08-04-2010, 08:37 PM
|
#1 (permalink)
|
Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 145,988
Tesekkür: 45
92 Mesajinıza toplam 143 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Erkeklerin çocuk istememe gerekçeleri... Yazı Serena Ölmezoğlu Karısının ilgisini kaybetmekten çekiniyorlar:
Erkeklerin birçoğu bebek sahibi olunca eşlerinin kendilerine gösterdiği ilginin azalmasından çekiniyorlar. Tıpkı yeni gelen bebeği kıskanan ilk çocuk gibi, ilginin bebek üstünde yoğunlaşmasından rahatsızlık duyuyorlar. Bu durumda çiftler arasındaki aşkın devam etmesinin tek çözümünü, bebek sahibi olmayı mümkün olduğunca ertelemekte görüyorlar. Baba olmanın getireceği sorumluluktan korkuyorlar:
Günümüzde evlilikler erkeğin yanında kadına da yaşamı her yönüyle paylaşabilme şansı tanısa da evlilik, taraflardan herbiri için aslında farklı boyutlarda sorumluluk getiriyor. Kadın kendi sorumluluğunun yanında eşininkini, erkekse kadınınkini de üzerine alıyor. Bu çekirdek aileye bir de bebek eklenince çiftin üstündeki sorumluluk bir kat daha artıyor. Hamilelik döneminden, doğuma, okul hayatına kadar çocukla birebir annenin ilgilenmesine karşın, bebek sahibi olmak erkek için hayatı boyunca bir daha asla kurtulamayacağı bir sorumluluklar silsilesi anlamına geliyor. Ve doğal olarak da özellikle genç erkekler için bu sorumluluk çoğu zaman korkutucu oluyor. Maddi yönden sorumluluk altına girmek istemiyorlar:
Bebek, henüz anne karnındayken ortalama bir yaşam standartına sahip çiftleri sarsabiliyor. Oysa bebek odası takımı, doğum masrafı ile başlayan bu maddi külfet henüz sadece bir başlangıç. Zira bebeğin dünyaya gelişinden evlenene kadarki süreçte aile bütçesinden aldığı pay, çiftlerin kendi özel harcamalarının en az 3-4 misli kadar. Bebeğin kıyafetleri, maması, doktor masrafı, oyuncakları, okul harcalmaları… Kısacası tüm bu masraflara bir de ekonomik krizin getirdiği iş korkusu eklenince erkekler böylesi bir maddi sorumlulğun altından kalkamadığını görmektense bebek sahibi olmayı ertelemeyi tercih ediyor. Cinselliğin biteceğini düşünüyorlar:
Çocuk sahibi olduktan sonra çiftlerin cinsel yaşamı köklü bir değişikliğe uğrar. Gece yarısı bebeğin sesiyle uyanan çiftler için özellikle doğumdan sonraki ilk yıllarda cinsellik hemen hemen bir rüyadır. Erkeklerin bu konudaki en büyük korkusu ise eşleriyle bir daha eski zamanlardaki gibi cinsel birliktelikler yaşayamayacak olmalarıdır. Bebeğin yanında yatmaya başlayan ya da yatağını üçüncü bir kişiyle paylaşmaya başlayan eşiyle başbaşa kalamayan erkekler,cinselliğin bitmesinden çekiniyorlar. Karısının vücudunun deforme olmasını istemiyorlar:
Kadını çekici kılan tek şey bedeni değildir elbette ancak yine de hiçbir erkek eşinin vücudun deforme olmasını istemez. Hamilelik ve doğumdan sonra kadının göğüslerinde, karın bölgesinde bacaklarında hatta kollarında meydana gelecek çatlaklar hemen hemen kaçınılmazdır. Bunun yanı sıra çoğu kadın doğumdan sonra aldığı kiloların tamamını veremez. Eşinin vüucudunun deforme olacağını düşünen erkekler doğum sürecini mmükün olduğunca ertelemek istiyorlar. Karısının doğumda acı çekmesini ya da hayatını kaybetmesinden korkuyorlar:
Doğum yapmak erkeklerin gözünü her zaman korkutan bir olaydır. Doğum sırasında her ne kadar eşinin yanında olmaya çalışsa da sancı içinde kıvranan karısını görmek ve hiçbirşey yapamamak erkek için zor bir durumdur. Üstelik doğum sırasında eşini kaybetme korkusu da azımsanacak bir korku değildir. Gerçi günümüzde doğumda ölen annelerin sayısı o kadar azalmıştır ki böyle bir ihtimalin varlığı göz önünde bulundurulmuyor. Ancak erkeğin cephesinde böylesi bir ihtimal ve karısının doğum sırasında acı çekmesi hala üzerinde düşünmeyi gerektiren bir şeydir. Kız çocuğunu kıskanıyorlar:
Babanızın size ne kadar düşkün olduğunu bir düşünün bakalım. Kız çocukları ergenlik döneminden itibaren her konuda annelerine karşı daha rahat ve açık olduğundan aslında kızların anneleriyle arasında babalarıyla olduğundan daha yoğun bir sevgi olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak konuya biraz daha derinlemesine bakarsanız, erkeğin kız çocuğuna beslediği sevginin kıskançlıkla karışık hafif tutkumsu bir sevgi olduğunun farkına varabilirsiniz. Birçok baba için kızının sevgilisinin varlığı bir kabustur. Çünkü erkekler, kızlarını bir başkasıyla paylaşma fikrine çoğu kez hazırlıksız yakalanırlar. Ve bu yüzden de kız babaları için çocuklarının evlenmesi çok daha yıpratıcı bir süreci beraberinde getirir. Annenin çocuk için kocasını feda etmesinden endişeleniyorlar:
Evli ve çocuklu çiftlerin yaşamlarını çocukları üzerine endekslemesi pek doğru bir davranış şekli olmasa da ne yazık ki Türk aile yapısında çocuk her zaman ailenin merkezini teşkil ediyor. Bu durumda da bir zaman sonra, çiftler arasındaki ortak zevkler, ilgi alanları, tutkular, yerini çocuğa bırakıyor. Gerek kadın gerekse aile için çocuğun hayatta en önemli şeyin yerini alması erkekleri kadınlardan daha fazla endişelendiriyor. Çünkü kadına göre daha bencil bir yapıda olan erkek eşinin ilgisinin kendisinden kayıp, çocukta odaklanmasını karısı kadar rahat kabullenemiyor, bir başka deyişle kabullenmek istemiyor. Bu durumda da erkeğin gözünde çocuk, ilişkilerinde merkezden sapma ya da bir başka merkze kayma anlamı taşıyor. Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |
Offline
| |