Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Diğer Sağlık Haberleri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/diger-saglik-haberleri/)
-   -   Yoksa sosyal alkolik misiniz? (http://www.hayatimdegisti.com/forum/diger-saglik-haberleri/593231-yoksa-sosyal-alkolik-misiniz.html)

Bluesky24 05-05-2010 01:18 PM

Yoksa sosyal alkolik misiniz?
 
Kadınlar artık eskisinden daha fazla içiyor. Dünya genelinde erkeklerin alkol alma oranları son 30 senedir aynı kaldığı halde, kadınlarda, özellikle de 16-24 yaş grubunda hızlı bir yükseliş yaşanıyor. Yapılan araştırmalar bu yaş grubundaki kadınların neredeyse yarısının haftada üç gün alkol aldığını, bunların %27'sinin de en azından haftanın bir günü 6 bardaktan fazla içtiklerini gösteriyor. 20'li yaşlardaki kadınların %36'sı fazla alkol tüketiyor ve bu tüketim bu yaş grubunda her geçen yıl biraz daha artıyor. özellikle çalışan kadınların alkol alma alışkanlıkları işlerindeki ve özel yaşamlarındaki stres seviyesine bağlı olarak şekilleniyor. Ancak bu durum, alkol tüketiminin günlük yaşamı idame ettirmeye engel olacak boyutlarda olduğu bir bağımlılık hali, yani alkolizm demek olmasa da her an o noktaya ulaşma riski taşıyor. Haftanın birkaç gecesi sarhoş oluncaya kadar içmek alkolizmin bir önceki seviyesi olan sosyal alkolizm olarak nitelendiriliyor. Psikolog Kate Keenan'a göre sosyal içicilik çok kolay bir biçimde alışkanlığa dönüşebiliyor: Düzenli olarak içki içmeye başlandığında vücut da aynı oranda bunu tolore edebilme eğilimi gösteriyor. Yani önceleri birkaç bardakta sarhoş oluyorken aynı ritimde içmeye devam ettiğinizde o sarhoşluk etkisini bir süre sonra ancak daha çok içtiğinizde hissedebiliyorsunuz. Vücut uyum sağladıkça eşik yükseliyor ve siz sarhoş olabilmek için her seferinde daha çok içme ihtiyacı hissediyorsunuz. Keenan'ın Londra'da yaşayan, iş dünyasında farklı sektörlerde çalışan ve yaşları 20-30 arasında değişen herhangi 35 kadın üzerinde yaptığı küçük araştırma kadınların hızla yükselen alkol alma eğilimine ışık tutuyor. Bu kadınlara alkol tüketim alışkanlıklarını soran Keenan sonuçların kendisini hiç de şaşırtmadığını dile getiriyor: 35 kadından 20'si ortalama olarak kabul ettikleri miktarın üstünde içtiklerini itiraf ettiler. 11 kadın haftada 14-21 ünite içtiğini, 11 kadın da 21 üniteden fazla içtiklerini ifade etti. 7 kişi ne kadar içtiklerini hatırlamadıklarını söyleyerek sayısal bir ifade kullanmak yerine 'çok fazla' sözcüklerini tercih ettiler. Toplam 35 kadından 5'i geçtiğimiz üç ay içinde çok içtikleri en az bir gecenin ardından ertesi sabah birisini arayıp önceki geceyle ilgili davranışlarından dolayı özür dilemek zorunda kaldığını söylerken, 11 tanesi en az bir gece eve nasıl geldiklerini hatırlamadıklarını ifade ettiler. Kadınlar neden içki tüketiyor? Keenan'a göre bu sorunun yanıtı neredeyse her kadın için farklıymış gibi görünse de temelde neden aynı: İnsanlar alkolü genellikle yaşadıkları gerilimleri ve sıkıntıları kendi kendilerine tedavi etmek amacıyla içki içiyorlar. İş yaşamından, sosyal yaşamdan, ilişkilerden veya ilişki yoksunluğundan kaynaklanan baskılardan kurtulmak için stres atmak istiyorlar. Kendi kendilerine 'En son ne zaman çok iyi vakit geçirmiştim?'diye sorduklarında verdikleri yanıt da şu oluyor: 'Arkadaşlarla dışarı çıkıp, bir yerlere içmeye gittiğimizde'. Elbette ki bunu takip eden cümle de 'Hadi bunu yine yapalım!', oluyor. Bu durumun arkasında elbette ki pek çok sosyolojik neden de bulunuyor. Annemizin jenerasyonuyla kıyasladığımızda biz onlardan çok daha eğitimli ve kariyer sahibi olma oranı yüksek bir kuşağız. Dolayısıyla daha çok para kazanıyoruz ve eğlence yaşamına ayıracak da daha çok bütçemiz var. İngiltere'deki Alcohol Concern derneğinin başkanı Eric Appleby maddi gelir ve alkol arasında doğrudan bir bağ olduğuna inanıyor: Artık kadınlar çok iyi pozisyonlarda ve eskisinden daha çok çalışıyor. Ve ekonomik gelirleri de önceki kuşaklara göre daha yüksek. İş yaşamında erkeklerle omuz omuza çalışan kadın artık gece hayatında da onunla eş konumda yer almak istiyor. Eskiden bara gitmek bir erkek alışkanlığıydı. Ama artık bu alışkanlık kadınlarda da yerleşmiş durumda. Bir kadının barda sarhoş olması bugün çok doğal karşılanıyor. Ama bundan 20 sene önce hafif kadın muammelesi görüyordu. Eğitimli ya da eğitimsiz fark etmez, geleneksel kadının yaşam çizgisi evlilik ve hemen ardından gelen çocuk üzerine şekillenirken, son 20-25 senedir kadınlar hayata başka bir pencereden bakmaya ve kalıplardan kurtulmaya başladılar. Dolayısıyla kadınların eğlence alışkanlıkları da, sosyal yaşamlarındaki örgütlenmeleri de eskisinden çok daha farklılaşmış durumda. Bugün 20'li yaşlardaki kadınların pek çoğu için eğlenmek dışarı çıkıp olabildiğince çok alkol almak anlamına geliyor. Yani yeni dünya kadınları için sosyal yaşam alkolle şekilleniyor. Alkollü içki endüstrisi için de kadınlar yeni ve heyecan uyandıran bir müşteri potansiyeli. İçki firmaları kadınlara yönelik içki üretimine ağırlık verirken, bu yeni potansiyeli alkolle ilgili daha sofistike pazarlama stratejileri kullanarak baştan çıkarmaya çalışıyorlar. Genç kadınlarda hızla artan sosyal alkolizm yalnız toplum genelinde sosyolojik değişimlere değil, kişi özelinde bazı fizyolojik sorunlara da yol açarak, sağlığı riske ediyor. Fiziksel olarak kadın vücudu erkeklerle aynı oranda alkol tüketimine uygun olarak tasarlanmamış. Kadınların midesi erkeklere oranla daha az ADH (Alkol dehidrojen) enzimi salgılama kapasitesine sahip. Bu da kadın vücudunun erkeğinkine kıyasla daha çok alkol absorbe edebildiği, yani daha çok tahrip olduğu anlamına geliyor. İngiltere'de son 20 senede sirozdan ölen kadınların sayısının geçmişe kıyasla %700 arttığını söylemek durumun ciddiyetini kavramak için yetiyor da artıyor bile. Yüksek alkol tüketiminin kadınlarda yol açtığı hastalıklar arasında en çok artış gösteren diğerleri ise akciğer kanseri, obezite ve yüksek tansiyon. Günde üç ölçekten fazla içen kadınlarda kalp krizi görülme riski ise %60 oranda artıyor. University of College London'da alkol tüketiminin kalp krizleri üzerindeki etkisi üzerine araştırmalar yapan Dr. Annie Britton kadınların 20'li yaşlarda alkolün vücutlarında yarattığı tahribatı hissetmediklerini, sorunların zamanla ortaya çıktığını dile getiriyor: Eğer 30 yaşınıza geldiğinizde neredeyse 10 senedir ciddi alkol tüketimi yapmışsanız vücudunuza herhangi bir zarar vermemiş olmanız mümkün bile değildir. Alkolün dolaylı olarak yarattığı fiziksel zararlar da trafik kazalarından kontrolsüz cinsel ilişkilerle virüs kapmaya ve istenmeyen hamileliklere kadar genişliyor. Elbetteki alkolizmle sosyal içki tüketimi arasında farklılıklar bulunuyor. Tıbbi açıdan baktığınızda fiziksel olarak alkole bağımlı olmadığınız sürece ne kadar içerseniz için alkolik sayılmıyorsunuz. Ama bu alkolizmin pençesine asla düşmeyeceğiniz anlamına da gelmiyor. Psikologlar genellikle insanların alkolle ilişkilerinin sosyal yaşamda başladığını ve zamanla alkolün hayatın diğer alanlarının da üstesinden gelebilmek için bir yöntem haline geldiğini düşünüyorlar. Yani, eğer alkolle olan ilişkinizi başkalarına farklı biçimde yansıtmaya çalışıyor, ya da gizlice içki içtiğinizi insanlardan saklıyorsanız bu alkolizm probleminiz olduğunu gösteriyor. Ne kadar ve neden alkol? İnsanın alkolle ilişkisi aslında sanıldığından çok daha kompleks. Ve etraftaki herkes aynı şeyi yaparken alkolle ilişkimizi sorgulayabilme ve kendimizle ilgili endişelenme şansımız yok gibi birşey. Genellikle hepimizin düştüğü yanılgı alkol tüketimimizle ilgili yaptığımız şu savunmadan ortaya çıkıyor: Alkol problemim olduğunu mu düşünüyorsun, sen bir de arkadaşlarımın nasıl içtiğini gör! Fakat sorgulamamız gereken asıl mesele başkalarının ne kadar içtiği değil, bizim ne kadar içtiğimiz ve bundan nasıl etkilendiğimiz. Bu yüzden kendi kendimize şu soruları yöneltmemiz gerekiyor: Ne sıklıkta ve ne kadar içiyorum? Nerede içiyorum? Sosyal ortamlarda mı, yoksa yalnız mı içiyorum? Neden içiyorum? Eğer her gece dışarı çıkmak istiyorsam, neden kaçmaya çalışıyorum? Bu soruların yanıtlarını dürüst bir şekilde verdiğimizde ortaya çıkabilecek negatif portreyle yüzleşebiliyorsak alkolle olan sorunlu ilişkimizde çok önemli mesafeler katettik demektir.

Elle Dergisi


WEZ Format +3. Şuan Saat: 03:32 AM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.