kendin ile dost musun.. düşman mısın...

[shamanic]

size, sizden başka dost, sizden başka düşman yok

büyük şehirlerde oturanlar, ortak alanları paylaşanlar devamlı olarak ortak bilinç ile yani toplu fizik,
duygu ve düşünce alanları ile enerjisel olarak temas halindedirler.

insan başta olmak üzere her varlığın kendine özgü ve bağımsız bir enerji alanı vardır.
insanların ve diğer varlıkların yan yana gelmeleri ile ortak enerji alanları oluşur.

bir camiye, havraya, kiliseye veya meditasyon salonuna girdiğinizde farklı enerjilerle temas edersiniz.
bu enerjiler bazı insanlar üzerinde basınç yapar, sıkışıklık hissettirir.

bazı insanların çözülmesine rahatlamasına bazı insanların ise bağımlılık derecesinde ihtiyaç hissetmesine ve beslenmesine olanak tanır.
bu yoğun bir cadde, kalabalık bir otobüs veya dolu bir gösteri salonu, sinema, tiyatro içinde aynıdır.
o kalabalığı oluşturan kişilerin ortak enerji alanı sizinle ilişki kurmaya başladığında kendinizi daha iyi ya da daha kötü hissedebilirsiniz.

bunu belirleyen şey o cadde, otobüs veya salonun hangi enerji seviyesinde insanlarla dolu olduğu ile ilgilidir.
aşırı dindar semt veya mahallede farklı bir enerji algılayabilir kendinizi ortama ve herkese karşı daha yakın adeta kendi evinizde gibi hissedebilir
burada olduğunuz süre içersinde çok mutlu ve huzurlu olabilirsiniz. ya da insanların giyim tarzlarından, davranış biçimlerinden ve genel hallerinden
keyif almayıp kendinizi ait olmadığınız bir ortamda, her an başınıza bir sorun gelecekmiş gibi algılayıp bir an önce oradan çıkmak istediğiniz
sıkıntılı bir ortam hissedebilirsiniz.

varlığın dışarı yaydığı enerji seviyesini belirleyen şey ; fizik, duygu ve düşünce bedenlerinden yaydığı enerji dalgalarıdır.
varlığın inançları, duyguları, düşünce biçimi, bilgi birikimi, farkındalık seviyesi, korkuları, endişeleri, acıları, zorlukları,
bilinçaltı kayıtları, karması ve kaderi enerji bedeninde mevcuttur.

varlık konuşarak, bakarak, düşünerek, hissederek ve nefes alıp vererek bulunduğu ortamla enerji alış verişi yapar.
bazılarını besler, bazılarından beslenir.

sizin gibi düşünmeyen, sizin inançlarınıza sahip olmayan, sizinle aynı görüşte olmayan, aynı burçta, aynı siyasi düşüncede olmayan
hatta sizinle aynı takımı tutmayan kişilerle mutlu olamayabilirsiniz.

ancak bilmelisiniz ki bu mutsuzluk tamamen sizinle ilgilidir. mutsuzsanız, enerji bedeniniz diğer enerji seviyeleri ile alış veriş yapamıyor,
uyum göstermiyor ve tam tersine direnç gösteriyor, tıkanıklıklar yaşıyordur.

bu yaşamla ve kendinizle barışık olmadığınız anlamına gelir.yüksek enerji seviyesine sahip kişi için;
zayıf, kötü eksik ve zararlı kişiler ve onların bulunduğu toplu negatif enerji alanları yoktur.

yüksek bir realite oluşturmuş, enerji alanlarını yükseltmiş kişi bulunduğu her yere uyum yapma kabiliyetine
sahip olduğu için kendini değiştirerek ortamın enerji seviyesine kendini uyumlama ve dengeleme başarısını gösterir.

enerjisel olarak zayıf olan kişi, yani akli melekelerini doğru ve yerinde kullanamayan, yeterli bilgi seviyesine sahip olmayan,
farkındalığı gelişmemiş, anlayışlarını genişletememiş kişi uyum yapamaz, denge kuramaz..

eksik bilgi, kalıplaşmış inançlar, sınırlı anlayışlar, aşırı beklenti, sahiplenme ve karşı koyuşlar yüzünden devamlı olarak tükenmesine
sebebiyet veren enerji kaçaklarına sahiptir. kendi enerji kaçağı ihtiyacını karşılamak için dengeleyemediği enerjisini dışardan temin
etmek için başkaları üzerinden beslenmek zorundadır. bilerek veya bilmeden enerji hırsızlığı yapar.

genellikle şiddet, karşı koyuş ve uyumsuz davranışlar göstererek kendilerini kontrol edemeyip enerjilerini yükselten kişiler üzerinden beslenirler.
kişilerin ve toplu alanların düşük enerji alanları olduğunu varsayarak korunma önlemleri almak, kendini soyutlayarak enerji alışverişini kısıtlamanın
veya tamamen kesmenin diğer bir yoludur.

kendilerinin daha yüksek varlıklar olduğu düşünerek diğerlerinden korunma teknikleri geliştiren kişilerinde kabulsuzluk,
direnç gösterrme ve uyum sağlayamama sorunları yaşadıklarını düşünebiliriz.

nefes teknikleri kullanarak korunma kalkanları, ışık tünelleri, ışık tüpleri yaparak enerji alanınızı koruma teknikleri geliştirmeniz
bir seviyeden uygun olabilir. işinize de yarayabilir. ama bilmelisiniz ki gelişimi sağlayan ve yaşamı devam ettiren şey alışveriştir.
alış verişi kestiğinizde gelişme durur. yaşamsal desteklerinizde azalma, çözülme ve çürüme başlar.

sizi geliştirecek şeyler hoşunuza giden ve her zaman mutlu olduğunuz şeyler değildir.
eksiklerinizi, dar alanlarınızı, kalıplarınızı ve tek taraflı düşüncelerinizi en iyi şekilde size gösterecek kişiler sevmediğiniz,
beğenmediğiniz, saklandığınız hatta kaçtığınız kişilerdir.

gelişmek ve yükselmek istiyorsanız;

yaralarınıza basarak kanatan ve canınızı acıtan kişilerden saklanmayın ve kaçmayın. tersine yüzleşin.

korunma isteyen zayıflıklarınızın farkına vararak onları onarmaya çalışın. eksiklerinizi tamamlayın.

her şeyin üzerinizden akıp gitmesine izin verin.
direnç göstererek ısınan metal kablo olmak yerine, geçirgen ve üzerinde yük tutmayan ipek kablo olmaya çalışın.

beğenmediğiniz şeyleri içinize alacak kadar genişleyerek kuvvetlenin.

asla korunmayın. önlem almayın. canınız acıyor ve zorluklarla karşılaşıyorsanız
ilişkilerinizde hatalı davranış ve seçimlerde ısrar ettiğinizin farkına varın.

yaşadığınız her zorluktan sonra bu zorluğu neden yaşamak zorunda kaldığınızı bulun ve tıkanıklığı açın.

başınıza gelen her türlü acının sorumlusunun sadece kendiniz olduğunun farkına varın.

suçu veya hatayı başkalarında aramak yerine kendinizi karşınızdaki yerine koyarak davranışlarınızı bir daha gözden geçirin.

farkındalığınızı yükseltip anlayışlarınızı genişletebildiğinizde canınızı acıtacak, size zorluk yaratacak hiçbir dış etkinin olamayacağını göreceksiniz.

size sizden başka dost ve sizden başka düşman yok.

.
mustafa kartal dan..


sevgiler.. super

[huzurnilgun]

selamlar böyle güzel bir yazıyı paylaştığınız için çok teşekkür ederim çiçeronunda dediği gibi insanın en büyük düşmanı doğrudan doğruya kendisi sevgiler

[asi_mavi2]

peki kendimiz ile nasıl dost olacağız bunun yöntemleri neler?
Başımıza gelen kötü şeylerin tek sorumlusu bizmiyiz gerçekten. Eğer öyle ise kendimize neden kötülük edelim bunu bilinçli olarak yapmadığımızı düşünüyorum. Farkındalık bu olsa gerek artık farkına var ve bilinçlen. kendine kötülük etme. bu kafamızda bilinçaltımızda yer alan kendimiz ile ilgili olumsuzluklardan nasıl kurtulacağız müzikler ve olumlu düşünme yeterli olurmu daha kısa sürede nasıl iyi bir sonuç alabiliriz?teşekkürler...