Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Üyelerin Değişim Günlükleri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/uyelerin-degisim-gunlukleri/)
-   -   çekingenlik üzerine (http://www.hayatimdegisti.com/forum/uyelerin-degisim-gunlukleri/624129-cekingenlik-uzerine.html)

hayko 28-04-2014 03:53 PM

çekingenlik üzerine
 
Merhaba arkadaşlar.
İnternetten öğrendiğim eft ve okuduklarımla kendimce bir çekingenin senaryosunu yazdım. Herkes için geçerli olmayabilir ama paylaşmak istedim.

İlk önce temelde yatan sorun bence çocuklukta sevgi ,onay,ilgi,beğeni,kabul ihtiyacımız veya isteiğimizin tam anlamıyla karşılanmaması,reddedilmesi,umursanmaması. Bu olay bi tahmin. Yani belki bazen karşılanmıştır tam olarak bilemiyorum. Bundan dolayı kendimizi değersiz,aciz gibi olumsuz sıfatlarla nitelendirdik.Artık sevgi,onay,ilgi,beğeni,kabul ihtiyacımızı bir muhtaçlık acizlik olarak nitelenderdik.Buraya kadar tahmini sebep üzerine durdum.Şimdi senaryolara geçelim.
1.SENARYO:
Sevgi,ilgi gibi ihtiyaçlarımızı gizlemek istiyoruz. Çünkü bu tam anlamyıla muhtaçlık, zayıflık demek.Bu ihtiyaçlarımız bilinirse insanlar da bizi muhtaç diye acıyabilirler olarak düşünüyoruz.Bu yüzden önlemimizi alıyoruz dışarıya karşı sert katı bi kabuk koyuyoruz. İnsanlarla aramıza mesafe koyuyoruz. Böylece “Size ihtiyacım yok zaten benim,size muhtaç değilim. Sizin yakınlığınıza,arkadaşlığınıza ihtiyacım yok, o kadar aciz değilim." Bunu bilin demek istiyoruz. Bu senaryo sonucunda insanlarla iletişim kuramıyoruz. Çünkü aramızda bizim ördüğümüz bir duvar var.
2.SENARYO
Cesaretimizi topladık diyelim. İnsanlar bir düşüncemizi bir davranışımızı onaylamadı ,küçümsedi , beğenmedi diyelim. Bu duruma çok kızarız ve bizim düşüncemize göre öflenmemiz gerekir. İçimizden veya dışımızdan belli etmeliyiz.. Eğer öfkelnmezsek kızdığımızı susarak veya kızgın bakışlarla belli etmezsek bu durumda biz aciz muhtaç konumuna gelmiş oluruz. Çünkü adam küçümsemiş seni sen ise bir şey olmamış gibi davranıyorsun. Yani onların ilgisine kabulüne arkadaşlığına muhtaçsın .(bunlar bizim yanlış düşüncelerimiz) Onları kolay kolay affetmemeliyiz bizim düşüncemize göre. Çünkü bu kadar gurursuz zayıf olmamalıyız. Ve affedersek artık istedikleri gibi bizi küçümserler.Kendimizi kullandırmamak için kolay kolay affetmemeliyiz diye düşünüyoruz.Bu yüzden uzun süre kızgın kalıyoruz ve o ortamda kendimizi iletişime kapatıyoruz . Böyle düşüncelere sahip olduğumuz için insanların küçümsenmelerine maruz kalmamak için baştan kendimizi iletişime kapatıyoruz. Çünkü kolay kolay affedemiyoruz. Bunu zayıflık olarak algılıyoruz.
3.SENARYO
Biz dışarıya karşı kendimizi korumaya çalışırken heyecanlı çekingen olarak algılanmak da istemiyoruz. Heyecanlı algılanmamak için çaba sarfediyoruz stres oluyoruz. Çünkü heyecanlı algılanırsak; insanlar bizim hakkımızda şöyle düşünür: “Ne kadar çekingen ve sessiz birisi. Onun düşüncelerin,,hareketlerini kabul etmemizi , onu onaylamamızı istiyo. Onayımıza, ilgimize muhtaç. Bu yüzden bizden çekiniyo . Onaylamamamızdan , küçümsememizden çekiniyor. Bu yüzden heyecanlı kaygılı. Yazık , bunlara muhtaç zayıf biri. Acıdım.” . Biz insanların bizim hakkımızda böyle düşüncelere sahip olmalarından korkuyoruz. Sessiz ve heyecanlı algılanmak demek muhtaç ve zayıf olduğumuz kabul etmeleri demek diye düşünüyoruz. Oysa aslında sessizlik bazen iyi bir şey olarak algılanır. Cool gözükür insan. Ama heyecanlanmadığı için öyle gözükür. Biz heyecanlı ve bundan dolayı sessiz algılanmak istemiyoruz. Yani heyecanlı kaygılı olmamalıyız. Böyle algılandığını ifade eden insana kızgın oluyoruz. Bi ortamda bize ne kadar sessiz derse artık ona kızmalıyız. Çünkü bizi zayıf muhtaç olarak nitelendirmiş oldu . Herkesin içinde değersizleştirdi. Artık o ortamda kendimizi iletişime kapatıyoruz. Çünkü herkese kızgın olmalıyız. Hiçbirşey olmamış gibi davranırsak evet ben sessiz zayıf aciz biriyim demiş oluruz. Size ihtiyacım var demiş oluruz. Böyle olmasını istemediğimiz için o ortamda da kendimizi iletişime kapatırız.

Bu 3 senaryo sunucunda içimize kapanıyoruz. Bazen bizi kabul eden seven insanlara karşı kendimizi onlara açıyoruz. Rahat da oluyoruz yanlarında . Çünkü onlar bizi muhtaç olarak algılamıyor. Onların yanında rahatız. Bazen onlarla da uzun küskünlükler yaşıyoruz. Bunun sebebi de yukardaki senaryolar sonucu oluyor. Bunlar benim kendimce düşüncelerim. Yanlış veya eksik de olabilir. Bunlar üzerinde eft yaparak rahatlamaya çalışıyorum. Zaten eskisi gibi çekingen değilim. Ama kendimi dışa karşı çok fazla koruyorum. Önceden tedbir alarak böyle kötü duygulara düşmemi engellmeye çalışıyorum. Asıl sorunum da bu gibi.

pinky9 29-04-2014 11:12 PM

Cevap: çekingenlik üzerine
 
Çok doğru yazmışsın hayko, aynıları bende de var :)

hayko 08-05-2014 02:36 PM

Cevap: çekingenlik üzerine
 
İNSAN PSİKOLOJİSİ

EFT yaparken değişik döngüler buluyorum ve paylaşmak istiyorum.

3 tane bakış açısına göre değerlendiriyorum. 1. si benim kendi hissettiklerim. 2. si bana eylemde bulunan karşı taraf. 3. sü bu duruma tepki gösteren insanlar.

Örneğin küçümsenmeyi ele alalım.

1. bakış açısına göre:
Küçümsenen ben olduğumu varsayarak küçümsendiğim için kendimi yeteri kadar değeri olmayan yeteri kadar önemi olmayan biri gibi hissediyorum.(bazen çok olabilir bu hisler bazen az)(bunlar senaryo )

a)Ben bu küçümseme karşısında hiçbirşey olmamış gibi davranırsam karşı tarafı affedersem bu olay karşı tarafın yanına kar kalmış olur. Karşı tarafı yüceltmiş olurum. Bu durumda karşı tarafa muhtaç aciz bir konuma gelmiş olurum.

b)Ben bu küçümseme karşısında sinrilenirsem veya bozulursam bu duruma bu benim çok hassas kırılgan narin zayıf bir kişiliğim olduğunu gösterir. Yani bu durumda da kendimi kötü hissederim

2. bakış açısına göre

Küçümseyen insan bunu yaptığı için ahlaki olarak kötü biri olmuş olur. Sonuç olarak küçümsemek normal birşey değil. Ve ben bu durum affedilemez çünkü çok zavallı bir şey yapmış oldu. Kötü kibirli olmuş oldu.

Küçümseyen insan bunu yaptığına göre zayıf güçsüz karakterli olması lazım. Çünkü küçümsenmekten korktuğu için kendisi karşı tarafı küçümsüyor. Kendini yeterli hissedebilmek için küçümsüyor. Bu zayıflık acizlik durumu da öfkelenmeyi affedilmemeyi hak ediyor. (bunların hepsi senaryo yanlış inanışlar)

3. bakış açısına göre

Bu küçümsenmeye şahit olan insanlar küçümseyene hiç birşey olmamış gibi davranıyorsa bu onların küçümseyen insandan korktuğunu gösterir. Kendilerini küçümsememesini istedikleri için acizler muhtaçlar. BU da onların öfkeyi hak ettiğini gösterir.

Bu küçümsenmeye şahit olan insanlar küçümseyene hiç birşey olmamış gibi davranıyorsa bu onların ahleken kötü karakterli olduğunu gösterir. Zavallı affedilmeyi hak etmeyen kibirli insanlar olduğunu gösterir. Çünkü küçümsemek kötü bir olay.

Bu küçümsenmeye şahit olan insanlar küçümseyene tepki gösterirlerse bu durumda da küçümsenenin yanında olmuş oldukları için yeteri kadar değerli olmamış olurlar. Çünkü aşağılanmış insan ile aynı seviyede olmuş olurlar. Küçümsenmeyi hak etmiş olurlar. Aynı zamanda küçümsenmeye karşı hassas olmaları için zayıf karakterli olduklarını gösterir.

Küçümsenmenin tam karşıtı durumu ele alarsak:

Bir insan herkese saygılı davranıyorsa bu onun zayıf karakterli olduğunu gösterir. Çünkü saygılı davrandığına göre herkesin kendisine saygı göstermesini istiyor yani başkalarının saygısına muhtaç. Başka insanlardan saygı beklentisi içinde herkese saygılı davranıyor.Bu onun küçümsenmeyi hak ettiğini gösterir. (yanlış inanışlar)
Bu insan ile iyi geçinen aynı tipteki insan da bu duruma düşmüş olur.
Bu insana tepki gösteren insan da ahleken kötü duruma düşmüş olur. Çünkü saygılı davranmak iyi bir durum. Saygılı davranan insana saygısız davranan insan kıskanç ve kötü karakterlidir. Öfkeyi hak eden insandır.

BU durumları küçümseme dışlama eleştirme olarak genişletebiliriz. Ve hepsine eft yapabiliriz.

Küçümsenme ve saygı üzerine çoğu durumu ele aldık. Biz bazen birinci bakış açısındaki insan oluyoruz bazen 2. bazen 3.
Görüldüğü üzere her bakış açısında affedilmeyi hak etmeyen bi insan oluyor. Bu durumda biz kendimizi de affedilmeyi hak etmeyen bir insan olarak etikletlemiş oluyoruz.Eğer bu yanlış inanışlar çerçevesinde düşünürsek yaşarsak her zaman kötü affedilmeyi hak etmeyen biri olarak kalıcaz. Asıl sorun da bu zaten. Herkes küçük büyük yanlışlar yapar.Bu yanlışlarıniçini kızgınlıkla doldurmazsak kendimizi özgür bırakmış oluruz. Değilse yukarıdaki senaryoda hangi durumda olursak olalım kötü olarak etiketlenmiş oluruz. Böyle düşündüğümüz için de kapana kısılmış gibi hissederiz çünkü tüm senaryolar kötüye çıktığını düşünüyoruz. Bunun sonucunda da ne yapcağımızı bilmeden korkarak yaşıyoruz. Bu kızgınlıkarı affetmeliyiz.Bu senaryolar aslında herkes için geçerli. Örneğin küçümseme değil de şunu ele alsaydık: Biri size sizin ona verdiğinizden daha az önem verse yukardaki senaryonun aynısı yine gerçekleşecek ama daha düşük bir kötü hissedişle.ASLINDA KİMSE ÖFKEYİ HAK ETMİYOR. SADECE BAZILARI YANLIŞLARI ÇOK YAPIYOR. KENDİNİ KAPANA KISILMIŞ HİSSETTİĞİ İÇİN AYNI YANLIŞLARI TEKRARLIYOR. HERKES JER OLAY AFFEDİLMEYİ HAK EDİYOR.HERKESE EFT Yİ TAVSİYE EDİYORUM.

arctica 08-05-2014 04:51 PM

Cevap: çekingenlik üzerine
 
merhaba hocam, yazınız birebir beni anlatıyor diyebilirim, sırf bu başlığa yazabilmek için kayıt oldum. eft nedir? yardımcı olursanız sevinirim.

şimdiden teşekkürler

sweeet 08-05-2014 06:21 PM

Cevap: çekingenlik üzerine
 
EFT duygusal özgürleşme tekniğidir. Olumsuz duyguları sıfırlamaya yarar. Neredeyse her konu için uygulanabilir. EFT ile ilgili başlıklara aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.

Eft - Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

hayko 08-05-2014 06:55 PM

Cevap: çekingenlik üzerine
 
Merhaba. EFT de amaç öfkeyi serbest bırakmak. Eğer biz yazdığım senaryoladaki durumlarda öfkemizi serbest bırakabilirsek yani onları affedebilirsek artık o durumlarda kızgınlık duymayız. Böylece bu duruma düşmekten de korkmayız. Aslında bu döngüye sadece çekingen insanlar girmiyor bence. Çoğu insan bazen giriyo ve çıkıyor. Ama çekingen insanlar çok fazla bu döngüye giriyor ve çoğu zaman çıkamıyor. Bu kısıtlanmış çaresiz hissedişleri yaşamaktan korkarak yaşıyor. EFT ile duygularımızı boşaltarak korkularımızı kötü hisleri yok edebiliriz. Sonuçta hayatta herkes eşit düzeyde abartı duyguları serbest bırakmak lazım. EFT de ısrar etmek de lazım. Affettiğimiz anda bi insanın küçümsemesine sadece gülebiliriz çünkü yapılan sadece bi yanlış olarak kalır.

arctica 09-05-2014 08:07 PM

Cevap: çekingenlik üzerine
 
Teşekkürler, gerçekten ihtiyacım vardı buna :)

hayko 18-05-2014 01:29 PM

Cevap: çekingenlik üzerine
 
Aslında özümüzde her canlı gibi eşit kapasitedeyiz. Biz böyle düşünmeyince o küçümsenmeyi hak etmiş olduğumuzu hissediyoruz. Yaşamımızda biriktirdiğimiz derin yetetsizlik duygusu mevcut. Böyle kötü hisleri yaşamaktan korkuyoruz. En önemli şey yaşadıklarımızı kendimizi insanları kolay bir şekilde affetmek. Hayatımız boyunca küçümsenme olacak. Doğru birşey olmasa da olacak. Biz bu küçümsenmeyi Affedersek korkmayız da. Önemli olanda yanlış olan birşeye aşırı duygu yüklememek.Affetmekte zorlanma nedenlerimiz. Yanlış inanışlarımız :
Affedersem yaptığı hataya hak vermiş ve bu hatayı doğru kabul etmiş olurum.
Affedersem tekrar aynı hatayı yapabilir. Affederek Hata yapmasına izin vermiş olurum. Affedersem ben kendimden fedakarlık yapmış olurum. Oysa fedakarlık yapması gereken o. Yaptığı yanına kar mı kalacak? Affedersem onu cezalandırmak yerine ödüllendirmiş olurum. Yaptığı hatanın bedelini ödemeli, adalet yerini bulmalı.
Affedersem göz yumduğum için zayıf, güçsüz, karaktersiz ve gurursuz
olurum.

sweeet 19-05-2014 08:30 PM

Cevap: çekingenlik üzerine
 
Affedersen harika şeyler olabilir önce kendinden başla.


WEZ Format +3. Şuan Saat: 03:53 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.