[Alexandra]

Heppinize yürekten katılıyorum,
Dünyada tahammül edemediğim günahlardan biridir bu. İstismarın her türlüsü iğrenç olsa da, insanların kendilerinden daha güçsüz, daha aciz, daha savunmasız canlıları bu türden sapkınlıklara alet etmesi beni çıldırtıyor.
Bu insanların başlarını yastığa koyup nasıl uyuyabildiklerini, böyle bir günahla nasıl yaşayabildiklerini anlayamıyorum.
Bu türden istismarların cezasının ölüm olması gerektiği kanısındayım.
Bir insanın hayatının başka bir insanın kararıyla sonlandırmasına elbette karşıyım, ancak bu türden bir zulmü zevk edinmiş bir canlı türünü insan olarak değerlendiremiyorum. Sadece içgüdülerine dayanarak yaşayan hayvanlar bile zevk için öldürmezken,
beynini ve kalbini kullanabilen, düşünebilen, eğitilebilen, öğrenebilen, hissedebilen bir canlı, bu kadar korkunç bir zulmü gözünü kırpmadan, yüreği sızlamadan yapabiliyorsa, o bir canavardan başka bir şey değildir.

Bu çeşit canlılarla aynı tür adı altında anılmaya bile tahammül edemiyorum.

Biz sokaklarda büyüdük ancak çocuklarımız değişen hayat şartları sebebiyle ve bu ve benzeri korkunç olaylar sebebiyle evin içinde oynamak ya da aile gözetiminde kısa sürelerle, belli çevrelerde oynamak suretiyle kısıtlandırılmış durumdalar. Bu onların da bizim de özgürlüğümüze bir saldırıdır.

En kısa zamanda bu zihniyetlerden kurtulmayı, sosyal çevrelerde barındırmamayı, bunun için daha ciddi metodlar geliştirilmesini ve sosyal güvenlik kanunlarının yeniden düzenlenmesini diliyorum.

Umarım insanlık aydınlanır ve bu ortaçağ işkenceleri gibi, bu tür insanlık suçları da tarihe gömülür.