[bluemoon24]

*



mekana dair:







islam her meseleyi sınırsız bir mekan içinde sınırlı ve sonlu olarak kavramaktadır.







şerh:



'moneteist kültürlerde, özellikle ismalda mekan, sonsuz-sınırsız Allah'tan başka her şeyi taşıyan ve zaman ile bütünleşmiş bir kategoridir'







mekan zamanı dahi yüklenmiş bir görünüm arz eder. zamanı yüklenmiş olmak demek, bir bakıma tarihi sırtlıyor olmak, geçmişe dair olanı kavrıyor ve bugüne getiriyor olmak demektir. islamiyette gördüğümüz bu anlayış meselyi düşünecek ve tartışacak bir zemin olarak mekanı bulur kendine. zira insan zaman ve mekan mevhumları olmadan kavrayamaz. mekanı ve zamanı sınırsız tutmak düşünce ufkunu sınırsız tutmak demektir. ancak bu sınırsızlık içinde meseleyi tahdit etmek ancak birleme, yani tevhid akidesi ile açıklanabilir. zira her şeyin fani oluşu ancak zaman ve mekanla beraber anlaşılabilir.

vücûda getirilen her şey sınırlarını tarif ve itiraf etmelidir.







muvahhid. yani birleyen, tevhide iman etmiş, kendinin fani olduğunu bilen ve davranışlarını buna göre düzenleyendir. 'şey', mutlak bir güç tarafından, var olması dilenmiş ve artık ihtimal olmaktan çıkıp 'var' kategorisine girmiş olandır. sonradan var olmak, 'sonunda yok olacak' olacak şeklinde de tarif edilebilir. ancak biliyoruz ki bu yokluk hiç var olmamak anlamında değildir. zira var olmuş her şey sonsuzluğa bir kapı aralamış demektir. ancak var eden sonunda zamanı geldiğinde bir süreliğine yok edecektir de. o halde var olmuş her şey kendi varlık sınırlarını bilmeli, onu tarif etmelidir.

islam mimarisi sükûnet içinde harekettir. sınırlılığın berraklığına sahiptir. ifade bakımından mütevazidir. dayatmacı olmaktan çok güzelliğe ve tezyinciliğe önem verir.

sınırlılığın berraklığından şunu anlayabiliriz. sonsuzluk fikri insan aklına hiçbir suretle sığmaz. zira insan zaman ve mekanla sınırlanmıştır. insan muhayyilesi zaman ve mekan mevhumları olmadan çalışmaz. sınırsız bir mekan düşüncesi ancak zaman ile mümkün olabilir. islam mimarisinin sınırlılığı da, zamanla kaim bir sınırsız mekan içerisinde ancak uyum şeklinde anlaşılabilir. sükûneti ise iki muvafık nesne arasındaki denge ve itidal ile açıklamak mümkündür. birbirine muhalif ve aykırı iki şeyin gayrılığından meydana gelecek olan düzensizlik sükûneti bozan bir olgudur. ancak birbirine muvafık iki şey bir ahenk içerisindedir. ve bu sükûnet insan yaşamına her zaman yansıması gereken, genelde islam sanatları, özelde islam mimarisi için söyleyebileceğimiz, temaşalık değil ancak yaşamak için meydana getirilmiş bir sanat üslûbudur.







yer, mevki, bulunulan mahal







bazı şeylerin toplu halde bulunduğu yer

bkz: rakipsiz mekan (google)







kültür,maneviyat,farklı boyutlar,diger katmanlar,sırrın otesındeki sır,enterasanlıgın son noktası,bitmek







aman oturacak yer işte otur oturduğun yerde derler ya amma tebdili mekanda fayda vardır







dünyada mekân, ahirette iman...







on numara (galata)



cadde-i kebir (istiklal cad.)



bide istiklal caddesi'nin kaldırımları.)







ha ha!







beri blue's (bornova)







istasyon (bakırköy)



cafe bi'dünya (istiklal cad.)



on numara (galata)



neptün (galata)



cafe istanbul (tahtakale)



cadde-i kebir (istiklal cad.)



kemal'in yeri (moda)



bide istiklal caddesi'nin kaldırımları.)







Kaynak:Antropoloji