01-04-2009, 03:47 PM
|
#40 (permalink)
|
Redflowers
Üyelik tarihi: Mar 2008
Mesajlar: 3,010
Tesekkür: 28,441
2,242 Mesajinıza toplam 14,584 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Cevap: Işığı Arayanların Karanlık Yanı Kitabından Alıntılar 7/2 Eğer bir başka insanın geleceğini görmek istiyorsanız, genelde yapmanız gereken tek şey onun geçmişine bakmaktır. Geçmiş bizi gelecek için umut edebileceğimiz tüm şeyin şimdi sahip olduğumuz şeyin bir çeşitlemesi olduğu sonucuna varmaya götürür. Bu çoğu insanı yollarında durdurur. Bu onların görüşünü bulanıklaştırır ve hayallerinin kayıp gitmesine yol açar. Çevrenize bakın, çoğu insanın aynı kaldığını göreceksiniz. Onların yaşamlarına şimdi bakın ve yirmi yıl sonra tekrar baktığınızda ilk temada sadece hafif bir değişiklik ya da çeşitleme göreceksiniz. Bizim çekirdek meselelerimiz, onlar ister cinselliğe, ister zenginliğe, ister ilişkilere, sağlığa ya da kariyere dayansınlar, genelde yaşamımız boyunca egemenliklerini sürdürürler. Geçmişimiz söylediğimiz, gördüğümüz ve yaşadığımız şeyi şekillendirir. Bazılarımız sadece kendi geçmişimizi değil, anne-babamızın geçmişlerini de peşimizden sürüklüyoruz. Acı kuşaktan kuşağa aktarılır ve eğer onu sorgulamazsak bu kısırdöngüyü asla kıramayız. Biz daima ailemize ve çocukluğumuza bağlı olan çekirdek inançlarımız yüzünden bazı yanlarımızı dışlamaya, onları sahiplenmemeye başlarız. Anne-babamızın yaptıkları ve yapmadıkları şeyler yaşamımız üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. Öğretmenlerimizde bugünkü kimliğimize katkıda bulunmuşlardır. İki, altı ya da sekiz yaşındayken yaşadığınız acı bilincinizin yüzeyinin hemen altındadır. O dönüşüme uğratılıncaya dek daima orada bulunup yaşamınızı yönetecektir. Çoğumuz onları bilinçli olarak seçip seçmediğimizi görmek için çekirdek inançlarımızı asla araştırmayız. Ben her hafta ressam olmak ya da kitap yazmak isteyen insanlarla karşılaşıyorum, ama onlar bu arzularını gerçekleştiremeyeceklerinden eminler. Onlara bunun nedenini sorduğumda, bana yeterince yetenekli ya da eğitimli olmadıklarını söylerler. Onlar hayallerine değil, bu nedenlerine güvenirler. Ve biz onların inançlarının kökenini araştırdığımızda, çoğu kez, sevdikleri birinin onlara hayallerini gerçekleştirmeye muktedir olmadıklarını söylediğini öğreniriz. Onlar bu fikri asla sorgulamadıklarından, onun kapanına kısılırlar. Onlar kalplerinin arzusuna erişmeyi denemezler bile. Yaşamımızı yöneten çekirdek inançlar şöyle bir ses verir: ‘Ben bunu yapamam. Böyle bir şey benim başıma asla gelmeyecektir. Ben bunu hak etmiyorum. Ben yeterince iyi değilim.’ Biz birçok inancı bilinçsiz olarak ailemizden alırız ve geriye kalan yaşam seçimlerimiz bu inançlar tarafından renklendirilir ve bu arada biz hiç ‘Bu inanç beni güçlendiriyor mu?’ diye sormayız. Biz çoğunlukla, aile üyelerimizin izinden gider, onların yolunu izleriz. Eğer benimsemediğimiz realite sizi mutlu ediyorsa bu iyidir, ama eğer etmiyorsa bunu sorgulayın. Önyargı kuşaktan kuşağa aktarılır. Acı aktarılır. Suçluluk duygusu aktarılır. Utanç duygusu aktarılır. Sorunlarınız sizin kendi sorunlarınız mıdır, yoksa onları önceki kuşaklardan miras mı aldınız?
__________________ Ben Tanrı'nın bir çocuğuyum ve Dünya denen bu yerde olmaya layığım. Ruhun adına, şifamı birlikte-yaratıyor ve titreşimimin değişmesini seçiyorum. Tanrım, kontratımı gerçekleştirebilmem için bilmemi istediğin şey nedir? |
Offline
| |