Alıntı:
lerzan Nickli Üyeden Alıntı
civanx'e
sana, yazdiklarin aklima takildigi andan beri yazmayi istedigiklerimin hepsini simdi de yazamiyacagim,vakitsizlikten. bu vakitsizligin tercihle ilgisi yok; hayatimizin akisiyla ilgili.
kafka''yi getirdi hayatindaki bir benzer sIkInti, aklima. onun da babasi ile sorunu onu cok etkiler ve babasina yazdigi brief an den vater atmis sayfalik babaya mektubu icin onun aslinda ustun baba kisiligi baskisindan kendini kurtarabilme cabasidir denir. bir diger eseri das urteil-yargI isimli oykusu de babasina dair duygularidir. bir digerinde die verwandling-degisim isimli eseri gene baba-ogul uzerinedir ve cevresine yabancilasmayi cok guclu yansittigi bu yapitinda gregor samsa bir sabah bilinci disinda bocek olarak uyanir ve bunu kendi hic kabullenemez ama patronu ailesi onun bocek oldugunu coktan kabullenmislerdir. ve samsa o gunden sonra cevresine baska bakmaya baslar.
DEGISIM. Kafka bu motifi cok isler. cok da iyi isler. cunku kendini isler. hemen hemen tum yapitlarindaki kahramanlar birdenbire aniden o gune kadar surdugu yasama tumden ters bir durumla karsilasir. tum yapitlarinda DEGISIM vardir;alisilagelmisden kopup yepyenilik karsisinda kalan insan. ve bu insan o gunedegin nasil da yanlis yalanla dolu oldugunu anlayan insandir.
ein bericht fur eine akademie-bir akademiye rapor, oyku kahramani maymun kafese kapatilinca tek cikar yolu bulur insan olur. ilk romaninda der vershollene -yitik de labirentler merdivenler koridorlar doludur, sonralari der prozess -dava ve tum sonraki eserlerine ip ucu dolu olan ilk romaninda cunku kendisi kendi hayatini anlatmistir.
evet kafka alingan, huzursuz, cekingen, urkek ve cevreyle cok zor iliskide olmasinin tum sebeplerini (duygulu olmasi haric, onu annesine baglar) babasina ve icinde yasadigi topluma baglar. anne ve baba cok zit ,farkli iki kokendendir. tek amaci zengin olmak olan tasrali baba sonradan bu toplumsal sayginliga kavusur, yani zengin olur. annesi ise aydin bir kadin. dogdugu ulkede degil baska ulkede yasayan kafka bu iki toplum ki farklidir cok onu babasi kadar negatif etkiler.
bunu burada kesecegim, niyetim biyografi analizi degil zaten. sadece sana yazmak. keske oyle bir yazi yazabilsem ki sana ve okuyunca birdenbire hayatini degistirebilse..dusuncelerin degismesi demek zaten hayatin da degismesi demektir kesinlikle.
sevgili civanx, 3 yardim sozkonusu. biri belki cok saglam ve seninle vakit harcayabilecek bir psikoanalist(ki inan cok zordur bulmak bunu. ben imkansizligina inanirim ya da hadi ukalaligima ver kendimin doktora daha cok faydali olacagina inanirim. yani inanmam doktora moktora bu konuda. ama derken yasim senin yasin degil bunu da hatirlatirim)
ne demistim? 3 care. biri sen.biri dr.digeri bu ikisi disinda alacagin yardimlar (ornek buradaki telkinler gibi)
senin kendini yonlendirebilmen ne kadar elinde onu bilemem. ne kadar cabuk degistirebilirsin dusuncelerini kestirebilmek zor. sen sen sen okuyan arastiran anlayan ogrenen sen sen sen bulan bilen inanan sen sen sen.. sen ve senin dunyan. kendini degistirebilir misin?
dr.o da bunu senin yerine seninle yaptirabilir ama dedigim gibi cok cok cok iyisini bulabilmelisin analizci bir terapistin. ve guvenmelisin ona. risk? var tabi. cunku dusunsene insan saglikli dusunemiorken tum etkilere acik ve maruz. bu da baska bir tehlike. dr un deli olmadigi ne malum?
3.care, ask. bu en guzel tedavilerden. unutulmasi istenen ne varsa unutturabilenden. zannediyorum tabi ve iddia ediyorum. ama kafka icin cok gecti bu .. tam oelumune yakin gelir ona ask ve mutlu oelmustu galiba.. mutlu olmek ne demekse?
babasini sucladi tum hayati boyunca iliskilerini rayina oturtamamis ve edebiyat onun herseyi olunca da sonunda zaten ya yazdirmazsa diye nisanlisinla da bu sebepten evlenmemis hic. yani bir korku onunlaymis hep.. babayla baslayan, sonra edebiyata tasidigi ve dahi oelumune.
ben senin kafka olmani istemem. bu varolus savasindan ciktigin zaman ne olursan ol..ama bu savasin icindeyken dis dunyanin degil kendi ic dunyanin icindeyken yasamin karmasikliklari celiskileri ne de hasta beyinde bir baba senin yitmene sebep olmamali. olmasin da. buna musaade etmemelisin.
hayatimizdaki hasta insanlar (saglikli dusunemeyen, genetik, ruhlari hastalanmis vs hangisi olursa) bizim de hasta olmamiza sebep olamamali.
annen icin hic uzulme. annelik oyle bir guc ki o hepsini atlatir, yener. ona destek ol yeter. onu sev onu say yeter. o senin bu konuyla haala mesgul oldugunu gorurse cildirir. bak bu onu iste hasta edebilir. sen onun en buyuk gucusun unutma. sen onun en buyuk askisin senin her acin ona aci cektirir. baban degil.. sen cok daha derin aci cektirirsin. ikiniz de bunu konuyu kokten yok sayip silip atip kesip hayatiniza ana ogul ...
devam ederim baska zaman, cunku aklimda cook daha yazasi fikirler ve icimden de yazmak gelirken ama vaktim bu kadardi bu sabahlik.. sana derinden kucak dolusu sevgiler ve annecigine hurmetler.
ozet: DEGISIM. icinde nefret barindirmayan bir degisim. simdilik hoscakal |
yazıyı okudum ve düşüncelerin bazılarını zaten bende olduğunu farkettim. Değişim diyorsun. tabiki değişmeliyim bunun farkındayım ve cok fazlada değiştiğim söylenebilir. ama bunların hiçbirinde o kin duygusunu, nefreti bedenimden uzaklaştıramadım. ha şunuda söyliyim, ben asla o kişiyi habire lanetleyip "bana şunu etti, bana bunu etti" diyipte sonra kendimi bırakmıyorum. bunları söyleyerek hırsımı ve hayata bağlantımı biraz daha sıklaştırıyorum. o insan bana, aileme yaptıklarının hesabını birgün verecek; bunu sağlamam için dirayetli, sağlam bir bünyeli "herkonuda", mantıklı ve güçlü olmalıyım. sana samimi birşey söylememe izin ver; bu kin beni yaşatıyor desem ve bu nefreti bazen sevebiliyorum desem ne derdin? evet bazen seviyorum ama bazende nefret ediyorum.
lerzan, yazın için teşekkürler. merak edip etmiyeceğini bilemem ama ben bu nefret uğruna kendimi harcıyacak kadar basit biri değilim. ama ne kadar değişsemde bu şeytani parçamı kopartamayacağımı biliyorum. hep o benimle yaşayacak aynı ying-yang felsefesi gibi. ben iyiysem kötülük herzaman yapımda olacak. kinimi kontrol edebiyorum, daha beni ele geçiremedi. hayatta güçlü olacağım gün, zaten intikamımı alacağım, ondan dolayı hep bekliyorum.
kafka babasının kendine yaptıklarına cok takılmış ve hayatını bunun uğruna harcamış birisiymiş, anlattıklarına göre. bana cok benziyor, kafka'nın hikayesi; ama tek farkımız şu, ben bu intikam dürtüsünü kontrol edebiliyorum ve intikamın şiddetle değil güçle alınıcağını cok iyi biliyorum. kafka aslında intikamını almış olmasına rağmen kininden kopamamış ve bu kinle ölmüş. inşallah ben öyle olmayacağım.
lerzan, şimdi düşümüyorumda eğer bu kini yok edersem amaçsız bir insan olup cıkıcağım. boş yaşayıp, boş öleceğim tıpkı atalarım gibi. benim düşünceme göre her insanın yaşamda amaçları vardır. benimkilerdende biri bu. bunun yerine ne koymalıyım ki denk gelebilsin ve beni aynı şekilde hayata bağlayabilsin?.
anneme bağlılığımın derecesini kimse ölçemez. onun bana ve bize yaptıklarını asla ödüyemeyeceğiz, bunu biliyorum ve onu cok seviyorum. dünyanın en iyi insanı desem "gerçekten", görseniz inanırsınız. ama hayatı boyunca ailesinden, evlendikten sonra kocasından ve kocasının ailesinden cok acılar cekmiş "örneğini vermiştim" bir şansız karaktere sahip biridir güzel annem. bir masal vardır belki bilirsiniz. külkedisi. o masalda üvey anne eve gelir, kızın babası ölürde kız orada bir leydiyken köle durumuna düşürülür, hizmetcilik yaptırılır, dövülür vs. işgencelere maruz kalır ya aynen annemin hikayesi gibi. ama masallar hep güzel biter. annemin hikayesi ise hala kötü devam ediyor. ve bunun sebebi kendi kanımdan olan bir kişi. bir zamanlar baba dediğim kişi. allah bana sağlık ve dirayet versin, öbür dünyaya inanmasam, imanım biraz fazla olmasa, Allah'a inanmasam onu hemen yokederdim. ama biliyorum ki ben cehennemin 3. katında yanarken o 7. katta şeytanla beraber yanacaklar. bu duygu beni biraz rahatlatıyor.
lerzan yazdıkların için teşekkürler. burada yazan herkesin bana pozitif etkileri oldu. okudukca kendimdekji bazı şeylerin değiştiğini söyleyebilirim. ÇOK TEŞEKKÜRLER...