Yüzbaşı
Üyelik tarihi: Oct 2007
Mesajlar: 759
Tesekkür: 4,989
489 Mesajinıza toplam 2,458 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
| Ynt: Yaratıcılık ve Yaratıcı Düşünme YARATICI DÜŞÜNME:
İLHAM PERİMİZ NEREDE Mİ?
BİZDE SAKLI...
Yaratıcı düşünmenin yolu ilham perisinden değil, eğitim ve egzersizden geçiyor. Doğru davranışların teşvik edilmesiyle hepimiz kendimizin ilham perisi olabiliriz!
Yaratıcılık kelimesi sadece doğuştan getirdiğimiz yeteneklerle veya ilham perimizin varlığı ile ilintili değildir. Yaratıcılığın derinleştiği ve bazı kişisel yeteneklerle kuvvetlendiği alanlar elbette vardır. Ancak yaratıcı düşünme, sadece sanat alanındaki üretimde değil yaşamın üretiminde herkes için geçerlidir.
Tıpkı sanat gibi, yaratıcı düşünme de herkes içindir. Önemli olan yaratıcı düşünmeyi harekete geçirici mekanizmaları oluşturmaktır. Yaşayan bireyler olarak beş duyu organıyla algılar, algıların içinden seçim yapar ve bunu kendi içimizde yorumlayıp tepkiler veririz. Bu durum yaratıcı düşünme ve spontan davranışın temel formülüdür. Yaratıcı düşünme duyguda, düşüncede ve davranışta (spontan davranış) kendini gösterir.
İş önce algıda başlar. Algımızın gelişimi kendimizi geliştirmekle paraleldir ve deneyimlemekle mümkündür. Çocukluktan itibaren denemek yaşamanın ve öğrenmenin bir parçasıdır. Çocukluk yaşantılarımızla birlikte bugüne değin taşınan çocuk benliğimizin kayıtları, bugünkü algılamamızda iyi bir arşiv oluşturur. Algıladıklarımızı nasıl işleyeceğimiz ise düşünme, analiz etme, yorumlama ve öğrenme yetilerimize bağlıdır. Elde ettiğimiz malzemeyi sunma veya yansıtma biçimimiz ürünü ortaya çıkarır. Ya da yaşantımıza, yaptığımız işe veya ötekine katkı sunar.
Yaratıcı düşünme ve spontan davranış sadece yeni bir üretim değil, varolanı değiştirme veya ona yeni bir katkı getirmektir. Kusursuz değil, otantiktir (kişiseldir). Kişiyi, bazen de bir grubu yansıtır. Yaratıcı düşünme, problem çözümünde de katkı sunar. Çünkü yaratıcı düşünmenin geliştiği bireylerde kişi ve durumlara bakış açısındaki esneklik ve çeşitlilik problem çözme yollarını niceliksel ve niteliksel olarak artırır. Yaratıcı düşünme kendin olma ve özgür olma demektir. Kişinin çevresini de zenginleştirir çünkü kişi nasıl zenginleştirebileceğinin yollarını bilir.
Çevremizdeki malzemeye getirdiğimiz yorumdur yaratıcılık!
Charlie Chaplin nasıl da filmlerinde hala bizi kendine hayran bırakır... Yaratıcı düşünme ve spontan davranışın en güzel örneklerini sergileyen Charlie Chaplin’in becerisi, çevresindeki malzemeye kendinden getirdiği yorum ve onunla ilişki biçimidir. Örneğin bir ayakkabı ipi onun yorumu ve ilişki biçimi ile bir tabak makarnaya dönüşür.
Etrafımızdaki malzemeyi (canlı ve cansız) algılamamız ve onunla ilişki biçimimiz yaratıcı düşüncede önemli bir etkendir. Evimiz, işyerimiz ve nefes aldığımız her yer... Örneğin evimizde, çoğunlukla belli bir mekanda otururuz. Ayağımız hep belli bir oturma yerine kayar. Şimdi evde sürekli oturduğunuz yeri gözünüzde canlandırmaya çalışın. Ayrıntılı bir canlandırmadan bahsediyorum. Rengi, deseni, biçimi, boyutu, salondaki yeri, diğer eşyalara olan mesafesi, oturduğunuz yerin nereye baktığı, üzerindeki başka nesneler... Bunlardan kaçını hatırlayabiliyorsunuz? “Bu ayrıntılar bu kadar önemli mi?” diyebilirsiniz. Önemli olan şu; zaman zaman otomatiğe binmiş yaşam planları içinde algılama, duyumsama ve yorumlama yeteneğini kaybediyoruz veya kazanamıyoruz.
Yaratıcı düşünme doğuştan kazanılan değil işledikçe büyüyen gelişen bir olgudur. Sadece bize sunulan ile yetinmemektir. Farklı deneyimlere yelken açma cesaretini yakalayabilmektir. Yaşamınızın herhangi bir anında yaratıcı düşünceyi kazanmak veya geliştirmek için her zaman fırsatınız olacaktır. Yeter ki isteyin. Öneminin ve kaynağının kendiniz olduğunu fark edin.
Yaratıcı düşünme ve spontan davranış başarımızı arttırır, ilişkilerimizi geliştirir (empati kurmaya teşvik eder, ötekine katkı sunar) ve hayattan aldığımız tadı farklılaştırır, olumlu yönde geliştirir. Yaratıcı düşünmenin yolu ilham perisinden değil, eğitimden geçer. Farklı yöntemler ve programlarla yaratıcı düşünme ve spontan davranış yetkinliklerinizi geliştirebilir veya kazanabilirsiniz. Profesyonel iş ortamında da işinizin gerektirdiği alanlara ağırlık veren esnek eğitim programları da vardır. Seçim size ait. İhtiyaçlarınız noktasında seçimlerinizi biçimlendirmeniz daha iyi olacaktır.
Yaratıcı düşünmeye odaklı eğitim programlarında en önemli eğitim aracı, oyundur. Çocuk gelişimine baktığımızda oyunun önemi altı çizilerek belirtilir. Oyunun felsefesi, çocuğun çevresindeki nesnelerle kurduğu ilişkiye dayanır. Nesnelere kattıkları anlamlar zaman zaman bizi şaşırtır. Bu katkılarda hayal dünyasının uçsuz bucaksızlığını fark edersiniz. Öylesine zengin bir hayal gücüdür ki basit bir bez parçası ellerinde sevecen yumuşak bir kediye dönüşür. Eğitim programlarında da oyun, kişinin hayal gücünü geliştirmesine katkı sunar. Yaratıcı düşünmenin boyutlarından biri de hayal gücünün zenginliğidir. Bu zenginliği kişinin kendi gerçeğine aktarabilmesi kişiyi şizofren değil spontan yapacaktır. Burada realiteyi yıkmak yerine farklı yorum, değişim veya alternatif getirmeyi ifade ediyorum. Bu bakış açısını sunmak ve satmak önemlidir.
Diyebilirsiniz ki reklam filmi hazırlarken kolay da masa başı işinde bunu yapmak imkansız. Yaratıcı düşünme eğitim programları çerçevesinde verilmeye çalışan da budur. Öncelikle yaratıcı düşünmenin spontan davranışa yönelebileceği uygulama alanlarınızı bulmanızda yararlı olacaktır. Dosyalama işi yaparken belki içerikte, belki boyutlarda, belki sıralamada, belki de renginde yapacağınız kendinize özgü stiller olabilecektir. En azından işinizdeki monotonluğu aşmanızda size yardımcı olabilecek ek katkıları keşfedebilirsiniz. Hangi alanlarda yaşayabileceğiniz zenginlikler sizin yaratıcı düşünme gücünüzü geliştirebilir? Bu listeyi yaşam şartlarınız, istekleriniz, hoşlandıklarınız veya kendi kapasitenize göre oluşturabilirsiniz.
Bireyselliğin tarihine baktığımızda bugün neden yaratıcı düşünme ve spontan davranabilme eğitimlerine ihtiyacımız oluyor. Aslında bu ihtiyaçtan söz etmek yerine eğitimin temel prensibinden söz ediyor olmalıydık. Fakat çocukluktan itibaren kültür ve eğitim sistemimiz yaratıcı düşünme odaklı olmadığı için bugün bu tip ihtiyaçlarımızın farkına vardığımızda özellikle yaratıcı düşünmeyi geliştirmeye yönelik eğitimlere odaklanıyoruz.
Yaratıcı düşünmenin gelişimini engelleyici durumlara da göz atmamız gerekecek. Deneyime olanak vermeyen, farklılıklara tahammülsüz, güvensiz, dogmatik, bağımsız öğrenebilmeye imkan tanımayan ve bilgiye ulaşımın zor olduğu bir yaşam veya eğitim kültürü, yaratıcı düşünmeyi geliştirmede olumsuz etkenlerdir.
Alıntı
__________________ "Ben Pozitif enerjiyi sevgiyle kabul ediorum. Benimle çalışmasına derinden izin veriyorum.Bolluk, aşk, sevgi, sağlık, başarı, mutluluk benim hakkım. Tüm bunları kendime çekiyorum. Ve bedenimi sarmalarına derinden izin veriyorum.Kıskançlık, korku , endişe, güvensizlik ve tüm olumsuz düşünceleri iade ediyorum ve bu tür duyguları kesinlikle kabul etmiyorum. Pozitif enerjilerle uyumlanıyorum. |