Şifa Çemberi Nedir?

[sweeet]

Şifa Çemberi Nedir?

Mar 30, 2011

Şifa Çemberi Kuzey ve Güney Amerika yerlileri tarafından spirituel anlamda ve rituel yapmak amacıyla kullanılan eski bir semboldür.

Şifa Çemberi, hayatın bir çemberin etrafında hareket ettiğini ve herkesin kendini gerçekleştirme ve tamamlama yolculuğunun içinde yattığını öğretir. Çemberi ortalayan iki çizgiden yukarıdan aşağıya olan mutluluk, soldan sağa olan da hüznü temsil eder ve etrafındaki çemberle hayat, yaşamın, ölümün, mutluluğun ve hüznün birarada olduğu bir bütündür. Çemberin 4 parçasının olmasının da önemi büyüktür. Yerliler, Aborjinler için dört sayısı önemlidir. Dört mevsim, dört yön, dört element doğanın dört yüzü ve hayatın dört aşaması gibi. Şifa Çemberinin başı ve sonu yoktur ve dört yönde süren yolculuğumuzun sonu da yoktur. İnsanın gelişme kapasitesi sonsuzdur. Şifa Çemberi sonsuza dek döner. Ayrıca Çemberin dört yönü şifa isteyenin sorunun hangi yönlerine odaklanması gerektiği konusunda da yardım eder.

En çok Kanada’da Alberta’da rastlanan Şifa Çemberleri, taşların yanyana dairesel bir şekilde konması ile oluşturulmaktadır. Çemberlerin çapları 22 metreye kadar ulaşabilir. Arkeolojistler bu dev şifa çemberlerinin astronomik önemleri de olduğunu belirtmişlerdir.

Şifa Çemberleri spiritüel anlamda Kuzey Amerikadaki yerli hayatinda hala kullanılmaktadır.

REİKİ, YAŞAM DÖNGÜSÜ VE DÖRT YÖN

Colleen Benelli

Doğal dünyada ki herşey yaşam döngüsüne bağlı. Gel git ler ayın safhalarıyla oluşur, bitkiler kışın uykuya dalar, baharda uyanırlar, bazı hayvanlar kış uykusuna dalar ya da göç eder ve biz insanlar da mevsimlerle, günün ve gecenin uzunluğu ile değişiriz. Aslında hayatımızı döngülerden yapılır. Yaşam bir saat, ay veya yıl sürmez. Yaşam döngüleri, safhalar olarak da adlandırılır: bütün safhalar da başlangıç, orta ve son vardır.

Yaşamımızda ki safhalar hakkındaki farkındalık ve bilgi, bu döngü içinde ki fırsatları yakalamamıza ve pozitif, verimli yaşamamıza yardımcı olur. Bu anlayış, zor zamanlarda yaşamlarımızı idare ettirmemize aynı zamanda güçlü ve yenilikçi döngüdeyken potensiyelimizi yükseltmemize yardım eder.

Astrolog Robert Hand, bunun için iyi bir örnek veriyor. Astrolijik döngüde Satürn ,Aya karşı diye adlandırılan bu dönem, bunun hayatın doğal döngüsü olduğu kabul edilerek en iyi şekilde geçirilir. Hiç bir şey savaşılarak kazanılmaz onun yerine sadece akışa kapılmayı öğrenmeliyiz, yeni başlangıçlar bunu takip edecektir. Sonların bize verdiği olumsuz duygulardan kaçınmak için; en kısa zamandan yeni başlangıç fırsatları yakalarız.

Yaşam döngülerinin daima kendi içinde fırsatları vardır. Yaratıcı döngülerde fırsatlar açıkca görülür ancak zorlu döngülerde bu kadar kolay olmaz, fırsatlar gizli olabilir, net göremezken bile sabırla ve bilgiyle fırsatlar patikasını takip etmemizi sağlar. Çakralarımızı dünyanın ritmi ve dönüşüyle uyumlu hale getirir böylece yeryüzünün gücünü içimizde hissedebiliriz. Reiki bizi ruhsal olarak, yaşam enerjimize bağlar aynı zamanda da hangi evreyi geçiriyor olursak olalım yaşamı daha uyumlu anlamamıza yardımcı olurlar.

Yaşam Döngüleri ve Dört Yön

Şifa çemberini anlamak, yaşam döngüsünü tanımlamak için yararlıdır. Yaşam döngüsünü anlamak için şifa çemberine dört yönüyle bakmalıyız. Doğu, Güney, Batı ve Kuzey. Her yön yaşam döngülerinin çeşitli kalitelerini içermektedir. İçinde olduğumuz bölgeyi anladığımızda getirdiklerine uyum sağlayabilir ve akışa kendimizi kaptırabiliriz.

Şifa çemberinin dört yönünün kısa açıklamalarını vereceğiz. Diğer geleneklerin çeşitli renkleri veya ruhsal rehberleri veya diğer detayları olabilir ama yönlerin anlamı bütün hepsinde benzerdir. Yönler mevsimlerle bağlantılı olmasına rağmen şifa çemberi herzaman mevsimlere tekabül etmemektedir. Her dönem yılın herhangi bir zamanı olabilir ve daima bir sıra içinde oluşmazlar.

Doğu, başlangıç zamandır. Baharı, sarı rengi ve güneşin doğuşunu temsil eder. Yeni yaşam, tekrar doğuş, yaratıcılık ve ilham zamanıdır. Kartal ve şahin, temsil eden hayvanlardır. Dünyanın üstünden daha yüksek bir açıdan görme yeteneğini bize verirler. Doğu da iken yaşam heyecanlı ve yeni fırsatlara, taze fikirlere açıktır. Yenilikçi ve başarılı oluruz ama her bölümün zorlukları ve engelleri vardır. Sert toprağa, etrafında ki taşlara veya suyun azlığına, kuraklığına rağmen ışığa ulaşmak için çabalar. Yapması gerektiği için yapar. Bütün engellere rağmen büyümeye mecburdur.

Güney, büyüme zamanıdır. Mevsimi, güneş ışığı ile dolu olan yazdır. Doğu da iken oluşturduğumuz fikirleri ortaya koyar. Büyür ve gelişiriz, enerji doluyuzdur. Güney de iken ‘ yapacak çok şey ama çok az zaman var.’diye hissedilir.

Batı, ektiğimizi toplama, hasat zamanıdır. Sonbahar, uzun kış için gerekenleri hazırlama zamanıdır. Güç hayvanı, ayı, rengi ise siyahtır. Batı, gece gökyüzünün halidir. Vücut yavaşlar, dinlenme ve hasattan zevk alma zamanıdır. Batı nın zorlukları yanlış anlaşılabilir. Birçok kültürde, Batı ve Kuzey hoş karşılanmaz. Yavaşladığımızda, dinlenmek için içe döndüğümüzde, sık sık hatalı birşeyler olduğunu düşünürüz. Bu sakinliğe karşı koyarız, meşgul olmamız gerektiğini düşünürüz bu arada bizi yoğun günlere hazırlayan sessizlik ve sakinlikten zevk alma şansını da kaçırırız.

Kuzey, yenilenme zamanıdır. Evde yalnız kalmanızı gerektiren sakin bir dönemdir. Genellikle evde kalırız. Eğer sosyal biriysek sadece arkadaşlar ve ailemizle olmak isteriz. Kalplerimiz yüzeye daha yakındır. Mevsimi kış, rengi beyaz ve güz hayvanı ise beyaz buffoladır.

Kuzey, dünyanın Doğu da tekrar doğuşu için hazırlandığı yerdir. Biz kışın kar altında olan, Doğu da büyüyecek ve Güney in yaz günlerinde gül olacak tohum gibiyiz. Doğru inşa etmediğimiz her duvar yıkılıp bize en derine, temele götürebilir ve bize engel geçmişin duvarı olmadan tekrar inşa etme şansını verir. Kuzeyde iken kış rüzgarları yeni başlangıçlar için bize yolları açar.
Aynı zamanda bize gelecekte hizmet edemeyeceklerimizi serbest bırakacağımız döngüdür.

Kuzey, sıklıkla yanlış anlaşılır ve negatif olarak görülür. Ama Kuzeyde büyük hediyeler ve hayırlar vardır. Bu döngünün sonunda kendimizi keşfederiz.
Başlangıçları deneyimlemek için sonları tamamlamız gerekir. Her döngünün başlangıcı, ortası ve sonu vardır.Biri bittiğinde diğerinin başlangıcı için beklemeliyiz. Ruhsal rehberimizi ve kendimizi dinlememiz çok önemlidir. Reiki, anlamamız ve yolumuzu bulmamız için yardım edebilir. Önümüzü aydınlatır ve bir sonraki adımımızı rahatlıkla görebiliriz. Doğu da iken kartalın bakış açısından önümüzdeki engelleri görebiliriz. Kuzey de iken sadece bir sonraki adımımızı görebiliriz. Reiki bulunduğumuz yere güvenmemizi ve her döngünün, bölümün fırsatlarını ve hayırlarını anlamamıza ve gerektiği zaman harekete geçmemize ve gerektiğinde sabırlı olmamıza yardım eder.

Reiki den, etrafındaki yaşam döngüsünün ritmini anlaman ve hissetmen için yardım iste.Yönlerin bilgeliğini davet et. Reiki den bunları anlamak için yardım iste.

Çeviri: Sibel Barut
Reiki Lifestyle | Home.
Reiki News Magazine (Fall 2007).
‘The Four Directions’
Listen with Reiki,” Reiki News Magazine, Winter 2007
—Colleen Benelli can be reached by email at colleen@reikilifestyle

[sweeet]

Kızılderililerde Burçlar ve Şifa Çemberi

Şifa Çemberi, tüm dünyayı içeren bir çemberdir. Bu çemberin çevresinde gezinirken insan onun sınırlarının içinde ve dışında sayısız mucizeyle karşılaşabilir. Hatta sabırla dinlerse, en olağanüstü şeye ulaşabilir ve kendini tanıyabilir. Kim olduğunu, neler bildiğini ve yaşamda neleri gerçekleştirebileceğini anlayabilir.

Kızılderililer bu büyülü çemberi bilirlerdi. Ona saygı duyarlar ve ondan öğrendiklerini anımsamak için günlük yaşamlarında sık sık ona başvururlardı. Barınacak yerlerini kurarken, çadır olsun, klübe olsun, hepsini çoğunlukla daire daire şeklinde inşaa ederlerdi. Bedenlerini ve ruhlarını arındırmak istedikleri zaman bu işi, kendilerini besleyen Toprak Ana'nın kucağını simgeleyen " Terleme Kulübesi"nin içinde daire şeklinde oturarak yaparlardı. Danışma toplantıları düzenledikleri zaman, herkesin eşit söz hakkına sahip, eşit insanlar olarak katıldığı bir çember kurup oturuyorlardı.

Hep birlikte şarkı söylerken yuvarlak davullar çalarlar, dans ederken halkalar oluştururlardı. Davulların vuruşu yüreklerinin ve Toprak Ana'nın nabzının simgesiydi. Kollarını ve bacaklarını göğe kaldırır, sonra yeniden indirir, böylece gövdelerinin yardımıyla göğü yeri kapsayan daireler çizerlerdi.

İnsan yaşamını doğum-ölüm-yeniden doğumdan oluşan bir çember görürlerdi. Değişik yaşlarda, değişen enerjilerinin akışını sağlamak ve kendilerini değiştirebilmek için kendi yaşamlarının çemberlerini tanımayı ve kutlamayı bilirlerdi. Çevrelerinde yaşamın ve zamanın kan dolaşımı ilerlerken, değişen mevsimler gibi varlıklarının değişik dönemlerinden geçeceklerini bilirlerdi. Bu çemberden kopmanın yaşam ritmini yitirmek, iç ve dış gelişmeyi durdurmak anlamına geleceğini bilirlerdi.

Bu çembere öyle önem veriyor, yaşamın gerekli yönde gelişimi için öylesine vazgeçilmez görüyorlardı ki, onu törenlerinde ve toplumsal yapılarında sonsuzlaştırdılar.

Höyük kültüründeki tepeler yuvarlaktı. Azteklerin takvimleri ve taş şifa çarkları da yuvarlaktı. Böylece yeryüzünün ve tüm yaratıkların yaşam çemberinin bir parçası olduğunu her zaman anımsıyorlardı.

Bu çemberi daha iyi anlamak için, hep onun üstünde yüründüğünü düşünmek yeter. Belirli bir noktada çembere girilir. Girdiği yer, insana belirli güçler, yetenekler ve sorumluluklar verir. Bu başlangıç noktası insanın doğduğu ay tarafından belirlenir. Değşik giriş noktaları, değişik unsur kabilelerinin etkisi altındadırç Bunlar o kişilerin hangi temel unsura bağlı olduğunu gösterirler.

Bu kabilelerin, Kızılderili boylarının çoğunda görülen akraba kabileleriyle hiçbir ilgisi yoktur. Kızılderili kabilelerinde, insan ana-babasının kabilesinde doğar, ona uygun olarak belli görevler ve sorumluluklar üstlenir, hangi aileden ya da hangi kabileden evleneceği yine buna uygun olarak belirlenirdi. Oysa unsur kabileleri yalnızca insanın belli doğa unsurlarıyla olan ilişkisini belirler ve Şifa Çemberindeki bütün diğer noktalar gibi bunlar da durağan değildir. Çemberdeki hareket noktaları, gökyüzündeki Koruyucu Ruhların etkisi altındadır.

Eski günlerde yaşamını, çemberin etrafında sürekli olarak geçirmek çok önemliydi. Aynı şey bugün de çok önemlidir. İnsan yalnızca kendi ayında, kendi toteminde ve kendi unsurunda takılıp kalırsa, sonunda zorunlu olarak katılaşır ve hareketsiz kalır. Hareketsizlik, gelişimin durması ve çemberin bütünlüğünün yadsınması demektir. Bu da yaşam gücünün ırmağını, yalnızca kendi varlığıyla sınırlamak anlamına gelir.

Çemberin çevresinde gezinirken, insan, içinden geçtiği değişik ayları, totemleri, bitkileri ve unsurları tanımalı ve öğrenmelidir. Böylece yaşamı sürekli değişir ve yaşam gücü yüreğinin derinliklerinde durmaksızın çarpar.

Bizim inancımızda, insanlar ilk bulundukları yere, yöne ya da kabileye bağlanıp kalmazlar. Çemberin belli bir noktasında edindikleri güçlü ve güçsüz yanları daima içlerinde taşımak zorunda değildirler.

Değişik durumların getirdiği öğretileri, istemleri güçlü ve güçsüz yanları elden geldiğince öğrenmek için çember olabildiğince çok dolaşılmalıdırlar. Çemberdeki her nokta, yaşamı zenginleştirecek ve genişletecek yeni bir şey getirir.

Şifa Çemberinin özü devinim ve değişimdir. Bu bilgiyi kazanan insanlar yaşam içindeki hareket alanlarını genişletmek isteyeceklerdir. Yaşam çemberinde daha da ilerlemek ve insan doğasının değişik görüntüleriyle tanışmak isteyeceklerdir. İnsan kendi varlığı içinde tüm yönleri taşır, ama bunları hissetmek için çemberdeki değişik noktalardan geçmesi gerekir. Hiç kimse çemberdeki kendi başlangıç noktasını, hatalı ya da olgunlaşmamış davranışlarına bir özür olarak göstermeye kalkmamalıdır. Çember üzerinde ilerleyip başka bir yere gelerek, gereksindiği gücü kazanmaya çalışmalıdır.

Bazen bu güç insanın duygu ve düşüncelerinin deneyiminden kaynaklanır. Bazen de insan aynı gücü bir hayvanı seyrederek, onun yaşamın güçleri, gereksinimleri ve istemleriyle nasıl başa çıktığını görerek kazanır. İnsan bu gücü, bir taşı ya da bitkiyi izleyerek, rüzgarların sesine, toprağın nabzına kulak vererek de kazanabilir.

Aylar ve Totemler

Doğduğu ay, insanın Şifa Çemberine giriş noktasını ve madenler-bitkiler-hayvanlar alemindeki başlangıç totemlerini belirler. Yılın ilk ayı olan "Toprağın Yenilenme Dönemi"nde Güneş Baba, güneyden dönüp gelir ve Toprak Ana'yla çocuklarını yeniden canlandırmaya başlar. Bu dönem genellikle, 22 Aralık tarihine rastlayan kış-gündönümüne denk gelir. Bu ay, Kuzey'in Koruyucusu Waboose'nin ilk ayıdır. Onu "Dinleme ve Arındırma Dönemi" ile "Büyük Fırtınalar Dönemi" izler. Dinlenme ve yenilenme ayları olan Waboose'nin aylarında, geçmiş yılın gelişimi gözden geçirilir ve gelecek yılın gelişimi için hazırlık yapılır.

Waboose'nin aylarını, Doğu'nun Koruyucu Ruhu Wabun'un ayları izler. Bu üç ay, yeni gelişmenin, Güneş Baba'nın toprağın çocuklarını ısıtmaya başladığı ve onları meyveye hazırladığı dönemin aylarıdır. Wabun'un ilk ayı "Ağaçların Çiçeklenmesi Dönemi"dir, genellikle 21 Mart'ta gece-gündüz eşitliğiyle başlar. Wabun'nun diğer ayları "Kurbağaların Dönüş Dönemi" ve "Mısır Ekimi Dönemi"dir. Wabun'nun ayları toprağın çocuklarının kendilerine uygun biçimde gelişmeye başladıkları aydınlanma ve bilgelik aylarıdır.

Daha sonra, Güney'in Koruyucu Ruhu Shawnodese'nin ayları gelir. Bunlar her şeyin hızla geliştiği, toprağın çiçeklendiği ve yeni yılın ilk meyvelerinin görüldüğü aylardır. "Bol Güneşli Günler Dönemi" Shawnodese'nin ilk aylarıdır. Bu 21 Haziran'da yaz-gündönümünde başlar. Ondan sonra "Böğürtlenlerin Olgunlaşması" ve "Hasat" ayları gelir. Bu, gelişim ve güven mevsimidir. Bu mevsimde güven şarttır, çünkü okadar hızlı bir değişim vardır ki, gelecek üzerine düşünmeye zaman yoktur.

Sonbahar, Batı'nın Koruyucu Ruhu Mudjekeewis'in mevsimidir. Mudjekeewis'in ilk ayı olan "Yaban Ördekleri Dönemi", 23 Eylül'de sonbahardaki gece-gündüz eşitliği ile başlar. onu "İlk Soğuklar Dönemi" ve "Karlı Günler Dönemi" izler. Bu aylarda insan kendini dinler. Bu mevsim, içe dönerek geçmiş yılın gelişimini ve alınan yolu gözden geçirme, yeniden güç toplama mevsimidir. bu dönemde daha sonra gelecek olan dinlenme ve yenilenme mevsimine hazırlık yapılır.

Her ayın madenler, bitkiler ve hayvanlar aleminde belli bir totemi ya da belli bir simgei vardır, o ayda doğan insanlar bunları paylaşırlar. Başlangıç toteminden insan hem kendisi, hem de yeryüzündeki diğer ilişkileri hakkında çok şey öğrenebilir. İnsanlar gerçekten kendilerine yeryüzünde yaşam boyu bilgi ve enerji veren totemlerine saygı ve ilgi göstermelidir.

İnsan, başka bir ayın bölgesinde bulunduğu zaman o totemin belirgin özelliklerini kazanabilir ve yeni şeyler öğrenebilir, tıpkı iki ayaklı öğrenebileceği gibi... Öğrenme isteği ne kadar büyükse, Çember etrafındaki yolculukta o kadar ilginç olur.

İnsanlar, aynı totemden ve aynı aydan olsalar bile, her zaman ortak özellikleri paylaşmazlar. Herkes, Çemberi kendi hızında dolaşır. Bazen belirli bir durum ve bölgede, insan başka aya aitmiş gibi görünen duygular ve dönemler geçirebilir. Bunlar insana geçtiği bazı bölgeleri, ya da gideceği yerleri anlatabilir. Şifa Çemberi'nin en önemli ilkesi şudur: Yola devam etmek ve bir yerde çakılıp kalmamak gerekir, yoksa enerji akışı engellenir ve insan değişip gelişemez...

Sun Bear ve Wabun

[sweeet]

Kızılderililerde Burçlar hakkında daha çok bilgi sahibi olmak ve kendi burcunuzu öğrenmek için aşağıdaki başlığa bakabilirsiniz.

http://www.hayatimdegisti.com/forum/...-donemler.html

[sweeet]

Şifa çemberi hakkında forumda bulduğum diğer yazılar;

http://www.hayatimdegisti.com/forum/...a-cemberi.html

http://www.hayatimdegisti.com/forum/...ay-gecesi.html

ve bir video;

Şifa Çemberi & Medicine Wheel - Dailymotion video .

[sweeet]

Daha önce bir süre bu çalışmaya benzettiğim bir enerji çalışmasına katılmıştım. Belli özel niyetlerle değil de sadece enerjiyi hissetmek, katkıda bulunmak ve enerjimi de yükseltmek amacıyla katılmıştım. Bahsettiğim şifa odası çalışması şöyleydi.

"Her PAZARTESİ Saat 23:00 'te yapılacak olan ÜCRETSİZ-ARINMA VE ŞİFA ENERJİLERİ GÖNDERİM ÇALIŞMASI için

NİYET : ''ŞİFA ODASINDAN BANA GÖNDERİLEN TÜM ŞİFA ENERJİLERİNİ EN YÜKSEK HAYRIMA SEVGİ İLE KABUL EDİYORUM ''
_________________________________________________

Gruptaki Tüm Şifa Uygulayıcıları Şöyle bir niyet yaparak gönderimde bulunabilirler :

''ŞİFA ODASI'NDAN ŞİFALANMAK İÇİN NİYET EDEN HERKESE ... ENERJİSİ İLE ŞİFA GÖNDERMEYE NİYET EDİYORUM''

Her Uygulayıcı kendi yöntemleri ile birden fazla şifa tekniğini kullanabilir, Gönderim için kanal olduğu her enerji önce uygulayıcının kendisini şifalandıracaktır.

Gönderimi bitirdikten sonra her uygulayıcıya önerimiz ; Enerji aktarımı için oluşturulan eterik bağları kaldırmaya niyet edip, ellerin dirseklere kadar yıkanması !
__________________________________________________ __

Önceden belirlenen gün ve saatlerdeki enerji gönderim ve şifa çalışmalarına herkes katılabilir ve başkalarına önerebilir.

YAPMANIZ GEREKEN ;

Bir liste oluşturacağız. Listede görünmeniz yeterli ! isim , doğum yılı, yer gibi bilgileri yazmanız gerekmiyor.

Çalışmalarımız üst benlik bağlantıları ve karşılıklı Niyet ile yapıldığı için Şifa direk ''SİZ''e akıyor.

Her enerji çalışmasından önce TOPRAKLAMA için 10-15 dk. kadar toprağa basmanızı, bu mümkün olmadığı durumlarda ılık su ile bir duş almanızı
ya da en azından ellerinizi, kollarınızı, ayaklarınızı ve ensenizi serin su ile yıkamanızı önemle tavsiye ediyoruz.

Günü ve saati geldiğinde ; Rahatsız edilmeyeceğimiz bir ortama geçip, üzerimizdeki metal veya elektronik cihazlar yakınımızda olmayacak şekilde, oturarak ya da uzanarak, eller ve ayaklar çaprazlanmayacak şekilde, gözlerimizi kapatıp, bir kaç kez derin nefes alarak zihnimizi boşaltıyor ,
rahatlıyor ve niyet ederek başlıyoruz!

Çalışmalarımız yaklaşık 25 dakika kadar sürüyor, ancak bunu daha uzun süre hissedebilirsiniz, dilediğiniz zaman dikkatinizi bulunduğunuz
fizik ortama nazikçe çevirip gözlerinizi açabilirsiniz !

Kişiye göre ya da o anki hale göre farklılık gösteren hissediş şeklini enerji akımının ve şifalanmanın olumlu ya da olumsuz göstergesi değildir.

Hissetmek gerçekten önemsiz bir ayrıntıdır, Aslolan Şifalanmak ve sonrasında yaşamınıza kattığı güzellikler ! Gelen enerjiyi kabul ederek niyet eden istisnasız herkes enerjiyi, fiziksel, zihinsel ve ruhsal şifayı alır !

'' SADECE RAHATLAYIP NİYET EDİN VE GELEN ENERJİNİN TATLI HUZURUNUN TADINI ÇIKARIN ''

En Yüksek Hayrınıza Olması Dileklerimizle , Sevgiyle Kalın ! .

Sevgi ve Işıkla ...

Hasan Makam
Reiki Grandmaster/Teacher"

Bizim yapmak istediğimiz şifa çemberi çalışmasında da çalışmaya bir sınır koymak istemiyorum. Herkes içinden geldiği gibi katılabilir. Eski çalışmada olduğu gibi

http://www.hayatimdegisti.com/forum/584263-post1.html

bir meditasyonla başlayıp , arkasından Ho'oponopono,reiki,dua gibi yöntemlerle enerjimizi istediğimiz noktaya yükseltebiliriz...

Önemli olan birlikte çalışmanın bilincinde ve daha etkili olacağının inancında olmak.

Bununla birlikte hangi yöntemle çalışmak isterseniz isteyin kendinizi ve çalışmaya katılan diğer üyeleri bir çember etrafında toplandığını ve çalışmalarının yaydığı enerjinin birleştiğini imgelemek de faydalı olur diye düşünüyorum. Enerji de göndersek, dua da etsek hepiniz orada benimle birlikte güzel ve iyi için ortak dilekte bulunması benim için önemli.

"Kızılderililer gerçekten çok bilge ve bir çok konuda aydınlanmış kişilermiş." (Alıntı: Işıldayan safir ;) ) Yukarıdaki paylaşımlardan ilkinde 4 yönden ve mevsimlerden bahsedilen kısım benim için çok anlamlı. Burç yorumları da gayet etkileyiciydi ama mevsimler ve hayat döngüsü burçlardan bağımsız. Ve kendimi hasat döneminde hissediyorum. Sessizlik... Ve sonra kış gelecek yeni planları dinleyeceğim içimden hangi yöne doğru gitmek gelirse bu döngü yeni baştan başlayacak.

4 mevsimle ilgili kısımları özellikle bir kez daha okumanızı ve kendi hayat döngünüzde nerede olduğunuzun farkına varmanızı tavsiye ederim. Bu bir yol haritası gibi bir sonraki adımınıza ışık olabilir.

[nurbanu25]

Sweeet'çim.dıger baslıkta da dedım burda da dıyorum.en ıyı en etkılı yontem boy abdestı alıp aynı anda DUA etmek...dıyelım senın ıcın edıcez.Allah'ım,sweeetın hakkında en hayırlısını nasıp et.onun hayırlı ıstek ve dıleklerını kabul et.bundan daha guzel daha etkılı bırsey olabılır mı...