Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 145,988
Tesekkür: 45
92 Mesajinıza toplam 143 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Mutfakta hijyen
Meyve ve sebzeleri iyice yıkamadan yememek gerektiğini herkes bilir. Ancak sağlıklı beslenmek için bu kadarı yeterli değil. Yemekleri hazırlarken nelere dikkat etmek gerektiğini de bilmelisiniz! Yemekleri sofraya hazır hale getirirken sağlığının bozulmasını istemeyenleri uyaran aylık yemek ve mutfak kültürü dergisi "Lezzet", internet sitesinde, uyulması gereken hijyen kurallarını sıralıyor. Uzmanlar sağlıklı beslenmek için sofralarda sebze ve meyveye daha fazla yer verilmesi gerektiğini öneriyorlar. Mutfaklarda çorba ve salatalara ağırlık vermek gerçekten de sağlık açısından oldukça iyi bir seçim. Salata ve çorbalar, düşük kalorili ve vitaminli olmaları dolayısıyla diyet listelerinin başlıca besinlerini oluştururlar. Ancak bu tür yiyeceklerin hazırlanması sırasında özelliklerini kaybetmemelerine çok dikkat etmek gerekir. Özellikle de konserve ürünler kullanıyorsanız. Çünkü konservelerde ve pişmiş yiyeceklerde tehlikeli mikroorganizmaların üremesi an meselesi. Mikroorganizmaların üremesine genellikle yemeklerin mukfakta yanlış koşullarda hazırlanması ve bekletilmesi sebep olur. Zararlıların vücuda etkisi genellikle karın ağrısı, bulantı ve kusma gibi şikayetler halinde ortaya çıkar.
Dünya Sağlık Örgütünün öncülüğünde gerçekleşen araştırmalar, besin kaynaklı enfeksiyon türlerinden 13 tanesinin yüzde 100 olasılıkla yemeklerin hijyen kurallarına dikkat edilmeden hazırlanmasının sebep olduğunu göstermiştir.
SATIN ALIRKEN
Satın aldığınız ürünlere dikkat edin. Öncelikle imal tarihi ve son kullanma tarihlerini kontrol edin. Tarihi geçmiş ürünleri kesinlikle satın almayın. Ayrıca bombeli kutuları, delik ve sızıntılı ambalajları da satın almamaya özen gösterin. Dondurulmuş ürünleri satın alırken, ürünün dondurulduktan sonra çözülmemiş olmasına dikkat edin. Eğer ürünün üzerinde minik çiğ damlaları ya da buzlanmaya rastlarsanız, ürünün erime süreci başlamış demektir. Ayrıca dondurulmuş ürünlerin evinize gidene kadar çözülmemesi için bu ürünlerin taşınması amacıyla üretilen koruyucu torbalar kullanın. Formu bozulmuş, darbe görmüş yoğurt kaselerini değiştirin. Taze sebze ve meyve satın alırken görünüşlerinin ve kokularının güzel olmasına bakın.
ELLERİNİZİ SIK SIK YIKAYIN
Yemek hazırlamak için mutfağa girmeden önce ellerinizi mutlaka sabunla ya da dezenfektan maddelerle yıkayın. Özellikle de bir yemeği hazırladıktan sonra başka bir yemeği hazırlamaya başlarken. Eller besinlere dokunduğu gibi başka yerlere de (saç, ağız, burun, kapının tokmağı, para) dokunur. Bu nedenle, kirlenmenin en yaygın kaynağı ellerdir. Dolayısıyla besin hazırlama işinde ellerin sık sık yıkanması büyük önem taşır. Eti ve sebzeleri temiz satıhlar üzerinde kesin. Farklı türde besinler için aynı kesme tahtasını kullanmayın. Örneğin eti, sebzeyi, ekmeği ve hatta meyveyi ayrı kesme tahtalarında kesin. Yemeklerin hazırlanması sırasında kullandığınız çatal, bıçak ve kaşık gibi bütün malzemeleri deterjanlı suyla mutlaka dezenfekte edin. Kurulama havlularını da sık sık değiştirmeye dikkat edin çünkü bunlar bakteri tutabilirler. Ellerinizi ve servis tabaklarını ayrı bezlerle kurulayın.
BESİNLERİN HAZIRLANMASI VE SAKLANMASI
Besinler hazırlama sırasında ne kadar çok işlem görürse mikroorganizmalarla kirlenme olasılığı da o kadar yüksek olur. Buna en güzel örnek etin kıyma haline getirilmesi, kıyma ile hazırlanan köfte, börek ve dolma gibi yemeklerdir. Bu nedenle yiyecek hazırlanırken, oda sıcaklığında çalışıldığı için, mümkün olduğu kadar hızlı bir şekilde hareket etmek gerekir. Beklemesi gerekli besinleri ise buzdolabında bekletmelisiniz.
Besin hazırlama işinde kişisel temizliğe önem verilmezse, bakterilerin besinlere bulaşması ve orada çoğalmaları, toksin çıkarmaları kolaylaşmış olur. Hayvansal ve bitkisel kaynaklı çiğ besinler, örneğin taze sebze ve meyveler hastalığa neden olan mikropları sağlıklı kişilere ve çevreye yayabilirler. Pişme işleminden geçen her besin bu mikroplardan arınmış sayılamaz. Çünkü uygulanan ısıtma sürecinin şekli, süresi ve sıcaklık derecesi, o besindeki bazı mikroorganizmaları yokedebildiği halde, bazılarını etkilemeyebilir. Pişirme sırasında yüzeydeki mikroorganizmaların genellikle hepsi ölür, fakat iç kısımdakilerin hepsi öldürülemez. Hatta bazen ısıya dirençsiz patojen mikropların bile pişirmeden sonra hastalıklara yol açtığı bilinmektedir.
Hastalık yapabilecek şüpheli besinleri, özellikle küflenmiş olanları yemeyin. Zehirli mantarları gözle ayırdetmek mümkün olmadığı için kültür mantarları dışında mantar tüketmeyin. Çiğ yenecek sebze ve meyveler, pişirilecek taze sebzeler ve kuru meyveler, temizlenmiş ve pişmeye hazır tavuk, balık, parça etler ve yumurta gibi besinleri iyice yıkayın.
Sebze ve meyveleri toz ve topraklarından, ilaç kalıntılarından temizlemek için bir müddet su dolu bir kapta beklettikten sonra, bol su ile birkaç kez yıkanmalısınız. Herhangi bir haşere veya mikroorganizma bulaşmasından kuşkulanırsanız, taze sebzeleri 20 dakika tuzlu veya klorlu suda bekletin.
Besinlerin bakteriler tarafından çıkarılan toksinlerden başka zehirli maddelerle karışması veya kirlenmeside önlenmelidir. Özellikle temizlik maddeleri, DDT gibi haşere öldürücü ilaçlar besinlerden uzak yerlerde; örneğin depo olarak kullanılan oda veya kilerlerde, etiketlenmiş olarak saklanmalıdır.
HANGİSİ DAHA GÜVENLİ?
Haşlanarak, az suda kaynatılarak, buharda tutularak, fırında veya yağda kızartılarak pişirilmiş etler tavuk ve balık güvenilir niteliktedir. Diğer taraftan eti kemiklerinden ayırma veya parçalama işlemi bu niteliğin güven derecesini azaltır. Pişmiş etlerin iç kısımları sterildir. Katı pişmiş yumurta, sufleler ve fırında pişmiş yumurtalı tatlılar da güvenli besinlerdir. İyi pişmiş köfteler, kıymalı börekler, kaynama derecesinde pişmiş yemekler de güvenlidir.
Kemiklerinden ayrılmış, doğranmış, dilimlenmiş ve orta veya az pişmiş etler, tavuk, rafadan yumurta, fırın yerine ocakta pişirilmiş omlet, yumurtalı çorba terbiyeleri, kremalı pastalar, az ısıtılmış, artmış yemekler yeniden pişme sıcaklığında ısıtılmadıklarından tehlikeli olabilirler. Bu nedenle; besinlerin hazırlanması, saklanması, pişirilmesi, servis için sıcak tutulması, yeniden ısıtılması sırasında uygulanacak sıcaklık dereceleri bakterilerin çoğalmasını önleyecek yeterlilikte olmalıdır.
Besinleri oda sıcaklığında bütün gece bırakmayın. Toz ve haşerelerden korumak için üzeri daima kapalı olarak saklayın. Ilık tutulan yemekler tehlikeli olabilirler, bu noktaya özellikle dikkat edin. Çabuk bozulan et, tavuk, balık, süt, yumurta gibi besinleri satın aldıktan sonra yine bekletmeden hemen buzdolabına yerleştirin. Etleri, birer yemeklik miktarlarda, yassı bir şekilde paketlenmiş olarak dondurun. Kırık, çatlak ve kirli yumurtaları satın almayın. Kıyma ve etler uzun süre saklanamadığından bunları kısa sürede tüketin. Süt ve sütlü besinler, krema, deniz ürünleri, soğuk etler, ordövrler, kanapeler, sosis, salam, yumurta ve yumurtalı besinler, kremalı pasta ve tatlılar, kıyma kullanılmış besinlerle sandviçleri 5 derecenin altında tutun.
DOĞRU YER
Besinleri buzdolabında nasıl saklamanız gerektiğini biliyor musunuz? Buzdolabındaki soğuk hava bakterileri öldürmez sadece onları durdurur, gelişmelerini yavaşlatır ve böylece enfeksiyon riskini azaltır. Yumurta, süt ve yoğurt gibi kolay bozulan besinleri buzdolabının üst raflarına yerleştirin. Et, balık ve peynir gibi besinlerin üzerlerini alüminyum ya da şeffaf folyoyla kapatıp orta raflara yerleştirin. Böylece diğer besinlere bakteri yayılmasını engelleyebilirsiniz. Ayrıca onların hava ve su gibi dış etkenlerle karşılaşıp tatlarını kaybetmelerini önleyebilirsiniz. Sebze ve meyveleri renklerini kaybetmemeleri için buzdolabının sebze-meyve bölümüne yerleştirin. Daha önceden yıkanmış ve doğranmış ya da haşlanmış sebze-meyveleri ise kapaklı cam kaplarda veya buzdolabı poşetlerinde saklayın. Ancak buzdolabının besinleri sonsuza kadar saklayabilen sihirli bir kutu olduğunu sanmayın.
Pişmiş sebzeler en fazla 4 gün, pişmiş etler ise en fazla 3 gün buzdolabında saklanabilir. Ancak çiğ ya da pişmiş balığı iki günden fazla bekletmemelisiniz. Dondurulmuş ürünler için durum daha farklı. Buzdolabından çıkarılıp çözülen ürünler asla tekrar dondurulmamalıdır. Çünkü çözülme başladığı sırada, besinlerin içerdiği bakteri miktarı fazlalaşır ve dolayısıyla hastalığa yol açma olasılığı da artar. Dondurulmuş besinleri, özellikle etleri buzu çözüldükten sonra yeniden dondurmayın. Çözülmüş besinleri bekletmeden pişirin. Çözülme işini oda sıcaklığında, radyatör üzerinde veya altında, hafif ateşte veya güneşli yerde gerçekleştirmeyin. Çözülme işlemini buzdolabının alt raflarında bekleterek veya su geçirmeyen plastik torbalara sıkıca sararak, akan soğuk su altında bırakarak gerçekleştirmeye özen gösterin.
Kaynak: Anneyiz Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |