Albay
Üyelik tarihi: Dec 2008
Mesajlar: 432,578
Tesekkür: 0
429 Mesajinıza toplam 518 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| hiçbir hedefi olmayan sorumsuz insan şu hayattaki belki de en mutlu insandır kendileri. böyle bir insan gece kafasını yastığa koyar koymaz derin bir uykuya dalar. saçları size göre daha geç beyazlar, daha geç dökülür. dert,sıkıntı,çile nedir bilmediği için siz 40 yaşında 50 yaşındaymış gibi gözükürken onlar 30 yaşında dipçik gibi bir delikanlı olarak göze batarlar. siz hayat deyip eski pişmanlıklarınızı anarken, keşkelerle yaşarken onlar sorumsuzluğun verdiği rahatlıkla her şeyi yapmış olmanın verdiği tatlı huzuru ve doyumu yaşarlar. tabi nereye kadar bu şekilde götürebilirler orası ayrı bir muamma...
ukteci: anka
hiçbirşey onu mutlu etmeyecektir ve bir gün kendisi r edip gidecektir. bu dünya onun dünyası değildir ve insanlar da onun anlayabileceği, onu anlayabilecek insanlar değildir. bu dünya onun dünyası değildir, o da terkeyleyecektir.
tercih dönemi mal mal düşünen öss zede.
sürekli olduğundan genç gösteren insandır.akranlarında çeşitli deformasyon olur bu insanlarda olmaz.günü kurtarmak adına yaşarlar.aslında anı yaşayarak mutlu olurlar.planda yapmazlar genelde,içinden geleni hemen eyleme dönüştürme potansiyeline sahiptirler.herhalde en fovori deyişleride rahat ol olsa gerek ki her daim rahattırlar.
sıkıntıya da gelemezler ve monotonluktanda sıkılırlar.hayatında hep ekşın olsun isterler,maceracı ruhuda vardır.düzenli bi hayata ayak uyduramazlar ve genelde gece uyamaz,gündüz yatar ama bu aralar sıcaklardan sıkıntıya girmiş olabilir biraz.sonuç olarak kompleksiz gübre olarak diğer tafara gidecektir.
hedefleri olan sorumsuz insandan daha tutarlıdır.
birçok hedefi olan sorumsuz insandan daha iyi bir durumdadır kanımca.. ama ikiside çok rahattır, hayat yormaz bu tür adamları..final dönemi film izler, arkadaşlarıyla gezer tozar tembeldir de aynı zamanda, gece yatar yatağına, susuzluktan ağzı kurur ama kalkıp su içmeye bile üşenir.. bir şekilde de işleri hep rast gider böyle insanların..
sorulması gereken asıl soru neden hedefi yoktur bu insanların?.. yeterince yönlendirilmemiş olabilirler mesela.. ya da müzik, resim gibi alanlarda yeteneklidir ama önü kesilmiştir geleceği yok bahanesiyle.. ee hal böyle oluncada körpecik beyinlerden, küçük veya genç yaşlarında büyük bir olgunlukla hedeflerini belirleyipte buna uygun bir şekilde gerekli sorumlulukları üzerlerine alıp hareket etmelerini beklemek çokta akıllıca değil tabiki..
hedefi olduğu halde sorumsuz insanların da olduğu bir dünyada yaşadığımız düşünülürse, hedefi olmayanın sorumsuz olarak addedilmesi konusunda aceleci davranmamak gerektiği söylenebilir. zira hedefin yoktur hayatta ama yemeğini yapıyor, çamaşırını yıkıyor, belki kardeşine filan bakıyorsundur bu durumda sorumluluk sahibisindir işte. demek ki sorumluluk ve hedef aynı kapıya çıkmayabilir... ama elbette hedefine ulaşmak isteyen insan sorumluluğun bilincinde olmalıdır o ayrı...
bu insanlar sorumsuz ve geleceklerini düşünmeyen bireyler olmalarına rağmen gayet başarılı insanlardır.yanlızca çalışmak,kafa patlatmak ağır gelir.üniversiteyi kazanan türleri ise okulu yedi seneye yaymakta bir sakınca görmezler*
dünyanın en mutlu, en sıkıntısız, en başı rahat insanıdır. bir hedefe ulaşmak için şu kısacık hayatta kıçını yırtacak kadar aptal olmayan, yaşayan insandır.
günü kurtarmak yeterlidir onlar için. birçok şeyi de kafasına takmadığından daha neşeli daha bir mutlu görünür böyle tipler. meslek edinme ve gelecek kaygıları yoktur. ancak çevremizde iki dil bilen, üniversite mezunu işsiz, bunalımda birçok insana baktığımızda da, 'belki de en doğrusunu onlar yapıyordur kim bilir... ' dedirten tiplerdir aynı zamanda.
bir iki psikolojik kitap okuyup ''sorumsuz insanlar, delidir, paranoyaktır, insan hayatına zararlıdır , hatta üzülüyorum ben bu insanlara ya'' dallamalığıyla yaklaşan bu embriyo zihniyetlere gülüp geçmesini tavsiye edeceğim kişidir. yalnız, bahsi geçen insanların sorunu hiçbir hedefi olmadığından kaynaklanmaz. 'hiçbir hedef' tanımı mantıksız zaten. dünyevi ve ruhani olarak ayırmak gerek bunu. hedeflere ulaşmak ise bireysel olduğu için, genellemesi yapılamaz. uçuyor muyum yoksa... o zaman şöyle diyeyim dünyevi hedefler, ulaşıldığında değişime uğrar yeni bir hedef çıkar karşımıza dolayısıyla hedefler bitmez, sonu da hüsranla sonuçlanır, ölümdür, empedokles örneğinde olduğu gibi. bir de şöyle bir şey var, hedefine ulaşıp sonunda ağlayan birine sorumsuz denilen bir insan gülmez en nihayetinde o insan hayatına saygılıdır, sorumsuzluğu var ise de mutluluğu bulamamaya dair sorumsuzluktur o da... diğer taraftan hedef koyan sorumlular, sorumsuzlar için ''zaten vatan için, insanlar için, kapital düzen için hiçbir iş yapmamış bu insan ölmeyi hakediyor'' der. sanki, dünyadaki konumuyla ezmiş de öldükten sonra da ödül bekliyor, wagner operasıyla karşılanmak gibi falan. demem şu ki, sorumsuzlar için ruhani hedef daha ehemmiyet arz ediyor. toplum gerçeği da bunun tam zıttıdır tabii, insanoğlu naziktir hesabı. bunların sorumlulukları kulaktan dolmadır, ezberciliktir, tahakkümcü sorumluluklardır. bunları inim inim zikersin hiç aldırmazlar, dinsiz allahsız dersin kuralcılığına söversin ağızlarından alev fışkırtırlar. hedeflerini kendileri yaratamazlar, buyrukçularının ayak parmaklarını yalarlar, nerde çıkarları varsa hedefine giden yoldaki iki ayaklı koyunların götlerini sıvazlarlar. çoğunun hedefi kaypaklıklarıyla sonuçlanır.
toplum ahlakı ne menem birşeydir halbuki. bohem kişi yani çevresel ve toplumsal kuralların dışında yaşayıp kendi kurallarını koyanlar deli olarak nitelendirilir günümüzde, ha bana sorarsanız deli olmak övgüyü getirir ama toplum ahlakı da bunu engeller sonuç itibariyle. elinde kitapla dolaşanlara bile gülünen bir alanda yaşıyoruz. maddi lüksü olmayana saygı gösterilmez. standart koşuşturmalar ve sıradanlık sorumsuzların ilgi alanı değildir. delilik, sıradan olmamaktır. lüks, herkes için sıradan olur hayatlarının bir döneminden sonra.
erasmus öğrencisi gibi hissettim kendimi yahu. ha bu bildiğiniz yurtdışında kendinizi geliştirme amaçlı olanı değil, filozof olanı. sorumluluk almayan insan kendi dünyasını dış dünyadan bağımsız kurar falan der o da. neyse artık, son cümlelerimi söyleyeyim. sorumsuzlar, zevkine düşkündür, stoacıdır, epikürdür. hayata herkesin baktığı pencereden değil de, olan biteni devamlı sorgulayıp kendi emeğini kendi düşünce gücünde yaşayarak nefes almanın huzurunu hisseder. sabah kalktığında planı olmadığı için rahattır, çayını yudumlar, sigarasını yakar, kitabının başına geçer, açar avrupa kupası maçlarını zamanla-kronosla- çatışmadan izler. gece olduğunda şarabını yudumlar yatağına uzanır, bir yerlerde hayalleriyle yaşar. zaten değil midir ki, insan düşündüğü kadar bir dilenci hayal ettiği kadar da bir tanrıdır... hayaller sorumluluklarla çelişir, idefiks hayaller sorumsuzlar için düşmandır. burda bitsin artık, tolstoy'u, nietzche'yi, holderlin'i, fauerbach'ı delirirken hayal etme zamanı geldi yine, yeni bir sorumsuzca geçen günün özlemini çekerek uyumalıyım. hey dostum ben gidiyorum. şimdiki hedefim uyumak, sorumluluğum sevgilime sarılarak huzur bulmak.
yakınımda olmasına bile tahammül edemeyeceğim insan tipi.hayatı sadece eğlenceden ibaret görür,sorumluluk bünyeye ağır gelir,laftan anlamaz vs vs.
Kaynak: İtüSözlük Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |