Orijinalini görmek için tıklayınız : Sözlük
- Açma sırrını dostuna, o da söyler dostuna.
- Aç ne yemez, tok ne demez.
- Açtırma kutuyu, söyletme kötüyü.
- Aç tokun yüzüne bakmakla doymaz.
- Adalet ile zulüm bir yerde barınmaz.
- Adam adama her daim muhtaç (gerek olur).
- Adam adama yük değil, can gövdeye mülk değil (Adam adama yük olmaz).
- Adam adamdan korkmaz, utanır (hatır sayar).
- Adam adam denmekle adam olmaz.
- Adam adamdır, olmasa da pulu; eşek eşektir, olmasa da çulu.
- Adam adamı bir kere (defa) aldatır.
- Adam ahbabından bellidir (Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu diyeyim).
- Adamın (insanın) adı çıkacağına (çıkmaktansa) canı çıksın (çıkması yeğdir).
- Adamın iyisi alış verişte belli olur.
- Adamını yere bakanından, suyun ağır (sessiz) akanından kork (sakın).
- Adam olana bir söz yeter.
- Âdemoğlu (insanoğlu) çiğ süt emmiştir.
- Yapı taşı, yapıdan kalmaz.
- Yalnız öküz, çifte (boyunduruğa) koşulmaz.
- Yalancının evi yanmış, kimse inanmamış.
- Yakın (hayırlı) dost (komşu), hayırsız akrabadan (hısımdan) yeğdir (iyidir).
- Yağına kıymayan, çöreğini yavan (yoz, kuru) yer.
- Abdala "kar yağıyor" demişler, "titremeye hazırım" demiş.
- Abdal ata binince bey oldum sanır, şalgam aşa girince yağ oldum sanır.
- Abdal (derviş) tekkede, hacı Mekke`de bulunur.
- Acele bir ağaçtır, meyvesi pişmanlık.
- Acele ile menzil alınmaz.
- Acıkmış kudurmuştan beterdir.
- Acı (kötü) söz insanı (adamı) dininden (çıkarır), tatlı söz (dil) yılanı deliğinden (ininden) çıkarır.
- Aç aman bilmez, çocuk zaman bilmez.
- Aç (arık) at yol almaz, aç (arık) it av almaz.
- Aç doymam, tok acıkmam sanır.
- Aç gözünü, açarlar gözünü.
- Aç elini kora sokar.
- Açık ağız aç kalmaz.
- Açık yaraya tuz ekilmez.
- Açık yerde tepecik kendini dağ sanır.
- Yeğniği yel alır, ağır yerinde kalır.
- Yazın gölge hoş, kışın çuval boş.
- Yazın gölge kovan, kışın karın ovar.
- Yaza çıkardık danayı, beğenmez oldu anayı.
- Yavuz hırsız, ev sahibini bastırır.
- Yavaş (yumuşak huylu) atın çiftesi pek (yavuz) olur.
- Yatanın, yürüyene borcu var.
- Yatan aslandan, gezen tilki yeğdir.
- Yatan kurttan, yeler tilki yeğdir.
- Yaş kesen, baş keser.
- Yarım elma, gönül (hatır) alma.
- Yarası olan gocunur.
- Yıl uğursuzundur.
- Yılanın başı küçükken ezilmeli.
- Yılana yumuşak diye el sunma.
- Yerin kulağı vardır.
- Yerini bilmeyen, yılda bir kat urba eskitir.
- Yerdeki yüze basılmaz (kimse basmaz).
- Yemeyenin malını yerler .
- Yel, kayadan ne koparır (aparır).
- Yırtıcı (alıcı) kuşun ömrü az olur.
- Zahirenin ambarı sabanın ucundadır.
- Yüz, yüzden utanır.
- Yüzü güzel olanın huyu da güzeldir.
- Yürük at yemini kendi artırır.
- Yürük ata kamçı değmez.
- Yuvayı yapan dişi kuştur.
- Yurdun otlusundan kutlusu yeğdir.
- Yumurtasına hor bakan civcivini cılk eder.
- Yularsız ata binilmez.
- Yoldan kal, yoldaştan kalma.
- Yolcu yolunda gerek.
- Yol bilen kervana katılmaz.
- Yoksul âlâ ata binse, selâm almaz.
- Yiğit yiğide at bağışlar.
- Yiğit yarasına yiğit katlanır.
- Yiğit meydanda belli olur.
- Yiğit arkasından vurulmaz.
- Yiğidin sözü, demirin kertiği.
- Yiğidin malı ortada olur.
- Ziyan olan koyunun kuyruğu yağlı olur.
- Zemheride sür de çalı ile sür.
- Zenginin basması ipekli görünür.
- Zengin kesesini, züğürt dizini döver.
- Zurnada peşrev olmaz
- Züğürtlük zâdeliği bozar.
- Zor oyunu bozar.
- Zırva tevil götürmez.
- Veren el, alandan üstündür.
- Varsa hünerin, her yerde vardır yerin.
- Yabancı koyun kenarda yatar.
- Yağ yiyen köpek tüyünden belli olur.
- Yağmur yağsa kış değil mi? Kişi hâlini bilse hoş değil mi?
- Yalancı kim? İşittiğini söyleyen.
- Yalnızlık Allah a mahsustur.
- Yanık yerin otu tez biter.
- Yol sormakla bulunur.
- Yolundan giden yorulmaz.
- Yük altında ancak eşek kalır.
- Ağır kazan geç kaynar.
- Tarla çayırda, bağ bayırda.
- Taş yerinde ağırdır (Taş düştüğü yerde ağırdır.)
- Tatarın kılavuza ihtiyacı yok.
- Tebdil-i mekanda ferahlık vardır.
- Ucuzdur vardır bir illeti, pahalıdır vardır bir hikmeti.
- Ulu sözü dinlemeyen uluyakalır.
- Ulular köprü olsa basıp geçme.
- Ustanın çekici bin altın.
- Uyku ölümün kardeşidir.
- Uyuyan yılanın kuyruğuna basma.
- Uzaktan davulun sesi hoş gelir.
- Üç elli, yaz belli.
- Üç göç, bir yangının yerini tutar.
- Üşenenin oğlu, kızı olmamış.
- Üzümün çöpü var, armudun sapı.
- Vücut kocar, gönül kocamaz.
- Verirsen doyur, vurursan duyur.
- Tabancanın dolusu bir kişiyi, boşu kırk kişiyi korkutur.
- Talihsiz hacıyı deve üstünde yılan sokar.
- Tandır başında bağ dikmek kolaydır.
- Sana taşla vurana sen aşla vur.
- Sanat altın bileziktir.
- Şahin ile deve avlanmaz.
- Şahin küçük et yer, deve büyük ot yer.
- Şakanın sonu kakadır.
- Şaşkın ördek başını bırakır, kıçından dalar.
- Şer işi uzat hayra dönsün, hayır işi uzatma şerre dönmesin.
- Şeriatın kestiği parmak acımaz.
- Şöhret felakettir.
- Tabak sevdiği deriyi yerden yere çalar.
- Saçım ak mı kara mı? Önüne düşünce görürsün.
- Sade pirinç zerde olmaz, bal da gerek kazana; ata malı tez tükenir, evlat gerek kazana.
- Sabrın sonu selamettir.
- Sabır acıdır, meyvesi tatlıdır.
- Sabah ola, hayır ola.
- Rüzgarlı havanın kuytusu,yağmurlu havanın uykusu.
- Baca eğri de olsa dumanı doğru çıkar.
- Bir ağızdan çıkan, bin ağza yayılır.
- Ağaç yaş iken eğilir.
- Bozacıdan kefil istemişler, şıracıyı göstermiş.
- Zahmetsiz rahmet olmaz.
- Bin bilsen de bir bilene danış.
- Zemheride yoğurt isteyen, cebinde bir inek taşır.
- Zengin arabasını dağdan aşırır, züğürt düz ovada yolunu şaşırır.
- Zengine bir kıvılcım, güzele bir sivilce yetermiş.
- Zenginin horozu bile yumurtlar.
- Zenginin malı, züğürdün çenesini yorar.
- Zor kapıdan girerse, şeriat bacadan çıkar.
- Züğürt olup düşünmektense, uyuz olup kaşınmak yeğdir.
- Aba zamanı yaba , yaba zamanı aba alınır.
- Bin ölçüp bir biçmeli.
- Tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmaz
- Saç sefadan tırnak cefadan uzar
vBulletin v3.8.8, Copyright ©2000-2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Content Relevant URLs by vBSEO 3.6.1