![]() |
Cevap: Özgüvensizlik birazda sosyal fobi. ben her zaman kendime özgüvenimden dolayı rahatsız oldum daha doğrusu bu özgüvenim çevremdeki bazı insanları rahatsız etti ve etmeyede devam ediyorum:) ama özgüvenim sayesinde çevremde çok insan var ve onlara yol gösteren olmakta kendimdeki sevdiğim tarafım hata yapma korkusu normal bir düşünce ama bunu yenmek çok kolay benim çevremdeki insanlara telkinlerim psikolojik olarak desteklerim o kişilerin kendilerine çeki düzen vermelerini sağladı mükemmel kimse olamaz ama hatalardan ders alarak tekrarlamadan kendimize olan özgüvenimiz kazanılabilir hata yapılır elbette ama bunu kabul ederek tekrarlamadan tecr übe edinilerek güven konusunda ayaklarımız daha sağlam basabilir .ilk kural kimse için yaşama kimseyi memnun etmek için çaba harcama asla tatmin olmazlar asla sosyal hayat kurallarına gerektiği kadar uyum sağla ve özgürlüğünü insanlara göster ki başkaları hakkında ne düşünür düşüncesiyle aşamaya mahkum olma işte (el ne der düşüncesi ni kafamdan sildikten sonra hayata bambaşka bakmaya başladım unutmayın 1 kere hayata geldik tekrarı yok sürüden ayrılma ama sürü psikolojisiyle yaşama ben böyleyim böyle düşünüyorum hatalarımla doğrularımla kendime güveniyorum. seviyorum seviliyorum :)))) |
Cevap: Özgüvensizlik birazda sosyal fobi. Alıntı:
|
Cevap: Özgüvensizlik birazda sosyal fobi. bende de var. bazı durumlarda karşımdaki kişiye bir şey söylediğimde acaba yanlış bir şey mi söyledim diye düşünüyorum.ama takmamak lazım. son zamanlarda aklıma bu tür fikirler gelince önemsemiyorum. şöyle düşünüyorum ;bu insan bana karşı hoşuma gitmeyen şeyler gerçekten söyledi ve ben ona darılmadım. şu an ben ise ona hoşuna gitmeyen bir şey söylemedim ama öyle sandım. diyelim ki hoşuna gitmeyen bir şey söyledim ,bunu bilerek yapmadım ben nasıl ona darılmıyorsam o da bana darılmasın. aslında burada ince nokta karşıdaki kişiyi üzdüğümüzü düşünüyoruz. böyle düşünmemizin nedeni de insanlar bizi incittiğinde bizim üzülmemiz.biz incindiğimiz için karşımızdaki kişiyi de aynı düşünüyoruz. karşımızdaki kişi bize ayna oluyor. biz içimizdeki acı bedenini yok etsek her şey düzelecek. |
Cevap: Özgüvensizlik birazda sosyal fobi. aynı şey bende de var, çekingenlik, fakat bazen tam tersi de oluyorum. bazen dışa dönük umursamaz, bazen içe dönük yüzü kızaran konuşamayan.. |
Cevap: Özgüvensizlik birazda sosyal fobi. insanlarla yakın arkadaş olmak için her dediklerine tebessüm ettiniz bazılarınız 0.7 uç isteyemedi arkadaşından |
Cevap: Özgüvensizlik birazda sosyal fobi. hiç birinin gözünün içine 5 saniyeden fazla bakamadınız asansörde biri varsa ya tavana baktınız ya yere |
Cevap: Özgüvensizlik birazda sosyal fobi. acaba bizim hakkında ne düşünüyor gibi obsesif düşüncelere kapıldık. normal insanların hep bizden üstün olduğunu düşündük, onları geçmek için okumadığımız kitap kalmadı, günlük köşe yazarlarını takip ettik. ama yine her zaman kendimzi diğer insanlardan aşağıda hissettik. sonra şöyle bir düşünceye kapıldık ,diğer insanların gerizekalı olduğunu düşündük, işte tam bu bir zühürt tesellisiydi. bunu biliyordukta zaten. Sonra kendimize saatlerce küfür ettik. yalnız ve sessizce kadimize ağladık neden ben sorusunu hergün sorar olduk. |
Cevap: Özgüvensizlik birazda sosyal fobi. belki tesadüf ama sanmıyorum bu iletten belki kurtulurum dediniz ve bu başlığa geldiniz internetten bi çok bilgi araştırdınız." nasıl kurtulurum? ne yapmam lazım? "gibi fakat hiç biri yararlı olmadı çünkü onları yapmanız gerektiğini sizde biliyosunuz fakat yaptığınızda kendinizi yapmacık buldunuz hiç bi zaman kişiliğinizi yansıtamadınız hatta bi çoğunuz birisi sizden bişey istediğinde kararlı bi yanıtla "hayır" diyemediniz tabi bu yüzden kız arkadaşınızda yok seviligiyi söylemiyorum bile yakışıklıysanız dahi kendinize güvenip açılamadınız belki bi çok fırsat geçti önünüzden cesaret edemediniz çok iyi olduğunuz için bazen kullanıldınız bazen ortam içinde rezil oldunuz kimbilir basit bi kıza selam verdiğinizde ondan hoşlandığınızı düşünecek veya yanlış anlayacak diye selam vermediniz lisedeyken hoca konu anlatmak için tahtaya kaldırdığında sesiniz titredi yarınız tüm lise boyunca tek başına oturdu bazı insanlar üzerinizden espriler yaptı, güldünüz arkadaşlarınız okul sonrası sinemaya kafeye gitti siz eve gidip bilgisayar oynadınız uyudunuz diğerlerinin sizden salak olduğunu düşündünüz karşınızdakinin söyleyeceklerini siz daha fazla düşündünüz bu sebeple empati özelliğiniz arttı bazılarınız dolmuşta para üstünü eksik veren şöföre eksik olduğunu bile söylemedi müsait bi yerde inebilirmiyim? derken zorlandı. başka birisi ondan önce dediyse derin bi oh çekti telefonunuz çaldığında korktunuz, bazılarını açmadınız sevdiğiniz kızın yanına gidip merhaba diyemediniz apaçık emin olduğunuz halde gidip yanına konuşamadınız kız başkasını buldu gitti.. bazılarınız yavaş yavaş paronoyak oldu "acaba şöyle desem yanlış anlarmı" "böyle düşünmüşmüdür" "saçım başım düzgünmü" zaten çoğunuzda takıntı vardır günde 50 kez aynaya bakarsınız İyi niyetli, saf, çekingen, ve utangaç tavrınız yüzünden herkes size bir özürlü ve manyak gibi baktı. Halbuki siz hepsinden daha zekiydiniz. Hatta sevdiğiniz kız bile sizi öyle görüyordu belki de. Kimbilir ? Kızın karşısına çıktığınızda (eğer cesaret edebildiyeniz) elleriniz titredi, konuşamadınız. Kız ise karşınızda sizin halinize alaycı bir şekilde güldü, kahkahalar attı. Çoğunuz hatta belkide hepiniz sokağa çıkmayı sevmiyorsunuz. Ev hayatı daha eğleneceli geliyor size. Çünkü başkalarına nasıl göründüğünüzden korkuyorsunuz. Sadece alışveriş için çıkıyorsunuz dışarı. O zaman da bile tercih ettiğiniz yollar ara sokaklar. İnsan yüzüne çıkmayı istemiyorsunuz. insanlarla yakın arkadaş olmak için her dediklerine tebessüm ettiniz bazılarınız 0.7 uç isteyemedi arkadaşından hiç birinin gözünün içine 5 saniyeden fazla bakamadınız asansörde biri varsa ya tavana baktınız ya yere acaba bizim hakkında ne düşünüyor gibi obsesif düşüncelere kapıldık. normal insanların hep bizden üstün olduğunu düşündük, onları geçmek için okumadığımız kitap kalmadı, günlük köşe yazarlarını takip ettik. ama yine her zaman kendimzi diğer insanlardan aşağıda hissettik. sonra şöyle bir düşünceye kapıldık ,diğer insanların gerizekalı olduğunu düşündük, işte tam bu bir zühürt tesellisiydi. bunu biliyordukta zaten. Sonra kendimize saatlerce küfür ettik. yalnız ve sessizce kadimize ağladık neden ben sorusunu hergün sorar olduk. bu yazdıklarınızın hepsini yaşadım ve hala daha yaşıyorum .. sosyal fobi galiba geçmeyen bir şey .. geçseydi bende şimdiye kadar geçerdi .. bir kaç ay sonra 25 ime girecem. yaşadığım bazı sorunlar nedeniyle de ( benden kaynaklanmayan ) kendimi 4-5 yıl yaşamış gibi hissediyorum .. ama bu yazdıklarınızın hepsini yaşadım .. tam beni anlatıyor bu konu .. hala daha arkadaşım yok .. böyle hayat yaşanmaz .. bu saatten sonra da nasıl geçer bilmiyorum .. cd leri dinlesem bile yıllar alır ki bu yaştan sonra kendimi iyileştirmeye kalksam iyileşirken ölürüm heralde .. yolun sonu karanlık ve puslu .. içimdeki karanlık yolcum beni nereye götürürse oraya gidicem bu saatten sonra .. hayatı akışına bıraktım ne olucaksa olsun .. hep sorunlar sorunlar ... |
Cevap: Özgüvensizlik birazda sosyal fobi. dünyada her şey değişiyor, seninde içindede bir dünya var inansan da inanmasan da oda değişiyor, değişmeyen tek şey değişimin ta kendisi. |
Cevap: Özgüvensizlik birazda sosyal fobi. Allah biz kullarına tabiattan örnekler verir ve der ki " Hiç düşünmez misiniz?" Hiç ibret almaz mısınız? Ne kadar da az düşünüyorsunuz? Bunda akıl sahipleri için bir ibret vardır. Bütün kainat bir kitaptır. Mevsimler onun sayfaları, ağaçlar kuşlar böcekler kelimeleri ve meyveler birer noktadır belkide. Ayette der ki " Biz ölüden diriyi, diriden ölüyü çıkarırız." Gecenin arkasından gündüz gündüzün ardı sıra gece vardır. Ay güneş ve yıldızlar hepsi bir yörüngede yüzer dururlar. Bütün bu sözlerle bize hayatın tamamen Allahın kontrolünde olduğu, hiç bir şeyin başı boş olmadığı, her olan şeyin bir amacının olduğu söylenir bizlere. Yani kainatın bir sahibi var. Ve O Her şeyi yapabilen biri. Her şeye gücü yeten, sonsuz kudret sahibi. Yeis, Allahtan ümidini kesmektir. Oysa O yarattıklarını sonsuz bir merhametle sever ve korur. En çok sıkıştığımız anda derhal Onun kapısını çalar. Ondan yardım isteriz. Fatiha suresinde der ki Allahu teala biz kullarına duayı yine o öğretir. Yalnız Sana kulluk eder ve yalnız Senden yardım dileriz. Öyleyse içinize bakın derim ben. İçinizde kalbinize vesvese veren, sizi hayata küstüren o karanlık ruhu görün ve onun şerrinden Allaha sığının. Der ki Hz Mevlana düşüncelerin arılar gibidir. Arılar seni kovaladığında suya koşarsın. Suyun içine girdiğinde, artık arılar seni rahat bırakır. İşte sende düşünce arılarından zikir suyuna kaç. Bir zaman sabret suyun içinde kal, öyle biran gelecek ki sen artık o suyla aynı şekle bürüneceksin ve arılar artık sana zarar veremeyecek. Ben size Yine mesnevide en çok talim edilen zikri önereyim. "La havle vela kuvvete illa billah" Tüm vesveselerin panzehiridir bu zikir. Üç ay devam edin, en az 200 300 okuyun yada daha fazla yine bana yazın buradan. Değişime birlikte tanıklık edeceğiz. |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 02:01 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.