genesis

[bluemoon24]

daemons

2

incil'de yaratılış'ın anlatıldığı bölümdür. hz. musa tarafından yazılan ilk kısımdır.



ayrıca



grekce herhangi bir sürecin başlangıcı...

ingilizce mütercim tercümanlık öğrencilerine dillerin doğuşu hakkında bilgi vermek için okutulan incil öğretisi.

conspiracy grubunun breakpoint2003'te birinci olmuş, müthiş 64k introsu



http://www.conspiracy.hu/...

phil collins'in bir ara vokalistliğini yaptığı müzik grubu.



incil'de yaratılışın anlatıldığı ilk bölümdür.



genesis 1

1

in the beginning god created the heavens and the earth.

2

now the earth was formless and empty, darkness was over the surface of the deep, and the spirit of god was hovering over the waters.

3

and god said, let there be light, and there was light.

4

god saw that the light was good, and he separated the light from the darkness.

5

god called the light day, and the darkness he called night. and there was evening, and there was morning--the first day.

6

and god said, let there be an expanse between the waters to separate water from water.

7

so god made the expanse and separated the water under the expanse from the water above it. and it was so.

8

god called the expanse sky. and there was evening, and there was morning--the second day.

9

and god said, let the water under the sky be gathered to one place, and let dry ground appear. and it was so.

10

god called the dry ground land, and the gathered waters he called seas. and god saw that it was good.

11

then god said, let the land produce vegetation: seed-bearing plants and trees on the land that bear fruit with seed in it, according to their various kinds. and it was so.

12

the land produced vegetation: plants bearing seed according to their kinds and trees bearing fruit with seed in it according to their kinds. and god saw that it was good.

13

and there was evening, and there was morning--the third day.

14

and god said, let there be lights in the expanse of the sky to separate the day from the night, and let them serve as signs to mark seasons and days and years,

15

and let them be lights in the expanse of the sky to give light on the earth. and it was so.

16

god made two great lights--the greater light to govern the day and the lesser light to govern the night. he also made the stars.

17

god set them in the expanse of the sky to give light on the earth,

18

to govern the day and the night, and to separate light from darkness. and god saw that it was good.

19

and there was evening, and there was morning--the fourth day.

20

and god said, let the water teem with living creatures, and let birds fly above the earth across the expanse of the sky.

21

so god created the great creatures of the sea and every living and moving thing with which the water teems, according to their kinds, and every winged bird according to its kind. and god saw that it was good.

22

god blessed them and said, be fruitful and increase in number and fill the water in the seas, and let the birds increase on the earth.

23

and there was evening, and there was morning--the fifth day.

24

and god said, let the land produce living creatures according to their kinds: livestock, creatures that move along the ground, and wild animals, each according to its kind. and it was so.

25

god made the wild animals according to their kinds, the livestock according to their kinds, and all the creatures that move along the ground according to their kinds. and god saw that it was good.

26

then god said, let us make man in our image, in our likeness, and let them rule over the fish of the sea and the birds of the air, over the livestock, over all the earth, and over all the creatures that move along the ground.

27

so god created man in his own image, in the image of god he created him male and female he created them.

28

god blessed them and said to them, be fruitful and increase in number fill the earth and subdue it. rule over the fish of the sea and the birds of the air and over every living creature that moves on the ground.

29

then god said, i give you every seed-bearing plant on the face of the whole earth and every tree that has fruit with seed in it. they will be yours for food.

30

and to all the beasts of the earth and all the birds of the air and all the creatures that move on the ground--everything that has the breath of life in it--i give every green plant for food. and it was so.

31

god saw all that he had made, and it was very good. and there was evening, and there was morning--the sixth day

senfonik rock müziğinin ilk ve en büyük temsilcilerinden ingiliz grup. zirvede olduğu 80'lerde trt'de bolca gösterilen klipleri ile tanıdık onları.



grup ilk olarak 1965 yılında 15 yaşındaki peter gabriel'ın yanına tony banks, johnny trapman, chris stewart ve rivers job'u almasıyla anon isminde surrey'deki carterhouse lisesinde kurulur. aynı okuldaki mike rutherford, anthony philips gibi diğer öğrenciler ise farklı gruplarda çalmaktadırlar. yaşça büyük olanların okuldan mezun olmalarıyla gabriel, banks, rutherford, philips ve stewart birleşirler, grubun ismi bu sefer the new anon'dur. ilk 6 şarkılık demoları aynı okuldan mezun prodüktör jonathan king tarafından dinlenir ve king tarafından gruba stüdyoda çalışma imkanı sağlanır. grubun ismini genesis olarak değiştiren de king olacaktır.



1967'de çalışmaya başlayan grup 68'e gelindiğinde ilk single'ını çıkarır: the silent sun. ilk single pek bir ilgi görmez. ikinci single a winter's tale çıktıktan sonra gruptan ayrılan stewart'ın yerine john silver katılır ve ilk albüm çalışmaları başlar. 69'da çıkardıkları ilk albümden sonra albümden sonra müziğe daha ciddi anlamda eğilmeye başladıklarında yine davulda silver'ın yerine john mayhew alınır. 70'te piyasaya çıkan ikinci albümden sonra sahne korkusunu yenemeyen philips grubu bırakırken mayhew'un yerine de artık bagetleri phil collins sallamaya başlayacaktır.



70'lerin başlarından itibaren taşlar yerine oturmaya başladıkça gabriel'in teatral yeteneği de kendini göstermeye başlar. konserlerindeki progresif hava ve şovların ötesinde, 72 çıkışlı foxtrot albümü grubun gidişatı hakkında ciddi sinyaller vermeye başlar. 73 çıkışlı leicester ve manchester konserleri kayıtlarını içeren live albümünden sonra aynı yıl grubun şimdiye kadarki en kompleks albümlerinden birisi olan selling england by the pound raflardaki yerini alır. sert progresif sound ve derin şarkı sözleri ile artık dikkatleri fazlasıyla üzerlerinde toplamaktadırlar.



74 çıkışlı çift plaklık the lamb lies down on broadway albümü grup için bir dönüm noktası niteliğindedir. 1975'te bir paris konserinden sonra peter gabriel kişisel nedenlerden ötürü gruptan ayrılmak zorunda olduğunu açıklar. gabriel'ın ayrılmasından sonra boşalan mikrofona çeşitli isimleri deneyen grubun elemanları en sonunda bu iş için en uygununun collins olduğuna karar verir ve collins'in müzik kariyerinde de önemli bir sayfa açılmış olur.



çalışmalara tekrar başlayan grubun ilk meyvesi 76 çıkışlı trick of the tail olur. ingiltere'de listelere üç numaradan giren albüm şimdiye kadarki genesis kataloğundaki en başarılı çalışmadır. bunu 77 çıkışlı wind and wuthering izler.



artık müzikte farklı olan bir döneme girilmektedir: 80'ler. genesis de bu değişime ayak uydurur ve progresif rock'tan uzaklaşarak easy listeninge doğru yol alarak daha hafif pop ekseninde bir sounda oturur. 78 çıkışlı and then there were threeden sonra birkaç solo proje için bir süre mola verilir. 80 çıkışlı duke, 81 çıkışlı abacab ve 83 çıkışlı genesis ile artık bir stadyum konseri grubu haline gelirler. listelerde zirveye oturmaya başlarlar. ilk platin albüm satışı yakalanır.



86'ya gelindiğinde grubun şimdiye kadarki en başarılı albümü invisible touch piyasaya çıkar. birkaç kez platin albüm satışına erişen albümden sonra şimdiye kadar çıktıkları en büyük turneye çıkarlar ve rolling stones, the grateful dead gibilerinin yanında adları zikredilmeye başlar. solo çalışmalarına hız vermiş olan phil collins'in 91'de grupla beraber çıkardığı son albüm olarak açıkladığı we can't dance piyasaya çıkar. klibinde levi's reklamı ile dalga geçen i can't dance single'ı ile listelere bir numaradan giren albüm amerika'da da dört numaraya çıkar.



collins'in yokluğundan sonra vokalist arayışına giren rutherford ve banks, yine bir levi's reklamındaki şarkıları* ile yıldızları parlayan stiltskin'in vokalisti ray wilson'ı kadroya dahil ederler. 97'de çıkan calling all stations içinde congo gibi bir hiti barındırmasına rağmen eski tadı vermez, grubun çıktığı bu son turne de istenen başarıyı sağlamaz, bir yıl sonra da wilson gruptan ayrılır.



diskografi

1969 - from genesis to revelation

1970 - trespass

1971 - nursery cryme

1972 - foxtrot

1973 - live

1973 - selling england by the pound

1974 - the lamb lies down on broadway

1976 - a trick of the tail

1976 - wind and wuthering

1977 - seconds out

1978 - and then there were three

1980 - duke

1981 - abacab

1982 - three sides live

1983 - genesis

1986 - invisible touch

1991 - we can't dance

1992 - the way we walk vol.1

1993 - the way we walk vol.2

1997 - calling all stations

1999 - turn it on again - the hits





ayrıca

ayrıca

tevrat* ta yaratılışın anlatıldığı bölümdür. evet efendim tevrattır o. veya eski ahit*tir, veya kitabı mukaddestir ama asla incil değildir. zira incil yeni ahit *e tekabül eder.

yönetmenliğini claude nuridsany ve marie perennou'nun yaptığı insanoğlunun yüzyıllardır araştırdığı ve araştırmayada devam edeceği yaradılış konusunu işleyen 2004 yapımı fransız belgeseli.küçük yaratıklarla insanoğlunun nerden geldiğini,var oluşunu ve hayatı keşfetme serüvenini anlatan enteresan müzikli belgesel.

2007de trio olarak tura çıkacak olan gruptur.biz fanlarını acayip sevindirmiştir fakat turun türkiye ayağı yok.dolayısıyla dvdsini alıp salya akıta akıta seyredeceğimdir.

uzun yıllardan sonra bu yıl tekrar bir araya gelip konserlere çıkmaya hazırlanan efsaneler topluluğu. keşke türkiye'ye de gelseler.

gemi entegre savaş idare sisteminin kısaltılmışıdır. dzkk nın güncel en önemli projelerinden biridir.

ben henüz yeni doğmuş bir bebeyken invisible touch adlı albümü baya bi iyi satmış olan gruptur.

ayrıca karadeniz bölgemizde bir yayla.



Kaynak: İtüSözlük