Çocuk Psikolojisi
cocuk psikolojisi,
çocuk psikolojisi,
çocuk psikolojisi kitapları,
anne çocuk psikolojisi,
çocuk psikolojisi eğitimi,
çocuk gelişimi psikolojisi,
çocukların psikolojisi,
çoçuk psikolojisi,
çocuklar psikolojisi,
çocuk psikolojisi kitap,
psikolojisi çocuk,
çocuk psikolojisi nedir,
erkek çocuk psikolojisi,
yaş çocuk psikolojisi,
çocuk gelişim psikolojisi
| Gençler İçin Beş Sevgi DiliÇocuk Sağlığı ve Çocuk Psikolojisi Gençler İçin Beş Sevgi Dili Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız 2. Okul Ödevi
Ergenin eğitimi konusundaki önemli konular nelerdir? Bu sizin ve çocuğunuzun beraber yanıtlayacağınız bir sorudur. Çoğu ana baba liseden mezun olmanın şart olduğunu düşünecektir. Batı kültüründe lise diploması olmayan bir gencin iyi bir yetişkin hayatı yaşaması mümkün değildir. ... ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Çocuk Psikolojisi telkin cd indir izle İstanbul Çocuk Psikolojisi nerededir kimdir Çocuk Psikolojisi çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Çocuk Psikolojisi hipnoz Çocuk Psikolojisi olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Çocuk Psikolojisi hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Çocuk Psikolojisi kuantum düşünce kitap haberi | |
|
09-02-2012, 09:10 PM
|
#141 (permalink)
| Administrators Zerynthia
Üyelik tarihi: Mar 2009 Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Gençler İçin Beş Sevgi Dili 2. Okul Ödevi
Ergenin eğitimi konusundaki önemli konular nelerdir? Bu sizin ve çocuğunuzun beraber yanıtlayacağınız bir sorudur. Çoğu ana baba liseden mezun olmanın şart olduğunu düşünecektir. Batı kültüründe lise diploması olmayan bir gencin iyi bir yetişkin hayatı yaşaması mümkün değildir. Eğer ebeveyn buna katılıyorsa lise diplomasının alınmasının da şart olduğuna inanıyor demektir. Bunun üzerine "Ergenin bu amaca ulaşmasına yardımcı olacak kurallar nelerdir?" diye sorabilirsiniz. Bu kurallar genelde okula devam etmek ve okul ödevlerinin başarıyla teslim edilmesi konularını içerir, ikisinin de değerlendirmesi ana-babaya düzenli bir şekilde gelen karnelerde belirtilmektedir.
Kurallar çok basit olabilir: Hastalanıp evde ya da hastanede yatmadıkça okula devam etmek ve bütün okul ödevlerinin ve projelerinin eksiksiz bir şekilde yapılması gibi. Ergen okula devam kuralını çiğnerse ceza olarak okulda kırdığı her gün için cumartesi günleri evde oturup bir kitap okuyabilir ve okuduğunu ana babasına sözlü olarak anlatabilir ve okulda olması gereken saatlerde dışarı çıkması yasaklanabilir. Böyle bir ceza karşısında ergenler büyük olasılıkla sadece bir cumartesi gününü kaybetmeyi göze alacaklardır. Okul ödevlerinin iyi yapılıp yapılmadığını kontrol etmek biraz daha zordur ama normalde bu çocuğun karnesinde belirtilebilir ve/veya öğretmeniyle yapılan görüşmede ortaya çıkabilir. Ebeveyn ergenin ev ödevlerini tamamlamadığını ve/veya okuldaki performansının ortalamanın altında olduğunu fark ederse çocuğuna ceza olarak öğretmen notunu yükseltmeyeceğini söylemiş olsa da ev ödevini cumartesi ya da pazar günü yaptırabilir ve bu "not almak için yapılmayan" ev ödevlerini yakından takip edebilir. Bu tip kurallar ve cezalar ebeveyni ergeni her gün takip etmekten kurtaracaktır. Ergen sorumluluğunu yerine getirmeyi ve daha eğlenceli şeyler yapmak için cumartesi ve pazar günleri özgür olmayı seçecektir ya da sorumluluğunu yerine getirmediğiiçin o özgürlüğü kaybedecektir. Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. | Offline
| |
09-02-2012, 09:17 PM
|
#142 (permalink)
| Administrators Zerynthia
Üyelik tarihi: Mar 2009 Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Gençler İçin Beş Sevgi Dili
3. Otomobil Kullanımı... Bu maddeyi eklemiyorum arkadaşlar. 4. Para İdaresi
Parasal tartışmalar ebeveyn ve ergen arasında yaygındır. Bunun nedeni çoğu zaman ebeveynin konu hakkındaki kuralları ve cezaları açık olarak belirtmemesidir. Para ve ergenler konusundaki temel endişeler nelerdir? İlk gerçek gayet açıktır: Para kısıtıdır. Çok az ailenin sınırsız parası vardır. Yani ergen istediği her şeyi satın alamaz. İkinci temel endişe ise ergenin para idaresi konusundaki temel kuralları öğrenmesidir. Temel kurallardan birisi şudur: "Para bittiğinde daha çok para kazanana kadar satın almayı kesin." Bu kuralın ihlali çoğu ebeveyn için büyük maddi sorunlara neden olur. Bana göre işte bu yüzden ergenlere kredi kartı verilmemelidir. Kredi kartları kişiyi gelirinin üzerinde para harcamaya teşvik eder ve bu da ergene öğretilmesi gereken son şeydir.
Temelde bir ergen idare edecek parası olmadan para idare etmeyi öğrenemez. Bu da çoğu ebeveynin ergenin istediği şeyleri alması için iki günde bir 10 milyon istemeye gelmesi yerine ona düzenli bir harçlık verme kararı almasına neden olmuştur. Ergenin günlük istekleri için 10 milyon oraya, 20 milyon buraya veren bir ana baba ergene parasını idare etmesini öğretemez. Bence ebeveyn ile ergenin haftalık ya da aylık harçlık üzerinde anlaşması çok daha iyi bir yaklaşım olacaktır. Bu harçlık sayesinde ergenin sorumlu olduğu harcamalar açığa çıkacaktır. Bu masraflar giyim, yemek, müzik, benzin vb. için olabilir. Örneğin ebeveynler ergene her ay 100 milyon TL verebilirler (ya da her hafta 25 milyon TL). Bu para onun evin dışında arkadaşlarıyla yediği yemekleri, ehliyeti varsa benzin parasını ve ana babasının aldıkları dışında beğendiği giysileri almasını sağlayacaktır. Bu da açıkça şöyle belirtilebilir: "Sana iç çamaşırı, çorap, her sene üç çift ayakkabı ve bir palto alacağız. Diğer her şey senin sorumluluğunda olacak." Ebeveynler yılbaşında ya da doğum günlerinde çocuklarına bunlara ek olarak başka şeyler de almak isteyebilirler. Böyle bir düzenleme ergene parasını idare etme becerisi kazandıracaktır.
Ana babalar çocuklarına verecekleri miktarı belirtirken olabildiğince gerçekçi olmalıdır. Miktar bir kez belirlendikten sonra ergenin "Bu yeterli değil" diyerek şikâyet etmesinden dolayı değiştirilmemelidir. Ergen harçlığıyla satın alabileceğinden daha fazla para isterse o zaman para kazanmalıdır... Eğer bir fast-food restoranında çalışmak için yeterince büyük değilse çim biçerek, bebek bakarak, gazete dağıtarak ve küçük yaştaki ergenler için olan daha bir çok değişik işte çalışarak harçlığını çıkarabilir. Böyle bir düzenlemede ergen sadece parasını idare etmeyi değil, aynı zamanda ek gelir elde etmek için çalışma yolunu seçerek paranın önemini de öğrenmiş olmaktadır. Ama ebeveynler kararlarından vazgeçip çocukları parasızlıktan yakındığında onlara ek para verilerse ergenin parasal sorumluluğu öğrenmesini engellemiş olurlar.
Çocuğunuza onu sevdiğiniz için ve parasını sorumluluğunu bilerek harcamasını öğrenebilmesi amacıyla harçlık verdiğinizi belirtin. Bu parayı ona evin içinde yaptığı işlerden dolayı vermezsiniz, çünkü bu tamamen farklı bir sorumluluk alanıdır. Bence ergenler ailelerinden ek gelir almamalıdır. Bu, kendisinden beklenen normal ev işi sorumluluklarını yerine getirme konusunda kafasını karıştırabilir. En iyisi ergenin ev dışında bir yerde kendisine ek gelir sağlamasıdır. Ayrıca kanımca ana babanın ergene borç vermesi de bir hatadır. Bu ergene istediği bir şeyi satın alması için başka bir kişinin parasını kullanmayı öğretir. Ve ergene verilecek yanlış bir derstir. | Offline
| |
09-02-2012, 09:28 PM
|
#143 (permalink)
| Administrators Zerynthia
Üyelik tarihi: Mar 2009 Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Gençler İçin Beş Sevgi Dili 5. Flört
Flört konusu birçok ana babada bir travmaya neden olmaktadır. Bazı ebeveynler geçmiş flört deneyimlerini hatırlar ve çocuklarının kendi yaptıkları şeyleri yapmalarını istemezler. Bu ebeveynler yaptıklarını şöyle bir mantığa bağlamaktadırlar:"20 yaşına gelene kadar ergen çocuğumu karşı cinsten uzak tutmayı başarırsam belki daha sonra böyle şeylerle başa çıkmak için yeterli olgunluğa erişmiş olur." Flörtü oluşturan etmenlerin neler olduğu da insanların kafasını karıştıran bir sorudur. Flört eğer ergen bir kız ve ergen bir erkeğin hamburger yemeğe dışarı çıkması sonra da üç saati arabanın arka koltuğunda birbirini cinselliğe teşvik etmesi demekse o zaman ergenler flört etmeli mi yoksa etmemeli mi konusunu tartışmalıyız. Ama eğer flört erkek ve kızlardan oluşan bir genç grubunun dışarı hamburger yemeğe çıkması daha sonra bir maç izlemeye ya da dansa gitmesi ise o zaman flört ergenin özgüveninin oluşmasında ve onun gelecekte kuracağı romantik ilişkiler için gerekli deneyimi kazanmasında olumlu bir etken olacaktır.
Ben ergen kızınızın ya da oğlunuzun ne zaman flört etmeye başlaması gerektiğini belirtmeyeceğim ama Steinberg ergenliğin ilk yıllarında karşı cinsle flört etmeye başlayan ergen kızların "pembe, romantik hayallere" kapılma riski olduğunu ve büyük olasılıkla "onları hem psikolojik hem de fiziksel olarak yönlendirecek" kendilerinden büyük erkeklerle flört edeceklerini belirtmektedir. Steinberg aynı zamanda ergen kızların flörte erken yaşta başlamalarının onların yaşıtları olan diğer kızlarla olan ilişkilerini de etkileyeceğini söyler. Çünkü ergen kendinden yaşça daha büyük olan bir erkekle çıktığında arkadaşlık edeceği kızlar da ondan yaşça büyük olacaktır. Bu onun geçici olarak büyük yaş grubuna girmesini sağlayacak ama aynı zamanda kendi yaşıtı olan kızlardan da uzaklaşmasına neden olacaktır: Sonuçta yaşıtı olan kız arkadaşlarıyla yaşayacağı yakın arkadaşlığı kaybedecektir. Otuz yıllık evlilik ve aile danışmanlığının ardından, ergenliğin ilk yıllarının insan hayatında hemcinsler arasında arkadaşlık geliştirmeleri, daha sonra da her iki cinsin de bulunduğu arkadaş gruplarıyla etkinliklere katılmaları için; ergenliğin sonyıllarının da teke tek flört etmeye başlamaları için en elverişli zamanlar olduğunu söyleyebilirim. Ergenler olgunlaştıkça karşı cinsle olan ilişkilerinde daha rahat olmaya başlarlar, kendilerine güvenleri artar ve ilişkilerini daha iyi yaşayabilecek potansiyele sahip olurlar. Erken ergenlik yıllarında çocuğunuzun birisiyle flört etmesini destekleyerek onun sosyal ve duygusal gelişimine etki etmek yanlış bir davranıştır. Benimle aynı fıkirdeyseniz o zaman çocuğunuzun kafasında bu resmi o dokuz, on ya da on bir yaşındayken çizmelisiniz. Daha sonra onlar ergenliğin ilk yıllarına flört etme kaygısı olmadan, her iki tarafın ailesinin de denetimi altında aileden ayrı hemcinsleriyle daha çok vakit geçirmeyi tercih edeceklerdir. Karşı cinsle grup aktivitelerine katılacak ve ergenliğin son dönemine kadar karşı cinsten birisiyle flört etme konusunda kendilerini baskı altında hissetmeyeceklerdir.
Ben burada aslında ideal olanı resmetmeye çalışıyorum ama bu resim elbette ergeni erken yaşlarda duygusal bir ilişkide avuntu bulmaya itecek kişilik değişimi, güvensizlik, arkadaş baskısı veya diğer faktörleri içermemektedir. Bu da ergenin ebeveyninin sevgisine bu denli ihtiyaç duymasının nedenlerinde nbiridir. Bu gerçek, özellikle de ergenin karşı cinsi olan ebeveyni açısından önemlidir. Ergen bir kız babası tarafından sevildiğini hissediyorsa kendisinden daha büyük bir ergende sevgi aramayacaktır. Annesinin sevgisini hisseden ergen bir erkek kendi duygusal ve fiziksel zevkleri için kendisinden daha küçük bir kızı sömürmeye kalkmayacaktır.
Bir aile toplantısı düzenlediniz ve 13 yaşındaki ergen çocuğunuza onun flört konusundaki tavrı için kurallar ve cezalar oluşturuyorsunuz. Bu konunun ana temaları neler olmalıdır? Bence ergen çocuğunuzun fiziksel ve duygusal sağlığı için duyduğunuz endişe listenin birinci sırasında yer almalıdır. En az birinci kadar önemli olan bir diğer madde de zamanı geldiğinde ergene gerekli donanımı sağlayacak duygusal ve sosyal bağlamda olgunluğunun sağlıklı bir şekilde gelişmesinin önemidir. Amaç ergeni ilişkilerinde karşı cinsten insanlarla yüz yüze bırakarak boğmak değil, ileride yaşayacağı daha olgun ilişkilerin temelini atmasına yardım etmektir.
Bu tür sağlıklı sosyal bir olgunlaşmayı besleyebilecek kurallar nelerdir?
Kural: Ergenliğin ilk yıllarında ergenleri yaşıt hemcinsleriyle arkadaşlık kurmaya yönlendirmelisiniz. Fakat çocuğunuzun bu arkadaşında bir gece kalabilmesi için önce o arkadaşıyla ve onun ana babasıyla tanışmış olmanız gerekmektedir. (Bu, çocuğunuzu değerleri ve yaşama biçimiyle ona zarar verebilecek kişilerden korumanıza yardım eder.) Bu tür gece kalma olayları ebeveynler evdeyken olmalıdır.
Kural ihlâl edilirse verilecek ceza: Üç ay boyunca ergen arkadaşında kalamaz ve bir hafta boyunca dışarı çıkmasına izin verilmez.
Kural: Ergen, ana babanın onaylaması şartıyla yetişkinlerin denetimi altında diğer ergen kız ve erkeklerin bulunduğu grup aktivitelerine katılabilir. Ebeveynlerin çocuklarına zararı dokunacağını düşündükleri herhangibir etkinlik için onlara "hayır" demeye hakkı vardır.
Kural ihlâl edilirse ceza: Ergen bu tür grup etkinliklerine bir ay boyunca gidemez ve bir hafta boyunca dışarı çıkmasına izin verilmez. Ergen kızınız 15 ya da ergen oğlunuz 16 yaşına girdiyse o zaman onunla karşı cinsten biriyle flört edip edemeyeceğini tartışabilirsiniz. Bu süre boyunca ebeveynin çocuğun kiminle ve ne zaman çıkacağına karar verme hakkı vardır. Kız 16, erkek 17 yaşına girdiğinde çocukları kiminle beraber olduğunu ebeveyne söylediği sürece ana baba onlara güveneceği konusunda çocuklarıyla anlaşabilir. Ama ergen, flörtüyle sadece cuma ya da cumartesi geceleri çıkabilir.
Kural: Ana-babanın eğer çocuğunun beraber olduğu insan uyuşturucu ya da alkol kullanıyorsa veya çıktığı diğer insanlarla cinsel birliktelikler yaşadığı biliniyorsa çocuğuna o insandan uzak durmasını söyleme hakkı vardır.
Kural ihlâl edilirse verilecek ceza: Ergen bu tür bir zararlı birlikteliğe son vermeyi reddederse ana-baba çocuğunun harçlığına bir ay boyunca sınırlama getirir ve bütün izinleri bir ay süresince kaldırır. Bu bir ayın sonunda ergen ebeveyninin söylediği şeyi yine de yapmazsa o zaman sınırlamalar bir ay daha uzatılır. Bu aşamada ergen doğru kararlar almadığı takdirde sonuçlara katlanması gerektiğini bilmelidir. İlişkilerinde sorumsuz davranırsa harçlığından yararlanma özgürlüğü ve diğer izinlerini kullanamaz.
Lütfen bu kuralların ve cezaların sadece birer öneri olduğunu bilin. Bütün ergenler ve ebeveynler doğru olduğuna inandıkları ve işlerine yarayacak kurallar ve cezalar bulmalıdır. Bu kurallar ve cezalar ne kadar çabuk oluşturulursa ergende bu kuralların doğru ve kendi yararına olduğunu o kadar çabuk algılayacaktır. | Offline
| |
09-02-2012, 09:34 PM
|
#144 (permalink)
| Administrators Zerynthia
Üyelik tarihi: Mar 2009 Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Gençler İçin Beş Sevgi Dili
Alkol ve Uyuşturucu
Her geçen gün artan sayıda giderek daha ergen erken yaşlarda uyuşturucu almaya başlamaktadır. Bunun sonuçlan ise gayet açıktır; çoğalan uyuşturucu ve alkol bağımlısı gençler... Ergenin bağımsızlığını hiçbir şey alkol ve uyuşturucu bağımlılığından daha hızlı zedeleyemez. Ana baba ergen çocuğunun alkole ve uyuşturucuya bulaşmamasını sağlamak için ne yapabilir? Bu sorunun cevabı 'hiçbir şey'dir. Ana babalar ergen çocuklarını günün yirmi dört saati kontrol altında tutamazlar ve alkol ve uyuşturucu almadıklarından emin olamazlar. Buna rağmen ebeveynin uyuşturucu kullanımını en aza indirmek için yapabileceği birtakım şeyler vardır.
Ana babanın bu konuda yapabileceği ilk ve en etkili şey bu tip maddeleri kullanmaktan kaçınmaktır. Gevşemek için her gece alkol alan ana babasını gören ergenler alkol almaya ve alkol bağımlısı olmaya yatkındır. Doktorun verdiği ilaçlan kendi zevkleri için kullanan ebeveynlerin çocukları uyuşturucu kullanmaya yatkın ergenler olacaklardır. Bu noktada ergen çocuklarına örnek teşkil eden ana baba modeline değinmeden geçemeyeceğim. Ebeveyn örnek bir model olmasa da çocuğunun uyuşturucu kullanmasını önlemek için birçok şey yapabilir.
Şimdi de bizim kural ve ceza konumuza gelelim. Alkol ve uyuşturucu kullanımı konusundaki temel kaygılar nelerdir? Ana babaların bu konuda duydukları en temel kaygı çocuklarının alkolik ya da uyuşturucu bağımlısı olma olasılığıdır. Ebeveynler bu korkuyu duymakta kesinlikle haklıdırlar, ikinci bir endişe, ergen sarhoş bir sürücünün kullandığı bir arabada kaza geçirip yaralanabilir veya ölebilir. Üçüncü endişe ise ergen uyuşturucu madde kullanan başka ergenlerle arkadaşlık kurabilir ve beyni uyuştuğunda suç işleyebilir. Bütün bunlar gerçek ve haklı endişelerdir. Bu kaygıları gidermek için ne tür kurallar konmalıdır? Aile toplantısında ana-babalar çocuklarına alkol ve uyuşturucudan uzak durmalarını istediklerini iletmelidirler. Ebeveynler bunu mantıksız, hastalıklı bir düşüncenin ürünü olarak ya da dinsel ve bir takım kişisel inançları dolayısıyla değil de araştırmalara dayanan gerçeklere dayanarak istediklerini açıklamalıdırlar. Ana babanın ergenin de bir gün bir yetişkin olacağını ve alkol ve uyuşturucu kullanımı konusunda kendi kararlarını kendisinin vereceğini bilerek ona bu evde yaşadığı sürece kuralın asla alkol ve uyuşturucu kullanmamak olduğunu söylemesi en geçerli şeydir. Kural ihlali olursa verilecek cezalar bir hayli katı olmalıdır. Uyuşturucu ilaçların çoğunun yasa dışı olduğu ergene söylenmelidir. Ergen uyuşturucu maddeyle yakalanırsa sadece ana babasının vereceği cezayı çekmekle kalmaz aynı zamanda hukuki cezaya da çarptırılır. Bir ana baba ergenin işleyeceği ilk suçtan sonra bir ay süresince onun arabasına el konulmasını, ikinci suçtan sonra bu sürenin üç aya çıkarılmasını ve üçüncü suçtan sonra da ebeveyn tarafından satın alınan arabanın bir daha asla araba alınmamak üzere satılmasını önermiştir.Ebeveynler eğer ilk iki cezayı kararlı bir şekilde çocuklarına sevgi göstermeyi de ihmal etmeyerek uygularlarsa, büyük olasılıkla arabanın satılması aşamasına gelinmeyecektir. Ama iki cezayı da uygulamayacak olurlarsa ergenin madde kullanımını daha ileri boyutlara taşıyacağından emin olabilirler.
Ergen çocuğunuza bu ve benzeri alanlarda sorumluluk sahibi olmayı ve böyle davranmayı öğretmeyi incelediğinize göre, ona zaman geçtikçe daha çok özgürlük verip sorumluluk yükleyerek ve bu iki olguyu da birbirinden ayırmayarak verdiğiniz kararlarla cezaları ara sıra tekrar değerlendirmek isteyebilirsiniz.
Bütün kurallar ve cezalar ergenin yararına olacak şekilde ve seven ana baba ile, ergenin düşünce ve duygularına önem vererek oluşturulmalıdır. Çocuğunu seven ebeveyn, kural oluşturmak ve bu kurallara uyulmadığı takdirde ceza uygulamak gibi zor bir işi özenle yerine getirir. | Offline
| |
09-02-2012, 09:39 PM
|
#145 (permalink)
| Administrators Zerynthia
Üyelik tarihi: Mar 2009 Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Gençler İçin Beş Sevgi Dili ÇOCUĞUNUZ BAŞARISIZ OLDUĞUNDA ONU SEVMEK
Daniel gür kumral saçlı, düzgün tıraşlı iri yapılı bir adamdı. İş yaşantısında bir çok zorluğa göğüs germiş ve başarıya imza atmış, toplum içinde saygı gören bir kişiydi. Ama işte bu adam gözyaşlarına boğulmuş bir şekilde ofisimde, karşımda oturuyordu.
"Dr. Chapman buna inanamıyorum. Sanki kötü bir rüyadayım. Bu keşke sadece bir kâbus olsaydı ve ben hemen uyanabilseydim. Ama rüya değil gerçek olduğunu biliyorum. Ne yapacağımı bilmiyorum. Doğru olanı yapmak istiyorum ama bu durumda doğru olanı yapıp yapamayacağımı da bilmiyorum. Bir tarafım onun gırtlağına yapışıp 'Bize bunu nasıl yapabildin?' demek istiyor. Diğer tarafım ise onu kollarıma alıp sonsuza kadar tutmak istiyor. Eşim o kadar üzgün ki bugün benimle buraya bile gelemedi. Oğlumuz yarın eve geliyor ve ikimiz de ona nasıl bir tepki vereceğimizi bilmiyoruz."
Daniel'in üniversitede okuyan 19 yaşındaki oğlu bir gece önce aramış ve bir kızı hamile bıraktığını ve kızın çocuğu aldırmak istemediğini söylemişti. Daniel'in gözyaşları, öfkesi, hayal kırıklığı ve yaşadığı karmaşa bu yüzdendi. Genç adam ana babasına bu haberin onları yaralayacağını bildiğini ve yaptığı şeyin yanlış olduğunun da farkında olduğunu anlatmıştı. Yardıma ihtiyacı olduğunu söylemiş ve başka danışacak birini bulamadığını belirtmişti. Daniel ve karısı Micki bütün geceyi birbirlerini rahatlatmak için çabalayarak uykusuz geçirmişler ama hiçbir teselli bulamamışlardı. Oğulları yanlış bir şey yapmıştı ve onun sorununa açıklık getirecek hiçbir kolay cevap da yoktu.
Çocuklarından Daniel ve Micki'nin aldığına benzer telefonlar alan ebeveynler kendilerini onlarla özdeşleştirebilirler. Böyle bir durumda hissedilen acı insana katlanılmaz gelir. Acı, kızgınlık, acıma, üzüntü ve derin sevgi -beraberinde daha fazla acı, kızgınlık, acıma ve üzüntü getiren türden bir sevgi- kaplar içlerini ve ertesi gün güneş doğduğunda bunun aptalca bir şaka olmasını ümit ederler ama bilirler ki yıkılan hayalleriyle yüzleşme zamanı gelmiştir. | Offline
| |
09-02-2012, 09:46 PM
|
#146 (permalink)
| Administrators Zerynthia
Üyelik tarihi: Mar 2009 Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Gençler İçin Beş Sevgi Dili
ERGENLER HATA YAPACAKTIR
Daniel ve Micki'nin yaşadığı bu acıyı hatırladığımda çocuk psikologu olan John Rosemond'ın da söylediği bir şey aklıma geldi: "İyi bir ana baba olmanın yolu çocuğunuz yanlış yaptığında doğru davranmaktan geçer." Bu bölümün konusu da budur: Ergen çocuklarımızın yanlış seçimlerine doğru tepkiler vermek.
Biz ne küçük çocuklarımızın ne de ergen çocuklarımızın hata yapmalarını engelleyemeyiz. Onlara mükemmel ana babalık yapma ya da onları sevme çabalarımız onların hayatta başarılı olacağını garanti etmez. Ergenler birer insandır ve insanlar iyi ya da kötü kendi seçimlerini yapmakta özgürdürler.
Ergenler yanlış kararlar verdiğinde bunların ceremesini ana babalar çeker. Bu ebeveynliğin doğasında olan bir şeydir. Çünkü biz çocuklarımıza bağlıyız, ergen başarısız olduğunda sarsıntı ailenin geri kalan bireyleri tarafından da hissedilir. Bu travmayı ergenin ana babasından daha derin yaşayansa, yoktur.
Bütün ergenlerin yaptığı hatalar aynı büyüklükte değildir. Depremler küçük yer sarsıntıları şeklinde de 7,5 büyüklüğünde de olabilir. Ama sonuçları birbirinden farklıdır. Alex ailesinin ve arkadaşlarının da seyrettiği bir maçta takımına zafer kazandırabilecek üç serbest atışı art arda kaçırdı. Alex başarısız olmuştu ama bu başarısızlığı tirübünlerde önemli bir üniversiteden maçı izlemeye gelen ve Alex'in bu başarısızlığına tanık olan bir koç yoksa Daniel ve Micki'nin oğlunun yaptığı hatayla kıyaslandığında küçük bir yer sarsıntısı olarak görülebilir. Bu da beni başka bir gerçeğe götürüyor. | Offline
| |
09-02-2012, 09:55 PM
|
#147 (permalink)
| Administrators Zerynthia
Üyelik tarihi: Mar 2009 Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Gençler İçin Beş Sevgi Dili
BAŞARISIZLIK ALANLARI
Beklentilerimizi Karşılamada Başarısızlık
Sadece farklı başarısızlık düzeyleri değil, ayrıca farklı hata çeşitleri vardır. Alex kişinin yeteneğine ya da ailesinin ondan beklentilerine bağlı bir başarısızlık sergilemiştir. Bu tür hatalara spor ya da sanat dallarında, okulda veya münazara takımında her zaman rastlanır. Bu gibi performans hatalarının bazıları ana babaların ya da ergenlerin gerçek dışı beklentileri kabul etmeleri sonucu görülür. Amaç eğer gerçekçi değilse o zaman başarısızlık kaçınılmazdır.
Ana babalar her oyuncunun altın madalya kazanamayacağını anlamalıdır. Eğer ana baba kusursuzluk arıyorsa o zaman ergen çocuğuyla asla tatmin olamaz. Yapılan işle amaca ulaşmak imkansızsa bu, o işi yapanın cesaretini kırar. Rekabete dayanan etkinliklerde ana babaların sonuçları tekrar gözden geçirmeleri için ergenlere yardımcı olmaları gerekmektedir. Play-off turnuvasında ikinci gelmek bir başarısızlık değildir. Eğer ligde otuz takım varsa bu sizin takımınızın geri kalan yirmi sekiz takımdan iyi olduğunu gösterir. Maratonda sonuncu olmanız yarışa katılmayan yüz bin kişiden daha iyi bir koşucu olduğunuzu gösterir. Klarnet çalan kızınız yüz lisenin marş bandosunun katıldığı yarışmada onuncu sıraya yerleştiyse, yani çaldığı bando takımı doksan takımın önüne geçtiyse bu bandonun gösterdiği "zayıf performans" bir üzüntü konusu değil tam tersi kutlanılacak bir olaydır. Yarışma ne olursa olsun insan elbette kazanmak ister. Ama yarışmada sadece bir kazanan olması geri kalan herkesin kaybeden olduğunu göstermez. Bizim aşırı ölçüde rekabete dayanan ve sloganı "kazanmak her şeydir!" olan kültürümüzde ergenler genelde bazı iyi niyetli yetişkinlerin, zaman zaman da ebeveynlerin baskısıyla kaybedenler arasına girmektedir.
Ergenlerin performanslarında başarısızlığa uğramalarının diğer bir sebebi de yeteneklerinin veya ilgilerinin olmadığı alanlara itilmeleridir. Ana babasının atletizme olan ilgisi yüzünden ergen gerçekte bandoda bir müzik aleti çalmak isterken ebeveyn tarafından spor alanına itilmektedir. Ergen mükemmel bir trompet yorumcusu olabilir ama spor alanında kendisini başarısız hissedecektir. Ergenleri ilgilenmediği alanlara yönlendirmek, onları başarısızlığa sürüklemektir.
Bir zamanlar oğlunu doktor olmaya zorlayan bir baba tanımıştım. Oğlu üniversitede organik kimya ve fizikle boğuşmuş ve iki duygusal çöküntü yaşadıktan sonra tıptan mezun olmuştu. Mezuniyet gününde doktor önlüğünü babasına teslim etmiş ve mezuniyetine gitmeyi reddetmişti. Ondan son aldığım haber, McDonalds'da çalıştığı ve ileride ne yapacağına dair bir karar vermeye çabaladığı idi.
Ebeveynler ilgi alanlarını çocuklarına empoze etmeye çalışabilirler ama çocuklarının ilgi alanlarına ve yeteneklerine uygun şeyler seçmediklerinde onlardan kendi istedikleriyle ilgilenmelerini beklememelidirler. Kendilerinde böyle bir eğilim olduğunu fark eden ebeveynler hemen "Ölü Ozanlar Derneği" adlı filmi bulup izlemelidir. Babasını memnun edemeyen genç bir lise öğrencisinin hikâyesi sizi ağlatacak ama aynı zamanda kendinize getirecektir. Ahlâki Yanlışlar
Ergen başarısızlığının ikinci kategorisi hem ergen için hem de ebeveyn için çok daha yıkıcı bir özellik taşır. Bu benim ahlâki yanlışlar dediğim kategoridir. Bu yanlış, ergenin ailesinin senelerce bağlı yaşadığı ahlâki bir değeri yıkmasıyla ortaya çıkar. Çocukluğun ilk yıllarından itibaren ana babalar kendi ahlâk kurallarını çocuklarına iletmeye başlarlar. Ebeveynler ergenlik çağı boyunca çocuklarının ahlâk değerlerini sınayacağını bildikleri halde bunları kendi değerleriymiş gibi benimsemelerini beklerler. Aslında ana babaların bu beklentileri her zaman karşılanmaz.
Ergenler ahlâk değerlerini iki yolla yıkarlar: Bazıları ailenin ahlâk değerlerini bilinçli bir şekilde reddetmeyi seçip kendi ahlâk kurallarını oluşturmayı tercih ederler. Bazıları ise ailelerinin ahlâk sistemini kabul edip bunun getirilerini hayata geçirmezler. Bunların her ikisi de hem ergene hem de ebeveyne çok acı verir. Ana babalar çocukları onların yanlış olduğunu düşündüğü bir ahlâki karar verirse gerçekten çok üzülürler. Çocuklarının vermiş olduğu bu kararın ceremesini çekeceğini bilirler. Ergenler ise çoğu zaman bu durumda ebeveyninin kendisini kötü hissettiğini fark eder; acılarını hisseder ve belkide onlardan soğurlar.
Ahlâki yanlışların sonuçları ana babalarda çoğu zaman hayal kırıklığına neden olmaktadır. Çoğu ebeveyn kendilerine gizlice şu soruyu sormuştur: "Ergen kızım bana telefon açıp hamile olduğunu söylese ne yaparım? Ya da oğlum telefon edip kız arkadaşının hamile olduğunu söylese ne yaparım? (Daniel ve Micki'nin oğullarından aldığı mesajın aynısı) Ergen çocuğumun uyuşturucu kullandığını ya da sattığını öğrensem ne yaparım? Ergen çocuğum AİDS olduğunu ya da cinsel yolla bulaşan başka bir hastalık kaptığını söylese ne yaparım? Bir gün beni karakoldan arayıp çocuğumun hırsızlık ya da tecavüzden tutuklandığını söyleseler ne yaparım?" Bunlar aslında binlerce ebeveynin çocuklarının ergenlik yıllarında cevap vermek zorunda kalacağı sorulardır. | Offline
| |
10-02-2012, 07:45 PM
|
#148 (permalink)
| Administrators Zerynthia
Üyelik tarihi: Mar 2009 Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Gençler İçin Beş Sevgi Dili ERGENİN AHLÂKİ YANLIŞLARINA YAPICI BİR BAKIŞ AÇISIYLA YAKLAŞMAK
Bu bölümün geri kalan sayfalarında size birçok ana babanın çocukları ahlâki yanlışlar yaptıklarında onlara yapıcı bir şekilde yaklaşabilmelerini sağlayan bazı pratik yollar önereceğim. Ergen çocuğumuzun yaptığı yanlışı ona şefkat göstermek ve onu düzeltmek için kullanırsak Rosemond'ın dediği gibi, "çocuğumuz yanlış yaptığında biz doğru davranıyoruz." demektir ve böylece çocuğumuzun karşısında iyi bir ana baba örneği oluşturmuş oluruz. 1. Kendinizi Suçlamayın
Ergen kızınıza ya da oğlunuza yardım etmeye başlamadan önce kendi tepkinize bir bakın. Çocukları bir yanlış yaptığında ebeveynlerin çoğunun tepkisi "Biz neyi yanlış yaptık?" diye sormak olmaktadır. Özellikle de son yıllarda doğru ana baba eğitimine fazla önem vermeye başlamış bir toplumda böyle bir soru sormak gayet mantıklıdır. Yine de birçok rehber kitapta ve doğru ana baba eğitiminin konu olduğu seminerlerde olumlu ana baba modelinin önemini hiçe saydık ve ergenin özgür olmak isteyebileceğini düşünemedik. Ergenler hem evin içinde hem de evin dışında seçim yapabilirler hatta yapacaklardır da. Bu seçimlerin de her zaman sonuçları olacaktır. Yanlış seçimler zararlı sonuçlar doğururken doğru seçimler olumlu meyveler verir.
Ana babalar yirmi dört saat çocuklarının yanında olup onların davranışlarını kontrol edemezler. Bunu kızınız 3 yaşındayken yapmış olabilirsiniz ama 13 yaşına geldiğinde yapamazsınız. Ne kadar korkutucu görünse de ergen çocuğunuza seçim yapabilmesi için özgürlük vermelisiniz. Seçimler ergenlik çağında çoğalır. Bu genelde gerekli ve sağlıklı bir süreçtirama ergenin hata yapma riskini de arttıran bir faktördür. Çocuklarının yaptığı hatalar için kendilerini suçlayan ebeveynler çocukları için doğru bir şey yapmış olmazlar. Önemli olan, ergenin bir konuda yanlış bir karar vermiş olmasıdır, sonuçlarına da katlanmak durumundadır. Ana baba suçu üzerine alırsa sorumluluğu ergenden almış olur. Ergen ise başka birinin kendi yanlısını üstlenmesinden dolayı çok mutlu olacaktır. Ergen yaptığı hatayı sizin üzerinize yükleyecek bir ortam yakalarsa yapmış olduğu bu hatadan hiçbir ders almayacak ve büyük olasılıkla aynı yanlışı gelecekte de yapacaktır.
Çocuklarının ahlâki konularda yaptıkları yanlışları üzerlerine alanlar önceki yıllarda iyi bir ana baba modeli oluşturmamış ana babalardır. Bu ana babalar kitaplar okumuş, seminerlere katılmış ve çocuk yetiştirme konusunda kimi temel kavramları ihlâl ettiklerini görmüşlerdir. Ben ebeveynlerin iyi birer ana baba olma sorumluluklarının olmadığını ifade etmeye çalışmıyorum. Söylemek istediğim, çocuğunuzunkilerden değil, kendi hatalarınızdan sorumlu olduğunuz. Geçmişteki çocuk yetiştirme biçiminizde önemli yanlışlıklar olduğunu görecek olursanız bunları Tanrı'ya ve çocuğunuza itiraf edin. İkisinden de sizi affetmesini bekleyin ama çocuğunuzun yanlış seçimleri için sorumluluk kabul etmeyin. 2. Ergene Vaaz Vermeyin
Hata yaptığında ergen zaten kendini suçlu hisseder. Ergenler yaptıkları hareketlerin ebeveynlerini nasıl yaralayacağını bilirler. Onlara öğretilmiş olan ahlâki değer yargılarına uymadıkları zaman bunun da farkındadırlar. Onlara bu konularda vaaz vermek gereksizdir. Bu bölümün başında tanıdığımız, gözyaşlarına boğulan baba Daniel'e, "Oğlunuz yarın üniversiteden döndüğünde ona söyleyeceğiniz ilk sözler kınama sözleri olmasın. Ona: 'Bunu neden yaptın? Bu sana yıllarca öğretmeye çalıştığımız şeylerin boşa çıktığını gösteriyor. Bunu bize nasıl yapabilirsin? Yüreğimizi parçaladığını biliyor musun? Her şeyi mahvettin. Bu kadar aptal olabileceğine inanmıyorum.' demeyin." dedim. "Kafanızdan ve kalbinizden bütün bu duygu ve düşünceler geçiyor olabilir ama oğlunuzun bu ağır sözleri duymasına gerek yok. O zaten bu düşünceleri aklından geçirmekte bu soruları kendisine sormakta. Eğer bu ifadelere başvurur, ona bu soruları sorarsanız kendini savunmaya geçebilir ve bu sorularla boğuşmayı kesebilir." Hata yapan bir ergenin işlediği suç üzerine kafa yorması gerekmektedir ve bu durumda da daha fazla aşağılanmaya ihtiyacı yoktur. 3. Hatasını Düzeltmeye Çalışmayın
Çoğu ebeveynin çocuklarının hataları karşısındaki doğal tepkisi o hatayı en aza indirmeye çalışmaktır. "Zarar kontrolü" çalışma biçimine girip ergeni korumaya çalışmak bence son derece yanlış bir davranıştır. Ergenin hatası yüzünden ortaya çıkacak doğal sonuçları engellemeye çalışırsanız ergenin olgunlaşmasını önlemiş olursunuz. Ergenler hayatın en zorlu derslerini hatalarının sonuçlarını yaşayarak öğrenmektedir. Ebeveynler bu sonuçları ortadan kaldırırlarsa ergen başka bir mesaj alır. Bu onun sorumsuzluğunu besleyecek olan bir mesajdır: "Yanlış yapabilirim, sonuçlarını başka birisi üstlenecektir." Böyle bir sonuca varmak, ergenin sorumluluk olgusunu öğrenmesini zorlaştırır.
Ergen çocuklarımızın vermiş oldukları yanlış kararlar sonucu acı çekmelerini seyretmenin ne kadar zor olduğunu biliyorum ama bu yanlış hareketlerinin sonuçlarını ortadan kaldırmak onların hayattaki en iyi öğretmenlerini yok etmekle eşdeğer bir davranıştır. Bir ebeveynin bana "Hayatımda yaptığım en zor şey çocuğumu demir parmaklıkların arkasında bırakıp hapishaneden çıkmaktı. Kefalet parasını ödeyip onu oradan çıkarabileceğimi biliyordum ama bunu yaptığım takdirde o gece yine uyuşturucu satacağından da emindim. Onun iyiliği için kendi yanlışının cezasını çekmesine göz yummayı tercih ettim. Geçmişe baktığımda bunun onun iyiliği için verdiğim en iyi karar olduğunu görüyorum." dediğini anımsıyorum.
Buraya kadar olumsuz başlıkları açıkladık: Kendinizi suçlamayın, ergene vaaz vermeyin ve onun hatasını düzeltmeye çalışmayın. | Offline
| |
10-02-2012, 07:45 PM
|
#149 (permalink)
| Administrators Zerynthia
Üyelik tarihi: Mar 2009 Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Gençler İçin Beş Sevgi Dili
Şimdi olumlu başlıklara bir göz atalım. 4. Ergen Çocuğunuza Koşulsuz Sevgi Verin
Öncelikle çocuğunuza onu koşulsuz sevdiğinizi gösterin. Bu şu ana kadar söylediğimiz şeylerle çelişen bir davranış şekli değildir. Ergenin kendi yaptığı hatanın ceremesini çekmesine izin vermek başlı başına bir sevgi davranışıdır. Böyle davranarak ergenin yararını, yani sevginin özünü gözetmiş olursunuz. Yinede benim bu bölümde üzerinde durduğum şey ergenin sevgi ihtiyacının karşılanmasıdır. Burada da beş sevgi dilinin önemi çok açık bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Ergen çocuğunuzun sevgi dilini biliyorsanız diğer dördünü olabildiğince sık kullanmaya çalışmanızın bir yandan da onun temel sevgi dilini yüksek sesle konuşmanızın tam zamanıdır.
Ergenin ahlâki konularda yaptığı yanlışlar onun suçluluk duymasına yol açar. Bu duygular onu sizden uzaklaştırır... Böyle davranmasının nedeni kınamanızdan korkması olabilir... İdeal ebeveyn çocuğu nasıl bir yanlış yaparsa yapsın ona sevgisini sunacaktır. Daniel ve Micki bana daha sonra oğulları eve döndüğünde onu kapıd akarşıladıklarını ve gözyaşları içinde oğullarına sarılıp "Seni seviyoruz." dediklerini anlattılar. Daha sonra birlikte oturduklarını, oğullarının bir hata yaptığını itiraf ettiğini ve onlardan af dilediğini söylediler. Koşulsuz sevgi insanların birbirleriyle açık bir diyalog kurması için uygun bir zemin hazırlar.
Ergenin nasıl bir yanlış yaparsa yapsın ona inanan birisinin hâlâ olduğunu, hâlâ ona değer verildiğini ve bağışlamaya hazır birinin var olduğunu bilmeye ihtiyacı vardır. Ergen, ana babasının kendisini sevdiğini hissederse yaptığı yanlışla yüzleşmeye daha yatkın olur ve bu yanlışın sonuçlarını hakkettiğini kabul eder ve bu deneyimden olumlu bir şeyler öğrenmeye çalışır. 5. Ergen Çocuğunuzu Dinlerken Kendinizi Onun Yerine Koyun
Bunun vaaz verme zamanı olmadığını daha önce de belirtmiştik. Burada karşınızdakini onunla empati kurarak dinlemelisiniz. Empati kendinizi başka bir kişinin yerine koymanız anlamına gelir. Ebeveynler kendilerini ergenlerin yerine koymalı ve çocuğun o an hissettiği şeylerin yanında onu o hatayı yapmaya iten nedenleri de anlamaya çalışmalıdır. Ergen ana babasının kendisini anlamaya çalıştığını ve duygularıyla özdeşleşme çabası içinde olduğunu hissederse konuşmaya devam etme cesaretini bulacaktır. Öte yandan eğer ergen ana babasının kendisini yargılayıcı bir tavırla dinlediğini ve hareketlerinin kınanacağını hissederse konuşması kısa sürecek ve ailesinin yanından kendini reddedilmiş hissederek ve sevgisiz bir şekilde ayrılacaktır.
Karşısındakiyle empati kurularak yapılan dinlemenin değeri, "Sen şimdi o zaman böyle hissettiğini mi söylüyorsun? Bizim anlamayacağımızı düşündüğünü mü söylüyorsun? Yani söylemeye çalıştığın bu mu?" gibi yansıtıcı sorularla daha da artacaktır. Bu tip yansıtıcı sorular ergenin duygularına ve düşüncelerine açıklık getirmesine olanak sağlar ve ana babanın da onu anlamasını sağlar. Empati kurarak karşısındakini dinleyen ebeveyn ergene gerçekten yardım edebileceği bir ortam oluşturulması için gerekli anlayışı kazanır. 6. Ergene Destek Olun
Ergenin duygu ve düşüncelerini dinledikten ve anladıktan sonra ona duygusal destek vermeniz gerekmektedir. Onun, yaptığı şeyi onaylamadığınızı ve bunun sonuçlarını üzerinize alamayacağınızı ama o yanlışının cezasını öderken bu süreçte yanında olduğunuzu bilmesini sağlayın.
Ergenin bir konuda yanlış bir şey yapmış olsa da hayatta yalnız olmadığını bilmeye ihtiyacı vardır. Birileri onun acısını ve yaşadığı zorluğu onunla paylaşacak kadar ergenle ilgilenmektedir ve ergenin de bunu duymaya ihtiyacı vardır. 7. Ergene Yol Gösterin
Ergene yol gösterin. Sözünü ettiğim onu manipüle etmek değil. Her şeyi kontrol altında tutmaya eğilimli ana babalar çocukları ahlâki bir hata yapmışsa genelde onun davranışlarını kontrol etmeye çalışırlar. Ebeveyn neyin yapılması gerektiğine karar verip ergeni o şeyi yapmaya inandırmaya çalışırsa bunun adı yol gösterme değil yönlendirme olur. Ergene yol göstermek demek onun konu üzerinde düşünmesine ve yapmış olduğu ahlâki hatanın cezasını çekerken akıllıca kararlar almasına yardım etmek demektir.
Ebeveynler çocuklarının duygu, düşünce ve isteklerini ciddiye almalı, bunları önemsiz konular olarak görmemelidir. Çünkü ergenin ahlâki bir hata yapmış olması ebeveyninin onun yerine kararlar almaya başlaması anlamına gelmez. Ergen bu durumla başa çıkabilme özgürlüğüne sahip olmadan ve bu noktadan hangi yöne sapacağına karar veremeden sorumluluk sahibi bir yetişkin olamaz.
Ebeveynlerin çocuklarına rehberlik edebilecekleri bir yol, ergenin kendi düşüncelerini mantıklı sonuçlar alacak şekilde değerlendirmesine yardım etmektir... Çocuklarına kılavuzluk etmeyi öğrenen ebeveynler çocuklarının kararlarını olumlu yönde etkilemeye devam edeceklerdir. Ancak, çocuklarının fikirlerini anında yargılayan ve dogmatik ifadeler kullanan ebeveynlerar alarındaki iletişimin akışını durduracak ve çocuklarının öğüt almak için başkalarını seçmelerine neden olacaklardır. Ergen ana babanın "ben her şeyi bilirim" tavrına karşı savunmacı bir tepki geliştirip kendisi için yanlış birkarar bile verebilir.
Bazı ana babalar için bu şekilde rehberlik yapmak zordur. Çocuklarımıza kendi düşüncelerimizi söylemek ve fikirlerinin doğruluğu ya da saçmalığı hakkında dogmatik yaklaşımlar sergilemek çok daha kolaydır. Bu, ergenin karar verme yeteneğini geliştirmesine yardımcı olmaz. Onun emre değil öğüde ihtiyacı vardır. Ona yol göstermenin başka bir yolu da kendi fikirlerinizi olasılıklar olarak sunmaktır. "Olası bir yaklaşım mesela ... olabilir." demek "Bence sen ... yapmalısın." demekten çok daha iyidir. Unutmayın, ergen yapmış olduğu ahlâki hatanın dışında hâlâ bağımsızlık ve özbenliğini geliştirmeye çalışmak istemektedir. Ebeveynler çocuklarının yaptıkları hatadan ders almayı öğrenmelerine yardımcı olarak ergenlik çağının bu temel motifini unutmamalıdırlar. Siz ergen çocuğunuzun görmediği olasılıkları görebilirsiniz. Olasılıkları onunla "yapılması gerekenler" şeklinde paylaşmazsanız çocuğunuz sizin kavrayışınızdan kendisine de pay çıkaracaktır. Eğer bu yaklaşım size zor geliyorsa o zaman fikirlerinizi normalde nasıl ifade ediyorsanız o şekilde bir kâğıda yazabilirsiniz. Daha sonra geri dönüp onları değiştirebilir ve zorunlu şeyler yerine olasılıklar olarak tekrar ifade edebilirsiniz...
Rehberlik etmek emir vermekten çok daha zor olmasına rağmen bir ergenin sorumlu kararlar almayı öğrenmesine yardım etmenin en etkili yoludur. Bütün konuşmaların ardından ergen çocuğunuzun sizin zararlı olduğuna inandığınız ve durumu daha da kötüleştirecek bir karar verdiğini görecek olursanız o zamanda ona emir vermek yerine öğüt vererek rehberlik etmeye devam edebilirsiniz. Konu ergen çocuğunuzun özerk bir birey olduğunun bilincinde olmak ve kendi kararlarını verebileceğine inanmaktır. Böyle bir durumda anne veya baba "Brad ben bunun kesinlikle kendi kararın olmasını istiyorum, çünkü bu kararın sonuçlarıyla yaşayacak olan kişi sen olacaksın. Ama eğer bu kararı alırsan seninle bu konu hakkında duyduğumkorkuları paylaşmak istiyorum." diyebilir ve korkularını ergenle paylaştıktan sonra devam edebilir: "İşte nedenlerden ötürü başka bir karar almanın daha iyi olacağını düşünüyorum." Sonra da çocuğuyla fikirlerini paylaşabilir. Siz ne karar verme sorumluluğunu onun omuzlarından almış ne de haddiniz olmadan ondan sizin isteğinizi yerine getirmesini istemiş olursunuz. Bunun yerine kendi duygu ve düşüncelerinizi onun yararlanacağı bir şekilde sunmuş olursunuz.
Sonuçta eğer ergen sizin doğru bulmadığınız bir karar alırsa onun vermiş olduğu bu kararın doğal sonuçlarını çekmesine izin vermelisiniz. Bu sonuçlar olumsuz olgulara dönüşürse ve ergen yeniden bir hata yaparsa siz onun hayatını kontrol edemeyeceğiniz gerçeğini aklınızda tutarak yukarıda anlatılan süreci tekrar edersiniz. Sorumluluk sahibi bir ebeveyn olmanın yolu, çocuğunuza yaptığı hatalardan ders almasında da yardımcı olmaktan geçer. | Offline
| |
07-07-2012, 09:13 PM
|
#150 (permalink)
| Administrators Zerynthia
Üyelik tarihi: Mar 2009 Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Gençler İçin Beş Sevgi Dili
ERGENİN ALKOL VE UYUŞTURUCU KONUSUNDA DÜŞTÜĞÜ HATALAR
Uyuşturucu ve alkol kullanımı toplumda büyük bir sorun oluşturmaktadır. Bu alanda hata yapan ergenlere yardımcı olmak konusunda ebeveynlere bir çift laf etmenin gerekli olduğunu düşünüyorum. Ama sırada önce bunu önlemek için yapılması gerekenler var. Ana babaların yapacağı en iyi şey, ergenlik yıllarında çocuklarının sigara, alkol ve uyuşturucudan uzak durmalarını sağlamak ve 12 ile bu bölümde ele alınan, ergenin yaptığı seçimlerin sonuçlarına katlanmasına izin verme konusunu uygulamak olmalıdır. Bir aile toplantısında Jack ve Sarah 13 yaşındaki oğullarına artık ergen bir çocuk olduğuna göre arkadaşlarının onu sigara ve içki içmeye ve uyuşturucu madde kullanmaya teşvik edeceğini bildiklerini söylediler. "Bir ergen olduğuna göre artık bu konular hakkında bilgili bir vatandaş olacak kadar büyüdün demektir. Bundan dolayı bir aile olarak yapacağımız ilk şey bölge hastanesinde sigara içmenin zararlarının anlatıldığı bir seminere katılmak olacak." Sonra Jack ekledi: "Annen ve ben arkadaşların seni sigara içmeye teşvik etmeden önce senin bu konu hakkındaki gerçekleri bilmeni istiyoruz."
Ergenlerin birçoğu böyle bir fırsat karşısında olumlu tepki verecek ve sigara yüzünden hastalanmış akciğer röntgenlerini gördükten sonra da sigara içmemeyi tercih edeceklerdir. İdeal bir ebeveyn olarak çevrenizde bulunan kurslara katılıp, kütüphaneden aldığınız, yerel hastanenizin ruhsal sağlık bölümünden temin ettiğiniz kitap ya da kitapçıklar üzerinden alkol ve uyuşturucunun zararlı etkilerini tartışarak alkol ve uyuşturucuya da aynı mantıkla yaklaşabilirsiniz.
Alkol ve uyuşturucunun zararlı etkileri hakkında çocuğunuza bilgi verirseniz bu bilgi onu arkadaşları tarafından alkol almaya veya uyuşturucu kullanmaya zorlanmadan önce doğru bir karar almaya itebilir. Ergene böyle yapıcı bir bilgi sunduktan sonra gazetelerden düzenli olarak sarhoş şoförlerce öldürülen genç insanların konu olduğu yazılar kesebilirsiniz. Ergen çocuğunuzu yerel kurtarma kuruluşuna götürüp orada hayatı alkol ve uyuşturucuyla mahvolmuş insanlarla bir yemek yiyip sohbet etmesini sağlayabilirsiniz. Böyle yaparak ona alkol ve uyuşturucunun televizyonlarda asla göremeyeceği diğer yüzünü göstermiş olursunuz.
Onunla ayrıca reklamların alkol ve uyuşturucunun tek bir yüzünü göstererek insanları sömürmeye çalıştığı hakkında da konuşabilirsiniz. Ergen çocuğunuz eğer reklamların onu ve diğer genç insanları sömürme çabasında olduğunu görmeye başlayabilirse TV reklamlarına ve bu konuda ona baskı yapan arkadaşlarına olumsuz tepki verebilir. Bu, bence ana babaların ergenleri bu tür alışkanlıklardan caydırmak için kullanacakları en iyi yöntemdir. Ancak eğer ergen kızınız ya da oğlunuz 13 yaşındayken bir aile toplantısı düzenlemezseniz ve o 15 yaşına geldiğinde sigaradan uzak durmak yerine sigara içtiğini görürseniz bir gün bırakacağını ümit ederek bunu bilmezden gelmek ya da çekmecelerinde bulduğunuz sigaraları atmak yerine ona bunu bildiğinizi belli etmek ve şöyle söylemek çok daha iyidir: "Sanırım senin sigara içmeni istemeyişimin içten bir istek olduğunu biliyorsun. Bunun sebebi de sigaranın sağlığa son derece zararlı olması. Ama bu kararı senin adına benim veremeyeceğimi biliyorum. Evde sigara içmemeni sağlayabilirim ama evin dışındayken hareketlerini kontrol edemem. Eğer sigara içmeye devam edeceksen senin bilinçli bir içici olmanı istiyorum. Bunun için de senden bölgedeki hastanede sigara içen insanları ne gibi tehlikeler beklediğinin anlatıldığı bir seminere katılmanı isteyeceğim. Seni bu kursa gitmen için zorlayamam, biliyorum ama sağlığınla yakından ilgilendiğim için bu seminerlere katılman konusunda ısrarcı olacağım."
Ergen bu kursa katılırsa kendisi için bilinçli bir tercih yapabilecektir. Ergenlerin çoğu gerçekleri öğrendiklerinde sigara içmekten vazgeçecektir. Bununla birlikte ergenler bu tür seminerlere katılmayı reddederlerse ebeveynin yapacağı iki şey vardır. Birincisi ergenin evde sigara içmemesini sağlamaktır.(Ailenin diğer üyelerine de evde sigara içmenin ne kadar tehlikeli olduğunu söylemekten çekinmeyin.) İkinci olarak da ergen seminere katılana kadar onun işbirliğini sağlamak üzere bütün izinlerine kısıtlama getirebilirler. Burada da ergenin bir şey yapmasını siz sağlamıyorsunuz; ona özgürlük ve sorumluluğun bir arada gittiğini gösteriyorsunuz. Çocuğunuz seminere katılana kadar izin haklarını eldeedemeyecektir. Madde belki tütün değildir de alkol ya da uyuşturucudur. Alkol ve uyuşturucu, kullanana zarar vermekle kalmaz, onun hayatını mahveder ve ikisi de kullanıcının çevresindeki insanların hayatlarına da zarar verir.
Ergen çocuğunuz bir bağımlıysa o zaman profesyonel yardıma ihtiyacınız var demektir. Size bu iki adımı şiddetle tavsiye ediyorum: İlki, çocukları alkol ya da uyuşturucu bağımlısı ebeveynlere yardımcı olacak ulusal kuruluşları öğrenerek buralardan yardım istemeniz. İkincisi ise bir danışmana gitmeniz. Ana babaların bağımlı çocuklarıyla ilişki kurmalarına ve doğru kararlar alabilmelerine yardımcı olabilecek, konusunda uzman bir danışman bulun. Ana babalar buna tek başlarına göğüs geremezler. Bağımlı ergenlerle çalışma konusunda deneyimli kişilerin bilgisine ihtiyaçları vardır. Ebeveynlere bu konuda yardımcı olabilecek programlar vardır. Bunlar incelemeye değer programlardır, fakat bu süreçte doğru kararlar alabilmenize yardımcı olabilecek bir profesyonelin fikirlerine de ihtiyacınız olacaktır. Bağımlı ergen ebeveynleri birilerinden yardım almazlarsa ergen çocuklarına da yardım edemezler. | Offline
| | | |
Yetkileriniz
| Konu Acma Yetkiniz Yok Cevap Yazma Yetkiniz Yok Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok HTML-Kodu Kapalı | | | Gençler İçin Beş Sevgi DiliÇocuk Sağlığı ve Çocuk Psikolojisi Gençler İçin Beş Sevgi Dili Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız 2. Okul Ödevi
Ergenin eğitimi konusundaki önemli konular nelerdir? Bu sizin ve çocuğunuzun beraber yanıtlayacağınız bir sorudur. Çoğu ana baba liseden mezun olmanın şart olduğunu düşünecektir. Batı kültüründe lise diploması olmayan bir gencin iyi bir yetişkin hayatı yaşaması mümkün değildir. ... ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Çocuk Psikolojisi telkin cd indir izle İstanbul Çocuk Psikolojisi nerededir kimdir Çocuk Psikolojisi çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Çocuk Psikolojisi hipnoz Çocuk Psikolojisi olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Çocuk Psikolojisi hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Çocuk Psikolojisi kuantum düşünce kitap haberi WEZ Format +3. Şuan Saat: 08:53 PM.
|