[bluemoon24]

* bağdatlı bir feylezof olan sancer mansur'un ondördüncü yüzyılda ölümsüzlüğün temelini ve hurdayı altına çevirecek sırları arayan simyacılara kaynak olması amacıyla hazırlamaya başladığı ancak üçüncü bölümden itibaren hayatın manasını sorgulamaya başladığı ondört bölümlük eserin adıdır. dördüncü bölümde varoluşu, evreni ve toplumu yöneten sırları araştırmaya başlayan mansur, beşinci bölümde en saklı sırra ulaştığını müjdeler. yedinci bölüm konstantınıyede geçmektedir, onüçüncü bölümde yeraltına çekilen bir kavimin bahsinin geçtiği kitap ondördüncü bölümde geleceğe ilişkin kehanetlerle son bulur. sayfalar arasındaki şifrelerin çözüldüğünde musanın kayıp sandığının gömülü olduğu eski süleyman tapınağının kalıntılarına uzanan işaretlerin meydana çıkacağı rivayet olunan kitap onaltıncı yüzyılda konstantınıyede ortaya çıkmış, 1766 yılındaki büyük galata yangınında ortadan kaybolduktan sonra bu kez yirminci yüzyılın başlarında okuma yazma bilmeyen kütahyalı bir şeyhin evinde yeniden belirmiştir. beşinci bölümünün eksik olduğu gözden kaçmayan kitabın son sahibi kütahyada askerliğini yaparken şeyhin evinde gördüğü bu kitabı iki çift iskarpin karşılığı satın alan meraklı bir yazardır ve eksik olan beşinci bölümün galatanın altında uzanan karanlık dehlizlerden çıkarıldığında mananın sebebine ulaşabileceğine inanmaktadır.



bir başka rivayet ise o yazarın ölümsüzlüğün sırrına erişmiş olan mansurun ta kendisi olduğunu söyler.

Kaynak: EkşiSozluk