Konu: önyargı
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 14-11-2007, 02:50 PM   #3 (permalink)
shamanic
Administrators
♥Ozlem Şahin ♥
 
shamanic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Feb 2007
Bulunduğu yer: istanbul
Mesajlar: 5,030
Tesekkür: 13,842
2,276 Mesajinıza toplam 13,392 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
shamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond repute
Standart Ynt: önyargı

ön yargı bireyin toplumsal olaylardan tutunda bireysel davranışlara ve hatta çoğunluklada bireyin kişilik,
ahlaki yapısı yanında ideolojisi yönünde de araştırma yapmadan ona kendisini ifade etme hakkı tanımadan bir yargıya varmak olarak tanımlayabiliriz.

toplumda ilişkilerimizi farkında olmadan bir çok önyargılar belirler.
çoğu zaman önyargı ile mantığımız arasında çatışır dururuz.

önyargılar öylesine gelişmiş ve öylesine yerleşmiştir ki bunun bilimsel tanımlamaları da yapılmıştır.
kriminoloji bu ilimlerden birisidir. kriminolojide suçluların şuç işleme eğilimleri incelenirken suça yatkınlığı sınıflandırılmış,
insanların fiziki yapılarına göre suç işleme eğilimleri irdelenmiştir.
hatta hangi fiziki yapıda (boy, kilo, vs gibi) hangi suçlara yatkın olduğu anlatılmaya çalışılmıştır.
bir takım yargıları bilimsel olarak kabul etmek bazı tipleri baştan suça meyilli kabul ederek
belki de onları yaradılıştan gelen fiziki yapılarını kendileri aleyhine bir durummuş gibi göstermek mümkün değildir.
bu ne kadar bilimsel bir vakıa olarak görülse de temelinde insanların ortak önyargılarından oluşmuş kanaatlardır.

mutlaka insanlar yaşadığı sürece bir çok tecrübeler edinecektir.
bir takım davranış şekillerinden bir takım kanatlara ulaşacak ona göre tedbirli davranacaktır.
ancak bunları bir fobi olarak ortaya konması insanın yaşantısında bir çok olumsuzluklara yol açacaktır.

bazı insanların önyargıları öylesine katı kurallar içerir ki bunu kendisinin diğer insanlardan ayıran bir üstünlük bir özellik olarak gösterebilir.
bu önyargılarını altıncı his olarak insanlara sunabilir.

aslında önyargılar insan ilişkilerini olumsuz etkileyen psikolojik bir vakıadır.
kanaatimce insanlarda önyargının bu kadar gelişmesinin arkasında değişimlere dışarıdan gelecek akımlara kendisini kapatmak bazen belli bir konuda,
bazen ideolojik düşünce biçimini koruma içgüdüsünde yatmaktadır.

insanlar değişimden çoğunlukla değişmekten korkarlar.
değişimi bir acziyet olarak olarak görebilirler.
salt kendi doğrularına inanırlar dışarıdan gelecek akımlara karşı da en büyük silahı kendi dünyasında oluşturduğu önyargılardır.

toplumumuzda insanların oluşturduğu bu önyargılar çoğu zaman kamplaşmaları da tetikler.

önyargıları olumlu önyargılar ve olumsuz ön yargılar olarak ikiye ayırmak mümkündür.

kendi düşüncemizde kendi yaşantı tarzımıza yakın ve hayat felsefesi bizimle uyumlu olan kişilere karşı önyargılarımız tamamen olumludur.
bu önyargılarımız sayesinde bu kişilerin davranış şekillerini sorgulama, mantık süzgecinden geçirme gereğini duymadığımız gibi olumsuzlukları da görmeyiz.
çünkü onu eleştirmek insanın kendisini eleştirmesi , onu yargılamak kendisini yargılamak olarak görülür.

çoğu zamanda bu önyargılarımız sayesinde körü körüne olumsuzlukları savunur dururuz.
bu durum ise toplumda sağlıklı ilişki kurmamızı güçleştirir.
aynı şekilde düşünen aynı şekilde yaşayan aynı şekilde hayat felsefesine inan insanlar birbirlerinin söylediğini tekrarlayarak
tatmin olurlar farklı görüş ve düşüncelere kapalıdırlar.

bir de olumsuz önyargılar vardır. bu tür önyargılar çok tehlikelidir.
insan bu önyargıları ile etrafına öyle bir duvar örer ki ne kendisi bu duvarı aşarak önyargılı olduğu kişilere ulaşabilir
ne de o kişilerin kendisine ulaşmasına izin verir.

bu tür olumsuz önyargıların fazla olduğu toplumlarda labirentler arasında dolaşan aynı havayı teneffüs eden
aynı ortamı paylaşan insanlar birbirlerini görmezler birbirlerinin çoğu zaman farkında bile değillerdir.
bu durum ise sağlıklı bir toplum oluşmasını engeller.

kanaatimce olması gereken mümkün olduğu kadar önyargılardan kurtulmak, ördüğümüz duvarları kaldırarak insanların bizi anlamasını
ve bizim onları anlamamıza imkan sağlamak gerekir.

insanları dinlemek insanlığın bir erdemidir.

bir deyiş vardır : “insanlar konuşa konuşa hayvanlar koklaşa koklaşa” .

konuşmaktan korkmamak gerektiği gibi karşıdaki şahısları da dinlemekten kokmamak gerekir.
insanların farklı oldukları yüzde birlik bir farka takılıp sürekli bunu öne çıkararak bunu tartışma konusu yapmaktansa
yüzde doksan dokuz paydada yani ortak paydamızda o yüzde birlik farklılığımıza saygı duyarak bir arada bulunmak daha doğru olacaktır.

insan var oldukça önyargılar olacaktır. ama bunu asgari de tutmak bizim elimizdedir.

hüseyin tuztaş tan alıntıdır...
__________________
ben mevlana değilim, insan ol öyle gel..
shamanic isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla