marks and spencer
 

hülya avşar showu sunan kurum.

ceo'sunun bugün acaba nasıl bir kazık sokma şekli üretebilirim diye yataktan kalktığı,ingiliz giyim ve aksesuar firması.çarşı mağazalarının ingiliz versiyonu.

ingiltere'de orta yaş ve üstü ve şişmanların giyindiği mağaza. yiyecek bölümü acaip kazıktır olurda önünden geçerseniz sakın girmeyin...bi nevi pahalı bit pazarı diyebiliriz...

ingiltere'de orta sınıfa hitap eden bir marka olmasına rağmen, burda neden bu kadar kazık, neden bu kadar pahalı olduğunu anlamak mümkün değil. iç çamaşırları dışında güzel bişi yok denecek kadar az olan mağazalar zinciri.

erkeklere de bişiler üretelim lan mantığıyla blue harbour adı altında erkek ürünleri de üreten marka. vintage t-shirt'lerine hastayım ama.

iç çamaşırları, ev eşyaları, kremleri güzeldir. t-shirtleri gerçekten kalitelidir. ama yiyecek konusunda adam kazıklamaktadır. ne kadar bayat, son kullanma tarihi yakın ve hatta geçmiş ürün varsa satmaktan çekinmez. ayrıca yılbaşında, anneler gününde vs. yapılan alışverişlere hediye olarak alışveriş çeki verir. hatta bu aralar alışveriş çeki ile yapılan alışverişlere bile alışveriş çeki vermekteymiş.

son zamanlarda esmer tenli kıvırcık sarı saçlı bir mankeni ile mağazalarının yanından geçen masum gençleri büyüleyen firma.



erkek giysileri ultra kaliteli olan marka. burdan aldığım bir tişört uğurlu geldiği için 3 hafta üstümden çıkartmadığım bile olmuştur.
limited collection etiketi ile, artik genç bayanlara da ürün satabilmekte olan, genellikle çarşı-pazardan daha sağlam giysiler bulunabilen ingiliz giyim markası.

hiç de abartıldığı kadar pahalı değil. çok kaliteli olmadığı bariz belli fakat şampuan vs ürünleri çok uygun ve kaliteli. avon oriflame gibi dandirik markaların neredeyse yarı fiyatı.

haftaiçi en az 30 saat çalışabilecek parttime elemanlar arayabilen ilginç bir müessese. giyimde kalitenin adı ama.

bu durumda full time çalışanlarına uyku yok, yemek araları 15 dakika ve başlarında da bir tane kırbaççı falan var herhalde.

80 yılların başında bütün dünyaya pahalı malları kakalayarak zenginleşen ancak küresel rekabetin hat safhaya vardığı 90 yılların sonunda hala sadece pahalı mal satmayı kalkıp, segmentasyon denilen pazarlama ön şartını hiç sayan ve o haliyle iflasa yaklaşan ingiliz şirketi. luc vandervale'nin ceo olmasıyla zararlar azalmış, ingiliz borsasındaki hisseleri değer kazanmıştır, ancak bizim gibi gelişmekte olan ülkelerdeki fiyat politikasında bir değişiklik olmamıştır. işin ilginç yanı m&amps'in kurucularından olan sir marks'ın 20. yüzyılın başında ticarete başlaması, kıt ingilizcesinden dolayı dükkanına don't ask price, just one penny şeklinde olmuştur ki milyoncu baba zihniyeti ile kurulan bir şirketin bir yüzyılda buralara gelmesi bence iş tarihi açısından trajikomiktir.

deodorantları son derece başarılı, giyimde ve özellikle iç çamaşırı konusunda kaliteli bir marka. indirim günlerini takip etmek lazım.



vakti zamanında yerfıstığı alerjisi gibi konularda risk bildirileri yayınlarken aynı zamanda kanserojen madde içeren poşetler kullanan giyim firması.



Kaynak: İtüSözlük