eşitlik

[bluemoon24]

neyzen tevfik eşitlik mevzuunda son noktayı koyarak sövme eşitliğinden bahseder:

madem ki sevme özgürlüğü var sövme müsavatı da olmalı herkes bikaderi imkan sövebilmelidir.

adalete tercih edilmemesi gereken şey.



türk hukukunda 1982 anayasa'sının kanun önünde eşitlik kenar başlığını taşıyan 10.maddesinde belirlenmiştir.''herkes,dil,ırk,renk,cinsiyet,siya si düşünce,felsefi inanç,din,mezhep ve benzeri sebeplerle ayrım gözetmeksizin kanun önünde eşittir.'' medeni kanun 8.maddesi bu hükmü hak ehliyeti yönünde düzenlemiştir.hüküm her insanın hak ehliyetine sahip olduğunu düzenlemekte ise de,gerçekte maddi bir eşitliği ifade etmeyip,hak sahibi olma yönünde herkese eşit imkan tanındığını belirtir.

yokluğu kıskançlığa neden olacak kavramdır.



nietzsche diğer filozoflara sorar: nedir nu eşitlik arayışınız?diye.



hasettir eşitlik arayışımızın nedeni. kıskançlık adı verilen bu günahı etkisiz hale getirmektir.der filozoflar.



eşitliğin olmadığı yerde kıskançlık vardır filozoflara göre ki tarih eşitsizlik yüzünden doğan kıskançlıklara çoğu kez şahitlik etmiştir. kişi kendi arzularını karşılama çabası içerisine girdiğinde karşındakinin özgürlük alanını umursamaz dahi. sonuçta istemdışı bir rekabete sürüklenir insan ve bu rekabetinin tek amacı yok etmedir. eşit olmak da nedir o zaman? eşit olursan üstün çıkamazsın bu rekabetten, eşit olursan bileğini bükemezsin karşındakinin, eşit olursan aynı derecede söz hakkına sahip olursun. eşitlik de neymiş o zaman? neymiş? bencil kişinin dünyanın kendi etrafında dönmesini engelleyen saçma sapan bir kavrammış!)

çeşitlilik ile sınanabilecek kavram.

formel bilimlerde x=1 diyerekten sağlanan şeydir.beşeri olarak incelenirse böyle bir kavramın olmadığı ortaya çıkar.bir giri süresinde 8 kişi dolar milyoneri oluyor,10 kişi köle oluyor,30 kişi açlıktan ölüyorsa böyle bir şeyin varlığından söz etmek de haliyle mümkün olmuyor. zaten böyle bir şeyin olması da imkansızdır.

teniste oyun içinde 30 sayıdan sonrasınındaki beraberliklere verilen isimlerin türkçesi.

''güle güle davacı.. gülegüle..

burda adalet mülklünün mülkünün temelidir..

ikimizin daha eşit olduğu bir yerde

görüşme dileklerimle..



ne mafyosilerin soğuk nefesi ensemde,

sadece iskenderin kılıcı belimde..



belki de ahirette..

işte o zaman son gülen iyi gülecek..

..

güle güle davacı.. güle güle!



son gülen'in iyi güldüğü yerde

birimiz cennete birimiz cehenneme.. ''



eşitlik dediğimiz şey aslında herkese eşit şartlar sunmak değildir. eşitlik toplumdaki farklı grupların fırsat eşitliğine sahip olmalarını engelleyen çeşitli engelleri anlamak ve bunları ele almaktır.

kardeşiyle sokaklarda hep

bir örnek giydirilen sen

nasıl sevmezsin eşitliki

yürürken düşen çoraplarını

aynı hizaya getirmek için

annen değil miydi önünde diz çöken


thomas hobbes'un, leviathan adlı eserinde tarif ettiği şekliyle:



bir şeyin eşit pay edildiğinin en büyük kanıtı, herkesin kendi payından memnun olmasıdır.



Kaynak: İtüSözlük