Ynt: Sır Hakkında Objektif Bir Yazı Şikayet etmek, kurtarıcı beklemek, – sevgili, piyango, başkan- suçlamak ve tembellik bize ait parçalar değil mi? Bilinçaltını programlama, aldığın her nefese şükretme, değerinin farkına varma, ürettiğin düşüncenin ve yaptığın eylemin sorumlusu olduğunu bilme. Bekleme yerine harekete geçme. Hepsi yanlış mı? Hatalı mı? O zaman neden “bu maça inandık, aldık” densin ki. Bu kitapların bu denli sevilmesindeki temel unsur şu bana göre: Onlar bireyi hor gören, onu kimliksizleştiren, onu sahip olduklarıyla değil olmadıklarıyla ölçen, onu değersiz gören, üzen tüketim toplumuna baş kaldırıyorlar bir anlamda.‘Sen önemlisin’ diyor, anını yaşa, yapabilirsin diyor. ‘Bir çekim alanıyım’ demek, insanın hoşuna gidiyor, sıradanlaştırılmış, önemsizleştirilmiş insanın. İnsan, yeniden özne konumuna geliyor. Mesele de budur, sır da budur. Tüketim toplumunun panzehiri de bu tür tüketimdir... Ama inanmak inanmamaktan iyidir...
---Alıntı---Aycan Saroğlu-Akşam Gazetesi dogru olsun olmasin cekim yasasi ama iste bir guzellik evet bu bir guzellik
insan yeniden varim diyebilir bu bakis acisiyla(tabi bu bir fikir iyice olayi cozmekte de fayda var)ama ne garip ki hizla dunyaya yayiliyor ve hic te yazilan bir kitabin tanitimina benzemiyor
ve bu benim kafami karistiryor cekim yasasinin iicndekileri duusnmektense ama ilk once allah allah ya bu iste bir is mi var yoksa diye dusunduruyor?bunda kimin cikari var ki acaba?amac ne ki? ve bana bu yalnzica kitaptan saglanan filimlerden saglanan buyuk rantlar mis gibi de gelmiyor
sizler ne dusunuyorsunuz bilemiyorum! ama ben dusunuyorum biseyler.
__________________ su.21 |