"Geçmişi Düşünmek"
Boş bir anımda geçmiş günleri düşündüm;
Sanki eski dostlar orada oturuyorlarmış gibi geldi.
Ve ardından "acaba şimdi neredeler" diye meraklandım,
Tıpkı dökülen yapraklar gibi
Onlar da akan ırmaklarda kayboldular
Han Yu, kükürt tabletleri yuttu,
Ama küçücük bir hastalık onu mezara soktu.
Yuan, taşı sıksa suyunu çıkarırdı,
Ama daha yaşlanamadan gücü yok olup gitti
Üstat Tu, "Sağlığın Sırrı" na sahipti;
Bütün gün baharattan ve etten uzak dururdu.
Efendisi Tsui, güçlü bir iksire güvenerek,
Kış boyunca yazlık elbiseyle dolaşırdı.
Lakin kimi hastalıkla,kimi de ani bir ölümle
Ama hepsi de daha orta yaşı görmeden göçüp gittiler,
Bir ben, kendimi hiçbir şekilde perhize sokmayan,
Gençliğinde her türlü şehvete ve arzuya
Yumuşak bir şekilde boyun eğen ben,
Uzattım o sıkıcı yaşam süresini;
Damağı en lezzetli eti arzulayarak,
Ve ne bizmuttan, ne de kalomelden birşey anlamayan ben...
Acıktığımda yutuverdim buharı tüten yemekleri,
Susadığımda donmuş nehirden içtim suyumu,
Şiirlerle hizmet ettim ruhlarına beş organımın,
Üç yaşamsal bölgeyi şarapla yıkadım.
Bu yaşıma kadar sağlıklı ve sağlam bir şekilde yaşadım
Birtek dişim bile eksik değil;
Bacaklarım ve gövdem hala bana hizmet ediyor.
Yetmişinci yaşımı yeni bitirdim.
Ama halen karnımı doyuruyor, bebekler gibi uyuyorum.
Kadehimde duran şarabı mideme yuvarlıyor
Ve geri kalanı göklere bırakıyorum
Alıntı
Sanırım bizler de geçmişi ve geleceği düşünme kaygısıyla anı yaşayamıyoruz,ondan sonra huzur arıyorua değil mi?