küçük kıyamet

[bluemoon24]

taylan biraderlerden istanbul'da olması beklenen deprem üzerine farklı bir film. bu yıl içinde gösterime girmesi bekleniyor.

din kitaplarına göre, herkes için kendi ölümü. büyük kıyamet için :
başak köklükaya,cansel elçin,ilker aksum,binnur kaya gibi oyuncuların yer aldığı bugün vizyona girmiş yepyeni film..

filmde yaşanan doğa olaylarının insanlar üzerindeki özellikle psikolojik etkileri yansıtılmaya çalışılmış..meydana gelen esrarengiz olaylar sonucunda filmi ağzı açık izlemek mümkün.

başak köklükaya'nın takdir edilesi oyunculuğu yanında,yer aldığı dizilerde bizi güldüren ilker aksum ve binnur kaya'yı da hiç böyle görmediniz..

fragmanlarından etkilendiğim film.

22 aralık 2006 cuma günü gösterime girmiştir. okul filminde olduğu gibi yönetmen koltuğunda yine taylan biraderler oturuyor. senarist yine doğu yücel. ve yine, müzikler eski dream theater üyesi kevin moore'a ait.
beklediğimin üzerinde,çok güzel, başarılı ,taylan biraderlerden beklemediğim bir film.



başlarda klasik korku filmi öğeleri,diyalogları varmış gibi görünse de ilerledikçe,yavaş yavaş anlaşılıyor aslı.geçişler yerinde ve güzel hikaye,kurgu,diyaloglar falan iyi olmuş.tüm o mezarlık,lanetli ev, evin ürkünç bekçisi, deniz, hayalet falan klişe gibi görünüyor.ama olayın aslı anlaşıldığında vaayy deniliyor.korkutmuyor ama etkiliyor.



filmi izlenebilir ve değerli kılan şeylerden biri de iyi bir oyuncu kadrosuna sahip olması.o küçük kızda bile en ufak yapay bir hareket,inandırıcı olmayan bi mimik yoktu. başak köklükaya desen her zamanki gibi harika oynamış,her zamanki gibi taş,heykel vs. ilker aksum uçmuş. ya da ben deprem konusunda hassasım ondan etkilendim bilemiyorum .



yabancı damat dizisinin oyuncularının bir kısmını arka planda görmek de mümkün.

aylardır dönen fragmanlarından sonra, bu cuma günü gösterime giren taylan biraderler filmi. korku filmi demek filme haksızlık oluruk sanırım, abuk subuk korku filmleri ile kıyaslarsak. son derece ince düşünülmüş, kurgulanmış bir film. film çıkışında bazıları ben bi bok anlamadım bu neydi ya diye serzenişte bulunurken, bir kısımsa karakterlerin aslında kimi canlandırdığını tartışmaya başlamıştı.



filmin konusuna kısaca değinecek olursam, istanbulda yüksek bir binada güzelce bir dairede yaşayan ailemiz internetten fotoğraflarını gördüğü, fethiyede bulunan bir yazlık kiralamıştır. yeğenlerini de yanına alan çift, küçük kızları, bebekleri ve bakıcılarıyla tatile gitmek üzere tüm hazırlıkları tamamlamıştır. evin annesi bilge, 1999 depreminde annesini kaybetmiştir ve deprem korkusu çok büyüktür. tam tatile çıkacakları gece büyük bir deprem olur ve ailemiz sabahı beklemeden paldır küldür atlar arabaya fethiyeye yola çıkar. gittikleri ev ise biraz gariptir. internette gözükmeyen bir mezarlığın tam karşısındadır. evden garip olan ise evin bekçisinin davranışlarıdır. aile fertlerimizin başına garip olaylar geledursun, filmin sonuna gelindiğinde insanları tahmin etmesi çok da kolay olmayan bir sürpriz bekliyor.





her ne kadar filmde yaş sınırlaması olmasa da, kanımca bu konuda bir hata yapılmıştır. kesinlikle filme yaş sınırlaması konmalı ve her ne kadar spoiler olacak olsa da, filmdeki deprem unsuru açıklanmalı, deprem fobisi olan zavallı insanların bilinçsizce bu filme gitmesi önlenmelidir.



türkiye gibi depremde birçok yakını kaybetmiş, göçük altında kalmış, son anda kurtulmuş insanların olduğu bir ülkede bu filmin nasıl etkiler yaratacağını merak ediyorum. her ne kadar tüm gazetelerin ilavelerinde filmin deprem içeriği yazıyorsa da, afişinde konuyla ilgili bilgilendirme yok diye, bir çok insan sinema salonundan beklenenden daha kötü durumda çıkabiliyor.



oyunculuklara gelirsek. başak köklükaya ve ilker aksum gene döktürmüş. cansel elçin ise oldukça tutuk kalmış, dizi oyunculuğu ve sinema oyunculuğu arasında ne kadar fark olduğunu bir kez daha göstermiş.

bir deprem filminden çok öte ve çok iyi bir film. süprizlerle dolu bir film.oyunculuklar harika. başak köklükaya'nın harika oynadığını sölemeden geçemiycem. bunun yanında binnur kaya kendini tekrarlamamış ve farklı bi imajla karşımızda.ilker aksum hakkında sanırım bi şey demeye gerek yok.



ayrıca depremi yaşamış insanları derinden etkileyen bir filmdir.marmara depremini yaşayan bi arkadaşımızın 2 gece uykusuz kalmasına ve evin içinde tek başına yürüyememesine sebep olmuştur.

yağmur ve durul taylan'ın yönetmenliğini yaptığı 2006 yapımı film.geçen hafta itibari ile gösterime girmiş bulunmakta.senaryosu doğu yücel tarafından yazılmış.



beklenen istanbul depremi ile bağlantılı olarak oluşturulmuş çok etkileyici bir gerilim filmi olmuş bence.film kadrosunun deprem filmi değil dediği kadar var.filmin içerisine yerleştirilmiş bir çok ayrıntı an ve an kafanızın bir köşesinde yer etmekde ve daha sonra parçalar yavaş yavaş birleşmekte.

oyuncululklar için söylenecek birçok şey var.özellikle ilker aksum harikalar yaratmış.takva'da erkan can'ı izledikten sonra bu filmde de ilker aksum'u izlemek türk sinemasının geleceği açısından oyunculuk adına çok iyi işler çıkacağını gösteriyor.başak köklükaya'da gayet başarılı bi oyunculuk sergilerken nerden çıktı bu adam dediğim cansel elçin resmen dökülmüş.sanki diğer oyuncular başka filmde kendisi başka filmde oynuyor.diyaloglardaki başarısızlığı diz boyu.bu arada geçen haftaki makina programında okan bayülgen'in sürekli cansel elçin'in üzerinde durması bana yuh dedirtti.herşeyine sağlık ilker aksum demek istiyorum bu noktada.

herşey bi yana türk sinemasının pek aşina olmadığı gerilim türüne emek harcayan ve bu yolda kendini tekrar etmeyen

taylan kardeşler'e de saygı duymamak haksızlık olur.



................ spoiler.....................

söz burada bitmez tabi.bir arkadaşımın deyimiyle abi çok güzel bi film ama biyerlerden esinlendiler mi bilmiyorum. diye bir soru belki bazılarımızın akıllarına gelebilir.işte tam bu noktada filmdeki ismiyle bilge'nin tatil evinde elektrikler kesildiğinde, elinde gaz lambasıyla cama yaklaşması ve aksinin camdan yansıması anında birden kafamızda şimşekler çakmakda ve bu kare bizi 2001 yapımı nicole kidman'ın başrollerde oynadığı the others filmine götürmekte.yönetmenlerin de film içersinde böyle bir gönderme yapmaları esinlendiklerini ortaya koymaları anlamına geliyor.ancak sonuç olarak the others daki fikir ile deprem konusunu çok iyi bir şekilde birleştirmişler.sonlara doğru belki izleyiciyi çok daraltsa da sinema bazen hayatın ta kendisi olabiliyor.



hadi gidelim ev sahibi bizi bekliyor



...............spoiler............



filmde fethiye yazlık bölümleri hariç çok da güzel olan film. ancak arabaya binmelerinden itibaren tekrar eve gelmelerine dek arada yaşanan olaylar o kadar dandik olmuş ki bence hoşuma giden deprem sahneleri kurtaramıyor filmi...

ayrıca cansel elçin de dublaj kullanmaya devam etsin bir süre. kullanması gereken bir diğeri için:
müzikleri kevin moore'a ait olan film.

yazlık evde enkaz altında kalıp, başka bir evden çıkmalarıyla şaşkına döndüğüm ve bir türlü anlam veremediğim, saatlerce düşündüğüm film. meğerse olanlar kadının hayallerinden ibaretmiş, bir izleyene sorduktan sonra ancak çözebildim. genel olarak iyi bir yapım, taktir edilicek, korku değil gerilim var filmde. oyuncularda yakışmış, sağlam bir ekip oluşmuş kısacası. izlenmeye değer.

izlenilmesi gereken güzel bir film, başak köklükaya rolü çok iyi oynadığı için izleyicinin sıkılma gibi bir durumu söz konusu değildir..





Kaynak: İtüSözlük