hülyacığım.. ben,senin bu yaşadığın süreci yaşarken..çok üzülüyordum...teikinler hatırlamamıza ve affetmemize yarıyor ama ben hatıladıkça üzülüyordum..halbuki diğer taraftan hatırladıklarım anlamam için faydalı oluyordu..üzüldüğüm için hatırlamaktanda korkar olmuştum...ben yeni evlendiğimde 1.5 yıl her gün dayak yedim...hep bu geliyordu gözümün önüne daha bir kinleniyor kendimi aşağılanmış ve değersiz hissediyordum..ve kendimi hiç bir tepki göstermedim sanıp bu seferde kahroluyordum...ve benim hatırlamalarım imgeler şeklinde olduğu için sanki çarpılıyordum...yine böyle bir imge belirdi bir gün...ben dayağı yedim..ama sonradan başka bir imge daha belirmeye başladı..eşim elindeki cam bira bardağını kıtır kıtır yiyiyordu...ben karşısında durmuş hiç bir şey yapmadan önce şaşkınlıkla, sonra küçümseyerek seyrediyordum...ağzımı açıp tek kelime söylemediğim halde adam kendini o kadar çaresiz hissetmişki..hırsından cam bardağı kıtır kıtır yemiş...o zaman anladım bakışlarımın gücünü..bazen tepki göstermediğimiz zaman sadece bakışlarımızla en şiddetli tepkiyi verebiliyormuşuz...allah affetsin.
.kendimden çok utanıyorum
ve ayıp hayal diyorum.
.ama eh elim armut toplamamış diye çok sevindim o an...hınzır hınzır güldüm..ohhhh beee oldum birden..geçmişle dalga geçmeyi öğrendim...buda benim işime yaradı...affederken veya özgür bırakırken...eğer içinden gelirse dene..kendi gücünü farketmek eh birazda dalga geçmek bırakma konusunda çok işe yarıyor...