Geri git   Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri > Hayatım Değişti Klubü > Serbest Kürsü > Sözlük

Uyarılar

Sözlük Nedir,Kimdir,İngilizcesi,Türkçesi,Nerededir,Hayatı,Anlamı,neden,sadece,anlamı,kullanımı,çeşitleri türkçe sözlük, sesli sözlük, ingilizce sözlük, türkce sözlük, almanca sözlük, moonstar sözlük, eng sözlük, fransızca sözlük, turkçe sözlük, tükçe sözlük, sözlük türkce, sözlük türkçe, hollandaca sözlük, pratik sözlük, türçe sözlük, rusça sözlük, redhouse sözlük, inglizce sözlük, sözlük almanca, turkce sözlük, rusca sözlük, ingilzce sözlük, babylon sözlük, bedava sözlük, sözlük sesli, mtu sözlük, sözlük indir, çeviri sözlük, teknik sözlük, italyanca sözlük ispanyolca sözlük, zargan sözlük, sözlük indirme, fransizca sözlük, dil sözlük, yunanca sözlük, japonca sözlük

en güzel aşk şiirleri

Serbest Kürsü ve Sözlük en güzel aşk şiirleri Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız aşk şiirlerinin vazgeçilmezi: ben sana mecburum ben sana mecburum bilemezsin adını mıh gibi aklımda tutuyorum büyüdükçe büyüyor gözlerin ben sana mecburum bilemezsin içimi seninle ısıtıyorum ağaçlar sonbahara hazırlanıyor bu şehir o eski istanbul mudur? karanlıkta bulutlar parçalanıyor sokak lambaları birden ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Sözlük telkin cd indir izle İstanbul Sözlük nerededir kimdir Sözlük çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Sözlük hipnoz Sözlük olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Sözlük hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Sözlük kuantum düşünce kitap haberi

en güzel aşk şiirleri

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 13-01-2009, 05:31 PM   #1 (permalink)
Albay
 
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
bluemoon24 is an unknown quantity at this point
Standart en güzel aşk şiirleri



aşk şiirlerinin vazgeçilmezi: ben sana mecburum



ben sana mecburum bilemezsin

adını mıh gibi aklımda tutuyorum

büyüdükçe büyüyor gözlerin

ben sana mecburum bilemezsin

içimi seninle ısıtıyorum



ağaçlar sonbahara hazırlanıyor

bu şehir o eski istanbul mudur?

karanlıkta bulutlar parçalanıyor

sokak lambaları birden yanıyor

kaldırımlarda yağmur kokusu

ben sana mecburum sen yoksun



sevmek kimi zaman rezilce korkudur

insan bir akşam üstü ansızın yorulur

tutsak ustura ağzında yaşamaktan

kimi zaman ellerini kırar tutkusu

birkaç hayat çıkarır yaşamasından

hangi kapıyı çalsa kimi zaman

arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu



fatihte yoksul bir gramafon çalıyor

eski zamanlardan bir cuma çalıyor

durup köşe başında deliksiz dinlesem

sana kullanılmamış bir gök getirsem

haftalar ellerimde ufalanıyor

ne yapsam ne tutsam nereye gitsem

ben sana mecburum sen yoksun



belki haziranda mavi benekli çocuksun

ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor

bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden

belki yeşilköy'de uçağa biniyorsun

bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor

belki körsün kırılmışsın telâş içindesin

kötü rüzgâr saçlarını götürüyor



ne vakit bir yaşamak düşünsem

bu kurtlar sofrasında belki zor

ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden

ne vakit bir yaşamak düşünsem

sus deyip adınla başlıyorum

içim sıra kımıldıyor gizli denizlerin

hayır başka türlü olmayacak

ben sana mecburum bilemezsin...



attila ilhan

hadi gel. tanışalım.

samimimsi merhabaları kulağıma çınlat.

sevgi parçacıkları çıtlat.

orjinalci gülüşler at bana.

bana kendimi hissettir.

sevdiğimi, gerildiğimi

hatta sevildiğimi



acıyı tattır bana.

hayatımdan zaman çal.

hayatımı ödünç al.

gerektiğinde göz yaşlarımı üret

gerektiğinde şiir defterimi tüket.



işte istediğim tek şey bu

ya da istedikleriniz.

tabiri caizse aşk…

gerçeğini bilemediğim

hiçbir zaman bilemeyeceğiniz.

yalancı bir sevgi tabakası.

yine de onu hep seveceğiz.


şehirden bir çocuk sevdin yine



savruk yillarin soldurdugu bedenime dokun

yine masum hirslarini sevdanin ateşinde

yaktin,

şehirden bir çocuk sevdin yine

ah! seni ona taşiyan çocuk ayaklarin

işte geliyorsun,

haylaz, vefali ellerin şehrin

dalgalarini okşuyor

ah! seni ona taşiyan gözlerindeki susuzluk

şehirden bir çocuk sevdin yine...



omuzuna astigin çantani görüyorum buradan.

havai taragin, komik anahtarliklarin, yarim rujun, yoksul fihristinden her harften iki-üç isim, uçurumda sahipsiz birkaç tokan, gözyaşlarinla parçalanmiş mendillerin.



yaktin masum hirslarini geliyorsun

oysa bir bilsen, seni ona taşiyan şehir

saçini bagladigin iple bile alay ediyor

ah! bir bilsen herkes tetikte

sense böyle hesapsiz, böyle sevinçle



ah! bir bilsen

sadece güzelligin tutuyor acimasizligin

kapilarini



yaktin masum hirslarini geliyorsun,

şehirden bir çocuk sevdin yine...



cezmi ersöz

her gün seninle



güzel olan

her günü seninle tekrar tekrar yaşamak

erimek yarını olmayan zamanlarda

durdurmak bir yerde bütün saatleri

bütün kuralları kırıp parçalamak

sonra varmak o yerlere

mevsimlere dur demek

kar yağarken çiçek açtırmak ağaçlara

güneşi bir akşam saatinde tutup bırakmamak

sonra doldurmak ay ışığını kadehlere

delicesine içmek

ve unutabilmek her şeyi ansızın

sevmek seni en yücesiyle sevgilerin

birlikte geçmiş, gelecek bütün çağları aşmak

güzel olan

sevmek seni tanrılar gibi

seninle tanrılaşmak...



bir gün bu akan sele dur diyeceğim, göreceksin

ne bu şehir kalacak

ne bu duygusuz sürü

bu korkunç kalabalık

her vapur seni getirecek bana

bütün istasyonlarda seni bekleyeceğim

kapılar sana açılacak

senin için söylenecek şarkılar

şiirler senin için yazılacak

her evde bir resmin

her meydanda bir heykelin olacak

ve sen kimi gün bir rüzgar gibi

kimi gün denizler gibi, bulutlar gibi

kopup ötelerden, ötelerden

yalnız bana geleceksin

bir gün bu akan sele dur diyeceğim göreceksin.



ben eskimeyen tek güzelliği sende gördüm

sende buldum erişilmez hazları

yanında sıyrıldım korkulardan, yalanlardan

duyguların en ölmezini sende duydum

susuzluğum dudaklarında dindi

yalnızlığım ellerinde

çoğu gün unuttum açlığımı

sende doydum...



ilk defa seninle bütünlendim, anlıyor musun

anladım yaşadığımı her nefes alışta

seninle geçtim bütün zamanlardan

seninle var oldum

eridim seninle bir sonsuz çalkanışta.



boynunda bir yer vardır, ben bilirim

ne zaman oradan öpsem,

değişir gözlerinin rengi

yanar dudakların, terler avuçların

dökülür kapkara aydınlık gibi

omuzlarına saçların

gitgide artar kalbinin vuruşları

bir musiki halinde dünyamı doldurur

ansızın bütün sesler kesilir

zaman durur

bir baş dönmesi başlar o en yükseklerde

her gün seninle yeniden var oluruz

eriyip kaybolduğumuz yerde...



sesini duymadığım gün

yaşanmış değil

açan çiçek değil

öten kuş değil

yüzünü görmediğim gün

içimde yıldızlar sönük

güneşler güneş değil

seni sevmediğim gün

seni anmadığım gün

olacak iş değil...



her günüm seninle geçsin

o güneşe en yakın

kimsenin varamayacağı bir dağ başında

uçsuz bucaksız uzak denizlerde

insan ayağı değmemiş ormanlarda

uzaklarda, en uzaklarda

o gemilerin uğramadığı limanlarda

ışığım ol, alınyazım ol benim

vatanım ol, evim ol

yeter ki bir ömür boyu benim ol

her günüm seninle geçsin...



ümit yaşar oğuzcan

birisi



bir şey var aramızda

senin bakışından belli

benim yanan yüzümden

dalıveriyoruz arada bir

ikimiz de aynı şeyi düşünüyoruz belki

gülüşerek başlıyoruz söze

bir şey var aramızda

onu buldukça kaybediyoruz isteyerek

fakat ne kadar saklasak nafile

bir şey var aramızda

senin gözlerinde ışıldıyor

benim dilimin ucunda



nahit ulvi akgün

hep sevdiğiniz kişiye yakıştırmaya çalıştığınız, kendinize anlamlar çıkarmaya uğraştığınız, en sonunda dayanamayıp 'en iyi' sini kendinizin yazdığı şiirlerdir. sonuçta okuduğunuz o ünlü, büyük, derin aşk şiirlerini yazan şairler de sizin için değil kendi aşkları için yazmışlardır o şiirleri. en güzel aşk şiirleri kendi yazdığınız şiirlerdir bu yüzden



sen öylece bırak kendini

ismini bırakır gibi

dalgaların evine

ağacım de gölge veren

rüzgarım de üzerinde esen

suyum de saçlarından tenine dökülen

isminle bırakırım kendimi ben de

dalgaların evine

ardından gelirim bilmediğim kentlere

rüyadır belki deme sakın

sen öylece bırak beni eğer öyleyse

ismine doğduğum şu puslu evrende

değmesin zamansız uyanışın arsız kederi

aşka bulanmış yüzlerimize

rüya değil ama sevgilim dalgaların evindeyiz işte…

...

sen yoksun.........

boşuna yağıyor yağmur...

birlikte ıslanmayacağız ki.....



boşuna bu nehir......

çırpınıp pırpırlanması.....

kıyısında oturup göremeyeceğiz ki...



uzar uzar gider..

boşa yorulur yollar..

birlikte yürüyemiyeceğiz ki..



özlemlerde ayrılıklar da boşuna

öyle uzaklardayız..

birlikte ağlayamayacağız ki



seviyorum seni boşuna..

boşuna yaşıyorum

yaşamı bölüşemiyecegiz ki ...

...



ucuncu sahsin siiri



gozlerin gozlerime degince

felaketim olurdu aglardim

beni sevmiyordun bilirdim

bir sevdigin vardi duyardim

cop gibi bir oglan ipince

hayirsizin biriydi fikrimce

ne vakit karsimda gorsem

oldurecegimden korkardim

felaketim olurdu aglardim



ne vakit mackadan gecsem

limanda hep gemiler olurdu

agaclar kus gibi gulerdi

bir ruzgar aklimi alirdi

sessizce bir cigara yakardin

parmaklarimin ucunu yakardin

kirpiklerini egerdin bakardin

usurdum icim urperirdi

felaketim olurdu aglardim



aksamlar bir roman gibi biterdi

jezabel kan icinde yatardi

limandan bir gemi giderdi

sen kalkip ona giderdin

benzin mum gibi giderdin

sabaha kadar kalirdin

hayirsizin biriydi fikrimce

guldu mu cenazeye benzerdi

hele seni kollarina aldi mi

felaketim olurdu aglardim



atilla ilhan

gidersen yıkılır bu kent, kuşlar da gider

bir nehir gibi susarım yüzünün deltasında

yanlış adresteydik, kimliksizdik belki de

sarışın bir şaşkınlık olurdu bütün ışıklar

biz mi yalnızdık, durmadan yağmur yağardı

üşür müydük nar çiçekleri ürperirken



gidersen kim sular fesleğenleri

kuşlar nereye sığınır akşam olunca



sessizliği dinliyorum şimdi ve soluğunu

sustuğun yerde bir şeyler kırılıyor

bekleyiş diyorum caddelere, dalıp gidiyorsun

adını yazıyorum bütün otobüs duraklarına

öpüştüğümüz her yer adınla anılıyor

birde seni ekliyorum susuşlarıma



selamsız saygısız yürüyelim sokakları

belki bizimle ışıklanır bütün varoşlar

geriye mapushaneler kalır, paslı soğuklar

adını bilmediğimiz dostlar kalır yalnız

yüreğimize alırız onları, ısıtırız

gardiyan olamayız kendi ömrümüze her akşam



gidersen kar yağar avuçlarıma

bir ceylan sessizliği olur burada aşklar



fiyakalı ışıklar yanıyor reklam panolarında

durmadan çoğalıyor faili meçhul cinayetler

ve ölü kuşlar satılıyor bütün çiçekçilerde

menekşeler nergisler yerine kuş ölüleri

bir su sesi bir fesleğen kokusu şimdi uzak

yangınları anımsatıyor genç ölülere artık



bulvar kahvelerinde arabesk bir duman

sis ve r çöküyor bütün birahanelere

bu kentin künyesi bellidir artık ve susuşun

isyan olur milyon kere, hiç bilmez miyim

sokul yanıma sen, ellerin sımsıcak kalsın

devriyeler basıyor karartılmış evleri yine



gidersen yıkılır bu kent kuşlar da ölür

bir tufan olurum sustuğun her yerde

şimdi sen kalkıp gidiyorsun.git

gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar.gitsinler

oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin

oysa allah bilir bugün iyi uyanmıştık

sevgiyeydi ilk açılışı gözlerimizin,sırf onaydı

bir kuş konmuştu parmaklarıma uzun uzun ötmüştü

bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti

yoktu dünlerde,evvelsi günlerdeki yoksulluğumuz

sanki hiç olmamıştı



oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu

şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi,

güzel laflı istanbullular

şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların,

dünyaların

öyle düzeltici öyle yerine getiriciydi ki sevmek

ki karaköy köprüsüne yağmur yağarken

bıraksalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti

çünkü iki kişiydik



oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya

bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı

doymamız

seni bir kere öpsem ikinin hatrı kalıyordu

iki kere öpeyim desem üçün boynu bükük

yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde

memelerin vardı memelerin kahramandı sonra

sonrası iyilik güzellik.



cemal süreyya

ben sana mecburum



ben sana mecburum bilemezsin

adını mıh gibi aklımda tutuyorum

büyüdükçe büyüyor gözlerin

ben sana mecburum bilemezsin

içimi seninle ısıtıyorum



ağaçlar sonbahara hazırlanıyor

bu şehir o eski istanbul mudur

karanlıkta bulutlar parçalanıyor

sokak lambaları birden yanıyor

kaldırımlarda yağmur kokusu

ben sana mecburun sen yoksun



sevmek kimi zaman rezilce korkuludur

insan bir akşam üstü ansızın yorulur

tutsak ustura ağzında yaşamaktan

kimi zaman ellerini kırar tutkusu

bir kaç hayat çıkarır yaşamasından

hangi kapıyı çalsa kimi zaman

arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu



fatih'te yoksul bir gramofon çalıyor

eski zamanlardan bir cuma çalıyor

durup köşe başında deliksiz dinlesem

sana kullanılmamış bir gök getirsem

haftalar ellerimde ufalanıyor

ne yapsam ne tutsam nereye gitsem

ben sana mecburum sen yoksun



belki haziran'da mavi benekli çocuksun

ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor

bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden

belki yeşilköy'de uçağa biniyorsun

bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor

belki körsün kırılmışsın telaş içindesin

kötü rüzgar saçlarını götürüyor



ne vakit bir yaşamak düşünsem

bu kurtlar sofrasında belki zor

ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden

ne vakit bir yaşamak düşünsem

sus deyip adınla başlıyorum

içim sıra kımıldıyor gizli denizlerin

hayır başka türlü olmayacak

ben sana mecburum bilemezsin


bu duvarlar yetmiyor bizi ayırmaya bilesin...

bu parmaklıklar, bu demir kapılar, bu hava, inan...

bazen bir yumrukta yıkacak kadar güçlü,

bazen bir serçe kadar güçsüzsem, bir nedeni vardır...

hangi zorluğu yenmemiş insanoğlu.

hele taşıyorsa içinde bu insanca sevgiyi.

güzel günler zorlu duraklardan geçer sevdiğim.

damla damla birikiyor insan.

damla damla sevgili...

bir gün akıp gideceğiz hayata...

duvarlar yıkılacak, açılacak bütün kapılar bilesin.

benim yüreğim sensin şimdi, seni vurur durur...

ve yine damla damla çoğalıyorsun içimde



Kaynak: İtüSözlük

 

 

Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın

Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu

Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir?

Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz.

Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım?

Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.

25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.

bluemoon24 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


en güzel aşk şiirleri

Serbest Kürsü ve Sözlük en güzel aşk şiirleri Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız aşk şiirlerinin vazgeçilmezi: ben sana mecburum ben sana mecburum bilemezsin adını mıh gibi aklımda tutuyorum büyüdükçe büyüyor gözlerin ben sana mecburum bilemezsin içimi seninle ısıtıyorum ağaçlar sonbahara hazırlanıyor bu şehir o eski istanbul mudur? karanlıkta bulutlar parçalanıyor sokak lambaları birden ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Sözlük telkin cd indir izle İstanbul Sözlük nerededir kimdir Sözlük çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Sözlük hipnoz Sözlük olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Sözlük hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Sözlük kuantum düşünce kitap haberi


WEZ Format +3. Şuan Saat: 10:32 AM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.