15-12-2008, 07:09 PM
|
#1 (permalink)
|
Üsteğmen
Üyelik tarihi: Mar 2008
Mesajlar: 212
Tesekkür: 1,412
221 Mesajinıza toplam 1,573 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| osmanlı sarayının güzellik sırları Osmanlı Sarayının Güzellik Sırları
Prof. Dr. Ayten Altıntaş, Osmanlı tıbbının ve güzelliği koruma ilminin binlerce yıllık Hint, Arap, İslam ve Roma kültür birikimi kullanılarak
oluştuğunu söylüyor. Bu ise insan aklını zorlayacak muazzamlıkta bir bilgi dağarcığı demek.
Zaten Altıntaş'a göre Topkapı Sarayı'ndaki kütüphane dünyanın en değerli elyazması kitaplarının yer aldığı en iyi kütüphane. Çünkü
devrin süper gücünü yöneten padişaha en iyi ve yeni bilgilerle kaleme alınmış kitaplar gönderilirdi. Bu yüzden de Altıntaş, "Keşke
yeteri kadar değeri bilinse." diyor.
Son 10 yıldır Osmanlı tıbbı üzerine araştırmalar yapan tıp tarihçisi Prof. Dr. Ayten Altıntaş'ın, henüz basılmamış "Osmanlı'da Sağlıklı
Yaşam" ve "Sarayın Güzellik Sırları" adında iki kitabı var. Bizim, medyatik güzellik ve beslenme uzmanları Hintlilerin ya da Tibetlilerin
sağlıklı yaşam sırlarını çözmeye çalışırken insanlık tarihinin binlerce yıllık bilgi birikimini kullanan Osmanlı'nın tıp bilgi dağarcığında bir
hazine yatıyormuş. Neyse ki Altıntaş, kütüphanelerin tozlu raflarında çürümeye bırakılmış elyazmaları arasından bu hazineyi çıkarttı.
Aslında Osmanlı tıbbında tedaviler konusunda araştırmalar yapan Altıntaş, tamamen kişisel merakı sonucunda Osmanlı sarayının
güzellik sırlarına ulaşmış. Zira araştırmalar için sık sık gittiği Topkapı Sarayı kütüphanesinde, "Bu sarayda dünyanın en güzel kadınları
ve erkekleri yaşadı. Güzelliklerini nasıl koruyorlardı?" diye düşünmüş. Paha biçilemeyen elyazması tıp kitapları arasında da şaşırtıcı
bilgilere ulaşmış: "Osmanlı tıbbının yüzde 60'ı sağlıklı yaşamla ilgili. Osmanlı hekimlerinin hepsi hasta olmadan önce tedavi yollarını
bilirdi. Modern tıp hastalığa yakalanmadan önlem almayı yenilerde konuşmaya başladı. Osmanlı'da sadece hekimler değil, halk da
hastalıklara karşı önlemleri bilir ve yaşamlarının bir parçası olarak kullanırdı." Altıntaş'ın şimdilerde Osmanlı tıbbının ne kadar önemli
olduğunu anlatmasına bakmayın, 30 yılı aşkın bir süredir tıp tarihi araştırmaları yapan hoca başlarda bu konuya önyargılı
yaklaşıyormuş: "Osmanlı tıbbına en başta hep soru işaretleriyle yaklaştım. Uzun bir zaman reddettim. Ancak sonradan baktım ki
bugünkü tıp Osmanlı tıbbının yüzyıllar önce söylediklerini yeni tespitleri diye sunmaya başladı. Artık hiçbir şüphem kalmadı."
Osmanlı'da sağlıklı yaşam demek güzellik ve gençlik sırlarına hâkim olmak demek. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Deontoloji ve Tıp Tarihi
Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ayten Altıntaş'ın sponsor bulamadığı için bastıramadığı kitaplarından güzellik ve gençlikle ilgili
birkaç sırrı sizinle paylaşıyoruz.
Saraydakilerin bir numaralı güzellik sırrı temizlikti. Hamam kültürü bu sebeple gelişmiş. Banyoda mutlaka keselenirlerdi ve keselenmek
de en doğal peeling'dir.
***
Temizlikte sabun en önemli ürün. Bu sebeple çok büyük bir sabun sektörü vardı. Saraya da en kaliteli sabunlar gelirdi ve bunlara
eritilip kullanacak kişinin zevkine göre gül veya meyve şekilleri veriliyordu. Saraylıların sabunları mutlaka kokulu olurdu.
***
Saçlar sabunla yıkandığı zaman sertleşir. Bunun için yumuşatıcı olarak hatmi ve ebegümeci kullanmışlar. Bu bitkileri kaynatınca
kıvamlı bir su oluşur. İşte o kıvamlı su bugünkü saç kremlerinden daha etkili. Saraya kilolarca kurutulmuş hatmi ve ebegümeci gelirdi.
***
Saç ve cilt bakımında kili çok kullanmışlar. Kildanlıkların içine önce kili sonra da suyu koyarlarmış. Kil aşağıya çökünce, üstündeki
suyu kullanırlardı. Bu suyun yumuşatıcı ve saçı-deriyi besleyici etkisi vardır.
***
Cilt bakımında yağları çok kullanmışlar. Çünkü keselenip, ölü deriyi attıktan sonra dışarı çıkılırsa cilt çabuk buruşur. Bu yüzden
banyodan sonra ince bir tabaka yağ cilde sürülürdü. Böylelikle dış etkenlerden korunurdu.
***
El, ayak ve tırnak bakımı da çok önemliydi. Bunun için susam veya zeytinyağı çok kullanırlar. Ama bunları bitkilerle birlikte
kullanırlardı. Özellikle gül yağı tercih edilirdi. Bu da şöyle elde edilirdi; kokulu gül yaprakları zeytinyağı ya da susam yağı içinde
bekletilir. Sonra süzerek elde edilen yağ, cilde çok faydalıdır.
***
Osmanlı saraylarında tonlarca gül suyu kullanılıyordu. Çünkü gül suyu yüzü temizler, cildi nemlendirir, kırışıklıkları giderir. Hafif ve
huzur veren kokusu vardır. Cilt hastalıklarına ve yaralara iyi gelir. Hatta Osmanlı gül yağını ruh hastalıklarının tedavisinde kullanmış.
İbn-i Sina'nın bile gül yağı kullandığı söyleniyor. Gül macunu ve şerbeti hazımsızlığa iyi gelir. Bu şerbet, bal ve gül suyu karıştırılarak
elde edilirdi.
***
Osmanlı sarayında kokular çok önemlidir. Hatta hekimler kokuyla tedavi bile yapıyor. Değişik kokuların insanları ruhen ve bedenen
nasıl tedavi edeceğini çok iyi bilirlerdi. Çok güzel parfümler elde ederler. Alkolsüzdür bunlar. Özellikle baharda buhur günleri
yaparlardı. Sabahlara kadar kazanlar kaynar güzel kokular elde edilirdi. Çok güzel parfüm şişeleri vardı. Bizim güllüabdan dediğimiz
harikulade şişeler kullanılırdı. Üstü mücevherlerle süslenirdi, en kötüsü gümüşten olurdu. Koku üreticileri hayal edemeyeceğiniz kadar
çok para kazanırlardı. Saray en çok misk ve amber kokardı.
***
En önemli güzellik sırlarından biri de limondu. El ve yüzleri için beyazlatıcı olarak kullanılırdı. Limon antiseptiktir ve içinde şeker vardır,
yüzü besler, gerginleştirir ve yaraları iyileştirir.
***
Osmanlı'da çok önemli iki estetik kaygı vardı. Ciltlerinin beyaz, saçlarının siyah olması makbuldü. Açık renk saç sevilmiyordu. Beyaz
ten ise güzellik demekti. Güzellik ve genç kalmak için yemelerine çok dikkat ederlerdi. Zaten kesinlikle çok yemezlerdi. Özellikle
ilkbaharda çok az yenilir, yenilenler de bağırsakları ve kanı temizleyecek sebzeler olurdu. Mesela kiraz kanı temizlediği için çok
yeniyordu. İlkbaharda müshil ya da tuzlalardaki tuzlu sular içilerek bağırsaklar temizleniyordu Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.
__________________ insanın tüm evrende kesin düzeltebileceği tek bir şey vardır;kendisi |
Offline
| |