dantel

[bluemoon24]

tığ ile özel bir iplikle örülen, genellikle salonlarda zigon örtüsü olarak kullanılsa da, büyüklerin televizyon örtmekten, koltuk örtmeye kadar yaratıcılık sınırlarını zorlayarak evin her tarafına yaydığı süs eşyası

çeyiz sandıklarının vazgeçilmezi.

el emeği, göz nuru eserlerdir. genç kızların çeyizlerine konur.

bazı ev hanımlarının geçim kaynağı

üzerine felsefik tanımlamalar yapılabilecek el sanatı. şöyle ki, lisede edebiyat dersi sırasında dalıp gitmiş olan öğrenciye hoca aniden dante gibi ortasındayız ömrün ile ne denmek istediğini sorunca, söz öbeğindeki dante'yi dantel anlayan öğrenci: şimdi hocam, bu dantel nasıl ki ortadan başlanıp yavaş yavaş örülürse ve bir bütünü oluşturmak için... diye giden yorumlar yapabilir .



bunun dışında, dantel uygun kullanıldığında çok da güzel bir dekorasyon ürünü olmakla beraber yeni nesil tarafında eski kafalılık gibi hor görülmüş ve dışlanmıştır.



entle dantel ikileminde bir aşağılamaya niteleme hakareti.

peçete ve tuvalet kağıdı rulolarını koymak için tasarlanmış modelleri de bulunan el işleri.

neden yaptıklarını anlamadığım ama bir anlamı olsa da neden çeyizlerine koyup saklarlar da kullanmazlar dediğim hiç bir zaman bi işe yaradığını düşünmediğim gereksiz şey.

*



sadece ülkem insanının televizyon üstünün vazgeçilmezi olarak gördüğü, el emeği göz nurunun en fazla olduğu, üstüne çay vb dökülmesinden ebeveynlerin kesinlikle hoşlanmadığı, en revaçta olan çeyiz materyali.
eski bi komşumuzun kapı önündeki doğalgaz aletinin üstüne örttüğü sıyırmışlık göstergesi.

çamaşır süsüyken iyidir de havlu kenarı olunca çekilmeyen... hayır yani yüzünüzü silicem diye çizmenin ne alemi var, ha bir de bunca iş arasında havlu kenarı ütüleme piskopatlığının... ama el emeği, göz nuru mudur? denemedim bilmem...



Kaynak: İtüSözlük