![]() |
akşam erken iner mahpushaneye ahmed arif'in iç acıtan şiirlerinden biri akşam erken iner mahpusaneye. ejderha olsan kar etmez. ne kavgada ustalığın, ne de çatal yürek civan oluşun. kar etmez, inceden içine dolan, alıp götüren hasrete. akşam erken iner mahpusaneye. iner, yedi kol demiri, yedi kapıya. birden, ağlamaklı olur bahçe. karşıda, duvar dibinde, üç dal gece sefası, üç kök hercai menekşe... aynı korkunç sevdadadır gökte bulut, dalda kaysı. başlar koymağa hapislik. karanlık can sıkıntısı... kürdün gelinini söyler maltada biri, bense volta'dayım ranza dibinde ve hep olmayacak şeyler kurarım, gülünç, acemi, çocuksu... vurulsam kaybolsam derim, çırılçıplak, bir kavgada, erkekçe olsun isterim, dostluk da, düşmanlık da. hiçbiri olmaz halbuki, geçer süngüler namluya. başlar gece devriyesi jandarmaların... hırsla çakarım kibriti, ilk nefeste yarılanır cıgaram, bir duman, kendimi öldüresiye. biliyorum, sen de mi? diyeceksin, ama akşam erken iniyor mahpusaneye. ve dışarda delikanlı bir bahar, seviyorum seni, çıldırasıya ahmet arifi bizim onu kolay anlayabilmemiz için yazdığı dinledikçe hüzünlendiren insanı derinlerine iten şiiri. ahmet arifin en güzel şiirlerinden biri... bazı edebiyatçılar inatla mahpushanenin gerçek anlamında kullanıldığını düşünse de buradaki mahpushane ahmet arifin iç dünyasını anlatmaktadır. cem karaca'nın belki de en güzel şarkısını oluşturmuştur bu şiir. oktay kaynarca'nın da yorumladığı harika şiir. Kaynak: İtüSözlük |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 06:41 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.