Wittgenstein,'dilinizin sınırları dünyanızın sınırlarıdır..'demiş...yani dilinin sınırları ne kadar genişse dünyan da o kadar geniş...kendini ifadede o kadar alternatifin var...ya da bir rengin o denli fazla tonu var ki,binlerce dünya yaratabilirsin...kitleleri sürükleyen filozoflara baktıgımızda hepsinin özel kendine has bir terminolojisi oldugunu görebilir iz...felsefede o kurguyu kendilerine has terimlerle örmüşler..leibniz monadları ile dost olmustur ve cümleye tanıtmıstır...veya Hobbess homo homini lupus/insan insanın kurdudur veya Descartes cogito ergo sum/ düşünüyorum öyleyse var(mı?y)ım gibi..
aslında şunu demeye çalışıyorum her varlıgın zaten kendine ait bir dili vardır,ses çıkaran anlamında degil,kendini belli eden ,,ifade eden anlamında.belki şuur sahibi..
her belli mertebede hayat sahibi varlık ,duyuyor hissediyor mudur??
her zerrenin bir caanı var mıdır..??
ay noluyo ya lerzaaan yetiişşş...