Ben de üniveristeye geldiğim ilk sene sınıfta kalmama neden olan birçok faktöre göz yumduğum için suçluluk duyuyorum. Bu sene sınıfta kalmanın travmasını yeni atlatıyorum. Ailesinden yeni ayrılıp tıp fakültesinde okumaya gelmiş, yalnız,
biriydim. Hayat o sene boyunca oldukça boşta geçti benim için. Ve ardından aile ve tüm akrabalar arasında senelerdir başarılı olarak tanınan bir insan bir anda sınıfta kalıyor. Ailemin verdiği emeklerin, beklentilerinin boşa çıkması bana çok üzüntü verdi. Onlar hiçbir şekilde bana karşı bir tutum içerisine girmemelerine karşın kendimi bu konuda 2sene boyunca suçlu hissettim ve depresyon girdabına kapıldım. Zaman zaman hala bu duyguların içerlerde bir yerlerde kaynadığını hissediyorum. Zihnimin bir yerlerinde silinmesi gerektiği halde en ufak bir sarsıntıyla patlamaya istekli bir volkan gibi. Telkinlerin bana geçen seneden beri oldukça pozitif bi etkisi oldu bu konuda. Tamolarak düzenli dinleyemiyor olsam da insanlar benim artık daha neşeli ve iletişime açık olduğumu söylüyor. 1.sınıfı tekrarımda tüm insanlardan kendimi soyutlamıştım ve hatta hepsine karşı tavır almıştım da...
Bu bilincin altı çok karmaşık bir dünya...Çok değerli Freud bile kendi kendine psikanaliz yapamamış. İlk zamanlar bunu reddediyordum, bu yapılabilir diyordum ama gerçekten de pek olası değilmiş. Bu noktada telkinler işi sessiz ve derinden hallediyor olsa gerek....
Sevgilerimle