Geri git   Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri > Sigara Bırakma Klubümüz > Sigara ve Sağlığnıza Etkileri

Uyarılar

Sigara ve Sağlığnıza Etkileri sigarayı bırakma, sigara bırakma yolları, sigara bırakma yöntemleri, sigaranın bırakma, sigara bırakma ilaç, sigara bırakmak, sigara bırakma merkezi, hipnoz sigara bırakma, sigara bırakma etkileri, sigara bırakma yöntemi, sigara bırakma testi, sigara bırakma tedavisi, sigara bırakma resimleri, sigara bırakma merkezleri, sigara bırakma, sigarayı bırakma yöntemleri, sigaraya bırakma, siğara bırakma, sigara bırakmanın, sigarayı bırakma yolları, sigarayı bırakma merkezi

Sigara içmeyip etkilerinden kurtulmak....

Sigara Bırakma Klubümüz ve Sigara ve Sağlığnıza Etkileri Sigara içmeyip etkilerinden kurtulmak.... Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız Kod: Bilindiği gibi Sigara içmeyenler dahi içilen ortamda bulunduklarında en az sigara içienler kadar etkilenmektedir. Pasif içicilik denilen bu durum her ne kadar kanunlarla önüne geçilmeye çalışılsa da toplumun duyarlı olmamasında dolayı maalesef önüne geçilememektedir. Burada özellikle bahsetmek istediğim Hava ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Sigara ve Sağlığnıza Etkileri telkin cd indir izle İstanbul Sigara ve Sağlığnıza Etkileri nerededir kimdir Sigara ve Sağlığnıza Etkileri çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Sigara ve Sağlığnıza Etkileri hipnoz Sigara ve Sağlığnıza Etkileri olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Sigara ve Sağlığnıza Etkileri hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Sigara ve Sağlığnıza Etkileri kuantum düşünce kitap haberi

Sigara içmeyip etkilerinden kurtulmak....

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 24-02-2007, 10:43 PM   #1 (permalink)
etf
Üsteğmen
 
Üyelik tarihi: Jun 2006
Mesajlar: 200
Tesekkür: 0
94 Mesajinıza toplam 280 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
etf is an unknown quantity at this point
Standart Sigara içmeyip etkilerinden kurtulmak....

Kod:
Bilindiği gibi Sigara içmeyenler dahi içilen ortamda bulunduklarında en az sigara içienler kadar etkilenmektedir. Pasif içicilik denilen bu durum her ne kadar kanunlarla önüne geçilmeye çalışılsa da toplumun duyarlı olmamasında dolayı maalesef önüne geçilememektedir.
Burada özellikle bahsetmek istediğim Hava Temizleme yada Arıtma sistemleri denilen yöntemdir. Tüm dünyada yoğun olarak kullanılan bu cihazların diğer ismi "iyonizatör" dür. Çalışma prensibleri iki tek veya levha arasında yüksek gerilimli elekriksel bir alan oluşturarak ortama negatif iyonların salınmasıdır. Bu yüksek gerilim yaklaşık 4.000 volt civarı olup amperi düşüktür. Dolayısıyla elektrik tüketimi de azdır. / Ortama 30 metre karelik bir alan için gerekli cihaz 5-10 watt elektrik tüketir.) Ortamda bulunan tüm duman, toz, koku, toz, bakteri, virus, mantar vs. pozitif yük taşırlar. Dolayısıyla ortamda negatif yüklü havanın bulunması bunları yere çökmesine ve nötr hale gelmesi sağlar. Böylelikle ortamdan uzaklaştırılmış olurlar.

Negatif iyonlar tabiatta da bol bulunmaktadır,hatta tabiat benzer yöntemle elde etmektedir. Yıldırımlı havalarda oluşan enerji boşalımında negatif iyonlar bol miktarda oluşur. Yine çağlayanlar gibi doğal yapılarda suyun etkisyle oluşur. Negatif iyonun varlığı yağmurdan sonra oluşan "Toprak kokusu" ile anlaşılabilir. Tabiatta en yoğun olarak şalele yakınında daha sonra sıra ile deniz ve göl kenarları,akar suların yakını, ormanlık alanlar sayılabilir.

İyanizatör cihazının bulunduğu ortamda hava berrak olarak algılanır. Ortamda toz ve duman, koku bulunmaz. Bu cihazlar düşük oranda olsa da aktif oksijen denilen O3 ortama verir. Diğer ismi ozon gazı olan O3 bilinen en iyi dezenfektandır. Yüksek yoğunlukta solunum yolunda tahrişe yol açar. (DSÖ önerdiği 0,05 ppm altı olması). Ozon gazı stabil bir molekül olmayıp hemen O2 ye dönüşür bunu da genelde ortam bulunan toz,duman vs ile yapar.

Bu konuda ilerde (vaktim olursa 96) derli toplu bir araştırma sonuçları göndermeye çalışacağım. Ama şunu özelikle belirmek isterim ki iyanizatör cihazının bulunduğu sigara içilen bir ortamda ne duman ne koku hiçbirşey kalmamaktadır. Hatta elbise ve eşyalara sinen o "Kahvehane kokusu" bile olmamaktadır.

Sevgi ve saygı ile....

 

 

Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın

Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu

Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir?

Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz.

Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım?

Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.

25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.

etf isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 09-04-2007, 11:46 AM   #2 (permalink)
etf
Üsteğmen
 
Üyelik tarihi: Jun 2006
Mesajlar: 200
Tesekkür: 0
94 Mesajinıza toplam 280 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
etf is an unknown quantity at this point
Standart HAVA İYONİZATÖRLERİ

İYONİZASYON NEDİR?

Dünya, yirminci yüzyılda hızlı bir teknolojik gelişme göstermiş, bununla birlikte 24 saat temas halinde olduğumuz ve günde yaklaşık olarak 26.000 defa ciğerlerimize doldurduğumuz havanın kirlenme oranında bu paralel olarak artmıştır. Hatta bu kirlilik, büyük şehirlerde insan sağlığını tehdit edecek hale gelmiştir.
Egzozlardan çıkan hidrokarbonlar, fabrika bacalarından çıkan dumanlar, mikroskobik düzeyde partikülle, evimizde-iş yerimizde çok sık kullandığımız elektrikli cihazların neden olduğu radyasyon ve statik elektrik, biyolojik olarak bakteriler, virüs ve alerjenler, fabrikalardan çıkan kimyasal zehirli gazlar... Kısacası, saymakla bitmeyecek kadar çok sayıda gazdan oluşan kokteyl, soluduğumuz havayı her geçen gün biraz daha kirletmekte. Bu kirlilikten birinci derecede etkilenen astım, bronşit, alerji gibi solunum yolları rahatsızlıkları olanları dışında, diğer insanlarda bu kirlilikten paylarını alıyorlar. Kirli havayla devamlı ve doğrudan teması olan gözenekler zamanla kapanıyor. Buda ten renginde bozukluk, gevşeklik ve kısa sürede yaşlanma gibi sonuçlar doğuruyor. Havada tozlara tutunarak gezinen alerjen, bakteri ve virüsler savunma sistemini zayıf düşürerek hastalık risklerini büyük oranda arttırırlar. Uzun vadede havayı kirleten kimyasal bileşiklerin vücuttan atılamayıp birikmesi sonucu, enerjisini hücrelerini yenilemek yerine, bunlarla mücadele için bağışıklık sistemine harcayan metabolizmada erken yaşlanma ortaya çıkar. Hava kirliliğinin metabolizmayı derinden etkilemesi nedeniyle, bilim adamlarının yaptığı çalışmalar sonucu, cildi taze tutmak için; kozmetik sanayi, havadaki partiküllerin yoğunluğunu azaltmak için filtre ve klima sistemleri geliştirmiştir. Artık tüm sağlık çevreleri tarafından bilinmektedir ki, bu ürünlerin yararından çok zararı vardır. Büyük şehirlerde yaşayan insanlar, hafta sonları temiz ve bol oksijen almak için dağlık ya da ormanlık alanlara gidiyorlar. Çünkü dağlık alanlardaki temiz havayı şehirde bulmak ne yazık ki imkânsız. Bilim adamları Kendimizi, neden bu tür alanlarda şehirde olduğumuzdan daha iyi hissediyoruz? Sorusundan yola çıkarak, doğada bulunan niteliklerin bilimsel olarak araştırılmasına başladılar. Bitkilerde aynı sistemi kullanarak havayı temizleme fikride buradan çıkmıştır. Yaklaşık bir asırdır yapılan araştırmalar, havada bulunan her maddenin elektriksel bir yükü olduğunu göstermiştir. Oksijenin elektriksel yükü (-) negatif, havayı kirleten partiküllerin yükleriyse (+) pozitif ağırlıktadır. Bricard Kanununa göre içeriğinde sürekli ve yeterli sayıda küçük negatif (-) iyonlar bulunan hava; mikro-kirlilik oranı çok düşük ya da mikro-kirliliği olmayan ve hep öyle kalacak havadır. Yapılan araştırmalar, insanların yeteri kadar temiz hava solumaları için, cm³ alanda en az 1500 negatif iyon yoğunluğunun bulunması gerektiğini ortaya çıkarmıştır. Doğadaki negatif iyon yoğunluğuna baktığımızda:

Şelale eteklerinde: 50.000 (-) iyon cm³
Dağlarda: 8.000 (-) iyon cm³
Deniz kıyılarında: 4.000 (-) iyon cm³
Ormanlarda: 3.000 (-) iyon cm³
Şehir dışında: 200 (-) iyon cm³
Şehir içinde: 200 (-) iyon cm³
Konutlarda: 20 (-) iyon cm³
Otomobillerde: 14 (-) iyon cm³
olduğunu görüyoruz.

Buna göre herhangi bir yerdeki oksijenin negatif iyon yoğunluğunun arttırılması, solunan havanın kalitesini doğrudan arttıracaktır.

1950'lerde Bricard Kanunuyla birlikte bilim adamları, havadaki pozitif (+) iyon yüklü kirleticileri negatif (-) yüklemek başarıldığında, ormandaki kirliliğin (kaynağı ne tür kirletici olursa olsun ) bertaraf edilebileceğini düşünerek negatif iyon jeneratörü üzerinde çalışmaya başladılar.
etf isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 09-04-2007, 11:48 AM   #3 (permalink)
etf
Üsteğmen
 
Üyelik tarihi: Jun 2006
Mesajlar: 200
Tesekkür: 0
94 Mesajinıza toplam 280 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
etf is an unknown quantity at this point
Standart HAVA İYONİZATÖRLERİ-2

Negatif iyon yayan bir jeneratör yapımı uzun süren çalışmalar sonucu başarılmıştır, ancak kirleticileri etkisiz kılan bu sistem hiç hesapta olmayan, bu kirleticilerden çok daha tehlikeli olan bir sorunu beraberinde getirmiştir. Bu iyonizatörler, oksijenin yapısını bozarak negatif iyonlarla eş zamanlı olarak ozon ve azotoksid de üretmeye başlamıştır. Yani havayı temizlemek isterken, insan sağlığına kesinlikle zararlı olan ve solunan havada kesinlikle bulunmaması gereken bu iki zehirli gaz oluşmuştur.

İyonizer Cihazları, ortamda homojen olarak (-) iyon yayarak, (+) yüklü kirleticileri önce nötr hale getirip daha sonra da nötr parçacıkları (-) yükleyerek ortamdaki iletkenler yardımıyla uzaklaştırıp etkisiz kılıyor. Bu sayede, havayı canlı-cansız her türlü mikro-kirleticiden, elektrikli cihazlardan kaynaklanan statik elektrik ve radyasyondan arındırıp oksijen oranı yüksek solunabilir havayı elde etmek ve bunun sürekliliğini sağlamak başarılmıştır. Başka bir değişle, negatif iyonların yoğunlaştırılması ile havada dolaşan mikrop, akar böcekleri, kirletici
partiküller, polen ve sigara dumanından oluşan atom tanecikleri tamamen yok olmakta. Bu tanecikler negatif iyonlar tarafından emilip iyonize edildiği anda teneffüs edilen hava mükemmel şekilde temizlenmektedir.

Bakteriler
Virüsler
Polenler
Kokular
Mikro-tozlar
Statik elektrik ile mücadelede etkin bir çözümdür.

SAĞLIKLI YAŞAMDA OKSİJENİN YERİ

Spor yapan kişilerin (özellikle sporcuların) spor yapmayan insanlara göre daha çok enerjiye ihtiyaçları vardır. Bu enerjinin kaynağı besin maddeleri ve oksijendir. Diğer insanlara göre daha çok enerjiye ihtiyacı olan sporcular, doğal olarak besin ve oksijene de daha çok ihtiyaç duyarlar. Beslenme düzenleri de diğer insanlara göre farklıdır. Bu iki kaynaktan birini yeterli miktarda ve düzende almak enerjiyi açığa çıkarmaz. Alınan besini yakmak için bol oksijene de ihtiyaç vardır. 1 litre oksijene yaklaşık 4,8 kilokalori enerjiye eşittir. Yaşadığımız büyük kentlerde, teknolojinin getirdiği kolaylık ve yararların yanı sıra oluşturduğu çevre kirliliği (egzozlardan kaynaklanan kurşun, karbondioksit, karbon monoksit, kükürt dioksit, hidrokarbonlar, ozon ve mikro canlılar...) nedeniyle havada bulunan oksijeni, yoğunluğu azaldığı için, yeterince alamayız. Daha doğrusu oksijenle birlikte bu zararlı kirleticileri de soluyarak ciğerlerimize doldururuz. Hava kirliliğinden kaynaklanan: uykusuzluk, halsizlik, kendini sürekli yorgun hissetme, bağışıklık sisteminin zayıflaması, mikrobik hastalıklara yakalanma riski, baş ağrısı, depresyon ve stres gibi sorunlar, en çok, sistemli bir metabolizmaya sahip insanları (sporcular gibi) etkiler. Kondisyon yetersizliği sonucu performans düşer. Bu nedenle özellikle profesyonel sporcular, antrenmanlarını ve kamp dönemlerini şehir dışında, oksijeni bol olan, hava kirliliğinin olmadığı ortamlarda; (kapalı spor salonları, parke zeminler, tahta sahalar...) spor yapan kişiler sağlık için çok sakıncalı olan pozitif (+) yüklü statik elektrik yüklenir. Yalıtkan bir zeminde, yalıtkan ayakkabılarla spor yapan bir kişi 40.000 volta kadar yüklenebilir. Bu da, o an için önemsenmeyen, ama uzun vadede ciddi rahatsızlıkların habercisi olan; migren, baş dönmeleri, bayılma, konsantrasyon kaybı, uyuma güçlüğü, uyku bölünmesi, nefes alma güçlüğü ve bunların sonucunda dikkat dağılımı, sürekli yorgunluk, yorgunluk halinin hiç geçmediği hissi gibi belirtilerle beraber, düşme ve yaralanmalara sebep olacak kas gerilmelerine de yol açar. Ayrıca yine bu kişiler, diğer insanlara göre kas ve iskelet yapısıyla ilgili sorunları ve sakatlıkları daha sık yaşarlar (kas yırtılması, lif kopması, çıkıklar, çatlaklar ve kırıklar...) Ufak bir kas yırtığının tedavi ve nekahet dönemi asgari 6–10 haftadır ki bu süreye bir de o bölgeyi güçlendirmek için geçen zaman eklendiğinde bir profesyonel için önemli bir zaman kaybı olduğu bilinir. Düzenli olarak alınan oksijen ise dolaşım sistemini düzenlediği ve nekahet döneminde ihtiyaç olan enerjiyi sağladığı için tedavi süresi oldukça kısalır.
Bulunduğumuz ortamda yeterli oksijen soluyabilmemiz için, havanın partiküller ve aerosollerden (virüs, bakteri, mantar, zehirli gazlar ve diğer tüm mikro toz ve kirleticilerden ) arındırılmış olması gerekir. Tüm bu kirleticiler, pozitif yüklerden dolayı, soluduğumuz havada asılı kalır. Bizler ise gözle görülmeyen, bu sağlıksız ve oksijen yoğunluğunun olmadığı havayı farkında olmadan soluruz.
Sonuç olarak, bir sporcunun ya da spor yapan kişinin, antrenman ve çalışmalarından yeterli verimi alabilmesi için, en temel ihtiyacı olan, bol oksijenli ortamda çalışması ve yaşaması gerekir. Kişinin iyonizasyonsuz ortamlarda çıkan bu sorunlardan korunması ve rahatsızlıkların önüne geçmesi mümkün değildir. Negatif (-) iyonizasyon; bulunduğumuz ortamda soluduğumuz havanın doğal dengesinin sağlanması, yani havada bulunan her şeyin negatif (-) yüklenip, temizlenmesi ve oksijenin açığa çıkması işlemidir. Bu da kapalı ortamlarda, ancak bir negatif iyonizatör ile mümkündür.
etf isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 09-04-2007, 11:49 AM   #4 (permalink)
etf
Üsteğmen
 
Üyelik tarihi: Jun 2006
Mesajlar: 200
Tesekkür: 0
94 Mesajinıza toplam 280 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
etf is an unknown quantity at this point
Standart HAVA İYONİZATÖRLERİ-3

HAVA KİRLİLİĞİNİN ETKİLERİ

Kapalı ortamdaki havanın kirlenmesi, orada yaşayan insanlar (özellikle hassas kişiler; çocuklar, yaşlı kişiler, hastalar vb.) için ağır sonuçlar doğuran gerçek bir felakettir. Kapalı ortamda ölçülen mikro kirliliğin, dışarıda ölçülen kirlilikten 100 ila 500 kat fazla olduğu tespit edilmiştir. Dumanlar, tozlar, polenler, hidrokarbonlar, bakteriler, virüsler, alerji yaratıcılar, kötü kokular ve daha sayamadığımız diğer kirleticiler havanın kalitesine etki eder ve bazı hastalıklara neden olur.
Artık apartman daireleri, bürolar, fabrikalar, hastaneler, mağazalar, sinema, tiyatro, toplantı salonları, TV-radyo stüdyoları ve ulaşım araçları (özel arabalar, kamyonlar, uçaklar, otobüsler...) gibi kapalı ortamdaki hava kirliliğinin bertaraf edilmesi bu düzenek sayesinde sağlanabiliyor.
Fizikçiler yüz yıldan fazla bir zamandır, kapalı ortamdaki hava kirliliğinin, yoğun negatif iyon salınışıyla çözülebileceğini düşünüyorlar. Bir sivri ucun çok yüksek bir elektrik akımına tabi tutulması, ortaya kaynağa göre (+) ya da (-) elektrik yükleri çıkarır. Fakat (-) iyon yayılımı sağlanırken çok büyük bir sorun ile karşılaşılmaktaydı. En ince solunum yollarına kadar nüfuz eden, saldırgan bir gaz olan ve soluduğumuz ortamda maksimum 0,004 ppm oranında bulunabilecek ve insan sağlığına kesinlikle çok zararlı ozon ve azot oksid gazlarının da(-) iyonlarla birlikte üretilmesi. Tabi bu olumsuz yan etki, bilim adamlarını (-) iyon üretimi sırasında ozon ve azot oksid yayılımı yapmayan yeni bir iyonizatörü tasarlamaya yöneltti. Ozon Gazı(O3) Dünya Sağlık Örgütü ve diğer ülkelerin kabul ettiği makul değerler <= 0,05 ppm altıdır.

İyonizatörler üzerine çalışmaların yapıldığı ilk dönemlerde sivri uca uygulanan gerilim 6.000 ila 12.000 voltluk bir gerilimdi. Ve 4.650 voltluk sınır aşıldığında ozon üretiminin de gerilime paralel olarak ortaya çıktığı görülüyordu. Daha düşük bir elektrik akımıyla (-) iyonu salınışı elde etmek bir türlü başarılamıyordu. Son yıllarda yapılan çalışma sonunda 4.500 voltluk bir gerilimle ozon gazı ve azot oksit gibi çok zehirli gazları oluşturmadan yoğun (-) iyon üretebilen Cihazlar geliştirildi. Ve bu elektrikli cihazlar mükemmel randıman verecek havaya homojen olarak negatif iyon yayımını sağlayacak düzeye ulaştı. Bu cihazlar(negatif iyon jeneratörü), bulunduğumuz kapalı ortamdaki havayı, toz, polen, koku gibi mikro-kirleticilerden ve aynı zamanda tüm mikro-organizmalardan (bakteri, virüsler, küf, mantar gruplar ve akarlardan ) temizlediği gibi sürekli olarak havadaki oksijeni açığa çıkarır.

Şehirlerde yaşayan insanların kapalı yerde maruz kaldığı yetersiz oksijen, hava kirliliği klimalı ortamlar, sentetik yer ve koltuk döşemeleri, elektrikli cihazlardan kaynaklanan statik elektrik ve radyasyona karşı Negatif iyonların mucizelerinden bazıları şöyle sıralanabilir:

Stres, depresyon, zihinsel yorgunluk, uykusuzluk, kas yorgunluğu, migren, erken cilt kırışması, cilt bozuklukları, tansiyon, romatizmam ağrılar, çağımızın hastalığı kabul edilen, özellikle çocukları vuran astım ve alerjiler, nefes darlığı, mikrobik enfeksiyonlar gibi pek çok rahatsızlığı sürekli kullanımda tedavi ediyor. Bayanların perimdik dönemlerinde, düzenleyici bir etkisi olduğu gibi gerilim ve sancıları 8 hafta gibi bir sürede ortadan kaldırıyor. İnsanların, sayıları giderek artan oranlarda alerjilerden ve astımdan rahatsız olmalarının temeli insan vücudunun direncinin 20–30 yıl öncekinden daha az olduğu mu? Sorusu akla ister istemez geliyor. Oysa bu sorunun cevabı kesinlikle hayırdır. Bu rahatsızlıklardaki artışın sebebi; taşıt motorlarının ve sanayinin çıkardığı maddelerin saldırısı. Buna birde duvar ve yer kaplamaları için kullanılan sentetik ürünleri, döşemeleri, boyaları, pelüşleri, tutkalları beraberinde getirdikleri tehlikeleri çok daha fazla olan mikro-parçacıkları serbest bırakan tüm maddeleri de ekleyin. Örneğin sigara dumanı, broşlara yapışıp kalan ince katran parçaları ihtiva eder. Aslında mikro kirliliğe batmış bir banyoda yıkanıyoruz ve mikro-toz olarak yuttuklarımızın %20'si akciğer hava peteklerinde kalıyor. Öksürük ve mukus (balgam) bunları söktürüyor. Bu nedenden dolayı çocuklardaki burun-boğaz-kulak hastalıklarının oranı %60 artış gösterdi. Tabi bunların yanında akla gelen ilk soru, sanayicilerin bu verileri neden dikkate almadığı oluyor. Buda ekonomik zorluklardan kaynaklanıyor. Bu kirliliği azaltmak için belli sayıda sentetik ürünlerden vazgeçmek gerekiyor. İnsan, binlerce yıldan beri, zararlı doğal maddelere bağışıklık kazanmıştır. Ve bağışıklık sistemi bunlara karşı savunma mekanizmaları geliştirmiştir. Oysa kimya ya da elektronik sanayi kökenli maddelere karşı savunma mekanizmalarının kapasiteleri aşılıyor. Zehirlenme ya da bulaşmalardan ileri gelen alışagelmiş hastalıklar doğuyor veya bağışıklık sisteminin bir hiper reaksiyonu ile karşı karşıya kalınıyor. (astım krizi, nefes darlığı vb.) Her iki durumda da sonuç hastalığa varıyor. 2.000 metre yükseklikte yaşayan ihtiyar adam kaya gibi sağlamken, şehirde yaşayan 20–30 yaşındaki insanlar sürekli hasta, yorgun, halsiz... Peki, bu durumda, her yerde bulunan mikro parçacıkların varlığı karşısında ne yapabilir?

Öncelikli çözüm bunları üretmemek. Fakat bu kırk yıldan beri yapıla gelen bir temenniden öteye geçemiyor ne yazık ki. Onlardan kaçınamadığımıza göre onlardan kurtulmaya çalışmamız gerekiyor. Elektrikli cihazları imal ederken bunu yapmayı başarıyoruz. Örneğin otomobilleri, bu kirleticilerden korumak için tozdan tamamen arındırılmış kapalı ortamlarda boyuyorlar. Mikro elektriklik devreler gibi hassas ileri teknoloji ürünleri, TV, bilgisayar, uçak parçacıkları tamamen temizlenmiş atmosferde hazırlanıyor. Tabi ilaç sektöründe de aynı şekilde tamamen sağlıklı, tüm kirleticilerden temizlenmiş bir atmosfer sağlanıyor. Bu ayrıcalıklı yerlerin dışında, mikro kirletici parçacıklardan arındırılmış halde sadece orta yükseklikteki dağlar ve çam ağaçlarının bol olduğu ormanlık alanlar var. Tabi apartman daireleri, iş yerleri, kent siteleri korkunç derecede kirlenmiş bulunuyor. Ortalama bir dağda bulunan kirletici, 1 litrede 1.000 iken ev ya da iş yerlerinde 1 litrede 200.000 ile 1.000.000 parçacık bulunuyor. Ve bu kirletici parçacıkların varlığı bir başka kirletici olan bakteri, virüs jermleri için de barınak görevi yapıyor. Yani bu kirleticiler havada dolaşırken beraberinde pek çok bulaşıcı hastalığa neden olan bio kirleticileri de taşıyorlar. Temiz havayı solumak için herkes işini gücünü bırakıp dağlara yerleşemeyeceğine göre, peki ne yapmalıyız?
Fizikçiler bir asır önce havada çok değişen sayılarda elektrik yükleri bulunduğunu kanıtladılar. Soluduğumuz oksijen daima negatif (-) yüklüdür. Ve mevcut mikro parçacıklar sistemli bir şekilde pozitif yük kazanma eğilimindedirler. Ve bu pozitif yükün akciğerler için hiçte elverişli olmadığı bilinen bir gerçektir. Bir dağda negatif iyonlar taşıyan hava, mikro kirleticilere ihtiva etmez ve akciğerler için en ideal havadır. Fizik bize, eğer havada bulunan bu mikro kirleticilere güçlü bir negatif elektrik yükü verilebilirse, onları yere doğru çöktürerek, onlardan kurtulabileceğimizi öğretiyor. İşte, havaya yoğun olarak negatif iyon verildiğinde bu pozitif yüklü kirleticilerin etkilerinden kurtulup havayı gerçekten temizlemiş oluruz. Ve doğanın bir hediyesi olan bu negatif iyonlar aynı zamanda bio kirletici jermleri de öldürürler.
etf isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 09-04-2007, 11:50 AM   #5 (permalink)
etf
Üsteğmen
 
Üyelik tarihi: Jun 2006
Mesajlar: 200
Tesekkür: 0
94 Mesajinıza toplam 280 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
etf is an unknown quantity at this point
Standart HAVA İYONİZATÖRLERİ-4

1. Statik Elektrik Nasıl Meydana Gelmektedir?
Statik elektrik yalıtkan olan bir ortamın yüzeyinde ya da izole edilmiş iletken bir maddenin üzerinde oluşmaktadır. Bu da herhangi bir eşyanın yüzeyi olabilmektedir: bir masanın ya da sandalyenin üstü, koltuk, kanepe, yatak, kaplaması plastik bazlı olan bir mobilyanın ya da elektrikli cihazın halının ya da halıfleksin yüzeyi, duvar kâğıdı, yerde veya tavanda bulunan her hangi bir kaplama, arabanın koltukları ve iç kaplamaları, herhangi bir giysi ya da kadın iç çamaşırları vb. sonuç olarak aynı maddeden yapılmış olan her şey. Bu bizi çevreleyen tüm aerosoller için de geçerlidir; tozlar, her türlü partikül ve zararlı veya zararsız tüm bakteriler. Havanın kendisi mükemmel bir yalıtkan görevi yaptığı için bu aerosoller aldıkları statik yükü (ki bu yük genellikle pozitiftir), ortadan kaldırabilecek herhangi bir şey yapılmazsa, her zaman taşırlar. Aslında bu mekanizma iki yüzeyin sürtünme ile yüklenmesinden meydana gelmektedir. Yüzeylerden bir tanesi diğerlerinden elektron koparır ve bu elektronları beraberinde taşır, geri kalan yüzey pozitif yükleri fazla kaldığı için pozitif yüklenmiş olur. İki yüzey arasındaki bu yük değişimi, temas halindeki iki cismin elektronik (atomik) özelliklerine bağlıdır: ister elektron alırlar, ister elektron verirler. Ancak sentetik bazlı maddelerin özellikle inşaat, dekorasyon ya da bilgisayar elektronik alanında kullanımları yoğundur, mutlak sürtünme (buna hava akımları ve cereyan sebep olmaktadır) ile alınan bu yükler genellikle pozitiftirler. Bu da, bu cisimleri oluşturan moleküllerin (kapalı uzun molekül zincirleri) en az bir elektronlarını kaybettikleri anlamına gelmektedir, böylece geri kalan pozitif yük cismin üzerinde kalmaktadır. Yine buna benzer başka bir sebep de, hava tarafından kaldırılan tozların etraftaki yüzeylerin üzerine atılmalarıdır. Bu durumda (ancak daha az olduğu söylenebilir) pozitif ya da negatif yükler bu tozların tarafından önlerine çıkan engelin yapısına bağlı olaraktan alınacaklardır. Bu aslında ;Lenard Etkisi ile aynı kabul edilmektedir. Bu etkiye sert bir yüzey üzerine püskürtülen bu örnek verilmektedir. Su damlacıkları pozitif olarak yükleneceklerdir, yüzey (genelde yer) bu yükü emerek ve elektronlar çevreye dağılabilecektir. Tabi ki pozitif ya da negatif bir kaynağın (doğal ya da yapay) varlığı, yakın çevresindeki her hangi bir yalıtkan ya da iletken cismin, cisim ile aynı işaretli yükü alması ile sonuçlanacaktır. Yalıtkan bir cisim çok önemli miktarda pozitif yüklenebilir ve onu çok uzun süre taşıyabilir, böylece beraberinde yüksek akımın getirdiği tüm rahatsızlıkları getirir ki bu yüksek akım binlerce hatta on binlerce voltun üzerinde olabilir. Negatif olarak yüklenen kısım ise genelde daha az olur ve çok hızlı bir şekilde ortadan kaybolur. Bunun sebebi pozitif yükün onu taşıyan dayanağa ait olması, aksine fazlalık elektronun da bu dayanağa genelde çok az bağlı olması ve bu nedenle çok hareketli olmasından kaynaklanmaktadır. Çözüm yeterli miktarda negatif iyon verebilecek kaynağı kullanıp pozitif statik yükleri ortadan kaldırmaktır.

2. İnsanlar Üzerindeki etkileri
Bu etkiler temelde üçe ayrılabilir:

a) Eğer kişi yüklenmişse, elektrik şokları riski; Arabadan inip kapı koluna dokunma (10.000 ila 20.000 volt) yalıtkan ayakkabılarla yalıtkan bir zeminde bulunmak (yaklaşık 40.000 volta kadar çıkabilir) ya da iletken bir maddeye elle dokunma vs... Yani kısaca önemli bir yükün alınması ve aniden bırakılması halinde tüm etkiler. Bu durum, sinirsel rahatsızlığa ya da kalp damar hastalığı olan insanlar için büyük bir risk olabilir ve düşmeye ya da yaralanmaya sebep olacak kas gerilmelerine yol açacaktır.

b) Bu etkiler dışında, hassas birçok insanda daha çok gözlemlenen rahatsızlıklar meydana getirmektedir; an içerisinde önemsenmeyen uzun vadede ciddi rahatsızlıklara sebep olabilen bünyeden bünyeye çok hızlı bir şekilde gelişebilen bu rahatsızlıklar, başlangıçta: migren, baş dönmesi, bayılma, uyuklama, konsantrasyon kaybı, uyuma güçlüğü, uyku bölünmeleri, nefes alma güçlüğü ve bunların sonucunda dikkat dağılımı, sürekli yorgunluk ve bu yorgunluk hissinin hiçbir zaman geçmediği hissi, sinir sisteminin olumsuz yönde etkilendiği için sürekli sinirlilik, asabiyet ve vücutta ağrılar meydana gelir. Tıbbi çevreler tarafından çok iyi bilinen bu rahatsızlıklar, kişiye ilk olarak kendini iyi hissetmeme hissi, ardından dayanamama hissi vererek en nihayet ilaç kullanımına götürmektedir ki bu aslında çokta gereksiz olan bir yoldur. Bunun sebebi kullanılan ilaçların aslında bu rahatsızlıkları geçirmeyecekleri gibi aksine ikinci bir rahatsızlık ortaya çıkarmalarıdır ki bu çoğu durumda tehlikeli olabilmektedir (özellikle araba kullanan ya da çok büyük sorumluluk altında olan insanlar için). Bu etkilere çok sayıda kişide rastlanmıştır. Bu kişilerin çalışma ortamları dikkate alındığında; özellikle fax fotokopi TV monitörü, bilgisayar ya da hassas elektronik cihazlar kullanan işyerleri olduğu dikkat çekmiştir. Bunun sebebi aslında bu ortamlarda kullanılan plastik ya da plastik bazlı maddelerin, statik elektrik yüklü olmalarıdır. Ayrıca sigara kullanımı ile havaya daha fazla miktarda toksik büyük pozitif iyonları eklemektedir. Bu iyonlar sürekli olarak insanlar tarafından solunmaktadır.

c) Yüzeyler tarafından çekilen bu yük, sürekli ve itici bir elektrik alanı oluşturur. Böylece havada sürekli olarak aerosoller ve de partiküller (mikro tozlar ve sporlar ) bulunmaktadır. Bunların hemen yok edilmesi de imkânsızdır. Mikro kirlilik ve da bulaşıcılık, böylece birbirinden ayrılamayacak iki büyük risk faktörü haline gelmektedirler. Bu riskler içerisinde bulunan elektrik ile her zaman kalıcı olacaktır. Bu sebeple, statik elektrik yüklü olan tüm ortamlarda elektriksel bir temizlik gereklidir. Bu da yalnızca, ortama sistematik bir şekilde negatif iyon yükü verilerek yapılabilir. (ortamdaki havanın negatif iyonizasyonu)

3. Eşyalar İçin Etkileri
Söz konusu olan ortama ve de içerisinde kullanılan eşyaların niteliklerine bağlı olarak birçok etki ve tehlike gözlemlenmektedir :
-İnce kâğıtlardan oluşan eşyaları kullanırken küçük kazalar. (kâğıt, plastik, vs..)
-Kritik bölgeler üzerinde toz birikimi: özellikle mikro elektronik, mikro mekanik alanında kullanılan devrelerin çalışmaması.
—Eczacılık sektöründe bulaşıcılık faktörü.
—Petrol ve de kimya sektöründe büyük patlamalara yol açabilecek kıvılcım riski.
—Çok hassas elektronik eşyalarda özellikle bilgisayarlarda çok önemli sistem hataları ve hafıza kaybı riski (bilgisayar, ameliyat odalarındaki monitörler)
—Ultraviyole ışığı kullanmakta olan fotokopi makinelerinde ozon konsantrasyonu oldukça yüksek ve toksiktir. Belirgin kokusu nedeniyle varlığı hemen belirlenmektedir.
—Elektronik aletlerin kendilerinin oluşturduğu statik elektrik, zaman zaman, bu elektronik aletlerin kendi hassas devrelerine zarar verip tamiri imkânsız ya da zaman ve para kaybı anlamına gelen arızalara yol açabilir. Bu riskler nedeniyle, bu saydığımız ve diğer birçok alanda, tedbir amaçlı teçhizatlar kullanılması uygun görülmektedir. Ancak bu tedbir teçhizatları çok pahalıdırlar. Sanayisel alanlar dışında kalan ve de statik elektriğe tabi olan ortamlarda, baş etmesi bazen çok zor olan durumlar ile karşılaşılmaktadır.

4. Antistatik Ürünlerin Etkisi:
Var olan statik elektrik yoğunluğunu ortadan kaldırmakta ve iyonize edilmiş bir hava sağlamaktadır. Bu da yalnızca var olan aerosoller yok edilirse mümkün olur. Bunun için kritik olan yüzeylerde, anti statik bir ürünün kullanımı, yüklerin hızlı ve de sürekli bir şekilde akımını sağlar. Böylece rahatsız eden fenomenlerin hemen hemen anında ortadan kalkmasını sağlar. Sonuç olarak personel için çok sağlıklı bir ortam sağlanmış olur bu nedenle anti-statik ürünler Cihazın etkisini hızlandırır ve kolaylaştırır. Ancak şunu unutmamak gerek; yüklerin toprağa iletildiklerinden emin olmak gerekir (yeterince etken bir yer ve de topraklanmış olmalıdır). Eğer durum böyle değil ise anti-statik ürün marifetini ortaya koyar.

5. Eşyaların ve Yüzeylerin Topraklanması ve Anti statik Ürünlerle Birlikte Kullanımı
Eğer herhangi bir yüzeyin üzerine konan yükler, toprağa doğru akıtılmazsa anti-statik ürünün kullanımı bir işe yaramayacaktır, özellikle de negatif iyonizasyon yapılmıyorsa hiçbir işe yaramayacaktır. Yükler, yüzeyin üzerinde kalacak ve de olumsuz etkileri ve verdikleri rahatsızlıkları devam edecektir. Bu sebeple, kesinlikle topraklama yapıldığından emin olunmalıdır. Bu da kritik olan bölgenin çevresinin, metal bir telle çevrelenmesi ve ardından toprağa verilmesi, bunun devamında anti-statik ürünün tüm yüzeylere uygulanması, bazı eşyaların doğrudan topraklanması (özellikle bilgisayar odalarında, kliniklerde, laboratuarlarda, mikro-mekanik ya da mikro-elektronik ortamlarda hassas olan parçacıkların üretimi esnasında, vs. ) ile yapılmalıdır.

6. Sonuç
Yakın tarihe kadar ozon üretimi yapmayan bir iyonizatör olmadığı için, bu alanlara negatif iyonizasyonun faydalarından bahsetmek mümkün olmaktaydı. Ancak gelecekte, tabi ki durum aynı olmayacaktır çünkü artık ozon üretmeyen ve bu sorunların tümüne çözüm solunum hastaları alanında parçacıkların iyonizasyonu yoluyla yapılan tedavilerdeki gerçeklik bakımından yazı hazırlanmış tedavi şekillerinde çok sayıda etkisi vardır.

Uykusuzluk, yorgunluk, depresyon, uygun sonuçlar yazın meydana gelen olayların %80inde bir parça içindeki iyonizasyon ortamıyla elde edilmiştir.

Sonuç olarak, negatif iyonlarla zenginleştirilmiş bir atmosfer, mükemmel bir doğal terapi gibi görünür.
etf isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Sigara içmeyip etkilerinden kurtulmak....

Sigara Bırakma Klubümüz ve Sigara ve Sağlığnıza Etkileri Sigara içmeyip etkilerinden kurtulmak.... Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız Kod: Bilindiği gibi Sigara içmeyenler dahi içilen ortamda bulunduklarında en az sigara içienler kadar etkilenmektedir. Pasif içicilik denilen bu durum her ne kadar kanunlarla önüne geçilmeye çalışılsa da toplumun duyarlı olmamasında dolayı maalesef önüne geçilememektedir. Burada özellikle bahsetmek istediğim Hava ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Sigara ve Sağlığnıza Etkileri telkin cd indir izle İstanbul Sigara ve Sağlığnıza Etkileri nerededir kimdir Sigara ve Sağlığnıza Etkileri çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Sigara ve Sağlığnıza Etkileri hipnoz Sigara ve Sağlığnıza Etkileri olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Sigara ve Sağlığnıza Etkileri hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Sigara ve Sağlığnıza Etkileri kuantum düşünce kitap haberi


WEZ Format +3. Şuan Saat: 12:47 AM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.