Herkese Merhaba,
Çakraların açılması ve kundalini ile ilgili çok dikkatli olunması gerektiğini düşünüyorum. Bu konuyla ilgili Cem Şen'in bir yazısından alıntı yapmak istiyorum. Gerçekten çok net ve yalın anlatmış, takdir sizlerin.
Sevgiyle kalın...
KUNDALİNİ
Kundalini açığa çıktığında bir tür samadhi yani aydınlanma durumu yaratabilir ve kundalini açığa çıktığında omurgadan yukarıya doğru yükselir. Buraya kadar herhangi bir hata yok. Ancak bir hafta sonu kursunda kundalini enerjimizi açığa çıkarmak, birinin ellerini başınızın üzerine koyarak kundalininizi uyandırması ya da belli bir nefes tekniği ile kundalininin canlandırılması baştan sona hatalı bilgidir. Eğitmenler kundalininin omurgadan yükseldiğini söylerken doğru bir şey söylemektedirler, nefes egzersizi kullanılması konusunda ve samadhi deneyimi konusunda da öyle; ama ellerindeki yöntem doğru mu sorusunu sorduğunuzda kocaman bir HAYIR yanıtı gelir. Anlatılanlar doğrudur ama yöntem yanlıştır. Üstelik öğrenciler ya da spiritüel dünyaya adım attığını düşünen insanlar bu tür hatalı çalışmalara dünyanın paralarını verip hatalı şeyler öğrenmektedirler; dahası bu konuda en az kendileri kadar bilgisiz bir insanı öğretmen konumunda görerek. Peki bunun sonucunda ne olmaktadır? Zihinden bedene kadar pek çok olumsuz etki oluşmaktadır. Bunlar hormonların hatalı çalıştırılmasından, beyin kimyasının hatalı şekilde değiştirilmesine kadar pek çok sonuca neden olmaktadırlar. Beyin kimyası hatalı değiştirildiğinde ne olur dersiniz? Dilerseniz bunu bir psikiyatr ile konuşun size çok ayrıntılı bir açıklamada bulunacaktır. Peki nedir Kundalini gerçekte? Kundalini, bedendeki dişi ve erkek enerjinin, ya da yin ve yang enerjinin birleşmesi ile yaratılan bir enerjidir. Eğitmen ya da spiritüel yolda ilerlediğini söyleyen bir insan hemen size şunu söyleyecektir: “İyi de zaten yin ve yang ya da zıtlar birlikte varolmazlar mı?” Alın size doğru bilinen bir yanlış daha. Hayır birlikte değilllerdir; “birbirlerine bağımlı olarak oluşurlar” ve birbirlerini itme eğililmindedirler. Eğer öyle olmasalardı aynı anda hem karanlık hem aydınlık, hem üst hem alt, hem kadın hem de erkek bir arada varolabilirdi ki bunun olanaksız olduğunu sanırım tahmin edersiniz. Şöyle düşünün: Bir odadasınız ve onun üstü ile altı bir arada, aynı anda hem karanlık hem aydınlık (bazı köşeleri karanlık ve aydınlık değil, her yeri aynı anda karanlık ve aydınlık), hem sıcak hem soğuk vs. vs; üstelik siz de aynı anda hem kadın hem de erkeksiniz (mecazi anlamda değil, gerçekten). Sizce bu mümkün mü? Hayır mümkün değil. İşte ruhsal çalışmaların bir aşamasında enerji bu mümkün olmayan durumda bir araya getirilir. Bir araya getirilen bu “olanaksız gibi görünen” enerji ise Kundalini olarak adlandırılır. Genellikle Taocularda 18. aşama civarında gerçekleşir. 4. aşamanın ölümsüzlüğün başlangıcı olduğunu düşünürseniz bunun ne kadar ileri bir seviye olduğunu anlarsınız. Yine aynı şekilde kundalini omurgadan yükselir, doğrudur. Ancak omuriliği çevreleyen 7 tane katman bulunmaktadır ve kundalini en ortadaki katmandan yükselir. Eğer bir benzetme yapmam gerekirse kundalini enerjisinin gücü, evimizdeki kullandığımız 220 voltluk elektriğin yanında 10.000 voltluk elektrik akımına benzer. Bu nedenle de eğer onu evimizde kullanacaksak ilk olarak elektrik hatlarını bu enerjiyi kaldırabilecek hale getirmemiz gerekir; aksi taktirde sistem yanar. Şimdi bir kez daha düşünün lütfen: gerçekten de bir hafta sonu kursunda kundalininizi uyandırabilir misiniz; tutun ki uyandırdınız bu enerjiyi, sisteminiz ona dayanabilir mi? Düşünün ki spiritüellik konusunda ne kadar çok şey doğru bilinirken yanlış; ve yine düşünün ki bu bilgiler tıpkı doktor kontrolü olmadan ilaç kullanırmış gibi kullanılıyor.
Alıntı:
www.derki.com/Cem Şen