05-05-2010, 11:40 AM
|
#1 (permalink)
|
Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 145,988
Tesekkür: 45
92 Mesajinıza toplam 143 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Bir yörük tanıdım
Bir Yörük tanıdım. Hayli yaşlı bir hastaydı. İlerlemiş yaşına karşın hastaneye ilk kez geliyordu. Toroslar' da göçebe yaşayan, yazları yaylaya çıkıp kışları ovada geçiren, hayvancılık ile hayatını sürdüren aşirettendi.
Sağlık sorunları nedeniyle yeşil kart çıkartması için başvurduğunda sağlıklı nüfus bilgisinin dahi olmadığını öğrenmiştik. Sanki dağlarda yaşayan vahşi ama özgür canlılardan biriydi. Değil üzerine kayıtlı bir mülk sahibi olmak, nüfus kağıdı sahibi olma gereksinimi bile duymamıştı. Üstelik bizlerin yaşadığı hayat hakkında hayli bilgisi vardı. Şehirlerde hayatın farklı olduğunu biliyor ve özellikle kaçıyor gibiydi. Muayene ederken takılmadan edemedim:
- Bey amca, yaşlanmışsın artık. Bedenin yorgun görünüyor. Bütün bu hastalıklar da onun için çıkıyor. Şu göçebeliği bıraksan da şehirde ev tutup otursan artık.
- Senin söylediğin de olacak şey mi doktor? Ben sizlerin yaşadığı hayatı neyleyim.
- Nedir seni şehirden kaçmaya iten?
- Bak doktor senin hayatın önceden kurulmuş saat gibi. Dün, bugün ve yarın hepsi iç içe ve ne zaman nerede ne olacağını biliyorsun. Büyüyeceksin, okullar bitireceksin. Doktor olacaksın. Belki para kazanacaksın. Malın mülkün olacak. Ailen çocukların olacak. Onların hayatlarını da planlayacaksın.
- Evet, aynen öyle. Ne var bunda?
- Hayatlar kurtaracaksın ama kurtardığının ne olduğunu bile bilmeyeceksin. Hayatı sanki eline alıp şekillendirebilirmişsin gibi yaşayacaksın. Ondan sonra da ne var bunda? deyip şaşıracaksın.
- ................
- Doktor bey oğlum. Benim senin gibi hayatım hiç olmadı. Sen nüfus kağıdı gibi, tapu gibi, diploma gibi ya da şehirdeki diğer insanların sana verdiği değer gibi bir şeylere kayıtlısın. Ben ise bunların hiçbirine kayıtlı değilim. Ben doğaya kayıtlıyım. O istediği sürece ve onun istediği şartlarda yaşamaya çabalarım. Varlığımı görebilmek için doğaya bakarım. Hissettiklerime sığınırım. Yaylanın serinliğinde güneşin içime işleyen sıcaklığında ya da rüzgarın uğultusunda kendimi bulurum. Hissettiklerimle var olurum. Hayat benim içimde be, doktor.
- Yani?
- Sizler var olduğunuzu hissetmek için kendinize bakmak yerine, birbirinize bakarsınız. Doğadan geldiğinizi unutup ondan korkar kaçarsınız. Varlığınızı başka insanlar üzerinde aradınız yetmedi, kafa kağıdı, tapu gibi dışınızdaki şeylerde aradınız. Söyler misin bana doktor; ikimiz de bu dünyada yaşadığımıza göre hangimizin hayatı daha gerçek?
- Bilmem? Hiç böyle düşünmemiştim.
- Ben sana söyleyeyim. Ne seninki gerçek, ne benimki. İkimizin hayatını toplasak belki bir hayat eder.
Üzerinde çalıştığım, bozukluklarına baktığım bedenlerin içinde bir de hayat olduğunu o güne kadar hiç düşünmediğimi fark ettim. Hayatın önceden kurgulanan, son derece nesnel dayanakları olan, bize sunulmuş bir tercihler silsilesi olduğunu düşünürdüm. Hatta hayat, önceden kestirilebildiği ölçüde kolay gelirdi, doğrusu. Ancak yaş ilerledikçe üzerimizde taşıdıklarımızın ağırlığı giderek artıyor sanırım. Sanki bir çırpıda çözülecekmiş gibi görünen pek çok eski hesabı, sorunu yıllardır üzerimizde taşıdığımızın çoğu zaman farkında bile değiliz.
Biz şehirliler için hayat, sanki kenarında durduğumuz denizdir ve biz ara sıra ayağımızı sokup çıkarıp hakkında çok şey bilirmişiz gibi konuşur dururuz. Kimi gün dalgalı, kimi gün sakin, kimi gün sıcak ya da soğuk. Bunları biri birimizle paylaşmayı da iyi biliriz. Denizin ortasında yüzmeye, batmamaya çalışanları ise anlamakta çoğu kez zorlanırız.
Kenarında durmak varken riske girmek nedendir? sorusu çoğu kez sormaya bile çekindiğimiz bir sorudur.
Ama eğer hekimseniz ve hastalarınızı incelemenin yanı sıra dinlemeyi de öğrenebilmişseniz er ya da geç bir hastanız size bu soruyu hatırlatır.
Yaşanmayanların kayıp veya erteleme olduğunu, mutlaka yaşanılıp bitirilmesi gereken tercihlerimiz olması gerektiğini düşünen çok insan tanıdım. Hatta belki ben de bunlardan biriyim.
Bir Yörük bana yaşananların yanı sıra hissettiklerimin de hayata ait olduğunu ve bazen hayatın ta kendisi olduğunu öğretti. Hissettiklerimi gizleyerek, paylaşmayarak, unutmaya çalışarak hayatın önemli bir yanını ıskalamakta olduğumu, kenarında güvenle yaşadığım hayatın içinde ancak hissettiklerim ile var olduğumu göçebe bir Yörük'ten öğrendim. Bir Yörük tanıdım. Sanırım o da beni tanıdı...
Dr. Mehmet Uhri mehmetuhri Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |
Offline
| |