* darren aronofsky isimli dahi'nin yapmakta olduğu dört gözle beklenen film... 60 bin dolarla pi'yi yapan biri yüz milyon dolarla neler yapar... gerçekten beklemesi bile heyecan verici...
* başrolünde hugh jackman'in oynadığı 2006 yılı içinde gösterime girmesi beklenen film.
* proje asamasindayken olusan bir takim sorunlardan dolayi bütcesi kücültülerek 35 milyon dolara mal edilmistir.
basrolde oynamasi istenilen brad pitt de film icin sakal bile birakmis olmasina ragmen senaryo ile ilgili belirsizlikleri bahane edip ekipten ayrilmistir.
sonra darren aranofsky de bari grafik romanini yapalim deyip ressam kent williams'in cizimlerinden olusan, filmin bütcesini kücültmesinden önceki versiyonuna daha yakin bir eser sunmustur bize.
http://www.dccomics.com/graphic_novels/?gn=4287
bu cizgi hikaye olusurken de farketmistir ki bu filmi yapmazsa, hikayeyi damarlarindan atamayacak, kendi kendine "yahu ben bu ise basladigimda zaten bütcesiz bagimsiz filmler yapiyordum, niye normal yolla pahali bir sekilde yapmak zorunda olayim ki" deyip senaryoyu tekrar yazmis ve "hadi bakalim kent, hangisi daha önce bitecek film mi yoksa cizgi roman mi" diye espriler bile yapmistir. nitekim bu yaris da berabere sonuclanmistir.
hatta bir de "bu projenin nasil dogup, ölüp sonra tekrar dogdugunu düsününce sasiriyorum, cünkü "the fountain" tam da bunu anlatiyor" demistir ama simdi orjinalini bulamadim bu sözün, kusura bakmayin...
http://thefountainmovie.warnerbros.com/
izlerken dingin bir ruh halinde olmanizi öneririm, arkadaslarinizla "ulan hadi bi film izleyelim bari, aaa bu mu varmis, lan requem'i yapan adam degil mi bu, iyidir heralde" seklinde girmeyin yani sinemaya. filme hazir oldugunuzda, böyle biraz kendinizi dinlemeye, düsünmeye müsait oldugunuz bir zamanda izlemeye kalkisin derim.
* türkiyede kaynak adıyla gösterime girmesi beklenen film. **
* üç farklı koldan gelişen çatışan birbirini tamamlayan hikaye.. zaman zaman birbirine giriyor. gerçek hayatta karşılığı belki de olamayacak duygular daha fantastik öğelerle veriliyor. görselik anlatım bir harika. yönetmenin epey bir çalışmış olduğu aşikar. pi ve requem for a dream den sonra yönetmen ve bizler için gerçekten farklı bir yapıt. bir sürü şey beklemiş olabilirsiniz yönetmenden ve filmden eğer gerçekten bunu yapmışsanız size hiçbir şey vermeyecektir.yönetmenin eski filmlerine nazaran devasa bir bütçe ile çekilmiş. zaten filmin projesi uzun yıllardır var. bir türlü çekilememiş. bana göre yönetmen bu dönemi iyi de değerlendirmişe benziyor. neden bilmiyorum ama bana bir şekilde 2046 yı anımsattı... ama her açıdan beğendiğim türkiyede gösterime girmesini şiddetle beklediğim bir film..
* müzikleri filmden önce ulaşan eser. şaheser.
matematik yeteneğini yok etmek ve çakralarını açmak için sağ yarım küresini matkapla delen maximillian'la yoluna başlayıp, sonrasında dağılıp giden bir hayalin arkasından kaybolan ruhlara ağıt yaktıran aronofsky'nin bu son şaheserinde, hayat ağacına farklı yollardan ulaşmaya çalışan üç kişiyi ve üç zamanı görüyoruz.
yönetmen kendini kaptırdığında, zavallı izleyicilere peşten sürüklenmek düşüyor.
hem, belli mi olur, zamanı geldiğinde öne geçeriz.
bol bol yazılır bu yaratıya.
* ankara'da gösterime girmediği için izleyemediğim ve çok merak ettiğim filmdir.
* daha önceleri rüştünü pi, bir rüya için ağıt.. gibi filmlerle kanıtlayan yönetmenin türkiye de kaynak adıyla sinemalarımıza giren filmi.
* sinema severler tarafından heyecanla beklenen film. filmin traileri için