 Ynt: 1997 yili ve Patron Ali
brabo gökmen, ne mutlu sana...
ben de bir başarı hikayesi anlatayım,
Rize'den İstanbul'a Annesi babası olmayan bir genç gelir...
eminönünde dedemi gördüğünde çok sevinir, dedem ona biraz para verir ki yemek yesin diye..
sonra beyoğlunda bir lokantada garson olarak çalışmaya başlar... geceleri lokantada yerde uyur...
o kadar çok sevilir ki, yüksele yüksele işyeri sahibi ona ortaklık teklifi eder...
bu arada akrabaları Bursada olduğu için bursaya gider, bir düğün salonu kiralar...
evlenir, 4 kız 2 oğlu olur...
şu anda yaklaşık 80 yaşlarında çakı gibi delikanlı...
büyün çocuklarına ev aldı, satınaldığı düğün salonunu kiraya verdi emekli oldu...
gezmesini de, insanlara yardım etmesini de bilen 80 yaşındaki delikanlı dedemizi geçenlerde Heykeldeki güzel evinde ziyaret ettim... Bana ve eşime söylediği...
"parayı yemesinide bileceksin, biriktirmesini de"
"giderin gelirinden asla fazala olamaz, eğer giderin fazlaysa daha fazla para kazanmak için daha fazala çalışmalısın"
sohpetine doyum olmayan dedemizden öğrendiklerimiz , okuduğumuz kişisel gelişim kitaplarından daha fazla şey öğretti birkaç saat içerisinde...
|