*
Güneşin bile babama ait olduğunu, onun evinin üstüne parladığı için benim güneşe hakkım olmadığını hissediyordum. Güllerinden farksızdım, ona ait olan bir şeydim...... HANK
Bu şaşkın Moruk Kasabanın En İyi Şairi
John Thomas
Los Angeles Free Press, 3 Mart 1967
"Benim şu anda gözlemlenen LSD çılgınlığına itirazım hippiler, salaklar ve çoluk çocuk tarafından ruh yerine kullanılması. Bu işin özü şu, sanatçıyla sıradan insan arasında toplumun para kazanan kesimi tarafından dışlanan tavşan beyinli bir kitle var. Bunlar aslında diğer sınıfa dahil olmayı arzular, ama bunu yapamazlar. Bu yüzden de sanatçıdan bir sayfa çalıp toplumu reddettiklerini söylerler. Sanatçıdan bir sayfa çaldıktan sonra da bütün kitabı çalmaya kalkarlar –ama yaratma gücünden yoksundurlar çünkü aslında orta sınıfa aittirler. Bu yüzden sıradan insanla sanatçı arasında sıkışıp kalmışlardır, ne para kazanmayı becerirler ne de yaratmayı. Bu ikisini de yapamamak suç değildir tabii ki. Ama gerçeği kabullenemedikleri için, aynaya bakamadıkları için, Ruhçuluk oynamaya başlarlar bot, sakal, bere, hip, pop, bop, ne olursa. Uzun saç, mini etek, sandalet, psikadelik partiler, resim, müzik, psikadelik greyfurt, psikadelik gerila cephesi, güneş gözlüğü,
, yoga, disko, Jefferson Airplane, Hells Angels, ne olursa, yeter ki ait olsunlar. Bob Dylandır onların ruhları: "Bir şeyler oluyor ve senin ne olduğundan haberin yok, değil mi, Bay Jones? ". Beatles onların ruhu, Judy Collins ve Joan Baez."
bukowski
şiirlerinizin zaman kaybı olduğunu düşünenler var."
- "Zaman kaybı olmayan bir şey var mı? Kimi pul toplar ya da anneannesini öldürür. Hepimiz bekliyoruz, küçük şeyler yapıp ölmeyi bekliyoruz."
Önsöz'den
"Bir Yunan tanrısı hakkında bir şeyler dinlemektense bir berduşun öyküsünü dinlemeyi yeğlerim".
"Ahlaksız biri değilim ben. Aksine, fazla ahlaklıyım".
'ben çiçek taşıdım güneşe
çiçek taşıdım diye güneşe
çiçekten bir halka takmadılar boynuma'
.. senden daha sıcak..
ama daha zararsız...
Kaynak:Antropoloji