life for rent

[bluemoon24]

hoş bir şarkıdır kanımca.sözleri de şöyledir:

i haven't really ever found a place that i call home

i never stick around quite long enough to make it

i apologize that once again i'm not in love

but it's not as if i mind

that your heart ain't exactly breaking



it's just a thought, only a thought



but if my life is for rent and i don't learn to buy

well i deserve nothing more than i get

cos nothing i have is truly mine



i've always thought

that i would love to live by the sea

to travel the world alone

and live my life more simply

i have no idea what's happened to that dream

cos there's really nothing left here to stop me



it's just a thought, only a thought



but if my life is for rent and i don't learn to buy

well i deserve nothing more than i get

cos nothing i have is truly mine



while my heart is a shield and i won't let it down

while i am so afraid to fail so i won't even try

well how can i say i'm alive



if my life is for rent...

başarısız olmaktan, denemeyi bile göze alamayacak kadar korkarken,yaşadığımı nasıl söyleyebilirim.eğer hayatım kiralıksa...







well i deserve nothing more than i get

cos nothing i have is truly mine..
dördüncü nesil yazar.

dördüncü nesil yazarlarımızdan olup söyleyeceği bir sözü varsa sakınmayan yazarımızdır.

tanıdığım en zeki insanlardan biri.



karşısındakini iki- üç gün konuşmayla nerdeyse % 90 lık bir payla doğru tahlil edebilmek, analiz gücünün mükemmelliğini ve zekasını koyar ortaya diye düşünüyorum. benim için bir kazançtır onunla tanışmak paydaş olduklarımızı düşündükçe daha da artar gibi görünüyor zaten. neyse kıymeti bilinmeli ,umuyorum bunu. zamanla daha da ortaya çıkacaktır çünkü yazdıkları yazacaklarının teminatı olsun .



sevgiyle..

ilk not: sadece iki kişiyi ilgilendirdiğini düşünüyorum ve başka birinin okumasının kendisine herhangi bir şey kazandırmayacağını düşünüyorum.



gözden ırak olanın gönülden ırak olmadığını hatırlatmak isteyen birisi olarak yazıyorum sana bu yazıyı , yüzlerce kilometreden etkilediğin ve ayrı bir güven duygusu oluşturduğun arkadaşın bir süredir yalnız. evet sağ üst köşeye yakın bir yerde senin nickini görmeye o kadar alışmışım ki şimdilerde göremediğim bu tamlama bende bir tedirginlik ve sataşma hissi yaratıyor nedendir bilinmez. bu gün seni okuduğum dalın terimleriyle anlatmayı deneyeceğim, daha doğrusu üzerimde bıraktığın etkiyi olmadığın zaman dilimi kırılma mekaniğindeki stress raiser ların yarattığı etkiyi bıraktı bende, kırılgan ,hassas ve biraz daha devam ederse hasara yakın bir malzeme gibiyim aynı. üzerimdeki etkin yine kırılma mekaniğinde gördüğüm stress relaxation etkisinden farklı değildi açıkçası -hala da değil- ,gevşetici , boşver demeyi öğretici biranlamda gerginlik giderici- nescafe ya da xanax etkisi bir anlamda- . fakat şu aralar zorunlu nedenlerden dolayı adını göremiyor oluşum bir anlamda ayrı bir isteksizlik kaynağı yazmak için çünkü gönderme yapabileceğim ve bunu aynı şekilde karşılayabilecek tek kişi şu aralar kayıplarda.



bu arada kafka'nın dava'sını yeni okumaya başladım ve ilk 62 sayfadaki fräulein bürstner karakteri çok hoşuma gitti ve bir süreliğine benim için bürstner olmayı kabul edersin sanırım. iyi akşamlar fraulein burstner , okuduğunu umarak- ya da bilerek-

yakın bir dost,



son not planladığım şekilde giderse herşey yakında floransa dayız. smile koyamıyorum ne yazık ki)

yav arkadaş bu güzel şarkıların niye youtube linki yok sözlükte diye düşünmemi sağlamış dido şarksı. tamam isteyen youtbe dan gidip aratır nihayetinde ama, şarkının sözü için sözlüğe girmiş arkadaş burada youtube linkini de görse fena mı olur?aklına gelmez belki adamın youtube denen mereti kullanmak? hayır nihayetinde bi hizmet yapıyosak tam yapalım di mi ama?







ayrıca
ing. kiralık hayat.

sekans1:

herhangi bir sabah, saat sekiz falan

joussaince

slm, nasılsın, ne yapıyorsun?



life for rent

-iyidir, dubai deyim, aşağıya bir tane bilgisayar koymuşlar, herkes onun başında, sen nasılsın?

,

,

sekans 2:

herhangi bir akşamüstü, saati belirsiz

joussaincenabersin ya, özledim valla .

life for rent

-iyidir, haftaya danimarka'ya gidiyorum iş için, onun hazırlıkları falan.

,

,

modern bir seyyahtır bu life for rent, gider, yaşar, işini görür ve bir sonraki iş gezisine hazırlık yapmak için türkiye'ye geri döner. sonra yine gider ... aslında türkiye'yi sadece iş gezilerinin başlangıç noktası olarak görüyor sanırım.



birlikte floransa'ya kaçıp orda yaşayacaktık ama benim banka soygunu işim ters gidince yapamadık onu, sağlık olsun, başka sefere daha profesyonellerle çalışırsam olur herhalde. bazen hayıflanıyorum keşke bavuluna sığacak kadar küçük olabilseydim diye ama bu da boşuna, her deferinde dönene kadar bekliyorum işte.



yazdıklarına değinmeyeceğim çünkü o zaman alelade birşey olur bu, ama kadın-erkek ilişkileri üzerine yazdıklarına defeaten gözatıyorum ve böylesi kadınların da olabileceği idealim kitaplardan ayrılıp gerçek yaşamda vuku buluyor.



neyse, bu yazı bitmez uzatmaya kalkarsam. yalnız birşey konusnda hayıflanıyorum dünyanın dört bir yerini köşe bucak dolaşan birisi, niye izmir'e gelemez ki?

nam-ı değer sanço panço...ama adım adım geriden gelmeyen bizzat herşeye burun sokan cinsten..



bir insan kendini anlatmaya başlar ise eğer, bu dünya ile ilgili herşeyi çözmüştür demek bana göre.ve bu da çok iddalı bir olay.ne biz ölene kadar kendimizi anlayabiliriz ne de bir başkasını.ben mesela hergün kendimi biraz daha fazla tanıyorum. ayrıca bana göre birinin beni tanıması hangi takımı tuttuğum,sevdiğim içki ve yemek,son nokta olarak da burcum ile doğru orantılı değil.birinin kalbini görmek o kadar kolay değil ki.bazen ömür ister.



nick altına yazı yazmak hiç sevdiğim birşey değildir. şimdi yapma nedenim aman sözlüğün 25.000 kullanıcısı beni fark etsin, milletin kankası olayım, egom tavan yapsın diye değil.



sadece, ben o kadar gezmiyorum yahu...görev çağırıyor ben ne yapayım ...haaa giderken yanıma en sevdiğim 3 arkadaşımı alsam durum öyle olmazdı tabi!ama sormuyorlar maalesef..



Kaynak: İtüSözlük