05-05-2010, 03:55 PM
|
#1 (permalink)
|
Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 145,988
Tesekkür: 45
92 Mesajinıza toplam 143 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ ÜRÜNLER Gelişen teknoloji hemen tüm alanlarda kendini göstermektedir. Üretim, verimlilik, rekabet gücü ve daha çok para kazanma arzusu teknolojiyi sofralarımızın davetsiz misafiri haline getirmiştir. Margarin, gıda boyaları, tatlandırıcılar, probiyotikler ve nihayet bu misafirlere bir yenisi olan “genetiği değiştirmiş ürünler” de katılmıştır. İster farkında olalım ister olmayalım, pekçok genetiği değiştirilmiş ürün sofralarımızdadır. Son yıllarda temel gıda ürünlerindeki ucuzluk (ör. toz şeker, mısır, soya, ayçiçek yağları vs.) biraz da bu değişime bağlıdır.Genetiği değiştirilmiş ürünlerin avantajı nedir?Bu metodla daha çok ürün alınabilmekte, ürünlerin dayanıklılığı artırılmakta ve verimlilik, ekonomik değer, karlılık yükselmektedir. Böylece üreticiler daha çok para kazanmaktadır. Dolayısıyla bu tip ürünlerin hergeçen gün artacağını düşünmek gayet normaldir. Bu tip ürünler sadece insanlar için değil aynı zamanda hayvan üreticileri için de caziptir. Hayvan yemleri ucuzlamakta ve daha az topraktan daha çok ürün alınarak verimlilik artırılmaktadır. Yani sonuçta hemen tüm nedenler ekonomiktir. Ancak uzun vadede eski yöntemlerle üretim yapan küçük ölçekli çiftçilerin, bu teknoloji karşısında hiçbir ekonomik güçleri kalmayacaktır. Böylece bizim gibi ekonomisi tarıma dayalı ülkelerin bir an önce uygun teknolojileri transfer etmesi ve ülkelerinde kullanmaya başlamaları gerekmektedir. Hangi ürünlerde sıklıkla kullanılıyor?Kahvenin kafein miktarını azaltmak, soya ve mısırın verimliliğini ve yağ içeriğini değiştirmek, biber, domates, patates gibi ürünlerin raf ömürlerini uzatmak en önemli kullanım alanları arasında sayılabilir. Gıda dışı ise örneğin pamuğun verimini ve lif dayanıklılığını artırmak için sıklıkla kullanılmaktadır. Genetiği değiştirilmiş ürünler ve insan sağlığıBu ürünlerin içinde yapılan değişiklikler DNA dediğimiz genetik bilgilerinde yapılmaktadır. Normal bir insan günlük diyeti ile yaklaşık 1 grama kadar DNA alır (bitkilerin tohumları, et ürünleri vs. ile). Bu DNA sindirim sisteminde uygun ezmimlerle parçalandığı için insan vücuduna bir zararı yoktur. Aynı durum genetiği değiştirilmiş ürünler için de geçerlidir. Yani bu ürünlerdeki DNAnın bize bir zararı olması olası değildir; çünkü kolaylıkla parçalanır. Genetik değişiklikler sadece daha fazla ürün almak için değil aynı zamanda bu ürünlerin dayanıklılığını artırmak için de yapılmaktadır. İşte özellikle bitkilerde hastalık yapıcı mikroplara karşı bitkilere ürettirilen bazı maddeler insanda zararlı etkilere yol açabilmektedir. Bunların başında allerjik reaksiyonlar (gıda alerjileri) gelmektedir. Bunun yanında antibiyotiklere karşı direnç artışına neden oldukları ve insanların daha kolay mikrobik hastalıklara yakalandıklarına dair iddialar da bulunmaktadır. Genetiği değiştirilmiş ürünlerin önüne geçmek pek olası gözükmemektedir. Bugün Amerika Birleşik Devletlerinde satılan her on üründen en az yedi tanesi bu ürünlerden içermektedir. Bizim ülkemizde de kullanımı hızla artmaktadır. Ancak bu tip ürünleri tamamı ile masum saymak doğru değildir. Hangi üreticinin hangi geni değiştirdiği, bu değişimin sonucunda hangi maddelerin o meyve veya sebzede üretildiği takibi zor bir konudur. Aynı zamanda gen anormallikleri sonucu bitkilerin anormal maddeler sentezlemesi de olasıdır. Yani konu tahmin edilenden daha karmaşıktır. Ayrıca gelecekte, orjinal mısırın kokusu, çileğin şekli, limonun tadı, havucun rengi tamamen değişebilir. Ve orjinal halleri birer nostalji haline gelebilir. Burada önemli olan, ülkelerin uygun düzenlemeleri yapmaları, her ürünün üretimine ya da ithaline onay vermemeleri ve bilim adamlarından faydalanmaları gerekmektedir. Ülkemizde bu konuyla ilgili yeterince gayret gösterildiğini söylemek zordur. Gıdalar konusunda daha önemli bir konu, mevsimi dışında üretilen ürünler ve organik tarım ürünleridir. Bu iki gruptaki ürünler sanırız genetiği oynanmış ürünlerden daha zararlıdır. Çünkü, hastalıklara karşı bol miktarda koruyucu kimyasal kullanılmakta ve bunların çoğu insan vücudunda zararlara neden olmaktadır. Nitrosamine denilen ve sosis-salam gibi et ürünlerinin içine de konan koruyucu kimyasalların kolay parçalanmadığı ve insana zarar verdeği bilinmektedir. Dahası, büyümeleri için verilen hormonlar (garip şekilli meyveleri hatırlayınız) insan vücudunda kolaylıkla parçalanan maddeler olmadığı gibi, zararları da bilinmektedir. Özellikle genç kızlardaki adet bozuklukları ve tüylenme artışında rolleri olabileceğine dair veriler mevcuttur. Dolayısıyla mevsimi dışında üretilen meyve ve sebzelere karşı en az genetiği ile oynanmış ürünler kadar mesafeli yaklaşılmalıdır.
Kaynak: Hekimce Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |
Offline
| |