Ynt: SECRETA INANMAYIN zeynebim benim,
bu sitede bulunan insanlar kadar ödenen ve ödenecek olan bedellerin bilincinde olan insanları,başka yerde bulamazsın...lütfen korku senaryoları üretme ve ürettirme...yıllar önce biz reiki ve diğer enerjilerle çalışmaya başladığımızda...dinsizlerle eşdeğerdeydik insanların gözünde..ama ne oldu? yarada(nın ihtişamının daha bir farkında olmamıza yaradı aldığımız öğreti..şimdi sen şunu söylüyorsun...çile çekilmeden... rahata erilmez...bu senin düşüncen...günümüzde hiç kimsenin bu çileleri çekecek durumda olmadığını varsayarakta oturun oturduğunuz yerde bunları istemek ne haddinize diyorsun..anlayabildiğim kadarıyla...sıradan insanın nefsini..arınmışlığını..yükselişini sorgulamış,yargılamış,ve sonuca varmışsın...sakın aynalıyor olmayasın...bu öğretiler sufizmdede var...ilk telekineziyi ben yemek sinisini havada uçuran şeyhin yaptığı gösteride gördüm..bunu gören herkes...keramet sahibi diye tapacaklardı nerdeyse...onunda isteği buydu zaten diyorum, şimdi düşündüğümde...şimdi telekinezinin öyle arınmayla yükselmeyle ilgisinin olmadığını biliyoruz...burada arınmanın yükselmenin önemsiz olduğunu söylemiyorum...ama günümüzde arınmış olarak gördüğümüz insanların nasıl şişkin bir egoyla hareket ettiğini anlatmaya çalışıyorum...insanlar rabıta yaparken şeyhinin kalbinden akan hikmet pınarının kendi kalbine dolduğunu imgeliyorlar...bunun sahaja yoga saçmalığından ne farkı var...bizler şeyhin ayaklarını, postunu öperken..onlarda kadının ayaklarını yıkayıp suyunu içtiler...korku senaryoları üreterek insanları yine kula kulluk etmeye çağırmak ne kadar doğru...insanlar yaradan tarafından kendilerine cömertçe verilen yeteneği kullanmaya korkup yine hacıların hocaların..haşa huzurdan cinlerin efendisi olduğunu iddia eden şarlatanların kapısınamı gitsin..insanlara şunu söylüyorsunuz..bizler nefsimize bile hakim olamayacak kadar aciz yaratıklarız..( çünkü nefsini gözardı edene, vicdanını dinlemeyene ancak yaratık denir) bu yüzden bir şey istemeye hakkımız yok...iyi yaşamaya hakkımız yok...tamam sen buna inanıyorsan saygım sonsuz...ben kendi adıma bilebildiğim kadar..yapabildiğim kadar ...hiç kimseye zarar vermemeye çalışarak..yaradanın bana verdiği yeteneği kullanırım..bunun arınmakla yükselmekle ilgisi olmadığını savunurum...benim gözümde suçu kanıtlanana kadar herkes masumdur...bir kişi düşünce gücüyle bir şeyi gerçeklştirmek istiyorsa,ve bunun oluşması için yapılması gereken her şeyi yapıyorsa,(yetenekleri doğrultusunda çalışmak,bir şeyler üretmek,veya bütünün hayrına kullanmak üzere lottodan para kazanmak için proje üretmek=hayal kurmak) yapsın kardeşim..secretteki düşüncelerin neden derhal gerçekleşmemesi gerktiğini anlatan bir kareyi yine göz ardı etmişsiniz...adam fil resmi bulunan karta bakıyor...fili düşünüyor..ve fil derhal tezahür ediyor...istediğimizin gerçekte ne olduğunun farkında olmamız için düşüncelerimizin derhal gerçekleşmemesinin doğru olduğunu vurgulanıyor bu karelerde...isteklerimiz gerçekleşmediği zaman tekrar gözden geçirmemiz öğütleniyor...canım arkadaşım benim...artık yunus emreler...mevlanalar...vs...yaradanın böyle sevgilileri gelmez...bizler arasındanda böyleleri çıkmaz...bizlerin naçizane gayretleri...farkındalığımızı geliştirebildiğimiz kadar geliştirmek...eh birazda rahat yaşamak...buna katılanlarda hoooş katılmayanlarda...saygılı sevgiler.. |