mehmet barlas
 

* şu sıralar, emre kongar 'la karşılaştırılan insan. kimin genel külütürü daha fazla diye karsılastırılmaktadır.



oysa ki mehmet barlas 'ın eline su dökebilecek insan sayısı pek azdır şu türkiye 'de.



* dinlemeyi çok iyi bildiği için tartışma programlarından galip ayrılan yazar.



* emin colasan'ın bayıldığı insan...



ateş hattı'na katılan ikili reha muhtar'ın yönettiği tartışmada



+senin gazeten senin için hırsız diye yazdı naber?



-senin gazeten de senin için "şerefsiz" dedi... sen şerefsiz misin? tadında seviyeli seviyeli tartışmıştı...



* her devrin adami yakıştırmasını sonuna kadar hakeden insan...



80 öncesinde ecevitçi... özal döneminde özalcı... çiller döneminde çiller taraftarı... rte iktidardayken rte'ın dublorü...



montajelemani başbakan olsa onu da destekler **



* emre kongar'ın bu baykuş kılıklı gazeteci için yaptığı kafa karistiralog yorumu cuk oturmuştur...







devamını bekliyoruz hocam ...



* 28 şubat döneminde andıçlanması ile kendisini yeni şafak gazetesinde bulmuş ve her zaman yeni şafak gazetesine olan minnettarlığını dile getirmiş yazar. kimine göre liboştur, kimine göre takkelidir ama o her zaman bildiği yolda ilerleyen mehmet barlastır. ntvdeki programında ise emre kongara neden bu kadar tahammül ediyor diye bizleri düşündüren yazardır ayrıca.



* iktidara gelen sağcısı, solcusu, sosyalisti, kapitalisti, faşisti, komünisti başbakan ayrımı yapmadan derhal onun saflarına geçip görüşlerini benimseyen kimsedir..



* tayyip erdogan ve hükümeti çok seven



* yorumcumuz...



* hızlı amerikancı, konjonktürü seven, demireldel geri kalmayan bir laf bezirganlığı ile ülkede ekstra bir fikir ortaya koyamamış bir gazteci. son günlerde televiyonlarda kendinden beter bir lafazan olan emre kongarile boy gösteriyormuş. ne diyelim izleyenler için acil bkz





* liberalizmin en önemli savunucularındandır, birçok gazete değiştirmesi turk toplumuna antipatik gelmiştir bu yüzden insanlar önyargılı bakmaktadır doğru şeyleri söylediğinde bile bu bakış yüzünden hak ettiği değeri bulamamaktadır



* gaziantep'lidir, "niye hemşerimdir" diye allah'a isyan sebebimdir...



* türkiyenin sahip olduğu en iyi yazarlardan biridir.genel kültürü ve sabrıyla hayranlık uyandıran sabah gazetesi yazarı.



* yazılarında somut olayları soyut öykülerle bağdaştırarak mükemmel benzetmeler yapan yazar.. Olayları çok iyi analiz etmektedir...



* emre kongar ayar vermekten bıktı, o ayar yemekten bıkmadı.



* emre kongara cayır cayır ayar verip, dellenmesine bağırıp çağırmasına neden olduktan sonra bıyık altından gülen adam



* tutarlılık ile kaypaklık ölçen bir alet olsaydı, mehmet barlas ın puanı 8 den aşağı çıkmazdı diye düşündüren "başyazar". 20 eylül 2006 tarihli yorum farki'nda yıllardır ağzına doladığı "demokrasi" kavramının rte hükümetinin kendi çıkarı için hiçe saydığın kabul etmeyen, emre kongar bastırınca kekeleyen, "ben ne biliyim neden kabul etmiyorlar" tarzı çocuk cevaplar veren yazar. tahminim, rte ile arası çok iyidir ve en küçük bir "kalp kırıklığı" yaratmamak için sürekli onu savunmaktadır. gene de günahını almayalım.



* Tarihimiz 1923'te başlasa bu sorunlar hiç olmazdı ki...







Emel Sayın'ın söylediği, sözleri ve müziği Hulki Saner'e ait olan " Rüyalar Gerçek Olsa " şarkısını hatırlıyor musunuz?



" Rüyalar gerçek olsa seni her gün görürdüm



incecik beline sarılarak yürürdüm



Sabah olmasın diye güneşi durdururdum



Yanardağlarda tüten ateşi söndürürdüm "



Başrollerini Esen Püsküllü ile Engin Çağlar'ın oynadığı filmin adını taşıyan bu " Yeşilçam Şarkısı "nın sözleri, Cumhuriyet kuşaklarına sunulan " Tarihsiz toplum " senaryosu için de keşke yeniden yazılabilse.



Uzun yıllar önce okuduğum bir ingiliz gazetecinin " Ankara "yı anlatan şu satırlarını hep hatırlarım:



-Ankara' da bilimkurgu romanlarını anımsatan bir tarih anlayışı var. Hititler' den bir anda Cumhuriyet' e geçiliyor Ankara' da... Bu tarihin içeriğinde Bizans da, Selçuklu da, Osmanlı da yok sanki.







ÖFKE VE ŞAŞKINLIK



Şimdi Fransız politikacıları 10 milletvekilliğini etkileyebilecek 400 bin Ermeni oyunun hatırına Osmanlı tarihinin bir sayfasını Cumhuriyet'in bugününe yapıştırmak isterken, bizdeki toplumsal tepkiler, " Öfke " kadar "Şaşkınlık " da içermiyor mu?



Kimse " Osmanlı' da soykırım olamazdı ki... Çünkü Osmanlı ulus devlet değildi. Çok uluslu bir imparatorluktu " diyemiyor. Genellikle " Biz Türkler soykırım yapmayız " deniliyor. Kimse Sultan Abdülhamid'e karşı Türklerin de, Ermenilerin de, Arnavutların da, Rumların da muhalefet cephesi içinde birleştiklerini, Ermeni teröristlerin bombası gecikerek patladığı için Abdülhamid'in hayatı kurtulunca buna Tevfik Fikret'in üzülerek " Bir lahza-i teehhür "ü yazdığını düşünmek bile istemiyor.



Sanki Ankara'yı Ankaralılar kurmuş gibi bir inanç yok mu içimizde.



Osmanlı tarihi diye, iyi ve kötü padişahların hikayelerini okumadık mı? Hepimiz Fatih'in, Kanuni'nin torunları olmayı kabulleniyoruz ama hangimiz " Deli ibrahim' in de torunlarıyız " diyebiliyoruz?







BiZiM TARiHiMiZ



Gazetecilikteki ilk yıllarımda Cumhuriyet'in arkadaş ortamında rahmetli Burhan Felek, ittihatçıların 1912'deki Babı Ali Baskını'nı, Cağaloğlu'ndaki karşı köşeden bir öğrenci olarak nasıl izlediğini anlatırdı. Dinleyen bizler de 1960'ın 28 Nisan'ında aynı Bab-ı Ali'yi



* nasıl kuşatıp basmak istediğimizle hiç karşılaştırmak istemezdik bu anlatılanları. 27 Mayıs'ı yapan " Genç subaylar "ın ittihatçı veya Cumhuriyetçi olmaları arasındaki ilişkiyi kuranımız hiç yoktu.



Tabii ki, Irak'ı, Suriye'yi etkileyen " Baasçılık " olgusunun da, Osmanlılık'ın bir kalıntısı olduğunu hiç düşünmedik o dönemlerde. Bağdat ve Basra'nın birer Osmanlı vilayeti olduğunu neden hatırlayacaktık ki?



Aslında yeni yeni ismail Hakkı Uzunçarşılı'yı, Mustafa Akdağ'ı falan okurken, anlatılanların " Bizim tarihimiz "in parçaları olduğunu düşünüyor, mesela " Kapıkulu "nun anlamını yeni yeni değerlendiriyoruz. Ali Fuad Türkgeldi'nin " Mesail-i Mühimme-i Siyasiye "si ile bugünkü önemli siyasi sorunlar arasında " Devamlılık " ilişkisini yeni yeni kuruyoruz. Dedelerimizin " Düvel-i Muazzama "ya karşı duydukları ihtiyatlı öfkelerini, biz de bu çağda " Büyük Devletler "e karşı beslemiyor muyuz?







TARiH EĞiTiMi



" Nutuk "u, Cebesoy'un " Siyasi Anılar "ını, Karabekir'in " istiklal Harbimiz "ini, Fethi Okyar'ı, Rauf Orbay'ı falan okuyunca, Osmanlı'nın son dönemindeki siyasi kavgaların Cumhuriyet'e de aktarıldığını görmüyor muyuz?



Veya Moltke'nin 1820'ler istanbul'undan yazdığı " Türkiye Mektupları "ndaki tablo bugünü hiç mi yansıtmıyor?



Tabii ki Ermeni Tehciri bir soykırım değildi. Varlık Vergisi de " Holokost "un bir parçası değildi. 1955'in 6-7 Eylül gecesi de, bir soykırım provası yapılmamıştı istanbul'da.



Kodu mu oturtan Tepedelenli'ler, Mora ayaklanmasını bastırmaya çalışırken, Nürnberg'i mi düşünmüşlerdi sanki?



400 bin Ermeni Fransız'ın oyu için düşünmeyi ve tartışmayı yasaklayan bir kanun çıkarmaya çalışan akılsız Fransızlar, 70 milyon Türk'ün " Tarih "i yeniden öğrenmesine katkıda bulunduklarını fark etselerdi, Moliere'lerinin Kibarlık Budalası'nın kahramanı gibi " Demek ben nesir söylüyormuşum " diyerek herhalde çok şaşırırlardı.



Yeniden yazalım mı o Yeşilçam şarkısını?



" Gerçekler rüya olsa, tarih 1923' te başlasa Paris



' i sustururdum, Zürih' i pustururdum



AB' yi susta durdururdum



Gerçekler rüya olsa, tarih 1923' te başlasa... "



* ntv'de emre kongar'ın karşısına yorum farki isimli programda programın ismine ayak uydurabilsin de aradaki farkı anlayabilelim diye oturtulduğunu düşündüğüm emre kongar'ın ayar manyağı yaptığı yazar ve televizyon karakteri. çizgi film karakteri gibi bir şey işte.. sürekli iktidar yanlısı olan,lafları ağzında eveleyip geveleyen komik adam. evet,emre kongar'ın yanında bayağı bi komik.



* 60'lı yıllarda chp'de bakanlık da yapan cemil sait barlas'ın oğlu. karakter aşınmasından muaf tutabilseydi kendisini devlet sosyoloğu-doxosopher emre kongar bunca rahat konuşamazdı o malum şikeli programda. onca birikimi heba eden ender şahıslardan biridir, bir diğeri de engin ardic.



* fikirlerini beğenmeyen insanların, emre kongar'la kıyasladığı şahsiyet.. liberal görüşleriyle kendini kabul ettirebilmiş nadir şahsiyetlerdendir ayrıca.. ve gerçekten özgürlükçüdür, çünkü gerçekten liberaldir..







* başlığı altına entry giren pekçok yazarın ilk defa yorum farkı programında gördüğü hakkında bilip bilmeden haksız eleştiriler yapılan türkiyenin çok değerli yazarlarından birisi.