05-05-2010, 11:40 AM
|
#1 (permalink)
|
Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 145,988
Tesekkür: 45
92 Mesajinıza toplam 143 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| İyi ki varsın
Bir durup düşünün bakalım. Hayatınızda kaç kişiye "iyi ki varsın" dediniz? Anne babanız, yakın akrabalarınız gibi sizin isteminizin dışında hayatı paylaştığınız insanlardan söz etmiyorum. Bir şekilde tanıştığınız ve yaşamınızda bir şeyleri paylaştığınız insanlardan söz ediyorum. Bunların kaçına "iyi ki varsın" dediniz?
Pek çok arkadaşınız, dostunuz için övgüde bulunduğunuz, iltifatlar gönderdiğiniz olmuştur. Bunlar o kişinin özelliklerini ön plana çıkaran, güzel yanlarını öven sözlerdir. Ama "iyi ki varsın" çok daha farklıdır. Bu sözlerde o kişinin özellikleri, sıfatları yoktur. Sadece insan olarak varlığı, gerçekliği vurgulanmaktadır. Bizim için o kişinin tüm özellikleri ile var olması, yaşamımızda yer tutmasından söz ederiz.
Bu sözlerle tüm sanal özellikler kenara bırakılır ve iki insanın tümüyle gerçek biraradalığından söz edilir. Ardında, insan ilişkilerinin yapmacık, sanal ve sığ olmasından yakınma, her şeyi ile doğal ve gerçek insan insana ilişki arama kaygısı hissedilir.
"Sen var olmasaydın ben bu sanal dünyada kendimi boşlukta ve hatta tümüyle sanal hissedecektim" gibi özel bir iltifattan söz ediyoruz.
Nedir insanı böyle özel bir tanımlamaya iten?
Eskiden gerçek ile hayal arasındaki ayırım keskindi. Yaşadıklarımız gerçek, hayallerimiz düşüncelerimiz, kurgularımız sanaldı. Romanların ortaya çıkması, sinemanın yaygınlaşması ve televizyonun tüm kurgusal yapıtları hayatımıza sokması ile hayal ile gerçek arasındaki ayırım giderek daha zor olmaya başladı.
Filmlerde yaşanan olayların günlük yaşamda karşılığı olmasa da gerçek olabileceği fikri giderek yaşamımızı etkiler oldu. Çocukların kaçırılıp dilenci yapıldığına dair bir iki film izleyen insanlar bu sanal olaydan etkilenerek çocuklarını oynamaları için sokağa bırakmamaya, ya da yanlarından ayrılmamaya başladı. Hayallerin gerçekmiş gibi algılandığı ve giderek yaşamımızda gerçeklerden daha çok yer tutar hale geldiği bir süreci yaşar olduk.
Hayaller saf hayal olmaktan çıkarak gerçek ile bulaşık hale gelirken gerçek kavramı da biçim değiştirdi. Sıradan bir trafik kazasının ne kadar gerçek olursa olsun televizyon haberlerinde hipergerçek haline getirildiğini görmeye başladık. Onların anlattığı gerçek saf gerçekten uzaklaştı ve bu nedenle aslında tekrar yaşanması mümkün olmayan bir olay bir dram haline getirilerek sanallaştırıldı. Savaşların medya yoluyla naklen yayınlanması savaş gerçeğini bile görmemize engel oldu. Savaşın bir bilgisayar oyunu veya insan içermeyen sanal bir süreçmiş gibi algılanmakta olduğunu kimse inkar edemez.
Gerçeğin olduğundan daha farklı bir gerçek olarak aktarılmaya başlanması süreci, gerçek kavramının da saf halini yitirmesine, sanal kavramlara bulanmasına neden oldu. Gerçek ve sanal kavramları biri birinin zıttı olmaktan çıkarak biri birini tamamlar hale geldi. İşte insanlar burada bocalamaya başladı. İletişim teknolojisinin hızla ilerlemesi ile sanal gerçeklerin yaşamımızın büyük kısmını kaplaması fiziksel ve ruhsal varlığımızı yeniden sorgulamamıza neden oldu.
Korkmaya başladık. Tüm yaşadıklarımızın, çabalarımızın, beklentilerimizin de sanal olmasından, tümüyle gerçek olmayan bir hayatı yaşadığımızdan korkmaya başladık. Elimizde gerçek anlamda varlığımızı kanıtlayacak yaşadığımız geçmiş ve yaşamı paylaştığımız insanlardan başka bir şey olmadığını görüyorduk. Geçmiş yılların yaşam biçimlerini anlatan kitapların ya da nostalji konulu sohbetlerin son yıllarda popüler olması rastlantı olmasa gerek.
İşte sanal ile gerçeğin duruma, yere, zamana göre yer değiştirebildiği bu zamanlara sosyologlar postmodern zamanlar diyorlar. Günümüzün gerçeği, neyin gerçek, neyin sanal olduğunun kesin olarak ayırımının yapılamamasında yatıyor.
Her neyse; sanal ile gerçeğin karışmış gibi göründüğü ve neyin ne kadar gerçek olduğunu algılamanın giderek daha zorlaştığı bir dünyada birilerine "iyi ki varsın" diyebiliyorsanız hala gerçek insanı oynamaya çabalıyorsunuz demektir.
O kişinin sizin açınızdan sadece var olmasının, gerçek olmasının önemini hissediyor, artı ve eksi bütün özellikleri ile onun gerçek yaşamınızın parçası olmasını istiyorsunuz demektir.
Şimdi isterseniz bir daha düşünün; yaşadıklarınız gerçek mi? Yaşamınızda "iyi ki varsın" diyebildiğiniz insanlar var mı?
Dr. Mehmet Uhri mehmetuhri Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |
Offline
| |