Konu: Eskilerim ;
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 07-04-2009, 01:58 AM   #3 (permalink)
Siyahça
Üsteğmen
 
Siyahça - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 425
Tesekkür: 590
607 Mesajinıza toplam 3,768 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
Siyahça has much to be proud ofSiyahça has much to be proud ofSiyahça has much to be proud ofSiyahça has much to be proud ofSiyahça has much to be proud ofSiyahça has much to be proud ofSiyahça has much to be proud ofSiyahça has much to be proud ofSiyahça has much to be proud ofSiyahça has much to be proud of
Standart Cevap: Eskilerim ;

26-07-2006

yabancılar tutsun istemiyorum ellerimi,yabancı eller kaypak,kirli...denedim çok,her seferinde düştüm...

düşmek istemiyorum artık...zor tutundum hayata....


bir senin ellerin tanıdık...bir senin ellerin sıla....





26-07-2006

bir kitabın arka kapağında şöyle bir söz okumuştum:

''seni içimden ......r ettim...''
ne hoş tabir...düşündüm de.....

sen içimden bir parçaysan,bu cinayet değil,insan kendini öldürürse adı ......r olur çünkü...


ölüyorsun bak yavaş yavaş...can çekişmelerin nefesimi kesiyor...ölüyoruz yavaş yavaş...

ölmen canımı acıtıyor,kıyabilir miyim sana?ölüyorsun çaresiz...lütfen çok uzaklaşma yine de...ömrüm cesedimi taşımakla geçti,senin ki yük olmaz bana!



02-08-2006

yine başladı işte ölüm nöbetlerim...

bir ben miyim severken canı yanan?

etrafıma ördüğüm ve her bir tuğlasını acı bir tecrübe sonucu eklediğim koca,kalın duvarlar yetmedi mi?

yetmemiş...

şimdi dikenli tel örgülerim var,beni çepeçevre saran...duvarlar başkaları içindi,bana yaklaşmasınlar diye,teller benim için; sana yaklaşamayayım diye ...duvarsız,telsiz,özgür olmak....bana kaç ömür daha lazım biriciğim?


döndükçe,çırpındıkça teller çiziyor,kan içindeyim,yara bere içinde kalbim...ellerim...tut diye yalvardığım ellerim kan içinde...uzanamaz artık sana,temiz değil...ellerimde kaç cesedin kanları var...kaç aşkın cesedi?çoğu doğamadan ölmüş kaç aşk....bana kaç ömür lazım biriciğim?

yalnızlığım...en sevgili....en sevgiliye bile tercih ettiğim sevgili....yalnızlığı mı paylaşacağız biriciğim?yalnız iki kişi mi olacağız?ben bile kendime kalabalıkken...seni nereye,hangi ömüre sığdıracağım?bana kaç ömür daha lazım biriciğim?

tek istediğim;sen bir yerlerde hayat doluyken,mezarının içimde kalması...sürükleyip durduğum cesedim arada bir, başında ağlayabilsin diye...içim acıdan kıvranırken hala tek bir derdim var;daha çok sevebileyim seni,varsın yansın canım,hatta acıdan ibaret kalayım...bırak biraz daha seveyim seni; bana kaç ömür daha lazım biriciğim?





16-08-2006


amasyam,masal şehrim...ruhumun sılası olmasa bile,bedenimin sılası,vatanım...pek birşey değişmemiş burada,sadece tanıdık kimse kalmamış pek..

köyüm...baba evim.şimdi babamın içinde olmadığı baba evim...bahçedeki ceviz ağacımı kesmişler...masal kahramanım,adı aşk demek olan ceviz ağacım yok artık...

baba evim köhneleşmiş iyice...babamın izleri çoktan silinmiş odalardan...kapı her açıldığında babam içeri girecekmiş gibi olmuyor artık...babam...sesin de silinmiş kulaklarımdan çoktandır...hiç cümle kalmamış aklımda senden...neden silindin bu kadar çabuk?baba? babam?neden iyi bir baba-kız olamadık biz?neydi eksik olan?senin babalığın mı?benim çocukluğum mu?

dün gece seni rüyamda görüyordum..konuşmuyordun,birlikte kiraz topluyorduk seninle...yüzünü görecektim tam,gözlerini...telefon sesi böldü uykumu...ondandı...sonra....



sonra bir tel koptu içimden biriciğim...ve sustu içimin şarkısı,bilmem kaçıncı defa...
hani "ya hep ya hiç" istediğimi söylemiştin ya biraz sitemle...haklıydın,ama "hep" kısmında bir kişi yeterdi bana..sadece sen...ama sen sıyrılamıyorsun kalabalıktan bir türlü...bense çoktan ayıklandım kalabalıktan...ayrık otu misali biraz...uyamadım kalabalığa,beceremedim işte...ve bu yüzden korkarım ki "hiç"i tercih edeceğim biriciğim...


ey içimin küskün bestekarı,hep mi hüzünlü şarkılar besteleyeceksin?oysa bir nihavend neşe lazımdı şimdi bana....






22-08-2006

başıma ağrılar giriyor yine...yine gece nöbetlerim başladı...ve en nefret ettiğim sözcük;''yine''...tekrarları yaşamaktan bıktım...yaşamamak için nasıl gayret ettiğimi bilemezsin...kaç hata yapmışım,kaç kez yerden yere vurulmuş gururum...hepsine can atmışım...ama akıllı olma inadım sana denk geldi işte...

insanın en sevdiğinden nefret etmeye çalışması ne kadar zor biliyor musun?içine bir bıçak sokuyorsun ve her dakika sağa-sola çevirip duruyorsun...ama asıl canını acıtan bu değil galiba...uzağa attığını sandığını en yakınında istemen...



içimdeki ehlileşmez yabani, kulağıma;''dağlara çık'' diye fısıldıyor hiç durmadan...''eşkıya gibi değil,deva bulmaz münzevi gibi''...





07-10-2006

sen...

dağ esintim...birdenbire gelenim ve çabuk yitenim...yitirdikçe bulacağım tek şey...

yitirdiğimde benim olacak olan...

şimdi ölüme hazırlanıyorum düğününe hazırlanan gelin gibi...başımda kır çiçekleri olamayacak belki...bunun yerine buzdan kristaller...

sırrım benim...sır kalacak olanım...ve sırrımı tutacak olan...yalnız ikimiz biliyor olacağız sonsuzluğun kıymetini...en aza razı olarak en çoğu bulacağız seninle...

sen son ol...tek ve son...sana hayatı sunamadım ama ölüm için söz veriyorum!





29-01-2007

aşk...içimin bitmeyen sızısı...gözümün dinmeyen yaşı...kalbimin iyileşmez ağrısı...

cümlelerimin başı...her sözün sonu...tek zikrim...

aşk...acıtanım...can çekiştirenim...katilim!..gitti mi asla geri dönmeyenim...

ve yalnızlığım...yola gelmeyenim...yoldan çıkaranım hatta...aşka bile boyun eğdirenim!ben yittikçe aşkın mavi dehlizlerinde,köşelerden göz kırpanım...ben düştükçe gururun peşinden,elimden tutup çıkaranım...simsiyahlığa....





29-01-2007

yine böyle bir geceydi...

ben yine sensiz, yine nesiz olduğunu bilemez haldeydim...


öyle muhteşemdi ki gece, öyle paylaşılmazdı ki...vazgeçtim ben de paylaşmalardan...yalnızlık ortak istemiyordu yanına...dayanamıyordu paylaşılmaya..dahası bilmiyordu paylaşılmayı...


o gece girdi koynuma yalnızlık...o gece sevgili olduk...o gece sözleştik ölümüne...nikahımız da o gece kıyıldı işte...fazla birşey getirmedi yalnızlık,çeyizinde...sadece....iflah olmaz,susturulamaz bir sessizlik...bir de koyu bir karanlık...

o gece sevdim ben yalnızlık siyahını...başka renk görmez oldu gözüm...gri ağır bir sisin içinde geçmişken hayatım; siyahın keskinliğinde buldum huzuru...''ya hep'' yoktu artık...''ya hiç''in boyun eğmez özgürlüğü vardı sadece...

kurtuldum tüm bağlarımdan o gece...ve yalnızlığa bağladım ömrümün bir ucunu, kördüğümlerle...





08-02-2007

deniyorduk aşkı..

ne kadar yaşayabilirdi bakalım, gururun gün görmemiş diplerinde..vurgun yer miydi peki?aşkın boğulmaması,başlarken aldığımız nefesin derinliğine bağlıydı..

yetmedi nefesimiz...ve karaya vurdu kendini aşk...

deniyoruz hala..

aramızdaki o çelikten ama esnek bağı deniyoruz şimdi..ne kadar uzaklaşırız birbirimizden?ne kadar gidersen benden, bağımız kopar?bugün bir adım daha uzağına gittim ve ölmedim hala..



__________________

Evrenin sonsuz seçenek ve sınırsız bolluktan oluştuğunu biliyorum. Ben, yaratılışım itibarıyla, hayatta her şeyin en iyisini hak ediyorum… Sonsuz bolluk içinde, benim ve ailemin ihtiyaçları fazlasıyla ve kolaylıkla karşılanır ve ben sevgiyle hayatıma alırım. Ben, şimdi, kendim ve ailem için, zenginlik ve refah içinde olmanın özgürlük ve güven duygusunu hissetmeyi seçiyorum.(ismira insanından hediyedir!)
Siyahça isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla