dogada



Dünyada eski Türkiye`de ise yeni olan Homeopati, bitkisel, mineral ve hayvani maddelerden olusan ‘dogal’ ve ‘tek’ bir preparat

sayesinde bünyenin kendi kendini tedavi etmesini saglayan tamamlayici bir tip yöntemi.



Homeopati Türkçe'de, 'benzer benzeri tedavi eder' anlamina geliyor.

Sagliga giden 200 yillik bu yol, günümüze dek aristokrat, yazar, devlet adami, sanatçilar basta olmak üzere milyonlarca insani

cezbetmis. John D. Rockefeller, Mahatma Gandhi, Mark Twain, Papa II. John Paul ve Prens Charles bu isimlerden sadece birkaçi.

Yine Ingiltere Kraliçesi II. Elizabeth'in yaninda homeopatik preparatlari olmadan seyahate çikmadigi biliniyor. Hindistan'da bu konu

üzerine açilmis özel hastaneler var. Tip biliminin babasi sayilan Hipokrat'in notlarinda bile Homeopatik tedaviden söz edildigi rivayet

ediliyor.


Homeopati, resmen 1796’da Alman doktor Samuel Hahnemann tarafindan sitma hastaliginin tedavisi ile ilgili arastirmalar yaparken

tesadüfen ortaya çikmis. Kinakina agaci kabugunu sudan geçirip içtiginde, saglikli olmasina karsin sitma belirtileri ile karsilasan

bilimadami, “bir madde saglikli bir bünyeyi hasta edebiliyorsa, hasta bir kisiyi de iyilestirebilir” diyerek Homeopati`yi gelistirmis.

Bu dogal terapi yönteminin faydalarini Homeopat Suzy Acar'a sorduk:

Küçücük bir bitki hapinin insani iyilestirebilmesi mucize gibi geliyor kulaga.


Haklisiniz, çok degisik geliyor kulaga ilk basta. Ben Yeni Zelanda'da yüksek hemsirelik okudum ve ailemde tip kökenli çok kisi var. Ben

dahil ilk duydugumda bir hapçigin nasil bu kadar etkili olabilecegini anlayamamistim. Fakat denedikten sonra kendimde, daha sonra

çevremde yasanan tecrübelerden sonra bu yönteme çok saygi duydum ve doganin olaganüstü gücünü bir kez daha gördüm.

Hepimiz birbirimize bagli oldugumuz gibi dogaya da bagliyiz. Homeopati doganin bize vermis oldugu bir hediyedir ve dogru kullanildigi

takdirde inanilmaz güzel sonuçlar sunabilir.



Homeopati’nin klasik tip biliminden farki nedir?



Vücudumuzun genel hastaliklara ve dis etkenlere karsi dogal bir savunma mekanizmasi var. Homeopati bünyeyi güçlendirmeye

yönelik bir terapi. Çesitli sebeplerden dolayi vücudumuzun enerji alanlari dengelerini kaybediyor ve rahatsizliklar ortaya çikiyor.


Bugünkü tip dünyasinin preparatlari bir rahatsizliginiza iyi gelirken, bünyenizde bir baska rahatsizliga neden olabiliyor. Bu yeni

rahatsizlik için baska bir preparat aliyorsunuz, bu sarmal böyle sürüp gidiyor ve bir bakiyorsunuz günde 10 preparat alir hale

gelmissiniz.



Günümüzdeki hayat kosullari, yasam hizi, hava kirliligi, trafik, degisen havalar, yediklerimizin içindeki hormonlar, preparat,

uykusuzluklar, yasam enerjimizi (bünyemizi) zayif birakarak kendi kendini koruyabilme ve iyilestirebilme kapasitesini düsürüyor.


Homeopati ise sadece hastalik belirtilerini yok etmekle degil, hastaliga neden olan sebepleri bularak bünyemizi anlamaya ve

rahatsizliklari kökünden çözmeye yönelik bir metod. Homeopati'yi bunun için tercih edebiliriz.



Peki, Homeopati hangi hastaliklara karsi etkili?



Alerjiler, psikosomatik problemler, mide agrilari, panik ataklar, çocuk hastaliklari, jinekolojik sorunlar, sinüzit, migren, uykusuzluk,

enfeksiyonlar, cilt hastaliklari, hafif depresyonlar, sinir hastaliklari ve stres ile baglantili tüm fiziksel rahatsizliklarda homeopatik

tedaviyi kullaniyoruz.


Çocuk hastaliklari dediniz…



Evet, kizamik, bronsit, astim, ishal ve suçiçeginde Homeopati’yi kullaniyoruz. Yine çocuklardaki ani öfke, geceleri yatak islatma,

fobiler, parmak emme, tirnak yeme gibi davranis problemlerinde de etkili.



Homeopati`yi alternatif tip içinde mi degerlendiriyorsunuz?



Daha çok tamamlayici tip demek dogru olur sanirim. 'Homeopati tamamen alternatif demek' çok iddiali olur diye düsünüyorum. Ciddi

rahatsizliklarda her zaman doktorunuzla görüsmeyi öneriyorum. Eger gereken testler, incelemeler ve tedavi ile istediginiz dengeyi

tutturamadiysaniz, o zaman alternatif tibbi veya tamamlayici tibbi da ek olarak kullanabilirsiniz. Bu yöntemler alismis oldugumuz tip

dünyasindaki metodlarla birlikte ya da tek basina daha sonrasinda alternatif olarak da kullanilabilir.

Farzedelim ki fiziksel ya da ruhsal bir rahatsizligim var ve tedavi için size geldim. Nasil bir yol izliyoruz?



Ilk olarak, ciddi rahatsizliklarda önce doktorunuzla görüsüp görüsmediginizi ögreniyorum. Ben sahislara tani koymuyorum, ama

konmus olan tanilarin, belirlenmis hastaliklarin iyilestirilmesine Homeopati ile yardimci oluyorum.



Iki tarz tedavi var. Birincisi akut terapi. Ates, mide bozukluklari, düsme sonucu meydana gelen morarma, ari sokmasi gibi durumlarda

genel olarak kullanabileceginiz, o an rahatlatici özellikteki Homeopatik preparatlar var.



Bir de uzun dönemli bünyesel terapi oluyor. Bu metodu uygulamak için rahatsizlik yasayan sahisla detayli bir görüsme yapiliyor. Bu

yaklasik bir saatlik bir konsültasyon. Fiziksel sorunlarinizdan, isiniz, korkulariniz, rüyalariniz, hedefleriniz, aile kurmaya mi yöneliksiniz,

yoksa kariyer odakli misiniz gibi detaylara kadar iniyoruz.



Anlasilan ruhsal durumlar da isin içinde?



Muhakkak. Homeopati'de insanin psikolojisi, ruhu, akli ve vücudu bir bütün olarak ele aliniyor. Homeopatik yaklasim organlarin tek

basina bagimsiz rahatsizlik geçirdigini düsünmüyor, daha çok vücudun tamami bir bütün olarak degerlendiriliyor. Insani hasta eden

sey, içimizdeki yasam gücümüzün, yasam enerjimizin bir sebeple olumsuz etkilenmis olmasi. Görüsmeden sonra inceleme yapiliyor, ya

hemen bir preparat veriliyor veya daha sonra size posta ile gönderiliyor. Doganin size yardim etmesi için bir araci görevi

üstleniyorum sonuç olarak.



Preparatlar nasil oluyor?


Hem solüsyon hem de granül preparat olarak alabiliyorsunuz. Herhangi bir tatlari yok, su veya seker gibi.



Tedavide ne kadar sürede sonuç aliyorsunuz?


Genelde ilk bir ay içinde degisiklikler görülmeye baslaniyor. Bünyeye bagli olarak iyilesme bazen daha çabuk ya da daha geç

olabiliyor.



Dünyada ne derece kabul görüyor Homeopati?



Avrupa'da çok yaygin kullaniliyor. Fransa, Almanya özellikle Isviçre'de o noktaya ulasmis ki, saglik sigortaniz Homeopati

konsültasyon ücretinizi de kapsiyor. Hindistan'da çok yaygin ve popüler bir sistem. Pasifik'te, yani Avustralya, Yeni Zelanda'da

ayrica çok kullaniliyor.


Türkiye'de durum nedir?



Türkiye'de yeni yeni taniniyor. Bu alanda çalisanlar var, fakat yavas yavas duyuruluyor. Buradaki en önemli sorun preparatlarin

Türkiye'de bulunmamasi. Laboratuvarlarda özel olarak üretildiginden yurtdisindan getirmemiz gerekiyor. Her ne kadar dogal

maddelerden yapilsa da kompleks bir metod, evde hazirladigimiz bitki çayi kadar kolay degil!