[hiçyoktum]

bakış açılarımız hayatı yorumlayışımızada yansıyor tabiki. şahsen ben secretı okurken tasavvuf kitabı okuyor gibi hissettim. abarttığımı düşünen olabilir ama değil çok ciddiyim.
orda insanın içindeki güçten bahsediliyor bu güç zaten tasavvufta ele alınan bir konudur bu güç bedeni yada egosal bir güç değildir bu güç ilahi bir güçtür.

tasavvuf alimleri derki her insan bir isim terkibidir.yani allahın isimleri her insanda belli oranlarda aşikardır yani yüzeye çıkmıştır örneğin Allahın isimlerinden biri Mürid ismi irade demektir ve az yada çok hepimizde mevcuttur bu ismin varlığındaki oranı yüksek olan insanlar mesela kötü alışkanlıklarından daha çabuk sıyrılabilirler irade göstererek, Alim ismi mesela, az yada çok herkezde bir ilmi yön yada kapasite mevcuttur, adl ismi bazılarımız adalet timsalidir başkasına yapılan haksızlığı bile kendine yapılmış gibi görür ve haksızlığa tahammül edemez.Afüvv ismi yine bazılarımız kin nedir bilmez daha affedicidir daha sevecendir ve bazılarımızda affetme özürlüdür. el Muktedir dilediğini kolayca yaratan demektir ki belkide sanatçılarda bu ismin anlamı daha yoğun olduğundan yaratıcılıkları sıradan insanlara göre daha fazladır.bu örnekleri çoğaltmak mümkün Allahın her ismi her birimizde belli oranlarda az yada çok mevcut yani bziler birer isim terkibiyiz.
bu durumda zaten Rabbimizn kuranda söylediği gibi bizler Allaın yeryüzündeki halifeleriyiz, temsllcileriyiz onda olan manalar kısıtlıda olsa bizdede varsa zaten otomatikman güç ve kudrette var demektir. Secret iste al diyor.Kuranda sadece OL diyerek alemleri yarattığından bahsediyor bence çok alakalı ikisi.

ama burdaki nüansı tabiki gözden kaçırmamak lazım bedensel varlığımızdan bahsetmiyoruz ruhsal varlığımızdan bahsediyoruz çünkü bedensel boyut yani madde boyutu egonun ve dolayısıyla birçok kısıtlamanın devreye girdiği bir boyuttur zaten dinde aslolan ve tüm evliyalarında olgunlaşmak için izlediği yol Benliğimizi asıl varlığımızı tanımaktır. bu tanıma uğraşındada mümkün olduğu kadar bedensel ihtiyaçlarını ötelemiş, az yemiş az uyumuş az konuşmuş, çok ibadet ve çok tefekkür ederek düşünerek asıl benliklerinin et-kemik bedenden ibaret olmayıp daha derin daha ilahi ve dolayısıyla daha muktedir daha güçlü bir asıl bedenin yani ruhun var olduğu bilincine yükselmişlerdir.bugün kuantum fizikçilerinin söylediği halografik evren tanımlamasıda bu bilgiyle aslında iç içedir. yani evren bir bütündür ve her zerrede bütünün her özelliği mevcuttur.

anlatılan kıssalardada zaten bu olgunluğa erişen insanların bize imkansız görünen ve hatta fiizik yasalarıncada kabulu mümkün olmayan mucizeler yapabildikleri belirtilmiştir.

bu mucizeleri yapanlar artık ben dedikleri zaman aynada gördükleri ben değilde, asıl benden, özdeki benden bahsettikleri için söyledikleri yada istedikleri şeyler evren için ilahi bir istek, bir emir gibi algılanmış ve yerine getirilmiştir.

yine Secret kitabına dönecek olursak ben orda yazan evren kelimesini hiç yaratandan farklı birşey olarak düşünmedim her okuduğumda aslında herkeze hitap edebilmek için böylesi genel birşey kullanılmış diye düşündüm ama bunu evren= yaratıcı düzeyine indirgemekde yanlış olur burdaki anlam daha derin.. aslında tüm yaratılış yokluktan yaratılmış yokluk olarak tanımlanır gene tasavvufta.yani özüne indiğimizde zaten Allahtan gayrısının varlığı söz konusu değilki. ama bir üst dereceye çıkıp maddeye ve maddi dünyaya yaklaştığımızda evren dediğimiz şeyi Allahın yarattığı ilahi sistemin bir bölümü olarak algılayabiliriz.Kaldıki evrenlerin aslı hayaldir diyen ermişler bugün kuantum fiziğinde evren için bahsedilen string boyut (tek kare resim)tanımlamasını ve anlayışını hazmetmiş kişilerdir.

bu sayfalar tutacak kadar geniş bir konu ama genede açıklayıcı olabildiğimi umuyorum.

yine secretta sıkça bahsi geçen sahip olduğunuz herşey için sık sık teşekür edin söylemide benim bakış açımda direk şüretmek olarak yerini buldu. burdadadinimizdeki en önemli şeye şükretmeye atıf var.

daha ne olsun arkadaşlar secret tamamen ilahi bir düzenin sırlarını anlatmış bence.bu kitabın Allahtan yada dinden bahsetmeyip direk materyalist bir bakış açısıyla yazılmış olduğunu düşünenlerin dini yeterince bilmediğini yada kulaktan dolma yüzeysel din bilgileriyle yaklaştıklarını düşünüyorum.Dinimizin ilmi kısmında (ki insanlar genelde sadece şekilcilik kısmıyla ilgilenir) secretta anlatılmak istenen iste al mertebesine(buna bilinçli olarak mertebe diyorum) ulaşabilmek için potansiyelimizdeki ilahi kuvveleri açığa çıkarmanın yollarından bahsediliyor.

umarım açıklayıcı olabilmişimdir.çünkü ne yazıkki beni çok çok aşan bir konu bu.

YİNE VE HERZAMAN SEVGİLER...