Kedi Burçları

KEDİ BURÇLARI

Astrolojinin esasına göre bir doğum tarihine sahip her şeyin bir doğum haritası ve doğal olarak bir (Güneş) burcu vardır.

Aşağıda sevimli dostlarımız kedilerin, burçlarından aldığı temel özellikleri bulacaksınız. Bu özellikleri aynen insanlarda olduğu gibi kediler de doğum haritalarına göre az veya daha fazla yansıtır.

Bakalım tanıdığınızı sandığınız kedinizin burcu, size bilmediğiniz hangi özellikleri söyleyebilecek?

KOÇ - Hareketliliğinden tanımak kolaydır

Bu kedi çok neşeli ve hareketlidir. Tek bir sıçrayışta yüksek masaların üzerine çıkabilir. Bağımsız bir yaradılışı vardır. Terazi ve Koç’un iki kutup oluşturması nedeniyle bu kedinin arkadaşlığından hoşlanabilirsiniz, fakat pençelerine dikkat etmelisiniz. Koç, güçlü avcıların burcudur. Bu nedenle, eğer kedinizin özellikle belli bir gölgeye odaklandığını fark ederseniz, orada fare olma olasılığı çok yüksektir. Bu kedinin kötü bir davranışını cezasız bırakmayın, aksi takdirde çok pişman olabilirsiniz.

BOĞA - İltifatlar onun için çok değerlidir

Boğa burcundan olan bir kedi bütün gün güneşin altında yatıp keyif yapabilir. İyi bir avcıdır ve size istediği şeyleri yaptırmak için kurnazca taktikler geliştirebilir. Dokunulmaktan ve sevilmekten çok hoşlanır. İlgi görmek ister ve saatlerce dizinizde yatıp onu sevmenizi bekler. İltifatlar onun için çok değerlidir ve tabi çok pahalı ve gösterişli bir tasma da çok hoşuna gider.

İKİZLER - Çocuklar için çok iyi oyun arkadaşı olur

Genellikle bu burca mensup kediler iletişim kurmak konusunda başarılıdırlar. Miyavlamadıkları zaman size ilgi istediklerini mırıltıyla belli ederler. Bacaklarınıza sürtünerek size bir şeyler anlatmak isterler. Sonra da arkaların dönüp giderler. Bu seçici kedinin hareketlerini sürekli takip etmeniz gerekebilir, yoksa çok değerli eşyalarınız onun elinde oyuncak olacak ve zarar görecektir. Çocuklar için çok iyi bir oyun arkadaşı olabilir. Özellikle kendi kardeşleriyle birlikte olmak onu çok mutlu edecektir.

YENGEÇ - Ödüllendirilmeye çok ihtiyaç duyar

Kederli fakat sevgi dolu olan bu kedi ödüllendirilmeye çok ihtiyaç duyar. Eğer oyuncu bir kedi istiyorsanız Ay’ı İkizler Burcu’nda olan bir Yengeç seçmelisiniz. Ruh hali genellikle değişkendir ve bir kedi için pek alışılmamış bir durum olsa da banyo yapmayı sever. Bir an ilgi odağıyken, bir bakarsınız ortadan kaybolmuş. Bazen ne yapacağı belli olmaz ama bir dakika sonra dünyanın en uyumlu ve uysal kedisi olur. Tam bir ev kedisidir.

ASLAN - Evin tek hakimi olmaya bayılır

Aslan, kedileri yöneten burçtur ve bu burca mensup kedi evin tek hakimidir. Yaşadığı evi çok iyi korur, sevgi ve ilgi görmeye bayılır. Yemeğin ve oyuncağın en iyisini ister. Kendisinden önceki evcil hayvana ait olan bir oyuncağa asla dokunmaz. Sahte bile olsa elmas taşlı bir tasma onu çok mutlu edecektir. Bu kediye patronluk taslamaya çalışmayın, yoksa huysuzluk ve öfke nöbetleriyle başa çıkamayabilirsiniz. Fırsat verildiğinde son derece iyi bir avcı olabilir. Ailede birden fazla kedi varsa, ona ayrıcalıklı ve öncelikli davranmadığınız sürece mutsuz olacaktır.

BAŞAK - Yaşadığı evin çok temiz olmasını ister

Başak burcunda doğan kedi çok titizdir ve evdeki herşeyin çok temiz olmasını ister. Kirli bir yatağa asla tahammülü yoktur ve onu temiz bir ortamda bakmazsanız sizden çok şikayetçi olacaktır. Son derece sevgi dolu olan bu kedi hastalandığınızı hissedecek ve hatta ağrıyan ya da acıyan yerinize sokulmaya çalışacaktır. Olaylar kontrolden çıktığında gidebileceği güvenli bir yer olsun ister. Bu nedenle ona evde özel bir yer ayırın.

TERAZİ - Sevgi ve ilgi bekler

Bu kedi sevgi ve ilgi bekler. Güzel olduğunu bilmek ve çevresindekilerin de bunu fark ettiğinden emin olmak istediği için banyo yapmaktan, tüylerini taratmaktan, tırnaklarını kestirmekten çok hoşlanır. Çok duygusaldır. Tırnaklarının güzelliğini sergilemek için sürekli gerinir ve kadife yastıkları çok sever. Ona ne kadar güzel olduğunu söylemeyi ihmal etmeyin, yoksa evde surat asarak dolaşacak, kapris yapacaktır. Evde yalnız bırakılmaktan hoşlanmaz. Ona arkadaşlık edecek bir ev hayvanı daha bulmanız iyi olacaktır.

AKREP - Size kızdığında yatağınızı darmadağın edebilir

Eğer kedinizin her an kanepenin arkasından fırlayıp sizi tırmalayacağı endişesi taşıyorsanız o muhtemelen bir Akrep burcudur (ya da onu etkileyen gezegenlerden biri Akrep burcundadır) Size kızdığında, yatağınızı darmadağın edecek kadar ileri gidebilir. Hatta neye kızdığını bile anlayamayabilirsiniz. Eğer bekarsanız ve biriyle çıkmaya başladıysanız, onu eve davet ettiğinizde kediniz size epey sorun çıkaracaktır. Yatağında veya yastığında kırmızı, bordo gibi koyu renkler olmasını tercih eder. Birkaç parça karides ya da ton balığı onu sakinleştirebilir fakat ihmal edilmişse, bunu asla unutmaz. Ona, eve geldiğinizde merhaba, evden çıkarken hoşçakal demeyi unutmayın.

YAY - Gezmeye bayılır

Kediler dünyasının en gezmeye düşkün yaratığıdır. Uyuşuk, evden çıkmayan kedilerle anlaşamaz. Ancak bir Koç Burcu kedisiyle uğraşmak bu kediyle uğraşmaktan daha zor olabilir. Çeşitlilik ve canlılık onun için vazgeçilmezdir. Çok iyi bir iş arkadaşı olabilir (Akrep gibi) ve hayatınıza gerçekten renk katabilir. Seyahat etmeniz gerektiğinde yanınıza kedinizi de almanın bir yolunu bulun. Eğer şehirde yaşıyorsanız bu kedinin tasmasına bir yular takmak oldukça iyi bir fikir çünkü yürümek onun uzmanlık alanıdır.

OĞLAK - Her zaman biraz ciddidir

Oğlak burcunda doğan bir kedi yaşı ilerledikçe gençleşecektir. Her zaman biraz ciddidir ve herşeyin en iyisini istediği için evin en konforlu yerlerini seçecektir. Evden çıkarken önüne fazladan kuru mama koymayı unutmayın yoksa öfkelenebilir. Bütün burçlar arasında en sadık olanıdır ve çok iyi bir ev kedisidir. Çocuklarla çok iyi anlaşır. Yaşlanmaya başladığında ona arkadaşlık etmesi için eve bir yavru kedi getirmenizi memnunlukla karşılayacaktır.

KOVA - Özgürlüğüne son derece düşkündür

Bu kedinin en önemli özelliği kimseye benzemeyen bir karakter yapısına sahip olmasıdır. Çevredeki diğer canlılarla çok iyi iletişim kurar. Muhtemelen ilgi çekici ve ilginç bir görüntüsü vardır. Bazen şaklabanlık yapsa da bildiğiniz diğer tüm kedilerden farklı bir duruşa sahiptir. Özgürlüğüne çok düşkündür ve tek başına kaliteli vakit geçirmeye ihtiyaç duyar. Eğer çok çalışan biriyseniz ve bir kediniz olsun istiyorsanız, Kova burcunda doğan bir kedi sizin için idealdir.

BALIK - Uyumayı ve rüya görmeyi sever

Bu kediyi mutlu etmek için ona bir miktar kedi nanesi vermeniz ya da önüne gerçekmiş gibi yapıp oynayabileceği tüylü oyuncaklar koymanız yeterlidir. Gerçek dünyaya aitmiş gibi görünen ve oynayabileceği her şeyi çok sever. Çok duygusal bir yapısı vardır ve sezgileri güçlüdür. Bu nedenle, siz daha sokağınıza bile girmemişken o sizin eve doğru yaklaştığınızı anlar. Çok uyumak ve çok rüya görmek onun için önemlidir. Bir tabak dolusu balığa (üzeri kapalı olmalı) saatlerce bakmaktan çok büyük zevk alır.

[Malicedourden]

Şaka gibi :))))
4 tane kedim var. 2 tanesi kardeş bir erkek bir dişi ve Aslan burcu. Diğer kızım Başak, öteki kızım Boğa burcu.
Yukarıdakileri okuyunca sanki onlar anlatılıyor gibi geldi :)
Oğlum evin tek hakimi. Ona sormadan bir şey yapılırsa kıyaaaaaamet kopar. O ne isterse istediği zamanda olacak. İlgi manyağı. Asla başkasının yatağına yatmaz, kıskançlık krizleri geçirebilir. Bana başka bir erkeğin (kardeşim dahi olsa) dokunmasına tahammül edemez. Günlerce küs kalabilir. Başkası tabağından su içmişse mama yemişse asla dokunmaz. Eve yavru gelmişse onların odasına girmez. Kum kabı ayrıdır. Başkası kullanırsa kumun dışına yapar. Çok koruyucu ve sahiplenicidir. Eğer gerçekten canım yandığı için çığlık atmışsam ya da evdeki başka bir kediden bir pati yemişsem ve canım çok acımışsa, koşarak gelip saldırabiliyor. Sonra da uzaklaşıp sakinleşene kadar bekliyor, kimseyi yanına yaklaştırmıyor. Sakinleşince de yanıma gelip yatıyor.
Kardeşi olan dişi kedim de benzer şekilde. Her ikisi de 10 yaşındalar ve kıskançlık huyları asla geçmedi. Kızım ilgi delisi. Kucağa çıkar, sırnaşır, zorla kendini sevdirir. Eğer o geldiğinde yatakta başka kedi varsa girmez, onları kovana kadar tepemde vır vır dolanır.

Başak burcu kızım muhteşem bir şey :) annesinin yaşam desteği. Kim üzgünse, kim hastaysa yanına gider, dokunur, yatar, yalar, öper, sever. Ağlıyorsanız mutlaka koşarak gelir, patileriyle kolunuza dokunur. Korkunç bir koruma içgüdüsü vardır. Hoşuna gitmediği bir insan olursa onunla benim arama oturup pis pis bakar. Yanıma yaklaşılmışsa gerekirse oturduğu yerden kaldırır. Üstüne çıkar, tepesine atlar. Kovana kadar uğraşır. Su kabında az su kalmışsa asla su içmez. Tamamen ayırdı kendini bu konuda. Pet şişeden su içme talebine kadar getirdi. Ona su istediği zamanlarda özel cam bardakta getirip koyuyoruz. İcab ederse ısrarla musluğu açtırır ve oradan içer, oğlum gibi.
Sevgi yumağıdır, çok güvenir, bilinçli zarar verilmediğini bilir. Ama küserse aylarca küsebilir. Bir keresinde en son kedim (kaybedeli 2 yıl oluyor) :((( 15 gün kadar veterinerde kalmıştı. Onu asla sevmedi. Her fırsatta tepesinde dikilir, patilemek için bahane arardı. Babama yaklaştırmazdı. Ufaklığı klinikten getirdiğim gün, Yosun' un surat ifadesi anında değişti. Bir hışımla salona gitti ve tam 1.5 ay benden nefret edercesine kaçtı. Yatağa gelmedi, yüzüme bakmadı, dokunmak için yanaştığımda ani bir hareketle koşarak kaçtı. Bir keresinde kucağıma alıp ağladım artık. Kendine göre yeterli olduğunu anladığında da yatağa gelmeye karar verdi. Bu kez ben küstüm tabi :)) Ama 1 haftacık dayanabildim. sanki o bana koruyucu melek olarak gönderilmiş. Bazen o kadar net hissediyorum ki bunu. 2 kez çok ciddi sıkıntı yaşadığım ve hayatıma son vermeyi bile düşündüğüm zamanlarda kendime gelene kadar yanımdan ayrılmadı. Nereye gidersem yanıma geldi. Sürekli dikkatimi çekecek bir şeyler yaptı.

Boğa kızım tam bir üçkağıtçı :) Annem ona kibar dolandırıcı diyor. O yokken kedilerimden birini seviyorsam hemen dibimde biter, sürünür, vıdı vıdı konuşur. Eğer bir şeyler yiyorsam kucağıma atlar, binbir türlü yalakalık yapar. Sanki beni seviyormuş gibi davranır, dikkatimi çevirdiğim anda tabağa burnunu sokar :) Ondan izinsiz hiç bir şey yenmez. Bazen tek yemediği biziz diye düşünüyoruz :D Çiğ balık, kızarmış balık, roka, tere gibi şeyleri aynı anda yiyebiliyor. Bazen babam bir kadeh de rakı mı koysak diye dalga geçiyor :) Kim yatma pozisyonuna girmişse hemen onun kucağına atlar, karnına, sırtına, bacaklarına dakikalarca profesyonelmiş edasıyla masaj yapar. Ödül olarak sevildiğinde de masaj yaptığı yere yatar bir süre. Büyük kızımla hiç anlaşamaz. Görmediğimiz bir anda kızı pataklayabilir, noluyor dediğimde de sanki dayak yiyen kendisiymiş gibi yapar :) Görebildiğim zamanlarda da sanki birisi etlerini koparıyormuş gibi ciyak ciyak bağırır. Daha büyük kız yanına 30 santimetse yaklaşmamışken bile bağırmaya başlar :) Sonra da oğlumun yanına gider, kendini acındırır. Koynuna girer, yüzünü gözünü yalatır yatar. Onun yüzünden bazen oğlumu bile sevemiyorum. Hemen gelip aramıza giriyor :)

[mendeseva19]

okurken gözümde canlanıverdi hepsi çok ciciler :D

[pisimbat]

çok güzel bayıldım vallahiiii

[Malicedourden]

Bi de evde görseniz :))) Kendi kedilerim diye söylemiyorum, 10 yıldır kedi seven sevmeyenb, eve kim geldiyse aynı şeyi söylediler. Seninkiler kedi değil!! Özellikle de Aslan kızım Yosun için söylerler. Bir ara Yosun fanları oluşmuştu kedi sitemde.
En kediden nefret eden insana, en kedili evden bir şey yemem diyen insana kedi sevdirdiler. Yeri geldi aynı yatakta yattılar, kimini kedi sahibi yaptılar, kimisi çocuğuna kedi almak istedi.
Herkes aynı şeyi söyledi. Senin kedilerini gördükten sonra fikrimiz değişti diye. Bir arkadaşım vardı, kedim var diye eve gelmez, pişirip götürdüğüm şeyleri yemezdi. Gün oldu zaman zaman evimde kalmaya başladı. Önce kendine dokundurmazdı bile. Aradan zaman geçince sabah uyandığında onları besler oldu, ben şehir dışındayken bi koşu eve gidip onlara mama verdi, zaman geçti aynı yatakta yattı. Bir baktım ki evinde kedi var :) Üstelik de içeri dışarı girip çıkan kediyle aynı yatakta yatıyor.
Çocuklarım iyi huylu, çok insan delisi. Çok şanslıyım.. İnşallah Allah herkese bir dört ayaklı dostla ömür geçirmeyi nasip eder.

[Alexandra]

Ay süppermiş bu bayıldım. Saolun walla:)) Sabah sabah çok eğlendirdi. benim kedim BAŞAK burcu:)) Çok eğlendim walla:))

Ay tontişimi çok özledim bir anda... Gitsem de o kadife gibi tüylerini sevsem. O kadife yığınını omzuma atıyorum, boynuma kafasını gömüp mırıl mırıl dakikalarca sevdiriyor kendini.

Kedilerin estetiği ve güzelliğini (üzgünüm ama) başka bir hayvanda görmedim. Bu kedi famiyası mucizevi gerçekten:))

Tüm hayvanları çok severim, ancak kediler kadar karakterlisi gerçekten yok:)))

O alırım başımı giderim edalarının da hastasıyım:)))

[Malicedourden]

:)) Biz de sizi seviyoruz :)
Evet, kedigiller her daim benim nefesimi kesmiştir. Asla tanrının yarattıklarını beğenmemek yapmıyorum ama bazen kedigilleri yaratırken zamanı çooooook dolmuş ki, en ince detayına kadar muhteşemlik çıkmış diyorum. Her bir çizgi, her bir ayrıntı özene bezene yaratılmış sanki kedigillerde. Büyük kedilerin de fotoğraflarını gördüğüm zaman dehşete düşüyorum bazen. Böyle bir muhteşemlik ancak mucizeyle eş değerdir gibime geliyor. Bırakın ki huylarını, davranışlarını :)

[kediseverim]

Malicedourden Nickli Üyeden Alıntı

Bi de evde görseniz :))) Kendi kedilerim diye söylemiyorum, 10 yıldır kedi seven sevmeyenb, eve kim geldiyse aynı şeyi söylediler. Seninkiler kedi değil!! Özellikle de Aslan kızım Yosun için söylerler. Bir ara Yosun fanları oluşmuştu kedi sitemde.
En kediden nefret eden insana, en kedili evden bir şey yemem diyen insana kedi sevdirdiler. Yeri geldi aynı yatakta yattılar, kimini kedi sahibi yaptılar, kimisi çocuğuna kedi almak istedi.
Herkes aynı şeyi söyledi. Senin kedilerini gördükten sonra fikrimiz değişti diye. Bir arkadaşım vardı, kedim var diye eve gelmez, pişirip götürdüğüm şeyleri yemezdi. Gün oldu zaman zaman evimde kalmaya başladı. Önce kendine dokundurmazdı bile. Aradan zaman geçince sabah uyandığında onları besler oldu, ben şehir dışındayken bi koşu eve gidip onlara mama verdi, zaman geçti aynı yatakta yattı. Bir baktım ki evinde kedi var :) Üstelik de içeri dışarı girip çıkan kediyle aynı yatakta yatıyor.
Çocuklarım iyi huylu, çok insan delisi. Çok şanslıyım.. İnşallah Allah herkese bir dört ayaklı dostla ömür geçirmeyi nasip eder.

bu güzellikleri okuduğum zaman ağlayasım geliyorrrhatta ağlıyorumbenim oğlum pati de böyleydi aslan burcuydu inanılmaz cool takılırdı beni kimseyle paylaşamazdı komşumun küçük çoçuklarına gıçık olurdu onları seviyorum diye şöyle bir harekati vardı misafir çoçuklar gelince duvara doğru yatardı sürekli duvara bakardı yerinden kıpırdamadan çoğu kez komşuma yanlız gel derdim kedim hasta oluyo komşum bana deli görmüş gibi bakardı...ama ben ciddi olurdum bu konuda tabiii...çünkü oğlum kıpırdamadan saatlerce duvara bakarak yatardı veterineri çok üzülüyo seni çok seviyo ondan derdi...ama hastalandı onu kaybettimpatiiii...siyam güzeliydi benim oğlummm

[Malicedourden]

Kediniz için çok üzgünüm :((( Ama şunu biliyorum ki, fiziksel dünyadan gitmiş olmaları hiç bir anlam ifade etmiyor. Onlar hala bizimle. Ben de kedilerimden birisini kaybettim. Onu yerde öylece yatar bulduğumda saatlerce kucağımdan indirmedim. Sanki buz gibi bedenini kucağımda ısıtırsam canlanıverecekti. Babam onu alıp götürdüğünde hala sanki bir umut geri dönecek diye bırakamadım. Günlerce evde sesini duydum, yatağıma atladığını hissettim, bir odadan bir odaya koştuğunu duydum. Hatta ona ablalık yapan kızım Bıdıl, bir kaç ay evin içinde tıpkı onunla oynadığı zamanlada koşturduğu gibi sanki hayali bir arkadaşla kovalamaca oynadı. Delirmek üzereyim diye düşündüm. Ama delirmediğimi biliyorum. O hala benimle, hala annesini sabahları öpüp koklayarak uyandırıyor. 22 Eylül yıldönümümüzdür, ama ben melek olma yıldönümü olarak kutlamayı tercih ediyorum. Bu dünyadaki görevini tamamladı ve artık başka bir boyutta, çok daha rahat beni koruyor. Güzel bebeğim, 17 aylık hayatına çok fazla tehlike sığdırdı. Eğer dokuz canları varsa, benim bildiğim 5 tanesini harcadı, arada bir kaç taneyi kaçırmışım sanırım ki sonuncuda fizikselliğinden ayrıldı. O gittikten 1 ay sonra inanılmaz bir trafik kazası yaşadım. Babamla birlikteydim ve kaza anında yanıma bile gelmedi, şoföre saldırıyordu kendime geldiğimde. Daha sonra öğrendim ki, anneme -artık yaşamıyor, sağ kurtulamaz dedim ve yanına bile gitmedim- demiş. Mucize gibi, tek bir kırık, tek bir çizik bile almadan kurtuldum. Sadece arabanın çarptığı sağ leğen kemiğimde çizik vardı. (çok ayıptır söylemesi) iç çamaşırımın lastiği çarpmanın şiddetiyle etime gömülmüştü. Aylarca çamaşırın rengi etimde kaldı ama, kas ağrılarımdan başka ciddi bir şey olmadı :) 4 ay sonra da banyoda düşüp kafa travması geçirdim. Kısa süreli hafıza kaybı yaşadım. Dişlerimdeki dolgular dahi yerinden oynamıştı düşmenin şiddetiyle. Sadece kaşımda küçücük bir açılma oldu.
Bazen düşünüyorum, belki de çocuğum canlarının bir kaç tanesini benim için sakladı giderken :)
Belki keyifsiz bir mesaj gibi gelebilir size ama ben büyük bir gururla yazıyorum bunları. Onlar tarafından korunduğumu biliyorum. Kimbilir, belki farkına bile varamadığım ne riskler atlattım. Daha geçen gün hava birden soğudu, kombi henüz evi ısıtamadı diye elektrik sobasını yaktım, oğlumu seveceğim diye uyuyakaldım, dirseğimi kalorifer peteğine dayayıp uyuyakalmışım. Dirseğimdeki acıyla uyandım 5 saat sonra. Baktım ki, soba yanıyor ve sandalyede asılı ceketim sobaya dokunuyor. Dolaplarımın kapakları, içindekiler o kadar ısınmıştı ki. Eğer başka odada uyuyakalsaydım farkına bile varmayacaktım. Bir kere daha korunduğumu düşünüyorum. Her gerçekten onlar tarafından seçilmiş, sevgileriyle ödüllendirilmiş insan gibi..

[kediseverim]

Malicedourden Nickli Üyeden Alıntı

Kediniz için çok üzgünüm :((( Ama şunu biliyorum ki, fiziksel dünyadan gitmiş olmaları hiç bir anlam ifade etmiyor. Onlar hala bizimle. Ben de kedilerimden birisini kaybettim. Onu yerde öylece yatar bulduğumda saatlerce kucağımdan indirmedim. Sanki buz gibi bedenini kucağımda ısıtırsam canlanıverecekti. Babam onu alıp götürdüğünde hala sanki bir umut geri dönecek diye bırakamadım. Günlerce evde sesini duydum, yatağıma atladığını hissettim, bir odadan bir odaya koştuğunu duydum. Hatta ona ablalık yapan kızım Bıdıl, bir kaç ay evin içinde tıpkı onunla oynadığı zamanlada koşturduğu gibi sanki hayali bir arkadaşla kovalamaca oynadı. Delirmek üzereyim diye düşündüm. Ama delirmediğimi biliyorum. O hala benimle, hala annesini sabahları öpüp koklayarak uyandırıyor. 22 Eylül yıldönümümüzdür, ama ben melek olma yıldönümü olarak kutlamayı tercih ediyorum. Bu dünyadaki görevini tamamladı ve artık başka bir boyutta, çok daha rahat beni koruyor. Güzel bebeğim, 17 aylık hayatına çok fazla tehlike sığdırdı. Eğer dokuz canları varsa, benim bildiğim 5 tanesini harcadı, arada bir kaç taneyi kaçırmışım sanırım ki sonuncuda fizikselliğinden ayrıldı. O gittikten 1 ay sonra inanılmaz bir trafik kazası yaşadım. Babamla birlikteydim ve kaza anında yanıma bile gelmedi, şoföre saldırıyordu kendime geldiğimde. Daha sonra öğrendim ki, anneme -artık yaşamıyor, sağ kurtulamaz dedim ve yanına bile gitmedim- demiş. Mucize gibi, tek bir kırık, tek bir çizik bile almadan kurtuldum. Sadece arabanın çarptığı sağ leğen kemiğimde çizik vardı. (çok ayıptır söylemesi) iç çamaşırımın lastiği çarpmanın şiddetiyle etime gömülmüştü. Aylarca çamaşırın rengi etimde kaldı ama, kas ağrılarımdan başka ciddi bir şey olmadı :) 4 ay sonra da banyoda düşüp kafa travması geçirdim. Kısa süreli hafıza kaybı yaşadım. Dişlerimdeki dolgular dahi yerinden oynamıştı düşmenin şiddetiyle. Sadece kaşımda küçücük bir açılma oldu.
Bazen düşünüyorum, belki de çocuğum canlarının bir kaç tanesini benim için sakladı giderken :)
Belki keyifsiz bir mesaj gibi gelebilir size ama ben büyük bir gururla yazıyorum bunları. Onlar tarafından korunduğumu biliyorum. Kimbilir, belki farkına bile varamadığım ne riskler atlattım. Daha geçen gün hava birden soğudu, kombi henüz evi ısıtamadı diye elektrik sobasını yaktım, oğlumu seveceğim diye uyuyakaldım, dirseğimi kalorifer peteğine dayayıp uyuyakalmışım. Dirseğimdeki acıyla uyandım 5 saat sonra. Baktım ki, soba yanıyor ve sandalyede asılı ceketim sobaya dokunuyor. Dolaplarımın kapakları, içindekiler o kadar ısınmıştı ki. Eğer başka odada uyuyakalsaydım farkına bile varmayacaktım. Bir kere daha korunduğumu düşünüyorum. Her gerçekten onlar tarafından seçilmiş, sevgileriyle ödüllendirilmiş insan gibi..

ne güzel ifade etmişsin duygularını ama ben patimin ölümünde hala kendimi suçluyorumbaşka vet. götürseydimler...hastaneye kaldırsaydımlar...hala peşimi bu pişmanlıklarım bırakmıyoronu çok özledim 7 yıl oldu kaybedeli 5 yaşındaydı oğlum benimmm pati siyam güzelim kedi güzelimmkara burnunu öperdim kara patisini öperdimmmbaşka evlat edinemiyorum hala hazır değilim...aayyyy gözyaşlarımdan ekranı göremiyorum susayım bari