[mendeseva19]

Okurken kendimi gördüm ama tam anlamıyla böyle bağlanmadım ama herşeyin bitmesine rağmen hala bi umut besleriz ya işte o var olmayacağını bile bile neden hayal ediyorsak hala
Bazen en güzel ilişkiler bile bağımlılık halini alabiliyor. Tıpkı sigara gibi... Geçtiğimiz günlerde sigarayı bırakmak isteyen bir hanımın, aslında bilinçaltında sigarayı, ayrılmış olduğu eski erkek arkadaşı ile özdeşleştirdiğini fark ettik. Sigarayı bırakabilmesi için, önce erkek arkadaşından vazgeçmesi gerekiyordu. Üstelik onu görmemek, vazgeçmek demek değil. Ondan bütün beklentinizi bitirmiş, aklınızdan tamamen çıkarmış olmanız gerek. O kadının sevgilisi, onun sevgiye duyduğu açlığı kullanarak hayatına girmişti. Kadın, açlığını duyduğu sevgiyi kendisine veren kişiye âşık olmuştu. Ne yazık ki, bir-iki ay güzel giden ilişkiden sonra adamda değişiklikler olmaya başlamıştı. Adamın ortadan kaybolduğu bir-iki haftalık süreler oluyordu. Kadın sorguladığında kaçamak cevaplarla geçiştiriyordu.

AYRILIK RÜZGÂRLARI...
Derken bir gün, işlerinin kötü gittiğini bahane ederek, adam kadından borç para istedi. Aslında kadın içten içe bu parayı vermemesi gerektiğini biliyordu, ama iç sesine kulaklarını tıkadı. Ya bir daha o çok ihtiyaç duyduğu sevgi sözcüklerini duyamazsa? İşte buna katlanamazdı. Artık o sevgi sözcüklerini duymaya, yalan bile olsalar, bağımlı olmuştu. Parayı verdi. Ama adam her geçen gün daha da uzaklaşıyordu. Artık ayrılık rüzgârları esmeye başlamıştı. Günün birinde, adamın kendisini aldattığını fark etti. Bu süre içinde sigaraları ardı ardına ekliyordu. Çok mutsuzdu. Dışarıdan bakıldığında, bu kadını eleştirmek çok kolay, öyle değil mi? Arkadaşları da öyle yapmıştı. "Hâlâ neden düşünüyorsun onu?" diyorlardı. O da hepsine haklı olduklarını söyleyip, kendisiyle baş başa kaldığında, adamdan aşk beklemeye devam ediyordu. Oysa aynı duruma düşmüş öyle çok kadın var ki... Bağımlılıklarımızın kökünde, hatalı beklentiler yatar. Size aradığınız aşkı veremeyecek bir adamdan hiçbir şey beklemeyin. Beklentiler, duygusal açlıklardan doğar. O açlığı doyuracağına inandığınız, ama asla aradığınızı bulamadığınız ilişkilerde acı çekersiniz. Acı çektikçe, tuhaf bir şekilde ona daha da bağlanırsınız. Onu bırakmanız gerektiğini bile bile ilişkiye devam ettiğiniz için kendinize öfkelenirsiniz. İşte bu noktada, karşınızdaki erkek yaşam enerjinizi çalmaya başlar. Bu tarz kişilere, enerji vampirleri diyoruz. Siz acı çekerken, onun hayatı çok iyi gitmeye başlar. Sosyal ilişkileri daha da iyileşmiştir. İşleri artıyordur. Neşesi yerindedir. Bir vampire enerji kaptırmak, olumlu duygularınızı kaybetmek anlamına geliyor. Önce içinizi belirsiz bir sıkıntı kaplıyor. Sebebini bilmiyorsunuz, ama hayattan zevk alamaz hale geliyorsunuz. Eğer buna engel olamazsanız, zamanla günlük işlerinizi yapamamaya başlıyorsunuz. Her gün kolaylıkla yapmaya alışmış olduğunuz şeyler, bir anda size ağır gelmeye başlıyor.

KADIN YERLERDE SÜRÜNÜYOR
Vampirlerin sizden enerji çalabilmesi için, acıma, suçluluk, korku, öfke, endişe gibi duyguları hissettirebilmesi gerekiyor. İlişkinin bitmesi, kadının enerjisini çaldırmasına engel değil. Hâlâ yatıp kalkıp onu düşünmeye devam ediyorsa, bağlar kopmuyor. Erkek bu noktada besleniyor. Mutlu oluyor. Kadın ise yerlerde sürünüyor. Günün birinde kadın, adamdan beklentisini keser. Onu düşünmeyi bırakır. Ve hiç şaşırtıcı olmayan bir biçimde, o ilgisiz adam, kadını arayıverir. Ya da mesaj yollar. Kendisini bir şekilde hatırlatır. Üstelik bunu fazla umut vermeden yapmaya çalışır. Neden biliyor musunuz? Çünkü içgüdüsel olarak artık enerji çalamadığını hisseder. Bilerek yaptığı bir şey değildir. Ama yeniden beslenebilmek için kendini hatırlatma ihtiyacı duymuştur. Son dönemlerde Türkiye’de yaşanan ilişkilerin pek çoğunda vampirlik bağı yaşanıyor. Tehlikeleri önlemek için, lütfen ilişkilerinize yanlış beklentiler koymayın. Duygusal boşluk ya da açlıklarınızı doyurmadan, birilerine âşık olmayın. Günün birinde kendinizi, asla yapmak istemeyeceğiniz şeyleri yaparken bulabilirsiniz.

[derya88]

güzel bilgiler burdan hiç bakmamıştım. bakış açısı farklı teşekkürler:))

Gerçekten de konuyu farklı bir bakış açısıyla ele almışlar, paylaşım için teşekkürler canım.

[zahiri]

su paylasimi gormesem olurdu be Sibel

irade elimizde!! ne istersek o sekilde gidiyo tamam eyvallah ama bu geri donusler?

ya diyosun degisen seyler olursa di mi? ayyy inanilmaz.. kendin degisince her sey degisiyo.. herkes ayagina gelyo iste o zmnda secme sirasi sende! insallah enerjmizi somurmcek kisiler buluruz

[matri]

cok guzeldi gercekten tesekkurler, aslinda biliyoruz ama, karar verip yapma asamasinida bir yapabilsek, hersey cok guzel olucak.

Çok güzel anlatmış keşke herkes uygulayabilse de acı çekmese ... Hem kadın hem erkek , yürümüyorsa eziyet çekmeden bırakmasını da bilmeli insan...

[karavan]

bigokyanus Nickli Üyeden Alıntı

Çok güzel anlatmış keşke herkes uygulayabilse de acı çekmese ... Hem kadın hem erkek , yürümüyorsa eziyet çekmeden bırakmasını da bilmeli insan...

Öyle diyoruz daaaa......
Becerebilemiyoruz işte...:)

[kuzusu]

yanlızlık korkusu,statü atlama,ego tatmini,kendini ispatlama,yarar saglama vb nedenlerle bicok insan ilişki yasıyo haliyle kısa sürüyo cünkü temelde sevgi ask yoktur acınası ilişkiler doguyo askın adı kirleniyo böle seylerle duygular inciniyo yazık bu insanlara

[inferius]

beğendim hemde acayip beğendim =)
hiç bu yönünü düşünmemştm gerçekten haklı
teşekürler

[Alexandra]

Çok güzeldi, sonuna kadar okumaktan kendimi alamadım.
Bu dünyada sanırım her kesin kanını içen, herkesi ısıran birileri var. Sevgili olsun, arkadaş olsun, aile bireyi olsun kimsenin kimseden parçalar koparma, sömürme hakkı yok. Ne ruhunuzu, ne enerjinizi hiçkimsenin sömürmesine izin vermeyin.

İnsanın en yakınındaki olunca acısı daha derinlere batıyor ama, ben öğrendim. Dişçiye gitmek gibiymiş. Sökülüp atılınca, acısı da hafifliyor ve kayboluyormuş. Ve bir de, artık bir kerede atıyorum kendimi denize, ayakların alışmasının tüm vücuda bir faydası yokmuş.