gavur izmir
 

izmir eskiden iki bölüme ayrılırmış. gavur izmir bunlardan biri. müslüman izmir de bir diğeri. yunanlılar kaçarken gavur izmiri yakmışlardır

daha az dindar insanların yaşadığına inanılması dolayısıyla izmir'e yakıştırılan ad. seçimlerde ak parti'nin kazanmadığı nadir şehirlerimizden biri olması da etkilidir şüphesiz.

türkiyede eğitimin beşiği olan izmir, kültürlerin birleştiği yer izmir, çoğu tarihi kutsal yerleri olan gene izmir, modern insanı ile türkiye'nin en yüksek okuma oranı olan yer gene izmir. sonradan gelenler ise akp ya da bilimum dinci partiye oy verenler dağlarda yaşayanlar peçe takanlar onlar izmirli değildir lütfen karıştırmayalım.



izmirin yerlisi bir kere okumuş olur gavur değil ha okumuşluk oranlarımız yabancı ülkeler düzeyinde ise eyvallah ben gavurum en azından okuyorum ve kendimi geliştiriyorum



ben rahat ve kimseyi rahatsız etmeden giyinebiliyorsam ve kimseninde giydiklerine karışmıyorsam gavurum,

her türlü sorunumuzu en ufak bir hatayı baş kaldırarak yönetime bildirebiliyorsak ben gavurum,

ben müslümanım diyenden daha müslüman olduğum için ben gene gavurum.



sonuçta izmir gavur en azından körelmiş illerin örümcek beyinlilerinden daha modern yaşam tarzımız olduğu için bize gavur tanımlaması yapıyorlarsa yapsınlar sonuçta kimse tınlamaz çünkü kimin ne olduğunu biliyoruz bunlar çekememezlik bok atmaktan başka şey değildir.



evet bunları kabul edenler varsa izmir gavur şehridir.


ramazanın gelmesiyle bunu ispatlamış,lokantaların gündüz doluluk oranları hayli artmış biricik ilimiz bizzat gördüm,ama iyi insanlarda var...bu da ayrı tabii

izmir'de hala yunanlar'ın yaşadığı ve burada izmir halkıyla izmir'li yunanlar'ın kaynaşmış olduğu doğrudur. izmir'de yaşayan insanların kafalarının içindeki örümcek ağı/beyin oranı diğer bazı illerimizde yaşayan insanlara nazaran oldukça düşük olduğu için bu durum onlar için gayet normaldir aynı zamanda.

oysa ki amanın gavur, amanın gayri müslim demek giderlerken her yeri yakıp yıktı bunlar diye atıp tutmak çok daha kolay sanırım. neyi neden tartışıyoruz ki? saçmasapan bi diğer başlık, kürtler 2. sınıf vatandaş, azınlıklar gavur diyen bölücü zihniyetin ürünü .

başbakan erdoğan'ın ima ettiği laf. kendisi üstü kapalı olarak bana oy vermezseniz gevursunuz demiştir.

http://www.haberturk.com/...



millyet yazarı ece temelkuran'ın izmir gavurdur gavur kalacak adlı yazısı:



başbakan izmir'e gitti. duymayan vardır, tekrar edeyim, şöyle dedi:

izmir'in üzerindeki o zaman zaman yakıştırılan bazı ifadeler vardır ya... bu ifadelerin olmadığı görülecektir. çünkü izmir'in aslı bu

değildir. o yakıştırmalar değildir. inşallah bu yakıştırmaları da ilk seçimde silip atacaktır üzerinden. ben buna inanıyorum.

başbakan, belki reddedecektir ama, anlaşılan gâvur izmir yakıştırmasından söz ediyor. en azından bu cümleleri herkes böyle anladı. ızmirli siyasetçiler bu yüzden tepki gösterip hayır, izmir gavur değildir şeklinde konuştular.



bendeniz ise başbakan'ın imasını görüp alıp kabul edip cevap veriyorum bir izmirli olarak:

evet, izmir biraz 'gâvurdur', mümkünse hep biraz 'gâvur' kalacaktır!

izmir ne değildir?

izmir, kızların sinemaya gittikleri ya da âşık oldukları için öldürüldükleri, bunun için bir de gidip dinen caizdir raporu alınan şehirler gibi olmayacaktır...

ramazanda oruç tutmayanları aç bırakmayacak, niyetli olmayanları dövmeyecektir...

şehir çıkışlarına iki yüzlülük otelleri kurup erkeklerin 'günahlarını' şehrin dışına taşıyıp sonra da cumaya gitmeyecektir...

izmir'de hiçbir zaman bir erkeğin dinen kaç kadına sahip olması caizdir? meselesi konuşulmayacaktır...

üniversite rektörlerinin kapkaççılardan, tecavüzcülerden beter muameleye tabi tutulmasına izin vermeyecektir...

kızların motosiklete binince ölümle tehdit edildiği yerlerden biri olmayacaktır...

kordon'da içtiği rakı için günah benim kime ne! diyerek, bir kez daha kadeh tokuşturacaktır...

ve daha bir sürü şey...

izmir nedir?

o topraklardan nice tanrılar geçti. geçip giderken uygarlıklar izmir'den, kordonlu bir şehir neyi sindirdiyse içine onları

bıraktılar arkalarında. bir bünyesi var bu şehrin rakının yanında gitmeyeni hiç kaldırmadı. efkârlı bir gecenin, zeytinyağlı domates-biberin, kehribar üzümden yapılan şarabın, bereketli kadınlar gibi açılan incirin beğenmediği hiçbir şey kalamadı izmir'de. balkonları yıkadıkça pembeleşen topuklarıyla kadınların şen kahkahalarını kısan ne varsa hiçbir iz bırakmadan gitti o şehirden.

o kadınların yazları o ferah feza balkonlarda oturup eteklerini yelleye yelleye yaptıkları iyi niyetli dedikoduları azaltan ne

varsa geçti bitti izmir'de. çabuk efelenen, sonra çok çabuk barışan neşeli erkeklerin gönlünü daraltanların hepsi hasan tahsin'in bir kurşununa kurban gitti körfez'de. deniz gibi dalgalı kızların aklını, hayalini örten ne varsa kemeraltı'nın dehlizlerinde bir

daha bulunmamak üzere yitti.liseyi kırıp pasaport'a kendini dar atmış kızlı oğlanlı grupların ilk aşklarının tadını kaçıran ne varsa dalgalarla çarpıp iskeleye parçalandı. zeytin ağaçlarının gölgesinde kurulmuş, bin yıldır tadı hiç bozulmamış felsefe kuramlarını yok sayan ne varsa asansör'ün balkonundan uçup düştü asfalta.çingenelerin sokak düğünlerinin neşesini kaçıranların adları, karşıyaka-göztepe maçlarının gürültüsüne gitti, duyulmadı bir daha. karantinalı despina'nın içini sıkan adamlar kadife kale'den yuvarlandı, 1. kordon'da içilen keyif kahvelerinin telvesine saplanıp kaldı.

ilk seçimlerde inşallah izmir bu gâvurluklarının tamamını tutacaktır aklında!

başbakanın son gaflarından biri olsa da genelde izmirin niteliğini gözler önüne seren bir tanımlamadır..gayri-müslüm nüfusun fazlalığı dile getirmek için kullanılmış olsa da yine de yeri ve zamanına göre anlamı ve doğru orantılı olarak bu anlama gösterilen tepki de değişmektedir..

başbakanın çimentosuyla birleştiremeyeceği bir tuğla...

dervişin fikri ne ise, zikri de odur. a güzel bir örnek. insan, kendi ülkesinin bir şehrine neden gavur der? sorusunu da beraberinde düşündürtür.

iki ileri bir geri taktiği altında erdoğan'ın izmir için ettiği laf.

ben türküm diyemeyen bir insanın gerçek bir dini siyasete alet etmek eylemi esnasında gündeme getirdiği yakıştırmadır. inşallah bu yakıştırmaları da ilk seçimde silip atacaktır üzerinden. tümcesinin cumhuriyet savcısının anayasa mahkemesine başvurması için neden yeterli olmadığını merak etmekteyim.

prof. dr. mahmut esat ozan'ın son yazısını okuduktan sonra hatırlanıveren söz. ki bu söyleyişin kıskançlıktan başka bir gerekçesi olup olmadığını gerçekten merak ettirir.



according to the 1918 turkish census records, 57,000 greeks and armenians resided in the city. there were also 10 - 20,000 jewish, ıtalian, french, german, and other minorities, plus 200,000 muslim turks who made ızmir their home.
rte'nin yakın zamanlarda yaptığı densizliklerden birisidir.herzaman aydınlanma meşalesini taşıyan,ülkenin neredeyse en modern şehir profilini oluşturan,kızların şehir tarzanlarınca sözsel tacize uğramadan rahatça gezebildiği,gerek çalışma hayatında gerek toplumsal yapıda cinsiyet eşitliğinin olduğu ve insanların birbirlerinin farklılıklarına hoşgörüyle yaklaştığı,seçimlerde de dinci kökenli partilere değilde sol eğilimli partilere gözle görünür bir destek vermeleriyse eger rte'yi rahatsız eden varsın kendileri yerli izmir gavur olsun.

Kaynak: İtüSözlük